HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Çalışmaları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Çalışmaları
Konu Konu: KUR’AN OKUMAK HAYAT BULMAKTIR Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
atilla bozkurt
Yeni Uye
Yeni Uye
Simge

Katılma Tarihi: 03 nisan 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 8
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı atilla bozkurt

 

KUR’AN OKUMAK

 

Bir müslümandaki bütün güzelliklerin gerçek kaynağı İslam’dır. İnsanlığın temel değerlerinden olan, sevgi, iyilik, yardım, mertlik, cesaret, acıma, sevindirme ve benzeri sayısızca güzel duygu, düşünce ve eylemin kaynağı dini öğretilerdir. Bu öğretilerin en olgunlaşmış hali ise, İslam kaynaklıdır. Yalan söylemenin, haksız mal elde etmenin, başkasının namusuna kötü gözle bakmanın, cimrilik etmenin, ihanetin, insanın canına kıymanın, fitne çıkarmanın günah olduğunu İslam söylemektedir ve benzeri sayısızca kötülüğü yasaklayıp, yerine doğruluk, dürüstlük, mertlik ve insanların genel değerleri olan sayısızca güzelliği ikame eden yine İslam’dır. Müslüman bir kişilik bu özelliklerle olgunlaştıkça, kişiliğindeki güzellikler belirginleşir. Tarihte topluma mal olmuş birçok önemli Müslüman şahsiyette, bu özellikler belirgin olarak ortaya çıkmıştır. Bundan dolayı uzun zamanların sonrasında bile, onların kişilikleri, düşünceleri, hayatı ve ilkeleri bütün insanlar tarafında kabul görmüştür. Olgunlaşma ve tekâmül yolunda ilerledikçe, insanların hayrına olan güzel oluşumlar ortaya çıkar. Topluma yansıyan bu güzelliklerin asıl kaynağı da yine İslam’dır. Toplumda eğer bunun yansımaları hissedilmiyorsa, kesinlikle Müslümanlarda bir sorun vardır. Şekilcilik üzerine bina ettikleri Müslümanlıklarının gerisinde, kendi nefsanî özellikleri olaya hâkimdir. İnandığı gibi yaşamaktan kaçınan toplum, zamanla, yaşadığı gibi inanma sürecine sürüklenmiştir.

Dolayısıyla, topluma yansıyan İslam değil, insanların kendi egoları, ihtirasları, bağnazlıkları, adaletsizlikleridir. Bazı kesimden gelen dinin gelişmenin önünü kestiği şeklindeki itirazlar da, bilgisizliğe dayanmaktadır. Şöyle ki, eğer bu güzellikler topluma yansımıyorsa o zaman din değil, İslam kimliğiyle tanınan kişilerde sorun vardır.

Geçmişten beri, İslam’ın insanları uyuşturduğu şeklinde özellikle sol düşüncede yanlış bir yargı vardır. Biraz da Sovyet ideolojisinden kaynaklanan düşüncenin etkisiyle, uzun yıllar bu kanaat/tez ortaya konmuş ve Müslümanların yanlış tavırlarından dolayı bir nevi İslam’a düşmanlık yapılmıştır. Kendi toplumlarını inkâr ederek, çürümenin, pörsümenin, yozlaşmanın, yabancılaşmanın, farklılaşmanın, toplumu ayakta tutan değerlerden kopmanın yolu açılmaya çalışılmıştır. Toplumda doğru bilgilendirme yapılmadığı gerçeğiyle birlikte, buna ithal düşüncelerin yol açtığını bugün daha iyi anlıyoruz.

Bizim toplumumuzda yanlış bir gelenek olarak, düşünen, düşünce öreten aydınlarımız Kur’an’ı okuma zahmetine katlanmazlar, avam ise duymuş olduklarıyla yetinir veya Kur’an’ı yüzünden okumayı gelenek haline getirmiştir. Zira bu onların kolayına gelir. Avam olmayan kesim, dini kendi nefsanî isteklerinin önünde bir engel olarak gördüğünden, ısrarla Kur’an’dan kaçmaktadır. İslam olduğu zaman, onun içkisine, fesadına, şeytani arzularına gem vurmasını isteyecektir. İçinde bulunduğu fesat ortamında böyle bir direnç gösteremeyeceğini hesaba katarak ısrarla dinden uzak durmak kolayına geliyor. Avam ise geleneksel dini anlayışıyla, kendisini anlayışının kabuğuna hapsetmiştir ve buradan çıkmayı da istememektedir. Durum böyle olunca da, vahyin insanlara sunmaya çalıştığı değerlerin toplumda farklı yansımalar yapmasına fırsat tanınmaktadır. Vahiy, İslam’ın sahih bir şekilde hayata yansıması durumunda, sorunların büyük oranda çözüme kavuşacağını bildiriyor. Bunu bize Kur’an öğretiyor. Biz ise, Kur’an’ın öğretisinin hayata yansımasından kaçınıyoruz. Kur’an bize mutluluğun, mükemmele ulaşmanın yollarını gösteriyor. Ama bizi Kur’an okumuyoruz.

Kuşkusuz bütün dinlerin geçmişlerinde, topluma yanlış yansımalardan dolayı korkunç hatalar yaşanmış ve bu sapmaların adına din denilmiştir. Yanlış anlamanın ve uygulamanın neticesinde sapmalar, adaletsizlikler yaşandığını tarih doğrulamaktadır. İnsanların kemal ve mutluluk sürecinde belirleyici bir kitap olan Kuran, kimi dönemlerde cahil Müslümanlar veya İslam düşmanları tarafından gerçek güzergâhından saptırıldı. Mezarlıklarda, yas toplantılarında okunan bir kitap haline getirilmeye çalışıldı. Birçok süreçte, Müslümanlar bu hatalardan dolayı güç kaybetmiş ve kimi zaman tarihin sahnesinde iktidarını başka güçlere devretme zorunda kalmışlardır. Aydınların, din adamlarının veya toplulukların dar bakış açılarına sıkıştırmak istedikleri din, bu yoğun saldırılara rağmen hiçbir dönemde gelişmenin önünde engel olmamış. Geçmişte birçok dinin temel kaynağı olan kitapların, din bilginleri tarafından tahrif edilmesine karşılık, Kur’an korunmuştur. Her dönemde yoğun saldırılara muhatap olmuş, hayatın dışında tutulmaya çalışılmıştır. Buna rağmen kendisini en üst seviyede koruyabilmiş, tek dini kaynak Kur’an olmuştur. Saltanatların, art niyetli kimselerin yoğun çalışmasına rağmen vahiy ürünü olan Kur’an sahibi tarafından günümüze kadar korunmuştur. Ne yazık ki, bizim aydınlarımız bunu anlama basireti gösterememişlerdir. Tekâmül ve olgunluktan uzak düşüncelerin ürünü ütopyalar, onlara sadece kendi nefsanî fesat bataklıklarında çürümelerine yol gösterici olmuştur. Dolayısıyla toplumda dinin sahih kaynaklarından anlaşılmasına öncülük edememişlerdir.

Hatta dini hassasiyetlere sahip olmayan bir kısım aydınlar, dinin olduğu yerde bilimin olamayacağını klişeleşmiş bir argüman olarak insanların önüne koymuşlardır. Görünmeyen beyinleriyle, görünmeyen ve gözlenmeyen hiçbir şeyin bilim olamayacağını savunmuşlardır. Tamamen ideolojik bakış açısı olan bu klişenin, bilim kaynaklı olduğunu kimse iddia edemez. Bu tez, sadece din karşısında kendisini izole etmeye yönelik bir iddiadan öteye gitmez. Korku, sevgi, akıl, vicdan, aşk, acıma, üzülmenin bilimsel olduğuna kuşkuları olmayan bu kesimler, dini ayrı bir kategoride değerlendirme bağnazlıklarından vazgeçmezler. Oysa bunun kavramsal gerçeğini inkâr etmek, insan denen varlığın gözle görülmeyen diğer yönünü inkâr etmek anlamına gelmektedir. Bunun kendisi bilim dışılıktır. Çıkışları bilimdışı olanların, çözümleri de bilim dışı olduğundan toplum sorunlardan kurtulamamaktadır. Esasen çözüm üretme, kabiliyetinden yoksundurlar.

Saltanat ve saptırmalara rağmen geçmiş dönemlerdeki yönetimlerin büyük bir bölümünde İslam kısmen uygulanmış, ancak İslami kişilikleri olgunlaşmamış kimselerin yönetiminden dolayı kalıcı neticeler vermemiştir. Buna rağmen, Müslümanların ilmi alanlarda yapmış oldukları çalışmalar, bugün bile hayranlıkla izleniyor. “Dindarlar bilimden ne anlar diyenler” Abbasi, Emevi, Endülüs, Osmanlı dönemlerinde bütün alanlardaki ilmi birikimleri çok iyi incelemesi gerekmez mi? Toplumun geleneksel motifler bile taşısa sahip olduğu değerleri basite almak, bilim dışılıktır aslında.

Dini değerlere Darvin’in köhnemiş, çürümüş tezleriyle karşı koymak bilim dışılıktır. Kur’an’ı okumadan, anlamadan kaba ve pozitivist bir düşünceyle saldırgan bir konum benimsemek, insanın kendisini inkâr etmekten başka bir fayda sağlamaz.

Aslında gerçekler, entelektüel bir seviyeye ulaşmadan da anlaşılacak kadar basit. Aydınlar Kur’an’ı okurlarsa, sorunun dinden değil de insanlardan kaynaklandığını rahatlıkla anlayacaklardır. İnsan düşüncelerini olgunlaştırdığı kaynaktan emin olduğunda, farklı bir düşüncenin olabileceğine inanmak istemez. Kendi tezini çürütecek, başka tezlerin varlığını hiçbir şekilde kabul edemez. Diğer bir sorun da bu. Aydınlarımızın temel çıkmazlarından biri de budur.

Öte yandan İslam’ı bilim dışı gösterme iddiasında olanlar başarısız kaldıklarında, onun bir savaş ve kılıç dini olduğun öne sürerler. Oysa İslam’ın başlangıcındaki olaylara, tarihi seyre ve toplumun yapısına bakacak olurlarsa olayın, onlarının anladığından çok daha farklı olduğunu göreceklerdir. Kur’an’a art niyetli yaklaşmadıkları taktirde, Müslümanların yurtlarından çıkarılmalarına ve saldırıya uğramalarına karşılık, bir nevi savunma savaşı önerdiğini Bakara suresinin ilgili ayetlerinden rahatlıkla öğrenebilirler. Savaşa katılmayanlara ve teslim olanlara karşı takınılması gereken tutumu da Kur’an net bir şekilde ifade ediyor. Bunun örneğini, Kabe’nin fethinde görmekteyiz. İnsan öldürmenin, işkence yapmanın, keyfi tutsaklıkların, şiddetin ve anarşinin İslam’la bağdaşmadığını din bize öğretiyor. “Kim bir insanı öldürürse bütün insanlığı öldürmüş gibidir ve kim bir hayat kurtarırsa bütün insanlığı kurtarmış gibi olur” öğretisi yine İslam’dan kaynaklanıyor. Saldırı esnasında bile, adalet ve vicdan sınırları içerisinde mukabeleyi emrediyor. Müşriklerin de, onların takipçisi ideolojilerin de insan varlığına nasıl saygılı oldukları ortada. İnsanlığın çektiği acının kaynağı onların ideolojileridir. Kısacası, din güzeli önerir. İnsan bu emirlere uyarsa, kendisinde ve toplumda güzelliklerin boyutunun giderek artığını görecektir.

Müslümanlar, Kur’an ve İslam’a düşman olanların karanlık emeller peşinde olduğunu iyi bilmelidirler. Onlar menfur emellerinden dolayı İslam’a art niyetli yaklaşmaktadırlar. Vahyin ruhuna uygun bir yaşama, anlama ve düşünme tarzı insanlığın huzur bulmasının yollarını açacaktır. İslam, kişilerin düşünce, duygu ve menfaatlerine hizmet etmekten çıkarılıp, gerçek amacına uygun bir sürece sürüklenebilirse ve her Müslüman benim İslam’ım en doğru olanı demekten kurtulabilirse, insanlığın kurtuluşunun kapıları açılmış olur.  

Selam ile.      



__________________
düşünmez misiniz?
Yukarı dön Göster atilla bozkurt's Profil Diğer Mesajlarını Ara: atilla bozkurt
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats