HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: put Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
iman
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 16 haziran 2006
Gönderilenler: 751
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı iman

iki sayfa ilerde
dost1 hocamın
yazdığı yazıdan dolayı

gereği kalmadığından

buradaki mesajım
tarafımdan geri
alınmıştır.
Yukarı dön Göster iman's Profil Diğer Mesajlarını Ara: iman
 
Can Evin
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 08 agustos 2006
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Can Evin

 

             Seni kendi haline bırakıyorum.

Yukarı dön Göster Can Evin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Can Evin
 
dost1
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 28 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı dost1

    Selamün Aleyküm! Can Evin Kardeşim!

 

     Kitap yazmış olmanız nedeniyle sizi kutluyorum. Güzel tesbitlerde bulunmuşsunuz.

    Allah razı olsun. Bu kitabınızı inşallah yenileri de izler.

     Kitabınızdaki düşünceleri bütünü ile ele alıp Kur’an’ın denetimine verdiğimizde tevhid açısından, şirk açısından  bazı hatalar  görmekteyiz.Bunlar:

     Düşüncenin Gücü ile ilgili eleştirileriniz ve daha sonra düşünmeyi öneren cümleleriniz.

     Kurana yönelinmesi için yazdığınız güzelliklere rağmen Kur’ana yönelmiş insanların kabul edemeyeceği öneriler ve örneklemeler getirmeniz. Bir kısmını aşağıda belirttim.

      Niyetimiz halisane destek olmak ve varsa gördüğümüz yanlışları kardeşlerimize duyurmaktır. Katkıda bulunabilirsek ne mutlu bize. Nitekim siz de, İman Kardeşimizin  “put”la ilgili sorusuna yardımcı olabilmek için kitabınıza gönderme yaparak aynı desteği sağlamaya çalışmıştınız..

 

“Allah’ın varlığını beş duyunuzla hissedemiyorsunuz diye var olmadığını mı sanıyorsunuz? Unutmayın, siz hissettiklerinizi ancak iki boyutlu algılayabiliyor, iki boyutlu düşünebiliyorsunuz. Üç boyutlu algılayıp düşünmeyi bilmiyorsunuz. Niye mi üç boyutlu düşünemiyorsunuz? Çünkü siz insansınız ve insanlar hep iki boyutlu düşünebilirler. Üç boyutlu düşünemezler. Üç boyutlu düşünme düşüncesi insan için vesvesedir. “ 

 

 Düşünme ile ilgili tesbitlerinize aşağıdaki verileri de katarak katılıyorum.

 

“Psikanalize göre, ‘birincil süreç düşüncesi’ bilinç dışı ve sözcük ötesi bir süreçtir. Yani sözcüklerle simgeselleşmemiştir. Örneğin bir isteğin bir insanı baskı altında bırakması sözcüklere dökülemez. Bu düşünce türünde karşıtlar bir arada bulunabilir; böyle düşünce mantık kurallarına uymaz, zaman ve yer tanımaz, neden-sonuç bağıntısı taşımaz ve bütünüyle haz ilkesi doğrultusunda gerçeklikle bağıntısı olmayan bir biçimde gelişebilir. Oysa ‘ikincil süreç düşüncesi’ gerçeklik ilkesine bağlı olarak dış nesnelerin gerçekliğini gözetir, söze dökülür, dil ve mantık kurallarına uyum gösterir.” (Ana Britannica Cilt: 11 s: 20)

 

 

Bu açıklamalardan anlıyoruz ki insan, kendisinde var olan akıl, irade, bellek, dikkat, merak, korku, düşünce gibi zihinsel melekleri (güçleri) arasında, sadece düşünce meleği (melekesi de denilebilir) üzerinde tam kontrole sahip değildir. Yani ‘birincil süreç düşüncesi’ adı verilen düşünme; bilinç dışı, insanın kontrol edemediği bir melektir.

İşte, iğvalarından Allah’a sığınmamız gereken  Şeytan-ı Racim (İblis) budur.

 

Eğer biz, bilinç dışı düşüncelerimizi şeytanî özelliklerden arındırabilir ya da onun esiri olmayıp kontrol edebilirsek, insanlığa yararlı olabiliriz. Bu düşünceleri arındırabilmenin, kontrol altına alabilmenin tek yolu ise; öncelikle Allah’a sığınmak ve sonra da bu düşünceleri Kur’an mizanında tartmaktır. Çünkü düşünce sürekli olarak kontrolsüz üremektedir ama bu düşüncelerin eyleme geçmesi ise insanın inisiyatifindedir.

 

 

Gönderme yaptığınız kitabınızda :

”Ahiret hayatında; düşündüklerinizden değil, bu hayatta yaptıklarınızdan sorumlu tutulacaksınız. Bu anlamda gücü olan şey, düşünceleriniz değil inancınızdır.

 ‘Dünyada iken neler düşündün, şurada yanlış düşünmüşsün, böyle düşünmen gerekiyordu.’ denmeyecek.” Diyorsunuz. Oysa  Alemlerin Rabbi olan Allah :

 

Bakara 284’de:” Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. İçinizdekini açıklasanız da gizleseniz de Allah sizi onunla hesaba çeker ve dilediğini bağışlar, dilediğine azabeder. Allah her şeye Kadir'dir.” Diye buyuruyor.

 

“Şunu da unutmayın, Türkiye,  İslam’ı en iyi yaşayan ve yaşatan ülkedir; tüm dünya için modeldir. Bu su götürmez bir gerçektir. Yobazlık, hurafeler, Allah ile kul arasına kul koyma, şefaat dileyen sapkınlar, İslam âleminde en az Türkiye’de görülür.”

 

Koyu yazılı cümle ile ilgili deliliniz var mıdır?

Türkiye ile ilgili bu düşüncenizde gerçekten samimi misiniz?

 

 

 “ Dini karmaşıklaştırmaya, hizipler yaratıp mezhepler oluşturmaya da kimsenin hakkı yok. Başörtüsü taktın takmadın, ayağını yıkadın yıkamadın diye bölünüp ayrıntıda kaybolmayın. Unutmayın, her bir mezhep, kendisine karşıt düşünce ya da mezhep açısından hizip oluşturur. Kur’an’ı okuyun ve sonra ayrıntıda kaybolmadan büyük resmi çizin.   Bu büyük resimde, Allah’ın bir olduğunun ve tek bir dininin bulunduğunun ayırdına varın.  Kur’an’ın tüm insanlığı kucaklayan bu açık ve net mesajını alın.

Türkiye'de dinin siyaset ve propaganda malzemesi olarak kullanılması da bu uzaklaşmaya hizmet ediyor. Neden gençlerimizi Kur’an okumaya teşvik etmiyoruz?  Gençler, neden Kur’an okumuyorsunuz? O, Allah’ın insanlara seslendiği ilahi bir mucize. Hani derler ya, “Bu devirde hâlâ mucizelere mi inanıyorsun?” diye. Evet inanıyorum. Bu dünyada hâlâ tertemiz ve tüm güzelliğiyle elimizin altında duran Kur’an-ı Kerim mucizesine inanıyorum. Kur’an’ı elinize alıp ilk sayfadan ilk satırı okusanız, inanın bir daha bırakamazsınız. İlk sayfa, ilk satır ve ilk kelime… Evet, okumaya başladın işte… Farkında mısın karşında Yüce Rabb’in var şu anda. Sana sesleniyor, anlatıyor. Bugüne kadar insanlığın başından geçenleri, insanların nankörlüklerini, hatalarını anlatıyor ve ‘hiç düşünmüyor musunuz’ diyor sana”

 

Bu tesbitlerinize yürekten katılıyorum.

 

Son nefesinizden sonra da bu serüvenin devam edeceğini unutmayın. Serüvene kendinizi hazırlamaya başlayın. Başlamayı düşünmeyin, başlayın.

 

Bunu destekleyen kur’an’i bir bilginiz var mı?

 

“….Allah’a ulaşmanın amaç olduğu bu serüvende, kendi hikâyenizi, elinizden gelen en iyi şekilde yazmalısınız.”

 

“…Allah’a ulaşmak istiyorsanız, barışa ve hayra yönelik işler yapmak zorundasınız. Zorundasınız diyorum çünkü başka çıkış ve kurtuluş yolu yok. Kurtuluş Allah’ın birliğinde ve düzeninde ona hizmet ederek çalışmaktır. Çalışmak yolun yarısı, yapmak diğer yarısıdır, bu dünyada bunun dışında bir göreviniz yok. Tek görev bu. Tabii yine temizlenmek arınmak isteyenler için. Diğerleri ayrı.

İnsan olduğunuz için şükredin Allah'a ve temizlenmek için de melekleri çağırın başınıza. İnanın ve yapın. “

 

 

     Allah’a ulaşmadan kastın ne olduğunu açıklarsanız sevinirim.

 

Rabbimiz Rahmeti gereği “hidayeti (yol göstermeyi, kılavuzluk etmeyi)” üzerine almış ve bu işi (hidayeti) kullarına elçiler göndererek, kitaplar indirerek yapmıştır. Yol Rabbimiz tarafından gösterilmiştir ama Rabbimizin gösterdiği yoldan gidip-gitmemek, doğru yola ermek-ermemek kulların iradesine ve çabasına bırakılmıştır.

 

Çünkü Allah hep bizimledir. Bize bizden daha yakındır (Kaf; 16,   Hadid; 4). “O’na dönmek, münib olmak” demek; “O’nun gösterdiği yoldan gitmek, O’nun öğrettiği ve istediği gibi yaşamak, itaatkâr kul olmak, hanif Müslüman olmak,” demektir.

 

Allah... Tanrı... Baba... Sevgili... İlah”

 

 Allah, Tanrı ya da Baba diyebilir miyiz? Bizi yaratan tek yaratıcıyı kastettiğiniz müddetçe, niyetiniz ve amacınız, tek olan ilahı, Allah'ı kastetmek olduğu sürece, Allah'a bu isimlerle hitap edebilirsiniz.”

 

    Sevgili ve baba kelimelerine yüklenen anlam her ulusca aynıdır. Ufacık bir çocuk bile hangi milletten olursa olsun baba kelimesine yüklenen anlamın ne olduğunu bilir. Allah bu tür yakıştırmalardan münezzehdir.

 

“Bu sebeple, Bu fikre de karşı çıkacaklar. Diyecekler ki bu da nereden çıktı? Kırk yıllık köye yeni âdet mi getiriyorsun? Hayır, kırk yıllık köye yeni âdet getirmiyorum. Bu dinin, herkesin dini olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Dikkat edin, biz 'Baba' diyelim demiyorum. Mecaz anlamda 'Baba' diyenler, günaha girerler mi diyorum. İkisini birbirine karıştırmayın. Mecaz anlamda sevgili oluyor da, ‘Baba’ niye olmuyor. Hıristiyanlığı çağrıştırdığı için mi? Beyninizdeki algılamalardan kurtulun. Niyete bakın, kasta bakın. Doğru yol, budur.”

 

     Bu dinin herkesin dini olduğunu vurgulamak farklı, “baba” diyebilirsiniz farklı .

Allah için yakıştırma cüretinde bulunduğunuz haşa  “baba” kelimesinin mecaz anlamı nasıl olur? Lütfen açıklar mısınız?

 

Art niyetsiz yazdığınıza inandığım bu cümlenizden Allah’a sığının lütfen ve tevbe edin.

 

 

[005.072] [DI] And olsun ki, «Allah ancak Meryem oğlu Mesih'tir» diyenler kafir oldular. Oysa Mesih, «Ey İsrailoğulları! Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin; kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak Allah ona cenneti haram eder, varacağı yer ateştir, zulmedenlerin yardımcıları yoktur» dedi.

 

 

 “ … Kendi seçtiklerinizi ilahlaştırdınız, rahiplerin sözlerine kandınız, sanki Allah yokmuş gibi. Ortak koştunuz, şirke battınız, Allah bir değilmiş gibi. Şeytana inandınız peşinden gittiniz, onu Allah yaratmamış gibi. Halifeler ürettiniz, kendi ürettiğinize kendiniz kandınız, sanki Allah yetmezmiş gibi.”

 

 “ …Size kan dökün dediyse, Allah canımı alsın. Şeytana uyun hurafeler üretin, kuruntularınızın peşine takılın dediyse, Allah canımı alsın. Bölünün parçalanın, bir olmayın dediyse, Allah canımı alsın. Allah'ın yerine, şefaatçinin, imamın, rahibin peşinden koşun dediyse, Allah canımı alsın. Çocuklarınıza rezilliğe batmış bir dünya bırakın dediyse, Allah canımı alsın. Vallahi alsın.”

 

Tesbit ve dualarınıza yürekten katılıyorum. Allah razı olsun.

 

“…kimseye Allah'a nasıl hitap edeceğini öğretemezsiniz. Herkes, niyeti doğrultusunda, istediği gibi hitap eder. Bunda bir kısıtlama olmaz. Zorlama olamaz.”

 

Bunun cevabını Alemlerin Rabbi olan Allah vermiştir zaten. Dua kime yapılır? Duanın adabı nasıldır? Bunlar ayetlerle belirlenmiştir. Bizler bu konuda bir hüküm veremeyiz.

 

 

Dua Edin:Furkan 77; Mü’min 60 ; Bakara 152,186; Hud 90; Zümer 53;

 

Dua Yalnız Allah’a yapılır: Şuara213; Kasas 88 ; Rad 14; A’raf 194,195; Nahl 20 ; Nisa 117; Hacc 12,13

 

Duanın adabı: Nisa 32,134; A’raf 29,55,56,205 ; Bakara 186 ; Yusuf 86,87; Enbiya 90

 

 

[007.180] [DI] En güzel isimler Allah'ındır, O'na o isimlerle dua edin, O'nun isimleri konusunda eğriliğe sapanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasını göreceklerdir.

 

 

[010.010] [DI] Oradaki duaları: «Münezzehsin ey Allah'ım», dirlik temennileri: «Selam size» ve dualarının sonu da: «Alemlerin Rabbi Allah'a hamd olsun»dur.

 

Zuhruf 36,37

“Kim Rahman’ın Zikri’ni (Kur’ân’ı) görmezlik­ten gelirse onun başına bir şeytan sararız. O onun arka­daşı olur.

Onlar bunları yoldan çevirirler ama bunlar doğru yola girdiklerini hesap ederler.”  

 

 

 

“…Gönüllerini cilalamış olanlar; renkten, kokudan kurtulmuşlardır. Her nefeste zahmetsizce bir güzellik görürler. Onlar, ilmin kabuğundaki nakşı bırakmışlar, aynelyakin bayrağını kaldırmışlardır. Düşünceyi bırakmışlar, aşinalık denizini bulmuşlar, bilişlikte yok olmuşlardır.

 

 Herkes ölümden ürker, korkar. Bu kavimse ona bıyık altından gülmektedir. Kimse onları gönlüne galip gelemez. Sedefe zarar gelir, inciye değil.

 

 Onlar fıkhı ve nahvi terk etmişlerdir ama mahvolmayı ve yokluğu ihtiyar etmişlerdir. Sekiz cennetin nakışları parladıkça onların gönül levhine vurur, orada tecelli eder. Allah'ın doğruluk makamında oturanların, orasını yurt edinenlerin derecesi; arştan da yücedir, kürsüden de boşluktan da!

 

Kitabınızdaki Celaleddin Rumi’den yaptığınız bir kısmını yukarıda gösterdiğim alıntınızı aşağıda belirttiğim ayetler ışığında değerlendirmeniz dileğiyle.

 

 Sevgiyle kalın Allah’a emanet olun.

 

 

 

 [002.135] [DI] «Yahudi veya Hıristiyan olun ki doğru yolu bulasınız» dediler. «Doğruya yönelmiş olan ve Allah'a eş koşanlardan olmayan İbrahim'in dinine uyarız» de.

 

[003.067] [DI] İbrahim, yahudi de, hıristiyan da değildi, ama doğruya yönelen bir müslimdi; ortak koşanlardan değildi.

 

[003.095] [DI] De ki: «Allah doğru söyledi, doğruya meyleden İbrahim'in dinine uyun; O, puta tapanlardan değildi».

 

[004.125] [DI] İyilik yaparak kendisini Allah'a teslim edip, hakka yönelen İbrahim'in dinine uyandan, din bakımından daha iyi kim olabilir? Allah İbrahim'i dost edinmişti.

 

[006.079] [DI] «Doğrusu ben yüzümü, gökleri ve yeri yaratana, doğruya yönelerek çevirdim, ben ortak koşanlardan değilim.»

 

[006.161] [DI] «Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, gerçek dine, doğruya yönelen ve puta tapanlardan olmayan İbrahim'in dinine iletmiştir» de.

 

[010.105] [E0] Hem sırf hakka müteveccih hanîf olarak dine yüz tut ve sakın müşriklerden olma

 

[016.120] [DI] İbrahim, şüphesiz Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi.

 

[016.123] [DV] Sonra da sana: «Doğru yola yönelerek İbrahim'in dinine uy! O müşriklerden değildi» diye vahyettik.

 

[022.031] [DI] Allah'a ortak koşmaksızın O'na yönelerek pis putlardan kaçının, yalan sözden çekinin. Allah'a ortak koşan kimse, gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgarın bir uçuruma attığı şeye benzer.

 

[030.030] [DI] Hakka yönelerek kendini Allah'ın insanlara yaratılışta verdiği dine ver. Zira Allah'ın yaratışında değişme yoktur; işte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu bilmezler.

 

[098.005] [DI] Oysa onlar, doğruya yönelerek, dini yalnız Allah'a has kılarak O'na kulluk etmek, namazı kılmak ve zekatı vermekle emrolunmuşlardı. Dosdoğru olan din de budur.

 

 

 

 

 

[006.056] [DI] De ki: «Allah'tan başka, yalvardıklarınıza kulluk etmekten menolundum.» «Sizin heveslerinize uymayacağım, yoksa sapıtmış, doğru yolda gidenlerden olmamış olurum» de.

 

[006.150] [DI] De ki: «Allah'ın bunu haram kıldığına şahidlik edecek şahidlerinizi getirin». Şahidlik ederlerse, onlarla beraber olup sözlerini kabullenme; ayetlerimizi yalanlayanların ve ahirete inanmayanların heveslerine uyma; onlar Rablerine başkalarını eşit tutuyorlar.

 

007.176] [DI] Dileseydik, onu ayetlerimizle üstün kılardık; fakat o, dünyaya meyletti ve hevesine uydu. Durumu, üstüne varsan da, kendi haline bıraksan da, dilini sarkıtıp soluyan köpeğin durumu gibidir. İşte ayetlerimizi yalan sayan kimselerin hali böyledir. Sen onlara bu kıssayı anlat, belki üzerinde düşünürler.

 

[013.037] [DI] Böylece Biz Kuran'ı Arapça bir hüküm ve hikmet olarak indirdik. Sana ilim geldikten sonra onların heveslerine uyarsan, and olsun ki, Allah katında sana bir dost ve seni koruyan çıkmaz.

 

[023.071] [DI] Eğer gerçek onların heveslerine uysaydı, gökler, yer ve onlarda bulananlar bozulup giderdi. Onlara, kendilerine öğüt veren bir şey getirdik; onlar ise öğütlerinden yüz çevirirler.

 

[028.050] [DI] Eğer, sana cevap veremezlerse, onların sadece heveslerine uyduklarını bil. Allah'tan bir yol gösterici olmadan hevesine uyandan daha sapık kim vardır? Allah zalim milleti şüphesiz ki doğru yola eriştirmez.

 

[045.023] [DI] Heva ve hevesini tanrı edinen, bilgisi olduğu halde Allah'ın şaşırttığı, kulağını ve kalbini mühürlediği, gözünü perdelediği kimseyi gördün mü? Onu Allah'tan başka kim doğru yola eriştirebilir? Ey insanlar! Anlamaz mısınız?

 

[047.014] [DI] Rabbinin katından bir belgesi olan kimse, kötü işi kendisine güzel gösterilen kimseye benzer mi? Bunlar heveslerine uymuşlardır.

 

 

025.043] [DI] Hevesini kendine tanrı edineni gördün mü? Ona sen mi vekil olacaksın?

 

[004.060] [DI] Sana indirilen Kuran'a ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Putlarının önünde muhakeme olunmalarını isterler. Oysa, onları tanımamakla emr olunmuşlardı. Şeytan onları derin bir sapıklığa saptırmak ister.

 

[002.048] [DI] Kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği günden korunun.

 

[002.123] [DI] Kimsenin kimse namına bir şey ödemeyeceği, hiç kimseden fidye alınmayacağı, kimseye şefaatin yarar sağlamayacağı ve onların yardım görmeyeceği günden korunun.

 

[003.091] [DI] Doğrusu inkar edip, inkarcı olarak ölenlerin hiçbirinden, yeryüzünü dolduracak kadar altını fidye vermiş olsa bile, bu kabul edilmeyecektir. İşte elem verici azab onlaradır, onların hiç yardımcıları da yoktur.

 

[005.036] [DI] Doğrusu, yeryüzünde olan bütün şeyler ve onların bir katı daha kafirlerin olsa da, kıyamet gününün azabından kurtulmak için fidye verseler kabul edilmez. Onlara elem verici azab vardır.

 

[057.015] [DI] Bugün sizden ve inkar edenlerden fidye kabul edilmez; varacağınız yer ateştir, layığınız orasıdır; ne kötü bir dönüştür!

 

[002.161] [DI] İnkar edip de o halde ölenler var ya, işte, Allah'ın, meleklerin, insanların hepsinin laneti onlaradır.

 

009.068] [DI] Allah, ikiyüzlü erkek ve kadınlara ve inkarcılara, ebedi kalacakları cehennem ateşini hazırlamıştır. O, onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir (rahmetinden uzak kılmıştır). Onlara devamlı azab vardır.
[009.068] [DV] Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır.

 

 

[072.020] [DI] De ki: «Ben sadece Rabbime yalvarırım ve O'na kimseyi ortak koşmam.»

[022.030] [DI] İşte böyle. Kim Allah'ın yasaklarına saygı gösterirse, bu Rabbinin katında kendi iyiliğinedir. (Haram olduğu) size okunanlar dışında kalan hayvanlar, size helal kılındı. O halde pis putlardan sakının; yalan sözden kaçının.

 

 

Aklını kullanan hiç kimse şirki kabul etmez. Müşriklerin tek dayanağı gelenektir. Bu sebeple Kur’ân, insanı aklını kullanmaya çağırır. Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“Allah o pisliği aklını kullanmayanların üs­tüne bırakır.” (Yunus 10/100)

Kusursuz olan Allah’tır.

En doğrusunu Allah bilir.

 

   Din İslam’dır, Allah birdir.

 

 

Zuhruf 36,37

“Kim Rahman’ın Zikri’ni (Kur’ân’ı) görmezlik­ten gelirse onun başına bir şeytan sararız. O onun arka­daşı olur.

Onlar bunları yoldan çevirirler ama bunlar doğru yola girdiklerini hesap ederler.”  

 

 

                            

 

 

 

 

 

 

Yukarı dön Göster dost1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: dost1
 
dost1
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 28 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı dost1

Selamün Aleyküm ! İman Kardeşim

Put ile ilgili açtığınız forma heva ve hevesleri de düşünebilir miyiz? Diye bir yazı hazırlarken bunun ile ilgili ayetleri tesbit ederken bir sürü yazı yazıldı. Tesbit ettiğim ayetleri Can Evin için yazdığım yazıda kullanmak nasip oldu. Özellikle heva ve heves ile ilgili ayetlere dikkatinizi çekerim.

Kusursuz olan Allah'tır.

En doğrusunu Allah bilir.

Allah'a emanet olunuz.

Yukarı dön Göster dost1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: dost1
 
iman
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 16 haziran 2006
Gönderilenler: 751
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı iman

Aleyküm Selam ! Sevgili Hocam

Özellikle belirttiğiniz ayetleri aklımın ördiğince
inceleyeceğim.

Fakat iki saatten fazladır çektiğim eziyetten sonra geri
döndüğümde yazınızla karşılaşınca Allahdan ümit kesmek
kadar kötü bir şey olmadığına bir kez daha kendimden
utanarak ve allahtan af dileyerek emin oldum.

bu metanetsizliğimden utandığım, ve yazınızdan sonra
gerek kalmadığı için can evine yazılmış son mesajımı
geri çekiyorum.

tekrar tekrar okumam gereken mesajınız için içten
teşekkürlerle saygılar sunuyorum
saygıdeğer hocam.
Yukarı dön Göster iman's Profil Diğer Mesajlarını Ara: iman
 
savas1
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 15 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 261
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı savas1

iman Yazdı:
selam

daha ayrıntılı net tanımlarla yazarsanız sevineceğim.

saygı ve sevgiyle

selam

Put toplumun anladığı anlamda sadece heykeller değildir

günümüzde de putlar yok mu? elbette var, ama ne taş ne toprak...

- Ölüden, türbeden, yatırdan , cevşenden, muskdan, boncuktan, nazra boncuğundan medet umup dua etmek de onu putlaştırmak anlamına gelir

- kendisine zararı ve yararı olmayan bu şeylere dua edip yalvarıp yakarmak gene putlaştırmaktır

Sorun Allahı bırakıp, onun dışında nesne / şey/ kişilere kutsallık yakıştırıp, insan ve doğaüstü güçler yükleyerek putlaştırmaktır, bu da Allaha ortak etmektir

Fakat ne yazıkki , insanlar put denilince peygamberimiz zamanındaki heykelleri anlıyor, oysa kendileri de puta tapıp şirk koşuyorlar,bu bağlamda insanları uyarmak gerekir diye düşünyorum

PUTLAŞTIRMAK
KUTSALLIK YAKIŞTIRMAK
YAPAY KUTSALLAR TÜRETMEK
KUTSAL DİYE GÖRMEK



1)Putperestlikle veya putataparlıkla, "BİR ŞEYLERİ VEYA BİRİLERİNİ PUTLAŞTIRMAK" aynı şey değildir.

 

Örneğin, birtakım nesnelerde doğaüstü güç bulunduğuna veya bazı insanlarda insanüstü güç bulunduğuna inanmak onları PUTLAŞTIRMAK 'tır.

 

Putlaştırmak, bir çeşit göklere çıkarma, yere göğe sığdıramama, öve öve bitirememe, yüceltme gibi anlamlar taşır. Bizler bunu Türkçe 'de "Bu adam, şu kişiyi putlaştırıyor" diye kullanırız. Diğer bir örnek, hırka veya başka bir eşyada doğaüstü bir güç olduğuna inanan bir insan onu putlaştırmaktadır.

2)KUTSALLIK YAKIŞTIRMA VEYA YAPAY KUTSALLAR:

 

Kutsal; insanüstü, doğaüstü gücü olduğuna inanılan, erişilmez, ulaşılmaz, sorgulanmaz, yargılanmaz, dokunulmaz, tartışılmaz, eleştirilemez, yanılmaz-unutmaz, eşsiz-benzersiz gibi sıfatlara sahip olduğuna inanılan varlıktır. Bu anlamda GERÇEK KUTSAL, sadece ALLAH 'tır. Örneğin Hindistan 'da inek bir tanrı olarak görülmez; kutsal olarak görülür ve onlar, onu putlaştırma yoluna giderler. Her ülkenin kendine göre kutsalları, daha doğrusu yapay kutsalları vardır. Ana kutsal, baba kutsal, vatan kutsal, ekmek kutsal, öğretmen kutsal.

 

Bir ülkede ne kadar çok yapay kutsal varsa, o ölçüde özgürlükler sınırlı ve kısıtlıdır. Şu dağ kutsalsa oraya kazma vuramazsınız; şu ağaç kutsalsa o ağacı kesemezsiniz. Dağa kazma vurmadan, ağacı kesmeden bilimsel araştırma yapamazsınız ve yasakları da tartışamazsınız. Bu ise, tutuculuğu körükler.

 

 

Bir ülkedeki en tehlikeli iş yapay kutsallarla uğraşmaktır. Tüm peygamberler yapay kutsallarla uğraşmışlardır. Çünkü bu yapay kutsallar veya kutsallık yakıştırdıkları kişiler ve nesneler bir biçimde putlaştırılmaktadırlar.



Allah 'ın isimleri de buna karşıt olmayı amaçlamaktadır. Allah her şeyi bilendir. Öyleyse bu niteliği birine yakıştırırsak, onu putlaştırmış ve yapay bir kutsal türetmiş oluruz. Evliyaya veya onun herşeye gücü yettiğine inanmak, Allah 'a ait bir niteliği ona yakıştırmak ve onu putlaştırmak<tır.

 

saygı ile...

 

 

 

Yukarı dön Göster savas1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: savas1
 
Can Evin
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 08 agustos 2006
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Can Evin

Selam
Yukarı dön Göster Can Evin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Can Evin
 
Can Evin
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 08 agustos 2006
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Can Evin

Selam
Yukarı dön Göster Can Evin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Can Evin
 
iman
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 16 haziran 2006
Gönderilenler: 751
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı iman

sevgili savaş1 kardeşim/ağabeyim

dikkatimi çekmek için ikinci defadır yapıştırdığınız
mesajınızın başından beri farkındayım,

ikinci defadır yapıştırmanızdaki inceliği, vermek
istediğiniz mesajı, dikkatimi neye çektiğinizi gayet iyi
algılıyorum. mesajınızın içeriğine ayne katılıyorum
teşekkür ederim.

saygı ve sevgiyle...
Yukarı dön Göster iman's Profil Diğer Mesajlarını Ara: iman
 
dost1
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 28 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı dost1

Selamün Aleyküm ! Can Evin Kardeşim!

Can Evin yazdı:

1.(Düşüncenin Gücü ile ilgili eleştirileriniz ve daha sonra düşünmeyi öneren cümleleriniz.) : Benim eleştirdiğim düşünmek değil, son on yılda batıda kopartılmaya başlanan ve sistematik olarak doğu toplumlarına da yansıtılan herşeyi yapabilme gücünün yalnız insanda bulunduğunu anlatan düşünce gücü anlayışıdır. Bu düşünceyi savunanların onlarca kitabı bulunmaktadır. Ve başucu kitapları da '%100 Düşünce Gücü' adlı kitaptır. Bunlar Allah kavramı yerine düşünceyi koyarlar. Benim kitabım düşünmek eylemi ile değil 'düşünce gücü' safsatasıyla ilgilidir. Yine kitaptan bir pasajı aşağıya koyuyorum: 

                                 'Peki, nereden çıktı bu düşünce gücü anlayışı?

 

                                   Düşünce gücü anlayışının arkasında, bugünkü yozlaşmış Hıristiyanlık inancı var. Değiştirilen ve bozulan İncil de, bugünkü yozlaşmanın artmasına hizmet etmiş, son kertede düşünce gücü, evrensel zekâ gibi kavramların batı literatürüne girmesiyle din, din olmaktan çıkmış, tam bir kaos ortamı oluşmuştur. Hıristiyanlık inancı, kuruntularında İsa'ya tapacak kadar ileri gitmiştir. Düşünce gücü kuruntusuna, zaman içinde aşama aşama gelmiştir. Tek yaratıcı Allah'ın yerine önce İsa'yı koymuşlar, şimdi de İsa 'nın yerini düşünce gücü ya da evrensel zekâ zırvalıkları almaya başlamıştır. Allah'tan uzaklaştıkça uzaklaşıyor, sapkınlıklarını daha da arttırıyorlar. Kuruntu çukurunun dibini bulamayacaklar ve bir zaman sonra bu kuruntuların yerini başkaları alacak.'

Bu açıklamalara sadece Allah razı olsun denilir.

Bu konu ile ilgili olarak da iletimde:

(Düşünme ile ilgili tesbitlerinize aşağıdaki verileri de katarak katılıyorum.) Diye belirtmiştim.

 Kitabınız bütün olarak değerlendirildiğinde düşünce ile ilgili açıklamalarınız ve yukarıdaki gerçek tesbitler yanlış anlaşılmaya neden olabilir. Bu amaçla bu konuya vurgu yapmıştım. Yeni baskınızda buna dikkat çekerseniz, emeğiniz daha da iyi değerlendirilmiş olur diye düşünüyorum.

Can Evin yazdı:

2. ''Gönderme yaptığınız kitabınızda :

”Ahiret hayatında; düşündüklerinizden değil, bu hayatta yaptıklarınızdan sorumlu tutulacaksınız. Bu anlamda gücü olan şey, düşünceleriniz değil inancınızdır.‘Dünyada iken neler düşündün, şurada yanlış düşünmüşsün, böyle düşünmen gerekiyordu.’ denmeyecek.” Diyorsunuz. Oysa  Alemlerin Rabbi olan Allah :

Bakara 284’de:” Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. İçinizdekini açıklasanız da gizleseniz de Allah sizi onunla hesaba çeker ve dilediğini bağışlar, dilediğine azabeder. Allah her şeye Kadir'dir.” Diye buyuruyor.'' demişsiniz.

                     Bakara 25-82-277, Ali İmran 46-57, Nisa 57-122, Maide 9 ve daha onlarca ayet 'iman edip hayra ve barışa yönelik işler yapmak' tan bahseder. Yani, iman+hayır ve barışa yönelik işler yapmak hizmetler üretmek. Bakara 287'nin münafıklıktan bahsettiği kanaatindeyim. Yani iman etmeyen insanlardan. Bu anlamda onların sorguya çekilecekleri aşikardır. Aklımıza gelen kötü düşünceler ile, imanı birbirinden ayırmamız gerekir. İman ettiğimiz halde aklımıza birtakım kötü düşünceler gelebilir. Sorumlu olmadığımız düşünceler bunlardır. İman ettiğmiz sürece de bizi biz yapan gerçek şey YAPTIKLARIMIZDIR.

Değerli Can Evin Kardeşim!

Lütfen yazdığınız paragrafı ve ona cevaben gönderme yaptığım  Bakara 284 ü yeniden inceleyin. Sözünü ettiğiniz : “ Bakara 25-82-277, Ali İmran 46-57, Nisa 57-122, Maide 9  ve daha onlarca ayet 'iman edip hayra ve barışa yönelik işler yapmak' tan bahseder. Yani, iman+hayır ve barışa yönelik işler yapmak hizmetler üretmek.” Konu daha farklı.

Tabi ki İman edip barışa yönelik işler yapmak, Kur’an’ ı kendine rehber edinmiş her kişinin yapması gereken eylemdir zaten. Buna hiçbir kimsenin itirazı olamaz. İtiraz eden Kur’an’ı inkar etmiş olur.

Kesin yargı cümleleri kullanırken  ki “ bu özellikle de Kur’an adına olursa” yanlış anlaşılmalara neden olmasın diye çok dikkat etmek gerekiyor.

Örneğin:

“Bu anlamda onların sorguya çekilecekleri aşikardır.” Diyorsunuz ama Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah’ın Kur’ân’ında bize bildirdiği sorgu ve sorgulama ise şöyle:

Kasas suresi âyet 78:

“O dedi: “Bu servet.................. Günahlarının ne olduğu, günahkarlardan sorulmaz.”

Rahman suresi âyet 39-42:

“O gün günahından ne cin sorguya çekilir ne de insan.

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayacaksınız?

Suçlular yüzlerinden tanınır da perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayacaksınız?”

 Mü’min suresi âyet 16:

“O gün onlar ortaya çıkarlar. Hiçbir şeyleri Allah’a gizli kalmaz. Kimindir o gün mülk? O Vâhıd ve Kahhâr olan Allah’ın”

Casiye suresi âyet 33:

“Yaptıklarının kötülükleri karşılarına dikilmiş, alay edip durdukları şey kendilerini kuşatıvermiştir.”

Ya Sin suresi âyet 65:

“O gün ağızlarını mühürleyeceğiz. Bize elleri konuşacak, ayakları da kazanmış olduklarına tanıklık edecek.”

Fussılet suresi âyet 19-23:

“Gün olur, Allah’ın düşmanları, düzenli bir biçimde bir araya toplanıp ateşe sürülürler.

Nihâyet oraya geldiklerinde kulakları, gözleri, derileri yapıp-ettikleri hakkında onlar aleyhine tanıklık edeceklerdir.

Derilerine: “Aleyhimize neden tanıklık ettiniz?” derler. Derileri derler ki: “O her şeyi konuşturan Allah konuşturdu bizi. Hani sizi ilk seferinde O yaratmıştı ya! Ve siz O’na döndürüleceksiniz.”

Siz, işitme gücünüzün, gözlerinizin, derilerinizin aleyhinize yapacağı tanıklıktan gizlenmiyordunuz. Tam aksine siz yaptıklarınızdan bir çoğunu Allah’ın bilmeyeceğini sanıyordunuz.

İşte Rabbiniz hakkında beslediğiniz bu zannınız sizi mahvetti ve hüsrana uğrayanlardan oldunuz.”

    Bu âyetlerde suçlulara günahlarında sorulmayacağı belirtiliyor. Ama bu suçluların sorumlu olmayacağı anlamına gelmez. Herkes yaptığından sorumludur.Ancak âhirette, insanın dünyada yapmış olduğu işler o kadar açık biçimde görünecektir ki artık suçlunun suçunu sorup araştırmağa gerek yoktur. Herkesin dünyada yaptıkları, ruhuna işlemiştir. Yaptıklarının  izleri, ameline göre alametleri dışa vurmaktadır. Bütün organlar yaptıklarını dışa yansıtmaktadır.

DEvam edecek.

Yukarı dön Göster dost1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: dost1
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats