HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu Konu: Ezan Mucizesi Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
kutupaneci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 156
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kutupaneci

Kuran ın beyan ve Hz. Peygamberin tebliğ metodunu anlamakta zorlananlar, İslamı sadece kendi akıl düzeyine indirgemeye çalışmaktadırlar. Halbuki İslam ın mükemmel bir aynası olan ilk İslam toplumunu ve insanlığın iftihar ettiği örneklikteki Peygamberin şahsını göz ardı etmek yeni bir din icat etme gafletine yol açmaktadır.

 

Kuran bir gün veya bir yılda inmedi. Bilakis yirmi küsur senede ve yaşayan, mücadele eden, her sorununa çözüm getirilen bir topluma indi.  Bu toplum İslam ı ayetlerin rehberliğinde ve Hz. Muhammed in önderliğinde yaşayarak anladı ve öğrendi. Aksi bir durumda Hz. Musa gibi dağdan yekpare bir hükümler halinde inmiş olmasıydı ki, bu durum İslam ın tebliğ metodu olmamıştır.

 

İlk İslam toplumuna İslam ı yaşatarak öğreten Allah C.C bazen yaşanılan bir hadise üzerine, bazende hadiseler olmadan gelen uyarılar şeklinde Müslümanları yönlendiriyordu. Bu durum İslamla iç içe geçmiş ve bütünleşmiş olmanın sonucuydu.

 

Kuranın  yaşayan tebliğ metodunun Arap toplumunda cereyan edişi, farklı diller kullanan insanlarda yanlış anlaşılmalara ve yol ayrımlarına neden olmuştur. Dini Araptan soyutlama çabası ilk İslam toplumunun örnekliğini yitirmesine ve İslamın anlaşılırlığını kaybetmesine yol açmaktadır.

 

Bu konuda  bizlere kanıt olan birçok husustan biri ezan dır.

Aşağıdaki makalede ezanın Kuran da önceden beyan edilmemiş olmasına rağmen Hz. Peygamber ve ashabıyla yaptığı istişareler sonucunda uygulandığı görülmektedir. Akabinde inen ayetlerde ezanın meşruluğu tasdik edilir manadadır.

Kuran daha sonra da ezanı men etmeyerek dinin sadece Kuran dan müteşekkil olmadığını, Hz. Peygamberin önderliğinde yaşayan İslam toplumuyla özdeşleştiğini ispat etmektedir.

Ezanın meşru olmadığı söylenemeyeceği gibi ilk İslam toplumunun yaşamının tüm Müslümanlar için örnek teşkil ettiği de aşikardır.

 

Ezan Makalesi:

Ey inananlar, Cuma günü namaz için çağırıldığınız zaman, Allah'ı anmağa koşunuz, alışverişi bırakınız- Bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır. (Cum'a: 96/9)

 

 Namaza çağırdığınız zaman onu eğlence ve oyun yerine koydular. Düşüncesiz bir topluluk oldukları için böyle yaptılar. (Mâide: 110/58)

 

Cuma 96/9'da inananlara, Cuma günü namaza çağırıldığı zaman, alışverişi bırakıp hemen Allah'ı anmağa koşmaları, bunun kendileri için daha hayırlı olduğu belirtilmekte; Mâide: 110/58'de de namaza çağırma (ezan) ile alay eden, onu eğlence ve oyun yerine koyan kimselerin, düşün­cesizliklerinden dolayı böyle yaptıkları anlatılmaktadır.

Bu âyetler, ezân'ın duyurmak, bağırmak, işitme ile oluşan bilgi; müezzinin de bağırarak bir şeyi ilân eden, duyuran anlamına geldiğini göstermektedir. Kelimenin Kur'ân'dan önceki anlamı duyurmak, bildirmek idi. Ancak Kur'ân'dan sonra ezan özel bir çağırının, namaza çağırının adı olarak kullanılagelmiştir. Ezan namaza çağrı, müezzin de bu çağrıyı yapan kimsedir. Ezan, Medine devrinde meşru' olmuş(yasalaşmış)tır.

 

Hz. Peygamber namazı vakti içinde bazen geç, bazen erken kılardı. Cemâatle namazın kılınacağı vakti kestiremediklerinden sahâbîlerden kimi erkenden gelip bekler, kimi de geç gelir, namaza yetişemezdi. Peygamber (s.a.v.) bunu bir düzene sokmak için namaz vaktini ilân etmeyi düşündü ve namaza nasıl çağrı yapılacağı konusunu arkadaşlarına danıştı. Kimi ateş yakmak, kimi boru çalmak, kimi nâküs (üzerine bir başka odun parçasıyla vurulan uzun bir odun parçası; doğu Hıristiyanları, ibâdet vakitlerini böyle bir yöntemle duyururlardı. Daha sonra çan geliştirilmiştir) tarzını, kimi de bayrak dikmeyi önerdi. Bu yöntemlerin hiçbiri Peygamber'i tatmin etmedi. O, tamamen müslümanlara özgü, orijinal bir çağrı yöntemi düşünüyordu. Meclis bir karara varmadan dağıldı.

Abdullah ibn Zeyd adında Ensârlı bir sahâbî, o gece bir ru'yâ gördü. Ru'yâsında üzerinde iki yeşil elbise olan bir adam gelmiş, bir duvar parçası üzerinde durmuştu. Elinde bir çan vardı. Zeyd sordu:

- Onu bana satar mısın?

 - Ne yapacaksın?

- Namazımızın vaktinde çalarız.

- Ben sana daha iyisini göstersem olmaz mı? dedi ve kıbleye karşı durup "Allahu ekber" diye başladı, ezanı baştan sona kadar okudu. Bitirince yeniden başlayıp okudu, sonuna yakın "kad kâmeti's-salâh" kelimelerini ekledi.

Abdullah hemen Peygamber'e koşup olayı anlattı. Peygamber: "Rü'yân gerçektir. Bilâl'e öğret, okusun. Çünkü onun sesi seninkinden gürdür" dedi. Peygamber'in emri üzerine Abdullah, ezanı Bilâl'e öğretti ve Bilâl bir evin damına çıkıp ezanı okudu. Ezanı duyan Hz. Ömer, yatağından fırlayıp gömleği ile koştu, geldi:

-  Ya Resûlâllah, dedi, seni Peygamber olarak gönderen Allah'a andolsun ki bunun gördüğü ru'yâyı ben de gördüm; ama o, benden önce gelmiş, dedi.

O gece ashâbdan yedi kişinin aynı rüyâyı gördükleri rivayet edilir. Böylece ezan, Peygamber'in emriyle uygulanıp sünnet olmuştur.



__________________
Artık sadece kainat kitabını okuyorum. Daima Rabbime teşekkür ederek.
Yukarı dön Göster kutupaneci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kutupaneci
 
hasanali
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 27 nisan 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 9
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanali

Selam,

Kutupaneci kardeşim;

Yazında ezanın Kuranda ilk zamanlar bulunmadığı, ezanın peygamberin uygulaması olduğu, sonuç olarakta peygamberin hüküm koyucu olabileceği sonucunu çıkarmışsın yazında.

Öncelikle ezan farz kılınmış birşey değildir. farz olana bi çağrıdır. Bu çağrıyı peygamber başka şekildede yapabilirdi.mesela namaz vaktini bildiren sms servisleri o zamanda olsa belki öyle bir yol izlenecekti.Kısaca ezan olmazsa olmaz bişey değildir.

selam ve dua ile

Yukarı dön Göster hasanali's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanali
 
kutupaneci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 156
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kutupaneci

Arkadaşım bu sadece bir örnektir. Böyle bir çok örnek var. Sırası geldiğince onları da yazarım. Burada önemli olan usuldür. Peygamberimizin içtihat etmesinin meşruluğudur.
O zekat, miras, temizlik, yenilmeyen hayvanlar, kadınların halleri gbi birçok konuda içtihat etmiştir. Tarihi kaynaklarda sabittir.
Üstelik cuma namazı için ezanın şart olduğu ayette bildirilmiştir.


__________________
Artık sadece kainat kitabını okuyorum. Daima Rabbime teşekkür ederek.
Yukarı dön Göster kutupaneci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kutupaneci
 
hasanali
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 27 nisan 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 9
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanali

Bu konuda size katılamıyacağım;

belirttiğiniz konularda Kuranda açık ve yeterli ayetler mevcut.

Cuma namazı için dikkat çeken çağrı değil, çağrıdan sonraki toplantıdır kanaatindeyim.

selam ve dua ile...

Yukarı dön Göster hasanali's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanali
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam Kütüphaneci;

Sen şimdi özet olarak diyorsun ki; "Bakın Kuran'da ezan yok. Neden ? Çünkü bu Peygamber'in içtihadı ile belirlenmiştir."

Sahi bu, hüküm de ortaklığın kuralı / usulü nedir ?

Yani hangi konularda Resul içtihad ediyor da hangi konuları / hükümleri Allah tayin ediyor ?

Bakalım mı ?

Bakalım...

"Evlatlıklarınızı öz babalarına nispet ederek çağırın! Böyle yapmanız Allah katında adalete daha uygundur. Eğer onların babalarını bilmiyorsanız, o takdirde onlar sizin din kardeşleriniz ve dostlarınızdır. Yanılarak işlediğiniz şeyde, üzerinize günah yoktur; fakat kalplerinizin kastetmiş oldukları müstesna. Ve Allah Gafûr ve Rahîm'dir." (33/5)

Bak ki,  hangi konuda Allah hüküm vermiş.  Şimdi bu mu teferruattır yoksa  icad ettiğiniz namaza çağrı mı?

"Ey iman edenler! Size bir yemek için izin verilmedikçe Peygamber'in evlerine girmeyin. Vaktini bekleyip durmaksızın çağırıldığınızda girin, ancak yemeği yiyince hemen dağılın. Söze dalıp lafı koyulaştırmayın. Çünkü böyle davranmanız Peygamber'i rahatsız eder. Fakat o size bir şey söylemekten utanır. Allah ise hakkı dile getirmekten çekinmez. Peygamber'in eşlerinden bir şey istediğinizde, onlardan perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri için daha temiz bir yoldur. Allah'ın resulüne rahatsızlık vermeniz ve kendisinden sonra onun eşleriyle nikâhlanmanız, size helal kılınmamıştır. Böyle bir şey Allah katında büyük bir vebaldir." (33/53)

Söyle bakalım ? Hangi husus teferruattır da hangi şey asıldır ?

"Aranızda peygamberi çağırmayı, sizin birbirinizi çağırmanıza eş tutmayın. Allah sizin, birbirini siper ederek sıvışıp gidenlerinizi bilir. Resulün emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir fitnenin gelip çatmasından yahut acıklı bir azabın yakalarına yapışmasından çekinsinler." (24/63)

Bak bakalım, Allah neler öğretiyor ? Teferruat mı asıl mı?

"Ey iman edenler! “Râ’inâ (bizi gözet)” demeyin, “unzurnâ (bize bak)” deyin ve dinleyin. Kâfirler için acıklı bir azap vardır." (2/104)

Gör ki, Peygamber'e ne ile hitap edilmeyeceğini, onun yerine ne söyleneceğini de Allah öğretiyor.

"Ey inananlar! Bir topluluk başka bir toplulukla alay etmesin! Olabilir ki, alay ettikleri topluluk kendilerinden hayırlıdır. Kadınlar da başka kadınlarla alay etmesinler. Alay ettikleri, kendilerinden hayırlı olabilir. Öz benliklerinizi ayıplamayın/kendi nefislerinizde ayıplar aramayın; birbinize lakaplar yakıştırmayın. İmandan sonra sapıklıkla adlanmak ne kötü şeydir! Kim ki tövbe etmez, işte böyleleri zalimlerdir." (49/11)

Bak bu ayette de mümin toplulukların birbirini ne ile anamayacakları  bildirilmiş...  Lakap takmak yasaklanmış... Şimdi cevap ver, hükümde ortaklığın "usulü" nedir ?

Sen şimdi "salat"ı namaz yaparsan daha çoooook cevapsız sorular sorarsın.

Kaldı ki, biz senin yerine soruverdik. Yeri malumdur.

Şimdi şu yukarıdaki "teferruat" mı Peygamber'in içtihadına layıktır, yoksa namaza çağrı mı?

Haydi bize haber ver, sözünde doğrucu isen.

Muhabbetlerimle...



__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
kutupaneci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 156
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kutupaneci

Bir ayetle bir hükme varmadan önce bu konuda Hz. Peygamberin bir içtihadı var mı bakılır. Bu içtihat ta çoğunluğun icması nedir o değerlendirilir. Tüm bunlar Allah a ortak koşma olsaydı bunu en başta ashabı kiram yapıyor olurdu ki bu da akla ziyan bir yakıştırma olur.

Şimdi asıl cevaplanması gereken soruyu (ezan) atlayarak ve neye delil gösterdiğiniz anlaşılmayan iddalarla gerçeğin üzerini örtemezsiniz. Ayeti kerimelerin böyle manasız laflara delil gösterilmesi yanlıştır.

Söyleyin her kes duysun;

ezan var mı? Var.
kim dine soktu? Hz. Muhammed.
Kuranda olmayanı nasıl dine sokar? Çünkü Allah ın elçisi olarak Allah ın verdiği izinle.

Ezanı inkar eden İslam dinine kafirlerin yapamadığı kötülüğü yapmaya çalışır. Zira kafirler dahi ezanı susturmak için çok uğraştıkları halde başaramıyorlar. siz de başaramayacaksınız.






__________________
Artık sadece kainat kitabını okuyorum. Daima Rabbime teşekkür ederek.
Yukarı dön Göster kutupaneci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kutupaneci
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Selam Kütüphaneci,

Müstear adınızdan öyle anlaşılıyor ki çok kitap okumuşsunuz, pek çok malumata sahipsiniz...

kutupaneci Yazdı:
Cuma 96/9'da inananlara, Cuma günü namaza çağırıldığı zaman, alışverişi bırakıp hemen Allah'ı anmağa koşmaları, bunun kendileri için daha hayırlı olduğu belirtilmekte; Mâide: 110/58'de de namaza çağırma (ezan) ile alay eden, onu eğlence ve oyun yerine koyan kimselerin, düşün­cesizliklerinden dolayı böyle yaptıkları anlatılmaktadır.

5/Maide - 58:

“Siz onları salata (Dininize) davet ettiğinizde onlar akletmeyen bir kavim olmaları sebebiyle, onu (salat’ı) eğlence ve  alaya aldılar.”

Bu ayette geçen Salat’ı “Din” diye ifade etmem, bir önceki (57.) ayetten anlıyoruz.

Ayette ezan geçmediği halde, “namaza çağırma (ezan) ile alay eden…” demişsin. Esas metindeki “ittehazu hâ” nın “hâ” zamiri “essalat”a raci olduğunu, bilmen gerek diye düşünüyorum. Önce bunu düzeltmek istedim.

Diğer iddialarına gelince, bunların tümü Kur’an’a terstir. Allah’a ve Rasul’e itaatı, ayrı ayrı iki kişiye itaat olarak anlayana ne söylersen ikna olması mümkün olmamakla birlikte “cevap veremediler” demeyesin diye birkaç cümle ile temelde yanılgı içerisinde olduğunuzu belirtmek istiyorum. Eğer dediğiniz gibi Allah’ a ayrı Rasul’e de ayrı itaat etmek önerilmiş olsaydı Allah, ayetleriyle birlikte Rasul’unun hadislerine de Kitab’ında yer verirdi. Kitab’a uymayı emrederken yanına Rasul’unun Sünnet’ine de uyunuz, derdi.

İmzanızdan Kur’an’la birlikte Peygamber’in Sünnet’ini de olmazsa olmaz ikinci kaynak olarak kabul ettiğiniz anlaşılıyor. İmzanız aynen şöyle:

kutupaneci Yazdı:
"Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hic şaşırmazsınız. O emanetler, Allah'ın kitabı Kur-ân-ı Kerim ve Peygamberin (a.s.m) sünnetidir."

 

Bu söz ayet mi, hadis mi, Kelam-ı Kibar mı? Bu söz kime aittir? Allah’a mı, Peygamber’e mi, yoksa başkasına mı, belli değil…  Kim bu ikisini size emanet bırakıyor? Bu sözün uydurma olduğu her kelimesinden belli olmuyor mu? Allah ya da Rasul’u böyle mi cümle kurar? 3. bir şahıs tarafından uydurulduğu nasıl da sırıtıyor. Bu hadis Kütübü Sitte denilen sizce müteber Hadis kitaplarının hiç birinde yer almıyor. Bu hadis iki türlü rivayet edilmiştir:

1.    İki şey bırakıyorum : Kitap ve Ehlibeyt’imi

2.    Bir şey bırakıyorum : Allah’ın Kitabı

Allah’ın Kitab’ından başka hiçbir şey bırakmadığı kesindir; çünkü elimizde başı ve sonu belli, bütün Müslümanlarca ittifakla sahih kabul edilen bir tek kitap vardır: O da Allah’ın Kitab’ı Kur’an’dır.  Ehli Beyt’e gelince Şiiler’e göre Ehli Beyt; Ali – Fatma – Hasan – Hüseyin ; Ehli Sünnet’e göre de  bu sayılanlarla beraber bütün aile efradıdır. Bugün Bunlardan hiç birisi yaşamadığına göre Ehli Beyt’ini bize emanet olarak bırakmadığı da kesinleşmiş oluyor.

Şimdi sizin iddianıza göre, bir de “Peygamber’in Sünneti”ni bırakmıştır. Elinizde, başından sonuna kadar Peygamber’in Sünnet’ini tespit eden iki kapak arasına alınmış bütün Müslüman’ların ittifakla sahih kabul ettikleri Kitap ya da Kitaplar var mıdır? Allah’ın Rasul’u Allah’ın Kitab’ıyla birlikte böyle bir Kitab da bizzat emanet olarak bırakmış mıdır? Eğer bırakmıştır diyorsanız bu iddianın tek ve ilk sahibi Siz olacaksınız sanırım.

Bir çelişkinize de değineyim:

Ezan için hem ayette “ezan” diyorsunuz, hem de “ezan” için “Peygamberin ictihadı” diyorsunuz.  Düştüğünüz çelişkinin farkında mısınız?

 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Xweser-Mirov
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 17 mart 2008
Yer: Netherlands
Gönderilenler: 421
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Xweser-Mirov

Selam,

Nasil Büyükelciler, kendi baslarina hicbirsey yapmaz ise, bagli olduklari Devletlerden aldiklari emirler nihayetinde harfi harfine yerine getirirlerse,

Peygamberlerde Allah tarafindan gorevlendirilmis, En Buyuk-Elcilerdir..

Elciye duyulan saygi hurmet sevgi, elciye yapilan itaatte dahil olmak uzere, hepsi Allah'tan oturudur.. Nasil herseyi sayip severken Allah'in yarattiklari gozunden bakiyorsak, Peygamberleride O'nun memurlari olarak sayiyoruz seviyoruz ve itaat ediyoruz, cunku Rabbulalemin'den emirler getiriyorlar..

Bu uclemi kuramayanlar, hala buyukelcilikleri devlet yapmaya calisiyorlar, ozamanda bagli olduklari Devlete ne gerek var..?

Allah - Peygamberler/Kitaplar - Insanlar

Þüphesiz Allah (hakký açýklamak için) sivrisinek ve onun da ötesinde bir varlýðý misal getirmekten çekinmez. Ýman etmiþlere gelince, onlar böyle misallerin Rablerinden gelen hak ve gerçek olduðunu bilirler. Kafir olanlara gelince: Allah böyle misal vermekle ne murat eder? derler. Allah onunla birçok kimseyi saptýrýr, birçoklarýný da doðru yola yöneltir. Verdiði misallerle Allah ancak fasýklarý saptýrýr (çünkü bunlar birer imtihandýr). ( Bakara 26 )

Benim icin bu ayet, sivrisinek ve daha otesinden misal getirmek; Kuran'da herdetaya yer verildiginin ispatidir delilidir.. Ben beynimde ki, "Kuran disinda da farzlar olabilir" zihniyetinde ki putlari, bu ayetle kirdim, baltadan daha keskin, herkese onerilir.. :)

Sevgilerle

Not: ( Türkcem zayif, cumle hatalarim varsa, bildirirmisiniz, Turkcemi duzeltmeme yardimci oluyor.. ! )

 



__________________
Hayat sen ne güzelsin
Yukarı dön Göster Xweser-Mirov's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Xweser-Mirov
 
kutupaneci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 156
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kutupaneci

Arkadaşlar, ehlisünnet inancının yanlış yorumlandığı kanaatindeyim.

Şöyle ki;

Ehlisünnet inancında tabi ki İslamın asli temeli Kuranı kerim dir. Gayemiz Kuranı en iyi şekilde anlayıp Allah Teala nın emrine dosdoğru uymaktır.  Kuranı anlamaya çalıştığımız meal ve tefsirlerin hiçbiri Kuran ın aslı değil YORUM dur.

 

Amaç en doğru yorumu yakalayıp, hükümde isabet etmeye çalışmaktır. Kuran ı en iyi anlayan ve İslamı en iyi yaşayan da Hz. Muhammed olduğuna göre ve Allah Teala Resule uymayı emrettiğine göre demek ki en doğru uygulama ve örneklik O’nda dır.

 

Kuran Allah Kelamı ve Hz. Muhammed Kelamın tecellisidir. Mana, Peygamberimizin ve ashabı kiramın uygulamasıyla aksiyon almış yaşanır hale gelmiştir.

 

Bu bağlamda sünnetin referans alınamayacağını, hadis kaynaklarının çok da güvenilir olmadığını düşünenlere derim ki; sadece aklı esas alıp Kuranı yorumlayanların güvenirliği çok daha zayıftır.

Böyle düşünmemizin nedeni de şudur:

İslam tarihi boyunca Sünnetin dışına çıkanlar daha iyisini yapayım derken dinlerini bozmuşlar, kaş yaparken göz çıkarmışlardır. Ehlisünnet olduğunu iddia edenler içerisinde bazı tarikatlar gibi sünnette olmayan uygulamalar da vardır. Bunlar da kolayca ayıklanabilmektedir. Zaten bu tip tarikatları uyarmak ta ehlisünnetin görevi olmuştur.

En doğru usul ehlisünnet usulüdür. Ezanı Muhammedi kıyamete kadar semalarda çınlayacaktır.

 

Rûhumun senden İlahî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma' bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

İstiklal Marşı.



__________________
Artık sadece kainat kitabını okuyorum. Daima Rabbime teşekkür ederek.
Yukarı dön Göster kutupaneci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kutupaneci
 
Xweser-Mirov
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 17 mart 2008
Yer: Netherlands
Gönderilenler: 421
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Xweser-Mirov

Kutuphaneci kardesim, tartismaya mahal yok. Senin fikrin acik ve net.

İslam tarihi boyunca Sünnetin dışına çıkanlar daha iyisini yapayım derken dinlerini bozmuşlar, kaş yaparken göz çıkarmışlardır. Ehlisünnet olduğunu iddia edenler içerisinde bazı tarikatlar gibi sünnette olmayan uygulamalar da vardır. Bunlar da kolayca ayıklanabilmektedir. Zaten bu tip tarikatları uyarmak ta ehlisünnetin görevi olmuştur.

Ehli Sunnet dini bozmadi degil mi.. ? Allah rizasi icin, nerede bu ovdugumuz yoldan cikmamis insanlar .. ??? Islam alemi 3 buyuk millette yayilabilmistir.

1-Arap 2- Turk 3- Fars

Buyurun gidin gezin, Ehlisunnet nasil da yolda kalmis........

Siz eger bir anayol yapar diger, yollari kapatirsaniz.. Ya yol yolsuz olur, yada yolsuzluk yol ...

Sudanki Islam alemi icin bu soyledigim gecerli.. Yolsuzluk yol olmus ve bu yolsuzlugu yapanlarda yolda goruluyorlar.. Iste tek sorun bu..

Kuran'in yorumlanmaya ilk zamanlar ihtiyacinin olmadigi acik ve nettir..  "De ki" diyor Allah, Yorumla ki degil... Kuran zamanimiza kadar, Peygamberin olumunden sonra degisik bir suru insan tarafindan kaynaklar tarafindan kavramlar kaydirilmaya calisilmis ve bu saptirilmis kavramlar din olarak gunumuze gelmis..

Bu nedenden suan Kurani anlamak icin, bunlari saptamak lazim. Yoksa Kuranin yorumlanmaya ihtiyaci yok.. Bununla ilgili bu forumda bir suru yarisma var..

Sen ne bileceksin...!! Basligindakileri okumani tavsiye ederim..

Sen kendi fikrinde sabit, ben ve benim gibi dusunenler de kendi fikrimizde sabitiz.. Dini bozani ise Allah goruyor.. O sahit olarak yeter..

Iyi gunler



__________________
Hayat sen ne güzelsin
Yukarı dön Göster Xweser-Mirov's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Xweser-Mirov
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats