Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Başörtüsü mevzuu.

http://video.google.com/videoplay?docid=-2961225710593535553 &hl=en

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Maalesef zihinlerdeki onlarca soru işaretine çözüm sunmayan bir konuşma.

Bu konuyu netleştirmek için iş başa düştü galiba.

Hasan Akçay'ın savlarıyla çelişen noktaları da çok.(Bu notu da düşmek gerek.)

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam,

üzülerek izledim, hele şu kısmı bir faciaydı, erkek peygambere başörtüsü giydirdiler diyor, yaw adam hiç mi bilmezsin bırak arabistanı, git güneydoğuya bak bakalım erkekler nasıl geziyor, sonra da diyor ki erkek peygambere başörtüsü giyindriyorlar diye gülüyor,

sonra da açıklıyor, araplar başlarını örter göğüslerini açar,

sonra da tarihten destek almalıyız diye devam ediyor, bu ne perhiz bu ne lahana, yaw hani tarihe başvurmak zorunda değildik, hem erkekler örtülü de hem peygambere örtü giydirecez diye gül, hem kur'an'ı tek kaynak edin hem de tarihten destek al, o zaman git tarihe peygamber bu ayeti nasıl uygulamış bakalım diyen adamlardan ne farkın kaldı,

örtüyü yok sayıp namaz kılanlara hayretler içerisinde bakıyıorum,

tarihten işine gelince destek alıp ta mordenizme yanaşanları hayretle izilyorum,

ey oğulcuğum çorabını diz kapağını kapatacak şekilde giyin, bu emri alan tıfıl oğlum çeker çorabını dizine, ama kocaman kocaman dayılar, zorluyorlar biz gidip dizlik alacağız,

kendinizle tutarlı olmalısınız, bir doğruyu bir başkası ile ayakta tutmalısınız, bir sonuca ulaşmak adına diğer doğrularınızı yerle bir etmeyin,

 hadi siz tarihten biraz destek alın,

örtü yüksek öğretime serbesttir diyorlar siz yüksek öğretimde serbest diyor sokakta serbest demiyor diye sokak ta örtüyü yasaklamaya çalışanlara, yasa da erkek ibaresi yok erkeklerde örtünsün diyen adamlara ve rafinericilere benzediniz gittiniz,

hayattan kopuk okumalar, kitapların, sözlüklerin ve kelime köklerinin arasında kalmak, akletmeyi arka plana koydu,

selam ile

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

iş başa düştü derken bir çözümüm olduğunu ve bunu paylaşacağımı söylemiyorum.(Böyle algılandıysa özür dilerim )

Konuyu iddialı bir şekilde ele alıp da sunan bir çok alimin içsel tutarsızlıklardan kurtulamadıklarını gördüm.Malik Bin Nebi kardeşimin yukarda Hakkı Yılmaz'ın içsel çelişkilerini ortaya koyduğu örneklerde olduğu gibi.(Ki bu konuşmadaki bir çok tutarsızlıktan sadece bir kısmıydı )

Kendimi Ali Aksoy kardeşim gibi yalnız hissediyorum.Açıkçası işte bu konuyu şu alim çözecek inşaallah diyerek ilmine sığındığım hiçbir alim arı duru bir ele alışla bu konuyu ele alamadı.

Peşine düştüğüm güneş,ay ve yıldızlar bir bir söndü.

Kendi çabamla bir yerlere varmaya çalışacağım.Kimbilir belki Rabbim uğrunda çaba sarf eden beni kendi yollarına ulaştırıp,bana doğru ile yanlışı bir birinden ayırabilecek bir basiret verecek.

İlk işim bedeli ne olursa olsun Arapça'yı öğrenmek olacak inşaallah.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selamun Aleykum!

"üzülerek izledim, hele şu kısmı bir faciaydı, erkek peygambere başörtüsü giydirdiler diyor, yaw adam hiç mi bilmezsin bırak arabistanı, git güneydoğuya bak bakalım erkekler nasıl geziyor, sonra da diyor ki erkek peygambere başörtüsü giyindriyorlar diye gülüyor,"

sonra da tarihten destek almalıyız diye devam ediyor, bu ne perhiz bu ne lahana, yaw hani tarihe başvurmak zorunda değildik, hem erkekler örtülü de hem peygambere örtü giydirecez diye gül, hem kur'an'ı tek kaynak edin hem de tarihten destek al, o zaman git tarihe peygamber bu ayeti nasıl uygulamış bakalım diyen adamlardan ne farkın kaldı, "

Rabbim, cümlemizi de gözüyle görüp, kulağı ile işittiklerini idrak edenlerden eylesin.

Hakkı Yılmaz'ın söz konusu ettiği olay, erkeklerin başlarındaki sarık değil hımardır. İbni Esir En Nihae'sinde "hımarın başörtüsü olarak algılanması için Peygamber'e bile bunu giydirmişler. Abdest ile ilgili anlatılanlarda başındaki hımara -sarığa değil- mesh ettirmişlerdir . Hımar kadınların örttüğü başörtüsü ise Peygamberimizde ne işi var diye tezatlığa dikkat çeker. Arabistan'da ve  başların örtüldüğü diğer bölgelerde erkeklerin başlarına örttüklerinin adı hımar değildir.

Konuşmada buraya dikkat çekilmiştir.

örtüyü yok sayıp namaz kılanlara hayretler içerisinde bakıyıorum, tarihten işine gelince destek alıp ta mordenizme yanaşanları hayretle izilyorum

Konu ettiğiniz örtü başörtü ise asıl Kur'an okuyanlar bu sözlerinizi hayretle okuyacaklardır. Rabbim gerçekten hayret etmeyi cümlemize de nasip etsin.

ey oğulcuğum çorabını diz kapağını kapatacak şekilde giyin, bu emri alan tıfıl oğlum çeker çorabını dizine, ama kocaman kocaman dayılar, zorluyorlar biz gidip dizlik alacağız,

kendinizle tutarlı olmalısınız, bir doğruyu bir başkası ile ayakta tutmalısınız, bir sonuca ulaşmak adına diğer doğrularınızı yerle bir etmeyin,

Yazarın "İşte Kur'an!" adlı yayınlanmış Tebyinil Kur'an çalışması vardır.

Alırsınız, okursunuz ve içindeki çelişkileri tek tek ortaya koyarsınız. Kur'an bağlısı olduğunuza inanıyorsanız da imanınız adına saptadığınız tüm tutarsızlıklarını ortaya koyarsınız.

 hadi siz tarihten biraz destek alın,

örtü yüksek öğretime serbesttir diyorlar siz yüksek öğretimde serbest diyor sokakta serbest demiyor diye sokak ta örtüyü yasaklamaya çalışanlara, yasa da erkek ibaresi yok erkeklerde örtünsün diyen adamlara ve rafinericilere benzediniz gittiniz,

hayattan kopuk okumalar, kitapların, sözlüklerin ve kelime köklerinin arasında kalmak, akletmeyi arka plana koydu,

Rabbim olan Allah'ım,hepimize de  akletmeyi nasip etsin.

Alemlerin Rabbi olan Allah'ıma hamdolsun ki, Sözü edilen Hakkı Yılmaz da acizane biz de Allah'ın duru berrak dininden besleniyoruz. Allah'ın kitabında olmayanları da insanlara dayatma gibi bir gayretin içinde olmuyoruz.Aklımızı vahyin denetiminde işlettiğimiz için de aklımız rics/kirli değil.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.

Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.

Sevgi,saygı ve muhabbetle.

Allah'a emanet olunuz.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam

Örtünmeyle  ilgili ayetlere ilişkin, aylarını ayırıp inceleyen biri olarak  benim diyeceklerim şunlar;

Hakkı Yılmaz tarihi kaynakları referans göstererek ahzap 58 ve 59 u açıklama yoluna gitmekle hata yapmıştır. Tarihi kaynakların  anlatmış olduğu peygamberin dönemine ilişkin sosyo-kültürel yapıyı incelemeye gerek yoktur.Ahzap 58 ve 59da emirlerin gerekçeleri ,ayetleri takip eden önceki ve sonraki ayetlerde zaten açıklanmıştır.Açıklaması yapılan konuda ayrıca kuran dışı kaynaklara başvurup ayetteki emirin gerekçe ve sebeplerine dair açıklamalarda bulunmak gereksizdir

"Biz bu kitapta hiçbirşeyi eksik bırakmadık herşeyi açıkladık.Bu kitap kendi kendini tesfir eden açıklayan kitaptır"diyen Rabbimizin sözüne binaen ayetleri okuyup düşünelim,anlayalım.

57.
Allah'ı ve resulünü incitenleri Allah dünyada da âhirette de lanetlemiştir. Onlar için, alçaltıcı bir azap da hazırlanmıştır.

58.
Mümin erkeklerle mümin kadınları, yapmadıkları bir şeyden dolayı rahatsız edenler, bir iftira ve açık bir günah yüklenmişlerdir.

59.
Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine alsınlar. Bu, onların tanınmaları ve incitilmemeleri için çok daha uygun bir yoldur. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

60.
İkiyüzlüler, kalplerinde maraz bulunanlar, şehirde çirkin haberler yayanlar, bu yaptıklarına son vermezlerse, seni onların üzerine gitmeye elbette teşvik edeceğiz. Bundan sonra onlar, orada senin yakınında, çok az kalabilirler.

61.
Lanetlenmiş hale gelirler. Rastlandıkları yerde enselenirler, öldürülür de öldürülürler.

62.
Bu, Allah'ın daha önce gelip geçmişlerde işleyen tavrı-tarzıdır. Allah'ın tavrında herhangi bir değişiklik asla bulamazsın.

57 den 62ye kadar dikkatlice okuyup üzerinde düşünüp sorularımızı ayetlere sorduğumuzda ihtiyacımız tüm cevapları ayetler bize verir.

ilgili ayetler ;

Allahı ve elçisini

mümin erkek ve kadınları

müminlerin kadınlarını

inciten ,rahatsız eden,onlara iftira atan kişiler hakkında peygamber ve onun çevresinde toplanıp onun tebliğ ettiğine iman edenlere izleyecekleri yolları anlatmaktadır.

Mümüminlerin kadınları dışarı çıktıklarında cilbaplarını üzerine alıp kendilerini müminlerin kadınları olarak tanıtacaklar.Tanınıp incitilmekten kurtulmaları için uygun olan yol bu.Bu giyisi mümin kadınları içinde yaşadıkları toplumda bulunan gayri müslimlere veya minafıklara bu kadınlar müminlerin kadınlarıdır şeklinde tanıtacak.Bu kadınları inciten karşısında müslümanları bulur mesajını verecek olan giyisi cilbap.

ahzap 61 62 ve 63de de konu bütünlüğü bozlulmadan eğerki o kimseler müslümanlara karşı bu tavırlarında ısrarcı davranmaya devam ederlerse karşılarında artık peygamberi ve onun çevresinde bulunan müminleri bulacak.Yakalandıkları yerde ya öldürecekler yada bulundukları şehirden sürülecekler.62de Allahın yasasında değişme bulmazsın bundan evvelde  yasamız buydu der.Demek ki yasa müslüman olanları inancını yaşamakta özgürlük tanımayıp onlara eziyet eden onları incitenler yaptıklarının cezasını bulurlar.Ya oldukları yerden sürülürler yada öldürülürler.Allahın gazabıyla şu veya bu şekilde mutlaka yüzleşirler.

Kısa ve öz olarak.Bu ayet Hakkı Yılmazın düşündüğü gibi Peygamber ve onun yaşadığı döneme değil tüm zamanlara hitap etmekte.

Her ne zamanki müslüman olan kimsler yaşadıkları toplumda müslüman olmayanlar tarafından iftira incitme ve fitneye maruz kalırlar işte o zaman onlara bunları yapanlara karşı tavır alıp haklarını savunma özgürlüğü vardır.Bunu yapanlara güç uygulayıp onları öldürme yetkileri vardır.KAdınlarının cilbaplarını giyip kendilerini müslümanların kadınları olduğunu beyan etmeleri gerekliliği vardır.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Rabbim cümlemizi de gözüyle görüp, kulağı ile işittiklerini idrak eden eylesin.

Hakkı Yılmaz'ın söz konusu ettiği olay, erkeklerin başlarındaki sarık değil hımardır. İbni Esir En Nihae'sinde "hımarın başörtüsü olarak algılanması için Peygamber'e bile bunu giydirmişler. Abdest ile ilgili anlatılanlarda başındaki hımara -sarığa değil- mesh ettirmişlerdir . Hımar kadınların örttüğü başörtüsü ise Peygamberimizde ne işi var diye tezatlığa dikkat çeker. Arabistanda ve  başların örtüldüğü diğer bölgelerde erkeklerin başlarına örttüklerinin adı hımar değildir.

Konuşmada buraya dikkat çekilmiştir.

selam,

hakkı yılmaz sarıktan bahsetmiyordu ki konuşmanın ilerleyen kısımlarında erkeklerin dahi herkesin başında örtü olduğundan bahsediyoır, hımar örtü ise ve başta bulunuyorsa baş örtüsü olur, masa bulunuyorsa masa örtüsü olur, sarık ile iligli yerini kaçırmışsam belirtirsiniz dikakt çekeriz, ama sarık ile ililgi değildi konuşma

Konu ettiğiniz örtü başörtü ise asıl Kur'an okuyanlar bu sözlerinizi hayretle okuyacaklardır. Rabbim gerçekten hayret etmeyi cümlemize de nasip etsin.

evet konu ettiğimbaş örtüsü, şekilsel salatı, safa ve merveyi inkar eden arkadaşlar tutarlılıklarını muhafaza ederek ilerlerken, sizler şekilsel meselelerde örtünmeye yaklaştığınız gibi ne kıble ayetlerine ne de safa ve merve vesair meselelere yaklaşmaktasınız, forumda ortada duruyor, kıble vesair konulardaki yazılarınız ve tarihe tanıklık olarak durduklarını iddia ettiğiniz fiziksel yapılar, oysa örtünün tarihe tanıklık ederek duran binalardan farkı ne?

Yazarın "İşte Kur'an!" adlı yayınlanmış Tebyinil Kur'an çalışması vardır.

Alırsınız, okursunuz ve içindeki çelişkileri tek tek ortaya koyarsınız. Kur'an bağlısı olduğunuza inanıyorsanız da imanınız adına saptadığınız tüm tutarsızlıklarını ortaya koyarsınız.

verdiğim örnek ile söylediğiniz sözün birbiri ile bir alakası yok, konu hakkı yılmazın tebyin çalışması değil, konu konuşma içerisindeki çelişkiler ve mantıksal çelişkiler çorabı dize çeken çocuk ile, dizlik giymeye çalışan kocaman çocuklar

Rabbim olan Allah'ım,hepimize de  akletmeyi nasip etsin.

Alemlerin Rabbi olan Allah'ıma hamdolsun ki, Sözü edilen Hakkı Yılmaz da acizane biz de Allah'ın duru berrak dininden besleniyoruz. Allah'ın kitabında olmayanları da insanlara dayatma gibi bir gayretin içinde olmuyoruz.Aklımızı vahyin denetiminde işlettiğimiz için de aklımız rics/kirli değil.

Alemlerin Rabbine hamd olsun diye duanıza karşılık veriyorum, ve akletmek için terk edilmesi gerekenleri terk ederek de duaya icabet etmek hepimizin görevi, tabiki hakkı yılmaz da siz de vahiy den besleneceksiniz, bizlerde vahiy den besleneceğiz, cennete götüren yol doğru bilgiden değil doğru bilinçten geçer, , vahiy karşısında tek farkımız vahye karşı olan tutumlarımızdır,

vesselam

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Değerli savana,

Yorumunun içsel tutarlılığını takdir ettim.Pürüzsüz bir yorum diyebilirim.

Aylarını bu konuya adamış senin birikiminden istifade etmek isterim.Bu noktada cevabını henüz bulamadığım şu sorularımla ilgili vaktin ve arzun varsa görüşlerini paylaşabilir misin?

1-Kuran'ın giyilmesini istediği bu dış örtünün sınırları nelerdir?

2-Mü'min olmayanlar dışarıya dış örtüsüz mü çıkıyorlardı?

3-Dış örtü müslümanlarca üretildi mi yoksa zaten var mıydı?

4-Müslümanların giydiği dış örtü-ilk soruyla bağlantılı olarak- farklı bir renkte olmuş olabilir mi?

şimdilik bu kadar