HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da İnanç Konuları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da İnanç Konuları
Konu Konu: KURAN’DA NAMAZ/SALAT Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

selam Muhterem Muhteremaras,

"Kuran'da salat namaz mıdır" başlığı altındaki müzakereleri okudunuz mu? Okumadıysanız şayet, bir de oradaki yazıları sonuna kadar sabırla okumanızda fayda mulahaza ediyorum.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın haktansapmaz,

Kur'andaki salat Namazmıdır başlığı çok uzun.(230 küsur sayfa). Ama yaklaşık yarısını okudum. Tamamlayacağım inşallah.

Burada tartışılan konular, bir örnek vermek gerekirse Doktora seviyesi,

Lisans seviyesi değil. Lisansa giriş seviyesi hiç değil.

Böyle tartışmalar bize güç katar da , henüz introduction to İslam seviyesinde bir arkadaş için ağır kaçar.  

İslamda şekli namaz vardır.

Ha, dersiniz ki bu insanların kıldığı namaz işte içiboş. bir şey vermiyor. Falan. Bunlara katılıyorum. İnsanlar bir şey yapıyor da kılan da , kıldıran da  (imam)   bazı bakımlardan eleştirilebilir.

Hani bir şarkı vardı. Arabası vardı ama Ruhu yoktu. Onun için hiçbir şansı yoktu.  (Hani adamın namazı var, haccı var, tesettürlü karısı var. Ama ruhu yok. Onun için hiç bir şansı yok vb. Düşüncelere katılabiliriz. Hatta aleme yakıştırdığımız gibi bir özeleştiri olarak kendi ruhumuzun da olmadığını söyleyebiliriz. vs.  Bunun da nedeni İbadette okuduklarımızı anlamadığımız için üzerinde tesiri olmuyor. düşüncesindendir.

Salat ın Kur'an dersi olduğunu iddia etmiş, Gerçekbilgi Arkadaş.  Ama bu salat için Abdest almayı açıklamıyor. Ayrıca namazın fecr ve Işa olan vaktini açıklamıyor. Öyle ya abdestsiz olarak Kur'an dersine gidersin, ayrıca bu dersler illa Sabah ve akşam olması şart değil. Günün her vaktinde olabilir.  

Ali Aksoy  yahu Kur'an da her türlü detay var. Salat ta bu detay niye yok. Der.

Aslında belki var da , bizim mezheplerle şartlanmış beynimiz mi bunu anlamıyor.

Kur'an da kıyam (geceleri uzun uzun kıyamda bekleyenlerden bahsedilir), kıraat (Kurandan vahyedileni oku), ruku, sucud, kade var. Sadece Namaza girişi belirten  İftitah tekbiri ve çıkışı bildiren selam yok.  Bu da  Cemaatle kılınan namazlarda cemaati uyarmak amaçlı peygamber sünnetidir.  Yani Cemaate namaza başladık ve bitirdik demek için. Cemaatin başladığını ve bitirdiğini bilmesi lazım.

Ezan da böyle birşey. Hadi vatandaşlar namaz kılmaya toplanacağız, gelin demek. Ezan varmı Kur'an da ?  yok.

Yani bireysel olarak kılınan namazlarda ben bilmiyormuyum namaza başladığımı veya bitirdiğimi. Şekli olarak tekbire de, selam a da gerek yok.(tekbirli, selamlı kılıyoruz atalarımızdan gördüğümüz gibi o başka)  Hatta Bireysel namaz için  Ezana gerek yok. Gündüzü Aydınlıktan, akşamı karanlıktan bilmiyormuyum yani. Hadi kutuplardayım.Altı ay gündüz, altı ay gece.  Yatağa yatacağım vakti, uykudan uyandığım vakti bilmiyormuyum yani. Bu bilgiyle kılarım namazımı.

Namazda Kur'an dan kolayımıza geleni okuyacağız. Hiç bir şey bilmiyorsak "Bismillahir Rahmanir Rahim " der kılarız. Bu da Kur'an ayetidir. Yok efendim ben sure bilmiyorum. Namaz kılamam falan hikaye.

Bugünkü namaz hocaları kitaplarında anlatılan Sureler. işte hep fatiha okuyacaksın, üstüne zammı sure okuyacaksın falan. Bunlar Allahın emri değil. Geleneğin zevki, beğenisi,yönlendirmesi. Yoksa hiç fatiha okumadan da namaz kılınabilir. Dedim ya her rekatta "Bismillahir Rahmanir Rahim" dense olur yani. Çünkü Kur'an dan ayettir.

Bazı Arkadaşlar Salat ı bugünkü şekli namaz değil, Kur'an dersi dir demiş. (Ama bu yaklaşım Abdest almayı açıklayamıyor) . Ben buna ek bir bilgi olarak bakarım. Derim ki bilinçli, anlayarak, Kur'an okumakta , Salat kavramı içinde bir ibadettir diye yorumlayabiliriz. Örneğin İsra 79 daki Teheccüd Kur'anı,  Kur'an okumamıdır. Namaz kılmamıdır(Sonuçta Namazda da Kur'an okuyorsun). Alimler ihtilaf etmişler.

Bence ikisi de olabilir. Asıl olan bu vakitte Kur'an okunmasıdır.

Önemli olan namazda da, Kur'an da da okuduklarımızı anlamamızdır ki bu ibadetler bizde etkili olsun. Tesir bıraksın. Yoksa Maalesef bu şekli ibadetler yapılıyor ama bir içi boşluk ta gözlemleniyor.

Ben bu bilgimle Kur'an da namaz hakkında yeterli bilginin verildiğine inanıyorum. 

Namaz Hz.İbrahimle başlaması düşüncesi Kur'an daki Hz. İbrahimin , bizimde namazda Kade de okuduğumuz  "rabbim benim zürriyetimden gelenleri namazlarında devamlı kıl."   Duasından dolayıdır.(İbrahim 40)

Yoksa Adem peygamber den Hz. İbrahime kadar insanlar mutlaka kendilerine emredildiği şekilde Allahı anma faaliyetinde bulunmuşlardır.

Herkese selamlar,

 

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Sayın Saffet Metin!

Salat Vahyi /Kuran'ı izlemektir, tabii ki bu da öğrenmekle başlar. Kuran'a bağlılık, Kuran'la birliktelik...Kısaca din/iman... Peygamberlerin tek vazifesi ölünceye kadar salat ve zekat... İsa'nın dilinden : "Dedi ki: Hiç şüphesiz ben Allah'ın kuluyum; bana kitap vererek Vahiyde bulunarak) beni peygamber yaptı. Ve her nerede olursam olayım beni faydalı (öğretici) yaptı. Ve yaşadığım müddetçe beni salat ve zekatla görevlendirdi." (19/30-31)

Dikkat! 2-3-5...vakit değil! Salat ve zekat her inanananın, her zaman ve mekanda ayrılmaz görevidir. (Ayakta, oturma ve yatma hallerinde).

İnşaallah okudukça luzum gördükçe değerlendirmelerinizi bizlerle paylaşacaksınız!

Bu arada içi dolu bir namaz anlayışınızı da merak etmiyor değilim. Kuran'da Kıyamlı, rukulu, secdeli (rekatlı) şekilsel namaz Kuran'ın neresinde anlatılıyor onu da sizden öğrenmek istiyorum. Ayrıca namazda kıble Mekke'deki Ka'be denilen yapıya dönme konusundaki bilgi ve anlayışınızı da açıklarsanız!

Şimdilik şunu da sormadan geçemeyeceğim: Namazda niçin bir ayet de olsa okumanın gerekliliğini şart koşuyorsunuz? Namazdaki Kuran okuma ile namazın dışındaki Kuran okuma arasında fark varmıdır? Ne gibi? 

Abdeste gelince, bu konu profesörlük tezi olmaya adaydır! Bunu anlaya bilmek için Kuran'ın 19 suresinde 88 kere geçen "yâ eyyuhellezîne émenû" diye başlayan âyetleri siyak ve sibakleriyle okuyup münafıklarla olan alakasını anlamak lazım.

Muhabbetlerimle.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
MUHTEREMARAS
Yeni Uye
Yeni Uye
Simge

Katılma Tarihi: 23 ocak 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 18
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı MUHTEREMARAS

SAYIN HAKTAN SAPMAZ KARDEŞİM."KURANDA SALAT NAMAZMIDIR"KONUSUNU OKUMAMI ÖNERMİŞSİNİZ.SİZ ÖNERMEDEN ÖNCE OKUDUM.BU HUSUSLARDAKİ BİRÇOK ESERİDE OKDUM VE ARAŞTIRDIM.BUNLARLADA YETİNMEYİP DİYANETİN GÖRÜŞLERİNİDE ALDIM.....ŞUANA KADAR OLDUĞU GİBİ VE SİZLERİNDE YAPTIĞI GİBİ ŞUNU OKU BUNU OKU.ŞURADA ŞÖYLE (HADİS) VS.KARŞILAŞTIM.KARDEŞİM SORUM GAYET NET.FARZ ALLAHIN EMRİ İSE KURANIKERİMDEN ŞU AYETLER İLE NAMAZ VAKİTLERİ(!) VE REKATLARI 1,2,3,4 ,ŞEKLİNDE EMRONULMUŞ DEYİN ŞAYET BİLİYORSANIZ,BİLGİNİZDEN EMİNSENİZ BELİRTİN VE KURTULUN.OKUYUCULARDA ÖĞRENSİNLER.SİZİNDE BU KONUYU MERAK ETTİĞİNİZİ TAHMİN EDİYORUM.YUKARIDAKİ SAFFET METİNE YAZDIĞINIZ YAZIDADA BUNU GÖRDÜM.ASLINDA SİZİN SORULARINIZ İLE BENİM SORUM,KISMEN PARELELLİK ARZEDİYOR.SALAT NAMAZ KONULARINDA FARKLI DÜŞÜNMÜYORUZ.GELİN KOLAYA VE KAÇAMAK CEVAPLARA GİRMEDEN BU FARZ VE REKATLARA AÇIKLIK GETİRELİM.ALLAH BÜYÜKTÜR.



__________________
muhterem aras
Yukarı dön Göster MUHTEREMARAS's Profil Diğer Mesajlarını Ara: MUHTEREMARAS
 
elmuh
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 435
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı elmuh

ra55 Yazdı:
 KUR'AN DA NAMAZ/SALAT:"kendi öğrettiği gibi ibadet etmemizi istemiştir. Farklı durumlar için farklı salat imkanları tanımıştır." Tırnak içindeki ifadeyi yazarın açıklamasından aynen aldım. Madem böyle; Kendi (Allah) bu namaz kılmayı nasıl öğretmiş? Öğretilen bu namazı bir de ben duymak ve öğrenmek istiyorum, Efendim, saygılarımla 

Aleykümselam ra55 Kardeşim,

Bu başlıktaki yazı asıldığında sitede şekli namaz var mıdır, yokmudur tartışmaları devam etmekteydi. Bu yazının bazı ifadeleri de o tartışmanın izlerini taşımaktadır. İlk iletimi bir kere de bu tartışmayı dikkate alarak okuduğunuzda daha iyi anlayacağınızdan eminim. İlk iletimde namaz konusuna yaklaşımı mı açıklamıştım. Ancak yazıyı özellikle o tartışma ortamının farkında olmadan okuyanlar, yazı farklı bir amacı güdüyormuş gibi algılamaktalar.

Yukarıda bahsetmiş olduğunuz ifadeler, yazıda da belirtildiği gibi Bakara 239 dan alınmadır. Hatırlarsak,

Bakara 238-239

Namazları ve vusta namazı koruyun. Tam bir saygıyla Allah'ın huzurunda kıyam edin.

Eğer korkarsanız, yaya veya binekte iken kılın. Güvenliğe girdiğinizde ise, yine Allah'ı, bilmediğiniz şeyleri size öğrettiği gibi zikredin.

 

Şimdi Kurana bir ilmihal kitabı veya resimli namaz hocası algısıyla bakarsak kolaylıkla, kıldığımız namaz Kuran'da yoktur demek mümkün.

 

Bu noktada unutulmaması gereken, vahyin bir hitap olduğu ve hitabettiği toplumu bilgilendirdiği, yönlendirdiği gerçeğidir. Bunu yaparken de toplumdaki var olan dil, kültür, gelenekler gibi kurumlarda şüphesiz bu hitabetin içinde yer almakta. Salat kavramı da bu anlamda bilinen bir kavram. Salatı ikame edin, denildiğinde,  bu kavramı sorgulamamışlardır.

 

Vahy salatın, özellikle içeriğinin ne olması gerektiğini, Allahın nasıl anılması gerektiğini pek çok yerde açıklarken, yani içeriğini yeniden tanımlarken, biçimsel yönüne bazı noktalar haricinde ek bir tanım getirmemiştir.

 

Dolayısıyla bugünkü şekle uygun, namaz hocaları gibi bir anlatım bulmak olası değil. Ancak bugün kılmış olduğumuz namazın Kuran'daki izlerini apaçık görmek mümkün. İlk iletimde bunlara epeyce değindiğim için tekrar girmeyeceğim. 

 

Kuranda kitap ehli içinden bir gurubun kıyam ve secde ederek Allahın ayetlerini okuduklarından övgüyle söz edilmekte. Bununla bizim kılmış olduğumuz namaz arasındaki benzerlik açık değil mi. Siz kitap ehlinin rütuel ibadetini biliyor olsanız ve size namaz kılmanız emredilse ne yapardınız ? Diğer taraftan rükü edenler de övülmekte. Bütün bu biçimsel ibadeti içeriği vahy ile tarif edilen biçimde doldurmuş olsanız ne yaparsınız. Başta Allah Resulünün yorumu olmak üzere biçimsel açıdan bildiğimiz namaza benzer bir ibadet çıkarmak zor mu olmuştur dersiniz.

 

Kıyam, Ruku ve Secde. Bu üç hareketi sıralasak, matematik olarak, ancak 6 farklı şekilde bir araya getirebilirsiniz.

 

- Kıyam, Ruku, Secde

- Kıyam, Secde, Ruku

- Ruku, Kıyam, Secde

- Ruku, Secde, Kıyam

- Secde, Ruku, Kıyam

- Secde, Kıyam, Ruku

 

Sizce en ergonomik olan, yani insanın beden yapısına uygun olan hangisi olurdu. Vahyin ilk muhatapları Allah Resulünün önderliğinde bir tercih yapmışlardır. Bu tercihin izleri de Kuranda görülmektedir.

 

Sanırım ilk yazıdaki fikrimi daha açık anlatabildim.

 

Muhabbetle.

 

 

 

 



__________________
O, odur ki, sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarsın diye kulu üzerine, gerçeği apaçık gösteren ayetler indiriyor. Allah size karşı gerçekten çok şefkatli, çok merhametlidir.
Yukarı dön Göster elmuh's Profil Diğer Mesajlarını Ara: elmuh
 
MUHTEREMARAS
Yeni Uye
Yeni Uye
Simge

Katılma Tarihi: 23 ocak 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 18
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı MUHTEREMARAS

SAYIN SAFFET METİN.YAZILARINIZI BAZEN İLGİ İLE BAZENDE ŞAŞKINLIKLA OKUYORUM.BUGÜNE KADARKİ,GÖRÜŞLERİNİZDE İSTİKRAR GÖREMEDİĞİMİDE HEMEN BELİRTEYİM.KARŞINIZDAKİ İNSANIN KİM OLDUĞUNU BİLMEDEN TANIMADAN,KOLAY KARAR VERMİŞ OLMANIZ ANLAŞILIR GİBİ DEĞİL.SİZİN ELİNİZDE NASIL BİR ÖLÇÜ ALETİ VARKİ İNSANLARIN İSLAMİ KONULARDAKİ,BİLGİ SEVİLERİNİ,MEKTEPLİMİ,ALAYLIMI, LİSANSLIMI,YÜKSEK LİSANSLIMI,DOKTORALIMI VEYA SİZİN BENİM İÇİN BELİRTTİĞİNİZ,introduction to İslam DEDİĞİNİZ,HENÜZ GİRİŞ AŞAMASINDAMI OLDUĞUMU HEMEN NASIL OLUYORDA TESBİT EDİYORSUNUZ.İNGİLİZCE KELİMELERLE İFADE ETMEK NEYİN NESİ,MUHATABI İNCİTMEMEK Mİ,KENDİNE BİLGİLİ VE AKADEMİSYENİM HAVASINI VERMEK Mİ?ÇOK MERAK EDİYORUM.AÇIKLARSAN VE BİLGİ ÖLÇÜM CİHAZINI,ŞABLONU, İMANOMETREYİ NEREDEN ALDIĞINI SÖYLERSEN İYİ OLUR SEVGİLİ KARDEŞİM.SÖZ UÇAR GİDERDE YAZI KALIR UNUTMA ! ŞUNU OKU BU KONUYA BAK DİYORSUN.TEKRAREN BAKTIM.NE DİYORSUN...NUR,NİSA SURELERİ VS.KARDEŞİM,BENİM SORDUĞUM KONUDA BİLGİN GÖRÜŞÜN VARSA İSTİRHAM EDİYORUM,YORULMADAN,AYETLERLE FARZ NAMAZLAR VE REKATLARINI(!) TEK TEK CEVAP YAZ.MİLLET İSTİFADE ETSİN.SAKALI SABUNU YUMUŞATMAYI BİR KENARA BIRAKALIM.BU İŞLERİ BAŞKALARI YAPMIŞ.KISA VE ÖZ OLARAK,SUYUNA SABUNUNA DOKUNARAKDA OLSA GERÇEĞİ KONUŞMAK ZAMANI GELMİŞ GEÇİYOR.ÖZELLİKLE BU KONUDA,BİLGİ SAHİBİ DEĞİLSENİZ SUSUN,BİLENLER YAZSIN.BENİM SORULARIMI İYİ OKUMANI (!) İŞARETİNİN NE ANLAMA GELDİĞİNE,BUGÜNE KADAR DİKKAT ETMEDİĞİNİ,BÜTÜN YAZILARIMDA KULLANDIĞIM BU İŞARET ÇERÇEVESİNİN SİZE IŞIK TUTACAĞINI,ŞABLONDA YARDIMCI OLACAĞINI UMUT EDİYOR.CEVAPLAMANIZI BEKLİYORUM.ALLAH KİBİR VE GURURDAN HERKEZİ UZAK TUTSUN.

__________________
muhterem aras
Yukarı dön Göster MUHTEREMARAS's Profil Diğer Mesajlarını Ara: MUHTEREMARAS
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Muhteremaras kardeşim!

Dediğim başlıktaki tüm yazıları okuduysanız, benim namaz hakkındaki görüşümü de öğrenmişsinizdir. Öyleyse bana yönelttiğin soruları sormaman gerekirdi. Bana niye namazın vakitlerini ve rekat sayılarını soruyorsunuz ki? Hem ben namaz vakit ve rekat sayısını hiç de merak etmiyorum. Ben gayet rahatım bu konuda. Şayet namaz ve rekat sayıları varsa iki birden, dört üçten, altı beşten, on dokuzdan vs. daha çoktur. Sayı arttıkça sevap da artaçaktır otomatikmen...! 

Muhabbetle.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Muhteremaras,

Yazmış olduğum yazılar yeterince açık.

Sorduğunuz her şeyi açık açık belirttim.

Hemde kaynaklarım olan kişilere linklerini koyarak.

Benim kadar açık yazan, söylediğini açık söyleyen biri yoktur.

Bani onaylayan da onaylamayan da beni gayet güzel anlıyor.

Görüşlerim bilgiye dayanır ve istikrarlıdır. Madem öyle diyorsunuz öyle olsun da, benim de nerede hata yaptığımı anlamak açısından arkadaş şurada şunu dedin, sonra şurada çelişkiye düştün gibi bir ifade ile anlatırsanız, memnun olurum.

Yoksa zaten insanlar anlasın diye yazıyorum.  Bu siteye yazı yazmak bile epey vaktimi almakla birlikte zevkle yapıyorum. Çünkü ben hukuk, ekonomi, tarih, Yahudilik ve Hristiyanlık, sosyoloji vb. konularda da katkı sunabiliyorum. Bugüne kadar dillendirilmemiş , insanlara ters gelen, konunun aydını (ilahiyat)  olan kişilerin dahi bilmediği, duymadığı görüşler söylüyebiliyorum.

Ben akla , çalışmaya ve dürüstlüğe değer veririm. ( Maalesef bu değerler Hristiyanlarda fazlasıyla var da biz müslümanlarda çok az)  Akıl imandan üstündür. İman bilinçli değilse hiç bir şey ifade etmez. Akıl nakilden üstündür. Çünkü nakil  olmadan da Akıl Allahı bulur. (mutezile görüşü)

Mutezile bu görüşüne Kur'an dan hz. İbrahimin Kur'anda Allahı aramasını örnek gösterir. (Enam 76-79)  işte yıldıza  tapıyor. Sabah ben kaybolanı sevmem diyor, Güneşe  tapıyor yine kaybolanı sevmem diyor. Bunların da üstünde bir şey var diyor. İşte o zaman yüce Allah Meleğini göndererek onunla temasa geçiyor ve onu peygamber yapıyor. Yani Hz. İbrahim Sorgulayan aklıyla bu göreve seçildi.  Sorgulayan akıl Kur'anın da desteklediği bir eylemdir.  

Sayın Muhteremaras benim imanmetrem  yok. Kimsenin imanını ölçmek gibi niyetim yok. Ayrıca bilinçsiz imana hiç değer vermem. (şefaate inanan, Oruç baba türbesinde iftar açan, Telli babadan kısmet arayan vb. tipler). Bunlar da bilinçli iman düzeyine çekilmesi gereken insanlar.(Akıl ve gönülleri kazanılarak)

Sizin sorularınızdan bu konuda samimi olarak bir şey öğrenmek isteyen bir birey olduğunuzu düşündüm.

Bu arada haktansapmaz arkadaşın dediği konu başlığı altında namazın varlığı tartışılıyor. Kimi bugün bildiğimiz manada namaz yok diyor. Kimi Kur'an niye bu konuda detaylı değil diyor falan. Bugünkü tutuğum orucu, haccı falan Kur'an da buluyorum da, namazı bulamıyorum serzenişleri. Arkadaşlar Mezheplerdeki namazı arıyor. Hele ki bu konu konulara yeterli vakıf olmayan kişileri çok etkileyen bir konu.

Çünkü Kur'andaki namazın detaylı anlatılmaması, bazıları için bak hadis gerekli, hadis olmazsa kur'anı anlayamayız veya Kur'andaki namaz bugün kıldığımız namaz değil, aslında bu salat denilen şey bildiğimiz şekli namaz da değil. Hatta aslında şekli namaz da yok gibi şeylere gidiyor. Ben bu görüşlerin ikisine de katılmıyorum. Benim bilgim bunların böyle olmadığını ispata yeter de, bu milyonları etkilemiş bir konu, sizi tanımadan  sizi de etkiler kaygısına kapılmamı normal karşılayın lütfen.

Şimdi benim ve benim gibi olanların geleneksel müslümandan farkımız şu.  Ben hadisi kabul ederim ama İsnad tenkidiyle (kimin söylediği ile değil) değil metin tenkidiyle.(yani Kur'an uyumuyla)  Çok güzel hadisler vardır. Artı Hadis konusu bütün ilahiyat fakültelerinde işlenen bir konudur. İlahiyat fakültesi bir tek Türkiyede yok ki, tüm islam ülkeleri, tüm batı ülkelerinde ki üniversitelerde islam ilahiyatı ile ilgili bölümler var. Moskovada bile var.

Bunları da etkileyecek bir bilimsel çalışma yapılmalı , mesela diyanet moderatorlüğünde falan, yine bütün ilahiyatçılardan oluşan şuralar olmalı. Tartışılmalı. Kararlar alınmalı. Bunlar yeni kitaplara girmeli. Yaygın islam ve dünya dillerine tercüme edilmeli Falan. Konunun ulusal ve uluslararası çözümü bu olabilir. Tabii yapıldığını biliyorum da sonuçlarını merakla bekliyorum.

Yoksa sitedeki arkadaşlarımızın bir kısmı falan komple hadisi atmış. Bu bir şey ifade etmez. Etmiyor. Ama Eleştirilerini, destekliyorum. Katılıyorum. Hadis kitapları Türkiyede 1984 lerde falan tercüme edilip yayınlanmaya başladı. Bende bunları satın alıp, her harfine satırına virgülüne kadar inanıyordum. Şİmdi metin tenkidine tabi tutuyorum.

1984 lerde bu hadis kitapları yayınlanmaya başlıyordu. O zaman çalışıyorum ve  Bekarım. Hemen İstanbul Beyazıt taki beyaz saray kitapçılar çarşısındaki dini kitap evlerinden hemen alıyordum. Mesela Tirmizi yi almıştım.

Bu Tirmiziyi kitap okumakla alakası olmayan bir akrabam istedi. Bende böyle yaldızlı dini kitapları görünce. Adam aldı sanırım 6 cilt kitaptı.(çünkü başkasına verdim artık bende yok)

 Çok kısa sürede okudu. Ve dediki- Yahu ben bu Saffetin kitap okuma huyunu hiç anlamıyordum. Meğer kitap okuma ne kadar zevkli bir şeymiş. Uykusundan kısıp gece Tirmizi okuyormuş. Bu adam esnaftı. Sabahın 6.30 undan gecenin 10 una kadar çalışıyordu. O saatler arası kitap okuması mümkün değildi. gecenin ikisine kadar kitap okuyormuş. Ömründe Saatli Maarif in takvim yaprağından başka yazı okumamış adam, uykusundan fedakarlıkla ciltler devirdi.

Tirmizi de hadisler çoğunlukla çok zayıftır ve Tevrat incil kaynaklıdır. Ama din adına o zamana kadar kulaktan dolma şeyler duyan kişi böyle hadis kaynağına dalınca çok zevk aldı. En azından bir şey söylediği zaman da, arkadaş ben bunu Tirmizi de okududum. Demenin de zevkini tattı.

Ama insanlarda bu kültür olmadığı için , o hadis kitabının içindeki her lafa Allahın emri, gerçek peygamber sözü diye itibar ediyorlar. Halbuki tevrat kaynaklı, Güya Peygamber torpilli (Hz. Peygamberin bunların çoğunu söylemesi mümkün değil)  laflar.

Üstelik ben Tevrat ve incili 1982 de okumuştum. Diyordum ki a bizim bildiğimiz hikayeler, ayrıca ağır yahudi şeriatı, işte pavlusun mektupları, yuhannanın vahyi falan. Yahu diyordum buradaki hususlar Tirmizi de nasıl geçiyor. Peygamber ümmi idi. Bunları nasıl biliyor falan. İşin içinden çıkamıyordum.

En sonunda dedim ki Peygambere vahiy geliyordu. Peygamber de bu hiç bilmesi mümkün olmayan konuları söylüyordu. Bunlar da hadis diye kitaplara geçmiş. ama ölümünden 200 sene sonra olması manidardı.

Ama dediğim gibi bunlar ulusal ve uluslararası , bu konuda yetkili kişilerin bilimsel çalışmaları ile yapılmalı. Ben ve diğer arkadaşlar bu konuda ne dese boş. Sonuçta beni, onu tekfir etmek kolaydır da , böyle bir çalışmayı tekfir etmek biraz sıkar.

Benim olduğu gibi, Sitedeki ilmine güvendiğm bazı arkadaşların, İlahiyat fakültelerindeki akademisyenlerin, diyanette üst düzey kurullarda yer alan hocalarımızın bilgisi bu konuda çalışma yapıp sonlandırmaya fazlasıyla yeterli.

Kestirip atmak çözüm değildir.

 

Sorularınıza  cevap veririm.  Verdim de. Bütün yazılarım da yazdım da.

Beni lütfen "Dön baba dönelim "  moduna sokmayın lütfen.  

Daha ne istediğinizi anlamıyorum.

Kur'an da adı geçen günlük namaz ikidir. Fecr ve Işa.

Yani önceki yazımda ayet numaralarını verdim. (Hud 114, ısra 78, isra 79(teheccüd), Nur 58 (öğle ve ikindi namazının olmadığının delili).

Gündüz vakti Cuma namazı dışında ibadet yoktur.İbadetler hep gecenin saçaklarındadır. (Fecr ve Işa namazı). Orta/hayırlı  namaz Cuma dır. Öğle namazı olamaz Nur 58 le çelişir.  Ayrıca da en hayırlı namaz Cuma dır.

Kur'anda öğleye vardığınız zaman, İkindiye vardığınız zaman  Allahı Tespih edin mealinde ayetler var.  Tespih etmek Namaz kılmak değildir. Akımüs Salati  (namaz kıl) denilen ayetler Hud 114 , isra 78,79 dur.

Namazın rekatlerini bildiren ayet  Nisa 102 dir. (Dört rekat namazlar HZ. Osman ın dine eklemesidir. Bu konuda hadis kitaplarında ayrıntı vardır. İnsanlar aman fitne çıkmasın, Ululemre itaat babından böyle kılmış ve öyle devam ediyor.)

Ayrıca Bu görüşleri ben Süleyman ateş hocamızdan aldım. Bunu Vatan gazetesinin internet sitesinden hocamızın görüşlerini araştırırsanız bulursunuz. Hocamız açık açık yazıyor.

Zaten Çoğu arkadaşımız Cuma müslümanıdır.

Ben bu arkadaşları miraç hadisinin değil, Kur'anın belirlediği namaz vakitlerine çekmek istiyorum ki ibadetleri günlük ve devamlı olsun.

Bir kaç kişi daha yahu bunda ne var. Elbetteki ben Sabah ve Akşam namazımı kılabilirim. diyor ve uygulayabiliyorsa Allaha bir kaç adım yaklaşıyorsa bundan daha büyük saadet ne olabilir.

Analar babalar hem kendileri kılıp, hem de çocuklarına sabah iki, akşam iki rekat namaz kıldırarak dini bir yönelişe yönlendiriyorsa bundan daha büyük mimet ne olabilir.

Bunu yapabilecek din adamı da çok, ama çoğunluk baskısından bir şey yapamıyorlar. Ayrıca sünni görüşler içinde de çözüm var. "kardeşim cem et ve sadece farzları kıl. Tespihat, dua bunlar farz değil sünnettir. İster yap ister yapma. Allaha bir adım yaklaş yani. Dini sev. İstediğim bu.

İbadet etmek isteyen çok ama sünnetleri farz zannettiği için kılamıyanlar var.  Örneğin bir vatandaş diyorki ben hasta bakıyorum. işim o kadar çok ki İşim bittiğinde pilim bitiyor. Maalesef 13 rekat Yatsı kılamıyorum. Kardeşim iki rekat kıl yeter. Hadi gönlüne aklına yatmadı. Namazın Farzını kıl yeter. Tesbihat, dua yapma. BİTTİ. O kadar pilin vardır mutlaka.

İstanbulda özel sektörde öyle iş yerleri varki. Kişi çıkıyor Saat 9:00 da işyeri. Gece 23:00 de evine dönebiliyor. Bu kişi ne yapacak. Bu kişi işe gitmeden iki rekat sabah namazını kılacak, evine dönünce de iki rekat IŞA  namazını kılacak. BİTTİ.

Bu sünnet kılma zorluğu  hanefi de dir. Diğer üç mezhepte namaz borcu olana Sünnet namaz kıldırmazlar. Hanefide borcunda olsa, olmasa da sünneti kıldırırlar. Ben bunları öğrendikten sonra , vazgeçtim Kur'an müslümanlığını, geleneksel müslümanlık içinde bile sünnet kılmıyorum. Bu zorluk birazda Şafiinin baskısı karşısında mezhebi kurtarmak için çırpınan imam Muhammed eş Şeybaninin biz daha sünniyiz çırpınışlarından kaynaklanmıştır. 

Ben aynen Kur'anın tarif ettiği namazı kılabilirim. Hatta önceki yazımda da tarif ettim. Bireysel namazda tekbir ve selam olmasa da olur, bu cemaati yönlendirmek amaçlı bir peygamber sünneti, bunun için Kur'anda geçmiyor. Bireysel namazda uygularsın veya uygulamazsın.Ben uyguluyorum. İnsanlar bu detaylara vakıf değil, ondan aklı karışıyor.

Açık değilmi önceki yazılardan verdiğim linklere bakınız. www.kuran.gen.tr   den ilgili ayetlere bakınız.

Sünnet namazlar Kur'anda geçmez. Sizin bildiğiniz sünnet namazlar hanefi mezhebine göredir. Farklı mezheblerde farklı sayıdadır. YAni sünnet namaz Allahın emri değildir. Mezhepler böyle takdir etmiş. Ben farz olmayan bir ibadeti yapmam ama yapana da karışmam.  

 Mezhepler fıkhi ekollerdir. Emevi ve Abbasi devrinde şehirle Kadı atama probleminden çıkmıştır.Ayrıca bu atanan kadıların birbirine uygun karar vermesi de önemliydi.  MEzhepler kadıların birbirine uygun karar verebilmesi probleminden çıktı. En yaygını Hanefidir. Bu yaygınlığı Hem ilk olması, hem de Abbasi Halifesi Harun Reşid in , İmam Ebu Yusuf u isabetli görüşlerinden dolayı beğenip Başkadı yapması ve ona istediği kişiyi istediği yere atamasına izin vermesidir. Bu sayede Hanefi mezhebi, diğerlerine göre çok daha yaygın bir coğrafyaya yayılmıştır.

Benim derdim, kişilerle değildir. Kavramlarladır. Kimsenin şahsıyla uğraşmıyorum.  Yeterince açık olarak anlatıyorum. Daha nasıl anlatmamı istiyorsunuz ki.

Din Farz olanın yapılmasıdır. Sünnet sahabe görüşleri, peygamberin söylediği farzedilen veya yaptığı farzedilen görüşlerdir. Ben ibadette sünnet namaz, sünnet oruç, sünnet hacc falan kabul etmiyorum. Ama yapana da karışmıyorum. Bunların farzlaştırılmasına da karşıyım. Çünkü bu konulara vakıf olmayanda yılgınlık ve dinden uzaklaşma yaratıyor. Ama daha fazla ibadet yapmak isteyene karışmıyorum, istediği kadar yapabilir. Ben  temel kulluk görevlerini yapmak isteyen kişileri aydınlatmak istiyorum.

Defalarca  söyledim, şefaat inancı kullanılarak, peygamber sevgisiyle kandırılarak , insanların Kur'an yerine hadislere, sünnete yönlendirilmesini doğru bulmuyorum. (çünkü bunlarda sahihte var, zayıfta var. insanlar anlamıyor ve kullanılması kolay oluyor). 

 insanların yanlışa, zorluğa alet edinmesini istemiyorum. Bakara Suresinde şefaati reddeden ayetler vardır.

Peygamberin bir hadisi vardır. Herkes te  bilir.  "Ben ümmetimin çokluğu ile öğünürüm " der. Bu gidin sarılın kadınlara, bol çocuk yapın şeklinde yorumlanmamalı, Allahın dinini, gönüllere, beyinlere nasıl sevdiririm de onda  Kur'an a karşı bir muhabbet uyandırırım şeklinde yorumlanmalı. ona bakıyorum ben. Peygamberin alemlere rahmet olması budur.

Osmanlı işte orada hata yapmış. Güç kendindeyken bunu kullanmamış. En azından bütün balkanları Bektaşi müslüman yapabilirdi. Yeniçerileri, devşirme paşaları, Arnavutları (çok bektaşi vardır.) yaptığı gibi. Yunanı, Bulgarı, Sırpı da yapsaydı ya. Yapmadığından dolayı 19. yüzyıl boyunca küfür ve dayak yedik yalanmı. 20 yüzyılın başında direkten döndük.

Ben Aklı, çalışkanlığı, dürüstlüğü benden çok olan Hristiyanları nasıl Kur'an çizgisine getiririm ve İslam imanı olup ta , beş vakit namaz kılıp ta yukarıda bahsettiğim değerlerde tın tın olan insanları nasıl Kur'an çizgisine getiririm de aydınlatırım derdinde olan bir kişiyim.

Neyse. Sorduklarınızın hepsini açık açık cevapladım.  Ayrıca Sayın Süleyman Ateş açık açık açıklamış, ben mi açıklayamayacağım. Açıkladım işte.

Verdiğim ayetleri lütfen Kuran.gen.tr gibi sitelerden inceleyin. Ben şunu anlayamadım size verdiğim linklerde ve benim yazdığım yazılarda ve onların dayandığı linklerde bunlar açık açık yazıyor.  

Sizin kişiliğinizle, dini bilginizle, imanınızla falan ilgili değilim. Sadece sorularınızla ilgiliyim. Onlara da yeterince açık cevap verdim.

Başka arkadaşlara da tavrım budur.

Amacım katkıdır.

Ben malımı pazara getirmiş, satışa koymuşum. Alırlar veya almazlar. Beğenirler veya beğenmezler. Peygambere bile düşen sadece tebliğken (görev icabı açıklama) ,bir zorlama, mücadele emredilmemişken , bana düşenin  sadece fikrimi ifade etmek olduğuna inanıyorum.

Ayrıca bilgi sadece bende değil. Bilgisi olan herkesten faydalanıyorum. Şu lafa da çok inanıyorum. "Bilgi paylaştıkça çoğalır".

Herkese Selamlar,

 

 

 

 

 

 

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
asım
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 14 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1700
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı asım

saffet abi eskiden sabah namazını güneş doğmadan kılmam lazım diyerek soğuk sıcak demeden erkenden kalkıp kılmaya çalışıyordum...

senin yüzünden nasıl olsa kalkınca oluyormuş deyip bazen geç kılabiliyorum haberin olsun  vebali varsa sana ait...



__________________
O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Yukarı dön Göster asım's Profil Diğer Mesajlarını Ara: asım
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

 

Sayın Haktansapmaz  yazdı.

--------------------------------------------------------

Sayın Saffet Metin!

Salat Vahyi /Kuran'ı izlemektir, tabii ki bu da öğrenmekle başlar. Kuran'a bağlılık, Kuran'la birliktelik...Kısaca din/iman... Peygamberlerin tek vazifesi ölünceye kadar salat ve zekat... İsa'nın dilinden : "Dedi ki: Hiç şüphesiz ben Allah'ın kuluyum; bana kitap vererek Vahiyde bulunarak) beni peygamber yaptı. Ve her nerede olursam olayım beni faydalı (öğretici) yaptı. Ve yaşadığım müddetçe beni salat ve zekatla görevlendirdi." (19/30-31)

Dikkat! 2-3-5...vakit değil! Salat ve zekat her inanananın, her zaman ve mekanda ayrılmaz görevidir. (Ayakta, oturma ve yatma hallerinde).

İnşaallah okudukça luzum gördükçe değerlendirmelerinizi bizlerle paylaşacaksınız!

Bu arada içi dolu bir namaz anlayışınızı da merak etmiyor değilim. Kuran'da Kıyamlı, rukulu, secdeli (rekatlı) şekilsel namaz Kuran'ın neresinde anlatılıyor onu da sizden öğrenmek istiyorum. Ayrıca namazda kıble Mekke'deki Ka'be denilen yapıya dönme konusundaki bilgi ve anlayışınızı da açıklarsanız!

Şimdilik şunu da sormadan geçemeyeceğim: Namazda niçin bir ayet de olsa okumanın gerekliliğini şart koşuyorsunuz? Namazdaki Kuran okuma ile namazın dışındaki Kuran okuma arasında fark varmıdır? Ne gibi? 

----------------------------------------------------------

Sayın Haktansapmaz

 bu sorularınıza cevaplarım aşağıdaki gibidir.

 

Arapça bilmeyen bir kişinin Arapça Kur'an okumasında bir fazilet yoktur. Eğer ki salat kavramını Kur'an okuma manasında alıyorsanız hiç yoktur.

Zaten geleneksel müslümanlarla en büyük tartışmalarımdan biri arapça Kur'an okuma , arapça bilmeden hafızlık ve bundan bir şey bekleme. Halkımızda da bu bilinçsizlik devam ediyor.

Kur'anın Türkçesini okuyalım kampanyası diyeceğim, 1990 larda başladı. Ondan önce kim okuyordu ki.

İstanbulda İslam Enstitüsünde (sanırım Bağlarbaşı)  Profesör sormuş, içinizde daha önce Kur'anın Türkçesini okumuş olan var mı ? diye. Öğrencilerin hepsi Kur'anı hatim ettiğini ama Türkçesini okumadığını söylemiş. Bu 1980 lerde olan bir olay. Yani Yüksek İslam enstitüsüne giden, allah bilir çoğuda imam hatipli öğrencinin Kur'an bilgisi bu düzeydeyse, gerisini siz düşünün artık.

Bizler bunları aştık. 15 kere okudum. Yine de okuyorum. Ayrıca bu iletilere cevap vermek nedeniyle kuran.gen.tr,  kurandaara vb. kurantefsiri org vb sitelerden çıkmıyorum. Yani sürekli kullanılan ışıldayan bilgi. 

Ama toplum genelinde aşmamız gereken çok engel var. Hele ki Türk toplumunun kitap okumama özrü beni sinir ediyor.

Almanya Köln de İranlılar da yaşar, Türkler de yaşar. Türklerin sayısı İranlıların sayısının beş katıdır. Yani 100.000 iranlı varsa, 500.000 Türk vardır. İranlıların Mauritus kilisesinin oradan inen tramwaylı yolda kitapçıları var da, Koca Köln de bir tane Türk kitapçısı görmedim. Bazen saçımı başımı yoluyorum. Problem nerde diye.

Belki problemin çözümü insanlara gerçekten Türkçe Kur'anı okutmak. Bunu teşvik etmek. Anne babaların  çocuklarına Türkçe Kur'an okuması. İlkokulu bitirmiş çocukların Türkçe Kur'anı okumuş olması ve hayatları boyunca sık sık başvurması.

Arkadaş hristiyan bunu yapıyor. Hristiyan olup ta İncili kendi dilinden okumamış bir tek hristiyan yoktur. Belki de adamların okuma düşkünlüğü bundan kaynaklanıyor olabilir.

Ya bizimkiler ne yapıyor. Çocuklara Arapça kuranın harflerini söylemeyi öğretiyor. Kur'an Rusça olsaydı Kiril alfabesini , veya Yunanca olsaydı Yunan alfabesini okumayı öğretmek gibi. Böyle hatim indirtiyor.Sonra Ramazanlarda falan kadınlar mukabeleye gidiyor.

Bunun dinle. Salat la alakası varmı.

Bu yönlerden sizi destekliyorum.  Çok haklısınız. Sizi Anlıyorum.

Kur'anın namazda okunmasıyla, ezberden ve mushaftan okunması arasında bir fark yok. (eğer anlamını biliyorsan (OLUMLU YÖNDE), aslında bilmiyorsan da bir fark yok.(OLUMSUZ YÖNDE) )

Salat kültürünün tümüyle Kur'an kültürü olduğu görüşünüze, ancak Kur'an da şekli salat vardır. (fecr ve ışa) görüşümü de muhafaza ederek  katılıyorum.

Çünkü namazın ruhunun Kur'anın anlaşılmasında olduğuna inanıyorum.

Şimdi Sizin yazınızdan evvel Elmuh arkadaşın da şekli namaz olduğuna dair yazısı vardı.

Benim  En büyük delilim  Nisa 102. Peygamber ordusuna namaz kıldırıyor.

Ayrıca Gece Kıyamda uzun uzun dururlardı, Kur'andan  kolayınıza geleni  okuyun, rüku edenlerle rükü edin. Secde edin. Oturarak yatarak Allahı anın vb , Namaz için abdest alın vb (Maide6)  ayetler var.

Kur'an da Namaz hocasındaki  namaz yok. Tamam da hacca gidenler anlatıyor, hiçbir mezhebin namazı da birbirinin tıpatıp  aynı değil.

Kur'anda Kıyam var, Kıraat var, rükü, sucud, kaade var. Ee. Sadece iftitah tekbiri ve selam yok. Neden yok anlaşılmıyormu yani.

Ayrıca Elmuh kardeşim  demiş li bunların en ergonomik sırasının da kıyam, kıraat, rüku, sucud, secde olduğu da belli.

Ayrıca Namaz bu ta İbrahim Peygamber dönemine dayanan bir olay(ibrahim 40).

Kur'anda kuran ayeti okuma , Müzemmil 20 den kaynaklanan bir zorunlulluk olarak bakıyorum. Bunu çok katı uygulamıyorum aslında. Örneğin İmam Ebu yusuf 'un sanırım bir fetvası var Tevratın ,incilin Kur'an ile çelişmeyen ayetleri ile de Namaz kılınabilir demiş.  O öyle demişse buradan şu çıkıyor. İlla Arapçasını değil ezberlediysen Kur'anın Türkçesiyle de namaz kılabilirsin. Hatta Kur'anın ruhuna uygun bir şeyler demende falan bir mahzur yok. Zaten Anadilde ibadeti savunanlarda bu fetvayı destekler , ben de destekliyorum.

Önemli olan ibadetin bilinçli olmasıdır. Bilinçli ibadet kavramından anadilde ibadete de bireysel olması şartıyla ters bakmıyorum. Ama bilinçsiz yapılan ibadetlerden de artık Allaha sığınıyorum.

Subhaneke, ettehiyyatü okumuyorum. Bunlar Emevi zamanı eklemesi diye. Bunları ne peygamber, ne de dört halife, ne de sahabe  okudu. Bilmiyorlardı bile.

Örneğin bu ettehiyyatü konusunda başka mezhepler başka bir dua okuyor. Ayrıca Ettehiyyatü efendim miraç ta inmiş. Ben Miraç olayını Kur'ani bulmadığım için özellikle okumuyorum. Dört mezhebin fıkıh kitabı diye bir kitap vardı. Hasan Ege çevirmiş. Yazarı El Ezher Ulemasından Abdurrahman El Cezeri.  O kitapta bunların ayrıntısı vardı. Şimdi yanımda yok. Babamın evinde kaldı. En kısa zamanda onu getireceğim çünkü çok enteresan bilgiler içeren kalın birkaç cilt bir kitaptı. Bu detayları oradan öğrenmiştim.  Salavatları sadece "Allahümme Salli Ala Muhammed ve Allahümme Barik Ala Muhammed " şeklinde okuyorum.Nedenini daha önceki yazılarda bahsetmiştim. Peygambere Salat getirirken kendini birden Yahudilere ve Müşrik Araplara ve hatta bugünün arabistan araplarına salat eder buluveriyorsun. Allah böyle emretmemiş.

Bazı arkadaşlar namazda Salavat okunmaz diyorlar. Namaz sadece Allaha has kılınmalıdır diyorlar. Aslında haklı oldukları yönler de çok. Ama Peygambere salavat ta allahın bir emri ve ayrıca küçükten gelen de bir alışkanlık. Ama sadece peygambere. Yok hanımına, yok çocuğuna, torununa , yok sahabesine, tüm yahudilere ve bütün Arabistan araplarına falan değil. Müslümanlar maalesef bu bilinçsizliği asırlardır yapıyorlar.

 Genel olarak okuduğum sureler de ya dua, yada tevhid  şekindedir Fatiha + Muavvizeteyn veya Fatiha + ihlas gibi hem anlamlarını bildiğim hem de Namazın ruhuna uygun surelerdir. Ayrıca Fatihadan önce Euzü besmele, zammı sureden evvel besmele çekiyorum. Nasıl kitaptan okurken, veya ezberden okurken besmele  çekiyorsak namazda da çekiyorum.

 Başka insanlara özellikle bu sureleri tavsiye ediyorum.  Anlamlarını öğrenmek şartıyla, bilinçli olarak namazda okumalarını tavsiye ediyorum.

Eğer sen bir arapsan, veya arapçayı iyi bilip Kur'anı anlıyorsan hatimle kılmanda bir sakınca yok. Bizim cami imamlarımız bile hafızlıktan geliyor. Hiç arapça bilmiyorlar demiyeyim yani adam Basic Arabic biliyor ama Kur'an Advanced Arabic . Bilmem anlatabildimmi.  

Ayrıca Salavatlardan sonra, Rabbena atina (Bakara 201) , Rabicalni, Rabbenağfirli(ibrahim 40,41) gibi genel dua ayetlerinden sonra , Türkçe olarak ta özel dualarımı söylerim. Yarabbi şu çocuk sınıfını geçsin, işte şu imtihandan şunu alsın. Şu işim şöyle olsun, bu işim böyle olsun vb.

Yani Namazımı genel olarak dua niteliğindeki Kur'an ayetleri ile dolduruyor ve ayrıca içimden gelen şahsi dualarımı söylüyorum.

Bunu özellikle böyle yapıyorum ve öğretiyorum. Çünkü Allah demiştir ki "Duanız olmasa ne kıymetiniz var"  , "Bana dua edinki istediğinizi vereyim"    İnsanlara da böyle anlatıyor ve öğütlüyorum. Allahı anmak için namaz kılın. Namazınızda Kur'an ayetleri yanında Türkçe dua da edin. Dünyevi, ahiri ne istiyorsan. Bunun nasıl bir psikolojik kuvvet olduğunu zaman içinde anlarsın. 

Ayrıca kulun acizliğinin ve Allahın yüceliğinin senbolüdür bu tavır. Sen ister Padişah, ister holding sahibi zengin, ister kapıcı, odacı, köylü ol, En büyük patron (teşbihte hata olmasın) yüce Allahtır. Sonunda ona döneceğiz.

Ama sen namazı , kulluk borcu ödemek için, yasak savmak için kılarsan  bu güzelliklerden faydalanamazsın, hatta farkında bile olmazsın. Hele ki, fatiha okuyorsun anlamını bilmezsen, ihlas okuyorsun anlamını bilmezsen, o namazdan pek hayır bulamıyorsun. Biraz içi boş oluyor o namaz.

Ben Akıl, çalışkanlık ve dürüstlük gibi dinin, Kur'anın  temeli özelliklerin bugünün hristiyanlarında daha çok olduğunu görüyorum.Bu da bana üzüntü veriyor.  

Mekke ile ilgili sorunuz a gelince Kabe nin özelliği bugün bizim İnandığımız Allah adına hz. İbrahim tarafından yapılan ilk  mescid olması.(İbrahimi dinlerin ilk tapınağı ).

Hz. İbrahim tarafından yapılması çok özel bir değer katıyor. Hz. İbrahim çok özel biri. Dünyanın en putperest ortamında ve bir de put yapıcısı bir ustanın oğlu olarak yetişmiş. Ama kendi aklını kullanarak Yüce Allahı bulmuş ve bundan dolayı da Yüce Allahın Vahyine mazhar olmuş biri. Hz. İbrahimden öncede Allah adına yapılmış yerler vardır ama hem bunları bilmiyoruz hem de Hz. İbrahim den sonra vahiy onun soyundan gelen peygamberlere verilmiş. Artık Allah katında makbul dinler İbrahimi dinler.  Kabenin özelliği ve önemi İbrahimi dinlerin (Yahudilik, hristiyanlık, müslümanlık gibi) Yüce Allah adına yapılmış ilk mescidi, tapınağı. Yani Allaha secde edilen yer. Ondan dolayı yüzümüzü Mescidi Haram'a çeviriyoruz. (Mescid deyince lütfen aklımıza bugünkü kapalı, minareli yerler gelmesin. Bu şekil Emevi halifesi I. Velid zamanında ortaya çıktı.)  Yani atıyorum ne hz. peygamber, ne dört halifenin hiç biri minareli bir mescidde namaz falan kılmadı. Bu da bir ek bilgidir. )

Araplar Allaha inanıyordu. Allahı biliyordu. Putlarından vaz geçmiyordu. Çünkü o putlar yüzünden diğer kabileler üzerinde itibarları vardı. Bir de Kureyşin Liderliği Peygamberin dedesi Abdulmuttalipten sonra Amcaları eski zenginliği kaybedince , Emevi sülalesine geçmişti.  Sanki bu olay birazda Hz. Muhammed dedemin kabile reisliğini bana geri verin  modunda bir mücadeleymiş gibi algılandı. Ondan bu kadar gürültü koptu.

Şİmdi sayın Haktansapmaz,

Siteye yeni  girmiş, derdine derman arayan iyi niyetli arkadaşlarımız şöyle bir Kanaata kapılmasınlar isterim.  Yahu Arkadaş Namaz la ilgili İşte SAFFET METİN indirdi, HAKTANSAPMAZ veya onun gibiler BİNDİRDİ olmasın.

Ne ben indirdim. Ne siz bindirdiniz. Ayrıca dediklerinizi bilinçsiz imana sahip insanlara gıcıklık, şekli bilinçsiz ibadet edenlerin ruhsuzluğu  manasında ise zaten aynı fikirdeyiz.

Ben Yüce Allaha kulluk yapmak isteyen  insanlara, Cuma müslümanlığının ötesine geçmek isteyen insanlara , modern yaşayıp ta yaşantısını din dışı gören insanlara (modern mazbutlara diyeyim) , Kur'ana ve Ehliyetli din alimlerine (Yaşar Nuri Öztürk, Süleyman Ateş vb) dayanarak yardım etmek isteyen , dini sevdirmek isteyen,  çok bilgili bir amatörden öte bir şey değilim. Zaten bu siteye katılma amacım bu. İnsanlara yardım.

---------------------------------------------------

Haktansapmaz yazdı.

Abdeste gelince, bu konu profesörlük tezi olmaya adaydır! Bunu anlaya bilmek için Kuran'ın 19 suresinde 88 kere geçen "yâ eyyuhellezîne émenû" diye başlayan âyetleri siyak ve sibakleriyle okuyup münafıklarla olan alakasını anlamak lazım.

Muhabbetlerimle.

--------------------------------

Bu konuda kısa sürede bir şey diyemiyeceğim. Bir araştırma yapmam lazım.

Herkese selamlar.

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 

<< Önceki Sayfa 128 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats