HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Alıntılar, Makaleler
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Alıntılar, Makaleler
Konu Konu: Müslüman Erkek İçin Biyopsi! Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
savasen
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 24 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 331
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı savasen

 

Müslüman Erkek İçin Teşhis Amaçlı Biyopsi -1

 

-Öfke, gurur, kendini tutamayıp kaba kuvvete başvurma, halsizlik, zamanı yettirememe, aile içinde bunalma, dış hayata ve kendine ait olmayanlara özlem, ‘ben erkeğim’ egosunun bastırılamaması, hoşgörü-fedakârlık-sabır-tevekkül etme fukaralığı gibi şikâyetlerden dolayı başvurduğu hastanede, teşhis amaçlı alı konan ve alınacak biyopsiyle, hastanın derdinin ne olabileceği konusunda bilgi sahibi olmaya çalışan muhterem ve bir o kadar da deneyimli doktorlarımız, gördüklerini birbirleriyle konsülte etmeye çalışarak, biyopsinin bir an önce alınmasını sabırsızlıkla beklemektedir…-

Narkoz eşliğinde mışıl mışıl uyuyan adamın göğsü üzerine öbeklenmiş 5-6 kafa, bir şeyler görmeye ve gördüklerini anlamaya çalışmaktadır. Cerrah, öncelikle kaburga kemikleri arasını almıştır incelemeye. Hastanın göğüs kafesinde bulunan kitleye dokunmadan önce, titizlikle etrafı kolaçan etmek istemektedir. Tabi bunu yaparken de habire konuşmakta, etrafındaki asistanları bilgilendirmeye çalışmaktadır.

Asistanların bir tanesi daha ilk defa ameliyathaneye girmektedir ve hoca (klinik şefi) kitle hakkında oluşum nedenleri vs bilgiler verirken, o gözlerini (henüz çömez olduğundan ameliyata giremez. Şimdilik ameliyathanenin havasını koklamak, ayak işlerine bakmak ve ameliyatı izlemekle yetinmek zorundadır.) kaburga kemiğine dikmiştir. Aklındansa şu hadis geçmektedir.

“Kadınlara iyi davranın, çünkü kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri kısmı üst tarafıdır. Onu doğrultmaya kalkarsan kırarsın, kendi haline bırakırsan sürekli olarak eğri kalır. O halde kadınlara karşı iyi davranın.” Tıbbiyeyi okumasına karşın, molla bir babanın evladıdır ve İslamî ilmi, küçümsenmeyecek kadar iyidir ve ardından Hz. Havva’nın yaratılışına işaret eden ayetleri düşünür.

“Sizi bir tek nefisten yaratan ve gönlünün huzura kavuşacağı eşini de ondan var eden Allah'tır”(7/189)

“Ey İnsanlar! Sizi tek nefisten yaratan, ondan eşini var eden ve her ikisinden pek çok erkek ve kadın türeten Rabbinize karşı gelmekten sakının”(4/1)*

Ayetlerde, Havva’nın Adem’in kaburga kemiğinden yaratıldığıyla ilgili bir şey okumamış ve duymamıştır ancak, hep öyle söylene geldiğini bilmektedir… Hocasının yüksek frekanslı sesiyle irkilir.

“Şu kabarmış, aynı zamanda normal rengini yitirmiş kalbi görüyor musunuz?... İçinde bastırmaya çalıştığı şehvetinin, galip gelemediği gururunun ve şeytani nefsinin arızalarıdır bunlar. Gelişen dünyayla birlikte İslami kimliğinden utanan veya çekindiğinden gizlemeye çalışanların yanında, ‘bizde sizin gibiyiz” diyenlerin bol olduğu günümüzde, nefs artık kendini kaybetmiş ve tamamen şeytanın esiri olmuş durumdadır. Dünya nimetlerinden pay alabilmenin yollarını göstermektedir şeytan insanlara. Bunun karşılığında ahiretlerini ipotek ettiklerinin bilincinde olmazlar.

Kıyafetlerini benzetmeye çalışırlar önce onlara (dar, rengarenk, fular/kravat gibi aksesuarlar vs), ardından sakallarını ve bıyıklarını kazıtırlar usulca. Gümüş yüzükler ceplere veya evde çekmecelere girerken, parmaklar altın yüzüklerle süslenmekte. Önceleri ‘dinci’ olarak algılanmamak için kaçırılan namazlar, zamanla unutulan ibadetler arasında alır yerini. Reddetmenin ayıp kaçacağı davetlerde boy gösterilirken, önce içkili sofralarda muhabbet, ardından bir yudumdan bir şey çıkmaz pişkinliği ve cehalet!

Batı zihniyetli kardeşlerinin gittiği yerler, yedikleri, eğlenceleri sevimli gelir zamanla. Karısının pardösüsünün boyunun kısalması, sonra tamamen çıkarılıp yerini süslü püslü elbiselere bırakmasının bir önemi yoktur. Sarkıtmak önemli mi, modern bir şekilde başını kapatması yeterli değil midir? Abartmaya ne gerek vardır sanki?

Peygamberin (s.a) “ Ey Ali, elinde olmadan gözüne ilişen bir harama ikinci defa bakma. Zira ilk bakış lehine, ikinci bakış ise aleyhinedir” hadisi hiç gelmez akıllara. Rabbinin ayetleri de anlamını yitirmiştir (haşa) yüreklerde. “Mümin erkeklere söyle: Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Kuşkusuz, Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır” (24/30) Ayetinin muhatabı sanki kendileri değillermiş gibi.”

Sonra, hocanın parmakları pıhtılaşmış koyu kan birikintisini andıran bir noktaya ilerler adeta incitmekten ürkercesine yumuşakça… “İşte bu karartı, bu berelenme, nice yalanları, haksızlıkları, zulme rızayı sığdırmıştır küçücük hücreleri arasına. Taş olsa çoktan çatlardı da, inatla direnmeye devam etmiş bu zavallı organcık. Ağlayanı, zulme uğrayanı, ihtiyaç sahibini görmemeye çalışır böylesi bere sahipleri. Ya susmayı, ya da başını çevirmeyi tercih eder edepsizce. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın pişkinliğini, kendi kuyruğunu kurtarmak için yalakalığı, güzelim dünyanın(!) zevklerinden mahrum kalmamak için ‘takkiyye’ veya yalanın en babasını tercih ederler…

Çevrelerinde az buçuk da olsa ağızları laf yapamasa da, eve gelince kaplan kesilip, kasıp kavururlar ortalığı. En sert, en kuralcı, en acımasız erkek onlar olmalıdır. Korkutmalıdırlar evdekilerin gözünü ki, kendisinden hep çekinsinler. Güzel söz, teşekkür etme, hoşgörü, sevgi gösterisi asla yapmazlar, çünkü şımartmak istemezler eşlerini ve çocuklarını. Terbiye ederler yani.

Hep yorgun gelirler, ayakkabılarını dahi çıkartmaya mecalleri yoktur. Yemek önlerine gelmeli, çaylarını-kahvelerini yudumlarken TV’yi izlemeli, bir istekleri iki olmamalı, vakti geldiğince gidip yumuşacık yatakta kıvrılıp uyumalılar. Evle ve çocuklarla tüm bağları kopuktur(istisnaları tenzih ederiz). Zaten dışarıda binlerin ağız kokusunu çekerek rızkını kazanmanın derdine düşmüştür, içişleriyle de artık kadın ilgilenmelidir. Kendisine asla sorun getirmemelidir. Evde hiçbir vazifesi (çocukların dersleri, sofra kurma veya toplama, evin tamirat veya tadilat işlerinin yapılması, faturaların ödenmesi, alışverişin hallolması vs) yoktur. Çünkü o evin reisi ve erkeğidir.

Hayat şartları zordur ve geçim için eşinin de çalışmasını ister kimi koca (kimi bayanlarsa çalışmak zorunda kaldığından, mecburen rıza göstermektedir çalışmaya). İşten gelen kadını yine ev işleri, çocuklarının, eşinin beklentileri ve günün meşgaleleri beklemektedir. Koca yine kocadır, evin reisidir. Vicdan sahibi pek azı kısmen ev işlerinde (yemek, sofra kurma toplama vs) yardımcı olsa da eşine, çoğunlukla kadının üzerinde yükümlülüktür bunlar. Çalışıyor olmasının hafifletici sebep olması mümkün değildir. Kadındır, çalışıyor olsa da, eksiksiz evinin tüm sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır. TV’de istediği programı izleme, ayaklarını uzatıp dinlenirken çayını veya kahvesini yudumlama, canı istediğinde arkadaşlarını ziyaret etme, kendini geliştirmeye hevesli biriyse dilediğince okuma lüksüne sahip değildir (durumu yerinde ise hizmetçi tutabilenler istisna). Okumak isteyense ya uykularından feragat ederek yahut da otobüs, servis gibi araçlarla gidiş-gelişlerde okumanın, öğrenmenin keyfini sürmeye çalışmaktadır.”

Bir ara hocanın, akciğer üzerinde oluşan, üstü düğüm düğüm kabartıları ve kitleleri (tümör) göstererek yüzünü buruşturduğunu gördü. Pürüzsüz ufak bir alanın dışında, ciğerin tamamı böyle tümör dokularıyla kaplıydı. Bu organ tamamen bitmiş diyordu hocası, elinde tuttuğu enjektörü dokuya batırırken…

“Bir de aciz, zavallı kocalar vardır ki, onları tanımlamak ve anlamak oldukça güçtür. Yaradılıştan kaynaklanan kuvvetlerini ve kadın üzerinde ‘kavvam’** oluşlarını, kadına karşı koz olarak kullanıp onlara eziyet eder, kelamlarındaki acziyetlerini kaba kuvvetle (dayakla) gizlemeye çalışarak küçülürler. Kalpleri taş gibi serttir ve çocuklarına karşı da aynı derecede katıdırlar. Saçlarını okşamak, onlarla oynamak veya zaman geçirmek, ilgilenmek onların umurunda değildir. En ufak hatalarında veya yanlışlıklarında, gururlarının kırılabileceğini, içine kapanık kişilik oluşturacağını, kendisine karşı sevgi ve saygısının azalacağını düşünmeksizin, dengesizce hareket ederler. (Ailesinin nafakasını fuzuli eğlencelere, israfa kaçan masraflara, içki- kumar gibi illetlere harcayarak, evinde huzursuzluk çıkaranların tavırlarını, İslam anlayışına sığdırmadığımız için bahsetmiyoruz bile.”

Çömez asistan gözleri fal taşı gibi açılmış, ‘hoca neler söylüyor böyle’ diye mırıldanırken, ameliyatı izleyen anestezi teknisyeninin dirsek dürtmesiyle kendine geldi. Kaburgalardan başlayan hayal âleminde, kafasında düşündüklerini, sanki hocası anlatıyorcasına dinlemiş ve başka âlemlere kaymıştı. Oysaki hoca hastanın batınına girdiği anda, dokuların durumundan, işin vahametini anlamış, inop vaka (tüm organları hastalığın sarması) olduğunu görmüş ve yapılacak bir şey olmadığını söylemişti. Asistansa, ancak kendine gelip, bir hayal aleminde yüzdüğünü fark etmişti. Demek, hocası az öncekilerin hiçbirini söylememişti.

Şaşkınlıkla,  hocaya ve arkadaşlarına bakınıp durdu. Hoca, elindeki içi sıvı dolu enjektörü ve küçük bir parça dokuyu hemşireye uzatarak, hemen patolojiye göndermelerini istedi. Bunun lüzumsuz bir işlem olduğunu bilmesine rağmen, biyopsiyi almak zorundaydı. Yüzü bulanık ve huzursuzdu. 38 yaşındaki masada yatan adam için, pek de iyi şeylerin habercisi değildi yüzünden okunanlar. Eliyle batını gösterip, “fazla kurcalamadan hızlıca kapatın” dedi. Eldivenleri çıkarıp çöp kovasına atarken, personelde önlüğünün bağını çözmeye çalışıyordu.

Kendi dünyasında, Müslüman erkeklerin çoğunun Allah’ın ayetleriyle tezat oluşturacak tavırlar içinde olduğunun sancılarıyla boğuşmuştu.. Elleri altındaki kadınlarına hoşgörülü ve yumuşak davranmamalarını, kendilerinin onlar üzerinde hakları olduğu kadar, onlarında erkekler üzerinde hakları olduğunu umursamamaları veya kabul etmemeleri, hep kafasını kurcalayan sorunlardandı.

Zinanın pek çok türüne (göz, kulak, el vs) bulaşmış olmaları, içinde bulundukları toplumda, bir nur gibi etraflarını aydınlatmaları gerekirken, asimile olup, bozulmaya ve gayri İslami yaşantısı olanlara benzeme yarışında çırpınıp durmaları, “ne yapabilirim” sorumluluğuyla rahatsız ediyordu onu. Titreyip kendimize gelmeli, ayetler birer tokat gibi yüzümüze vurulmadan önce, nefsimizi kontrol altına alarak hakiki Müslümanlar olmaya çalışmalıyız” diye düşündü üzüntüyle.

Erkekliğinden, Müslümanlığından dem vurup sorumsuz, umursuz ve gamsız davrananlar, nefislerinde atalet sıfatını barındıranlar, yarın rableri huzurunda hesap vermekten kurtulamayacaklardır.

“Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Allah'a ve Resûlü'ne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.” (9/ 71)

Selam ve dua ile.

 

 

Dipnotlar

* Mustafa İslamoğlu; Nisa 1’de sadece "Biz insanı bir tek nefisten, ondan da eşini yarattık" diyor. O nefsin Adem olduğu mesnetsiz bir yorum, oradaki eş de, hem dişinin hem de erkeğin kastedildiği bir kelime. Bu ayetin adem-havva ile bir alakası olduğunu söylemek yorumdur ve yanlış bir yorumdur.” demektedir ve kadının kaburga kemiğinden yaratıldığı ile ilgili hadis için ise, Buhari'de bir hadiste "keddilai" geçer. "Kaburga kemiği gibidir, zorlarsanız kırılır" demiştir, der.

** Kavvam, bir kadının işlerine bakan ve muhafazasına özen gösteren müdir-i umuruna (işlerini yöneten kişiye) denir. ‘Sorumlu- gözetici- destek’ kelimeleriyle de karşılanabilir. (Ali Bulaç)

Not: Kadınlarımızda masum değildir elbet. İkinci bölümde ise, Müslüman kadını yatırmaya çalışacağız ameliyat masasına.

 

 

 

Fatma Gülbahar Mağat

Haksöz Haber



__________________
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir.
Birbirini anlamayan...
Can Yücel
Yukarı dön Göster savasen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: savasen
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats