Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba Arkadaşlar;

Benim merak ettiğim ve bu konuda fazla bilgi sahibi olmadığım bir konu var. Buradaki uzman arkadaşlardan ya da bu konuyu merak edip araştırmış arkadaşlardan beni aydınlatmalarını rica ediyorum.

Merak ettiğim şey namazların rekat sayılarını nerden biliyoruz:

Kuranda bununla ilgili hatırımda kaldığı kadarıyla sadece savaş halindeki namazın tarifini yaparken yüce yaradan, ordan çıkardığım sonuç, asgarisi 2 rekat.

Sitenin tamamını okuyamadım, belki bir yerlerde yazıyordur ama.

Ve bir de yine kafama takılan bir şey namazla ilgili:

Neden akşam namazı hariç, diğer vakitlerde sünneti farzdan önce kılıyoruz, kılın diyorlar, kıldırıyorlar?

Bu konuda benim uygulamamı kısaca anlatayım. Ben evimde kılarken vakit namazlarını, bazen sünnetleri kılıyorum ama daha çok nafile namaz kılıyorum, çünkü geçmişte namazsız geçen çok günüm var ve çok iyi biliyorum ki namazın kazası yok. Belki Allah affeder diye. İşyerinde kıldığım namazlarda ise daha dikkatli davranıyorum. Farzları yerine getiriyorum mutlaka ama sünnet ya da nafile namazı ise işimin durumuna göre kılıyor ya da kılmıyorum. Çünkü nafile bir ibadeti yapayım derken, ekmek yediğim kapıdan da çalmak istemiyorum.

Bu konularda benden yardımlarınızı esirgemezseniz sevinirim.

Hepiniz Allaha emanet olunuz...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam Bergüzar...

Kuran Müslümanı.com’da rekat sayısı ile ilgili bir yazı var. Orada yazıyı yazan kişinin vurgulayarak üzerinde durduğu bir konu var. “Kur’an bilmece bulmaca kitabı değildir” diyor. Bunda çok haklı...

Allah ayetlerinde diyor ki; ” Biz bu Kitap’da hiçbirşeyi eksik bırakmadık.”, "anlayasınız diye detaylıca açıkladık".

Öyleyse namazın nasıl kılınacağı, rekat sayıları, hareketlerin hangi sıraya göre yapılacağı, bu hareketler de neler okunacağı gibi namazın içeriğini anlatmalı değil miydi?

Allah bizden oruç tutmamızı istemiş, Orucun ne olduğunu, orucu hangi ayda geçireceğimizi, oruca ne zaman başlayp ne zaman bitireceğimizi, oruçluyken ne yapıp yapmayacağımızı açıklamış( Bakara 183-187 ), .

Yine borç verirken neler yapacağımızı açıklamış, hem de upuzun bir ayet ile ( Bakara 282 ).

Ve yine infak/sadaka/zekat ile ilgili hususlar detaylıca açıklanmış (Bakara 215-274 )

Ve daha birçok yapmak ve yapmamakla yükümlü olduğumuz hususları Kur’an’da detaylı bir şekilde anlatmış.

Eğer Allah bizden namaz diye adlandırılmış bir ritüeli yerine getirmemizi isteseydi namazı nasıl ifa edeceğimizi de anlatırdı. Fakat görüyoruz ki Kur’an’da bildiğimiz namaz hiç anlatılmıyor. Tabi ki bildiğimiz namaz ritüeli içerisinde tanıdık, yani Kur’an’da da geçen “kıyam, rüku ve secde” kelimeleri var. Bunun olması birçok kişiyi yanılgıya düşürebilir, düşürmüştür de. Fakat belirttiğim gibi Kur’an’da namaz diye bir ritüel anlatılmaz. Anlatılmadığı için de mezhep takipçileri boş yere ” Kur’an’da namaz anlatılmıyor, sadece namaz kılın deniyor, Peygamber bize nasıl kılınacağını öğretmeseydi/anlatmasaydı, hadisler olmasaydı, sen nasıl namaz kılacaktın?” gibi sorular soruyorlar.

---------

Hadisler olmasaydı nasıl namaz kılacaktık diyenlere hak mı vereceğiz - ki hadisler namaz konusunda birbirleriyle çelişiyorlar- ya da Kur'an'da namaz yok salat var, ve salat detaylıca açıklanıyor, ama biz salatın ne olduğunu bilmiyoruz, aklımız hep kıyamlı, rükulu, secdeli bir ritüele gidiyor mu diyeceğiz?

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Meryem;54: Vezkür fiylKitabi Ýsmaýyl innehu kâne sadikalva'di ve kâne Rasûlen Nebîyya;

Kitapta İsmâ'il'i de an. Çünkü o sözünde duran, elçi bir  Peygamberdi.

55: Ve kâne ye'muru ehlehu bis Salati vez Zekati, ve kâne ýnde Rabbihi mardýyya;

Halkına namaz kılmayı, zekât vermeyi emrederdi. Rabbi yanında beğenilmişti.

56: Vezkür fiyl Kitabi Ýdriys innehu kâne sýddiykan Nebîyya;

Kitapta İdris'i de an: Çünkü o, çok doğru bir peygamberdi.

57: Ve refa'nahu mekanen aliyya

Onu yüce bir yere yükseltmiştik.

58: Ülaikelleziyne en'amAllahu aleyhim minen Nebîyyiyne min zürriyyeti Ademe ve mimmen hamelna mea Nuh* ve min zürriyyeti Ýbrahiyme ve Ýsraiyle ve mimmen hedeyna vectebeyna* iza tütla aleyhim ayaturRahmani harru sücceden ve bükiyya;

İşte bunlar; Allâh'ın ni'met verdiği peygamberlerden, Âdem, neslinden, Nûh ile beraber gemide taşıdıklarımızın neslinden, İbrâhim ve İsrâil  neslinden, yol gösterdiðimiz ve seçtiğimiz kimselerdendir. Onlara Rahmân'ın âyetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye kapanırlardı.

59: Fehalefe min ba'dihim halfün edausSalate vettebeuþþehevati fesevfe yelkavne ðayya;

Onlardan sonra yerlerine öyle bir nesil geldi ki, namazı zayi ettiler, şehvetlerine uydular. Onlar kötülük bulacaklardır.

60: Ýlla men tabe ve amene ve amile salihan feülaike yedhulunel cennete ve la yuzlemune þey'a;

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam dost1 kardeşim..

Kur'an'da, kıyamlı, rükulu, secdeli hareketsel namaz var diyelim, peki namazın nafilesini hangi ayetten buldunuz?

Ayrıca bu "vakit" gün mü, saat mi, ay mı, yıl mı?

Salat neden hep, zekat, infak, gibi kelimelerle birlikte aynı ayetlerde geçiyor?

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam,

Sorulan soru ile cevaplar arasında pek irtibat kuramadım. Eminim berguzar sorduğuna, soracağına bin pişman olmuştur. Ben şahsen yazılanlardan pek bir şey anlamadım, Kurandaki namazla ya da rekatlarla ilgili. Benim anladığım kadarıyla yunusemre kıyamlı namaz diye bir şey yok diyor, dost1 var diyor ve kılıyor, iman ise bambaşka bir boyutta konuşuyor. Eee şimdi, Kuranda kıyamlı namaz var mı, yok mu? Varsa neden? Yoksa neden? Ve de berguzarın sorusu: kıyamlı namaz varsa kaç rekattır? Bence bunlara cevap verilmelidir. Yoksa insanların kafası iyice karışıyor.

Selam berguzar,

Benim anladığım, Kuranda yunusemrenin deyimiyle bir ritüel olarak kıyamlı namaz var. Ve bu namaz belirli vakitlerde kılınıyor. Kuranın namazın nasıl kılınacağını açıkça belirtmemesinin nedenine gelince; Kuran indirildiği zaman insanlar zaten namaz kılıyorlardı. Yani o toplumda herkes bir şekilde namaz kılıyordu. Buna müşrikler de dahil. Ancak namazın kimin için olacağı konusunda Allah Kuranda açıklık getirmiştir. Yani diyorki Allah; Ey insanlar siz namaz kılıyorsunuz Ancak sizin namazınız benim için olmadığından ben bu namazlarınızı kabul etmem. Namazınız ve ibadetleriniz yalnız benim için olmalıdır. Yani Allah aslında kılınan namazların yönünü değiştiriyor burada. Kurandan anladığım kadarıyla da önceki zamanlardan beri var bu namaz. Nitekim diğer dinlerde de bu tür ritüellere rastlamak mümkündür. Konuyu bu şekilde ele almak lazım. Namazın nazıl kılınacağı konusunda Kuranda bir şeyler aramak gereksiz gibi geliyor bana. Çünkü namaz bilinen bir ibadet ve mezhepçilerin sünnet diye nitelendirdikleri durum ortaya çıkıyor. Yani Hz. Muhammed den önce de bu namaz davranışlarla sonraki nesle aktarılmış, peygamber döneminde devam edilmiş ve nihayet günümüze kadar yine davranışlarla sonraki nesillere aktarılmıştır. Benim vardığım sonuç Kuranda anlatılan kıyamlı namazın çeşitli ritüellerle yapılmasıdır. Rüku, secde, kıyam v.b.

Gelelim asıl soruya, yani namazın kaç rekat olduğuna. Evet savaş durumunu anlatan ayetten 1 rekat olduğu çıkarılabilir. Ancak burada anlatılmak istenen rekat mıdır, zaman mıdır? Bence en önemli nokta burası. Yani şöyle bir sonuca varılabilir: Eğer savaş zamanında 1 rekat ise normal zamanda 2 rekattır. Evet bu doğru bir yaklaşım bence. Ben de namazlarımı 2 rekat kılıyorum. Hem bu ayetten hem de hadislerdeki çelişkilerden bu sonuç ortaya çıkıyor. Ayrıca sabah ve cuma namazlarının 2 rekat kılınması da bunu desteklemektedir. Benim ayetten anladığım diğer bir konu ise namazın zamanıyla ilgilidir. Yani bence burada zaman açısından da namaz kısaltılabilir.

Sonuç olarak Allah namazların kaç rekat olduğunu Kuranda belirmediğine göre bize demektedir ki siz zaten namazı biliyorsunuz. Şahsi görüşüm, herkes istediği kadar rekat sayısınca ve istediği uzunlukta namaz kılabilir. Yani siz 2 rekatı 5 dakikada da kılabilrsiniz, 20 dakikada da. Bence Allah işin bu kısmın bize bırakmıştır.

(Hatırlatmakta fayda var. Bunalr benim kişisel görüşlerim. Yanlışım olabilir. Varsa arkadaşların düzeltmesini rica ediyorum)

Umarım soruna cevap olmuştur berguzar.