HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da İnanç Konuları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da İnanç Konuları
Konu Konu: Kur’an Işığında Sorulara-Cevaplar Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Mesut Erhan
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mesut Erhan

 

KUR’AN IŞIĞINDA

SORULARA-CEVAPLAR

 Kaynaklar : 1-İşte Kur’an- Hakkı YILMAZ

                      2-Evrensel Çağrı Kur’an Meali-Mustafa SAĞ

                      3-Mesaj- Edip YÜKSEL

                      4-Kuranrehberi.com-Hilmi POLAT     

1-Kur’an’dan Başka Bir Kaynak  Var mı ?

 45/6   İşte bunlar, Allah'ın ayetleridir ki, onları sana hak olarak okuyoruz. Hal böyle iken Allah'tan ve onun ayetlerinden sonra hangi hadise/söze inanıyorlar? 

  (Allah’ın ayetlerine karşı çıkan ortak koşucu Araplara Allah, Bu Ku’an ayeti ile meydan okuyor. Peygamberin tebliğ ettiği kur’an vahyine karşı  çıkan o günkü Mekke müşrikleri denen Ebu Cehil; Ebu Süfyan; Ebu Lehe, As bin Vail ve yandaşları idi. Yüz yıllar sonra, aynı ortak koşucu inkarcıların çocukları ve torunları, peygamber adına uydurdukları çelişkili rivayetleri, Hadis diye Kur’ana eş tutup dinin kaynağı yaptılar.)

52/34  Doğru sözlüler iseler bunun benzeri bir hadis getirsinler.

(Hadis ve sünneti Kuran'a eş koşanların kutsal kabul ettiği Ebu Davut'ta yer alan bir hadise göre, "Muhammed'e Kuran ve benzeri hadis verilmiştir." Hadisleri Kuran'a denk tutan bu hadisin Kuran'ın meydan okumasına müşriklerin bir yanıtı olduğu aşikardır.)

6/112. Böylece, her peygambere insanlardan ve cinlerden olan şeytanları düşman kıldık. Aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözleri vahyederler. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı. Onlara ve ettikleri iftiralara aldırma. (Peygambere yakıştırılarak insanlara "vahiy" adı altında sunulan yaldızlı sözlere, ahiret hayatına gerçekten inanmamış olanlar inanır. İsa'yı Tanrı'nın oğlu olarak putlaştıranlar aslında İsa'nın baş düşmanlarıdır. Nitekim,  Buhari başta olmak üzere diğer hadis kitaplarını Kuran ile karşılaştırarak incelediğinizde, o kitapları derleyenlerin aslında peygamberin baş düşmanı olduğunu göreceksiniz)

6/114. ALLAH'tan başka yasa koyucu mu arayayım ? O ki size kitabı detaylı olarak indirmiştir.  Kendilerine kitap vermiş olduklarımız onun Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler. O halde kuşkulananlardan olma.  (Bir önceki ayetlerde peygamber düşmanlarının peygambere yakıştırdıkları iftiralarını yaldızlı sözler olarak birbirlerine ilettiklerini bildiren Allah, şimdi Muhammed'in ağzından onlara üç maddeden oluşan en güzel cevabı veriyor: 1) Biricik yasa kaynağı Allah'tır. 2) Allah'ın yasası Kuran'dadır. 3) Kuran detaylıdır. Nitekim hadis, sünnet ve mezhep öğretilerini dinin diğer kaynakları olarak kabul edenler birinci ve üçüncü maddeyi direk olarak, ikinci maddeyi de Kuran'daki yasaya isyan ederek inkar etmektedirler.)

12/111  Onların tarihinde, bilinç sahipleri için bir ders vardır. Bu, uydurma bir hadis değil; fakat kendisinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin detaylı açıklaması ve inananlar için bir hidayet ve Rahmettir.

35/43  Yeryüzünde büyüklendiler, kötülük planladılar. Halbuki kötü plan sahibine geri teper. Geçmişlere uygulanan sünnet (yasa) dan başkasını mı bekliyorlar? ALLAH'ın sünnetinde bir değişiklik göremezsin;  ALLAH'ın sünnetinde bir sapma göremezsin.

(Allah'ın sünnetine karşı Muhammed'in sünnetini uyduranlar bu ayete muhataptırlar)

33/38. ALLAH'ın kendisine yasallaştırdığı bir konuda peygambere herhangi bir engel yoktur. Bu, öteden beri, gelmiş geçmişlere uygulanan ALLAH'ın sünneti (yasası) dır. ALLAH'ın emri, belirlenmiş ve kesinleşmiştir. (Kuran, "hadis" (söz) kelimesini Allah'ın sözlerinden farklı sözler için kullandığında genellikle kötü bir anlamda kullanır (12:111; 31:6; 33:53; 45:6; 52:34; 66:3). Peygambere yakıştırılan yalanların "hadis ve sünnet" adıyla anılacağını önceden bilen  Allah "sünnet" (yasa) kelimesini de sürekli "Allah'ın sünneti" olarak kullanmıştır (33:38,62; 35:43; 40:85; 48:23). Tanrı'nın sünnetine karşı putlaştırdıkları Muhammed'in sünnetini uyduranlar, 35:43'te sözü edilen sünnete mahkum olacaklardır. İşin daha da ilginci, Hadis ve Sünnet'in yanında uydurulan üçüncü öğreti olan İcma (toplu karar) kelimesi de Allah hariç kimin için kullanılmışsa olumsuz bir anlamla mahkum edilir (20:60; 70:18; 104:2; 3:173; 3:157; 10:58; 43:32; 26:38; 12:15; 10:71; 20:64; 17:88; 22:73; 54:45; 28:78; 7:48; 26:39; 26:56; 54:44...). Tüm bunlar bir rastlantı mı? Bak 39:18; 66:3.)

 68/42. Gün gelecek, onların içyüzleri açığa çıkarılacak, secdeye çağrılacaklar; ancak buna güçleri yetmeyecektir (Hadise dayalı tefsirler bu ifadeyi çarpıtmışlar ve bu çarpıtmayı her zamanki gibi peygambere yakıştırmışlardır. Buhari'de üç kez rivayet edilen bir hadise göre Tanrı, Yargı Gününde kimliğini kanıtlamak için örtüsünü kaldırıp bacaklarını peygamberlere gösterecekmiş! Tanrı'ya bir striptiz sahnesini yakıştıran Buhariyi "sahih ve kutsal" kabul eden Diyanet Meali, bu ayetin çevirisinde onu dinlememiştir)

2-Kur’an’ ın Başka Bir Dile Çevirisi Yapılabilir mi ?

   Şuara Suresi

192. Bu, evrenlerin Rabbinin indirdiği vahiydir.

193. Onu Güvenilir Ruh (Cebrail) indirmiştir.

194. Senin kalbine... Uyarıcılardan biri olasın diye.

195. Apaçık Arapça bir dille.

198. Onu Arapçadan başka bir dilde gönderseydik,

199. Ve onu Araplara  okusaydın ona inanmıyacaklardı.

           Fussilet Suresi  44. Onu yabancı dilde bir Kuran kılsaydık, "Onun ayetleri açıklanmalı değil miydi?" diyeceklerdi. İster yabancı dil, ister Arapça olsun, de ki, "O, inananlar için (dilleri sözkonusu olmaksızın) bir rehber ve şifadır. İnanmıyanların ise kulaklarında ağırlık vardır. Onlara sanki uzak bir yerden sesleniliyor gibi onlara kapalıdır. 

Rahman Suresi

1. Çok merhametli(Allah)

2. Kur'an'ı öğretti

Zuhruf Suresi                                                                                                                                  2,3. Apaçık Kitab’a andolsun ki, iyice anlayasınız diye biz, onu Arapça bir Kur’an yaptık

(Arabiy" (Arapça) kelimesinin kökü olan A'RB, Arapçada, "kusursuz, mükemmel" anlamına gelir. (Örneğin bak 56:37). Kuran'ın mesajı tüm insanlığa gönderildiğinden, Arapça olan orijinal Kuran'ın dilinin anlaşılması onun Arapça oluşundan değil, Arapçasının gerçekten A'RB, yani "mükemmel" oluşundan kaynaklanıyor. Bir başka deyişle, bu ayette kastedilen anlam, özel isim olarak Arapça değil, onun kelime anlamıdır. Her Adil adaletli olmayabildiği gibi, her Zeki zeki, her Arap arap (mükemmel) olmayabilir. Aynı şekilde her Arapça metin arapça (mükemmelce) olmayabilir! Kuran'ın dili arapçadır, kusursuzdur, mükemmeldir. Bir Arap peygambere mükemmel bir Arapça ile nazil olan Kuran, Rahman tarafından öğretildiği için (55:2), hangi dille konuşursa konuşsun, tüm insanlık için Tanrısal bir mesajdır, bir elçidir.)

      Kur’an’da  Hüdhüd adlı bir kuşun; Allah’ın elçisi Hz.Süleyman’a şunları söylediği bildirilmektedir:   Neml Suresi 

22. Çok geçmeden (hüdhüd) geldi ve, "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim," dedi, "Sana Sebe'den önemli bir haber getirdim."

23. "Onları yöneten bir kadın buldum. Kendisine her şeyden verilmiş ve büyük bir sarayı var."

24. "Onu ve halkını ALLAH'ın dışında güneşe secde eder buldum. Şeytan onların işlerini kendilerine süslemiş ve onları yoldan çıkarmış ve bu yüzden doğruyu görmüyorlar."

25. "Halbuki onlar, göklerde ve yerde gizleneni açığa çıkaran ALLAH'a secde etmeliydiler. O, onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da bilir."

26. ALLAH: O'ndan başka tanrı yoktur. O büyük yönetimin Rabbidir

         

         Hüdhud adlı bu kuş, bunları Allah’ın elçisi Hz.Süleyman’a, Süleyman’ın dilinde söylemiyor. Arapça olarak da söylemiyor. O Yalnızca kendi kuşdilince cikleyerek söylemiştir. Hüdhud adlı kuşun bu ciklemelerinin anlamını diğer duyanlar değil, yalnızca ‘’Ey İnsanlar bize kuş dili öğretildi’’( Neml suresi 18) diyen Hz. Süleyman anlamıştır. Hz.Süleyman kuşdilini bilmiyor olsa, bu kuşun ne dediğini anlamayacaktı.Bu kuşun o ciklemeleriyle Süleyman Peygambere söyledikleri, Cebrail tarafından Arapçaya çevrilerek Hz. Peygambere vahyedilmiştir. O da ,Araplara  Arapça olarak tebliğ yapmıştır ki, Araplar anlayabilsin. Kur’an’a göre kuşların dilinde bile anlam olarak bulunan Kur’ansal kavramların,’’ Türk dilinde ya da başka dillerde kavram olarak karşılığı yoktur’’ demek, bilerek ya da bilmeyerek, Müslümanları Kur’an bilgisinden uzaklaştırmaktır.

      

3-NAMAZ

3.1- Namaz  kılınmasındaki amaç nedir ?

     Namaz kılınmasındaki amaç :  Allah’ı anmak içindir :

     Taha 14. "Ben, evet Ben ALLAH'ım; Benden başka tanrı yoktur. Bana kulluk et ve Beni anmak için namazı gözet.

    Namazın  amacı, insanın manevî yücelmesini sağlamak, kişiyi topluma yararlı iyi bir insan hâline getirmek olduğundan, vücudun beslenmesindeki üç öğün gıda gibi namaz da öğünleştirilmiştir. Yani, belirli vakitlerde namaz kılınması istenerek insanın manevî beslenmesinin sürekli olması sağlanmıştır. “Fiilî dua” anlamına gelen “salât (namaz)”ın, müminler için günün belli vakitlerinde yerine getirilecek bir görev olması öncelikle, insan şuurunda Allah inancının devamlılığını gerçekleştirme gayesini gütmektedir. Din psikolojisi araştırmaları ortaya koymaktadır ki, insanın içsel yönelişlerinin ihmal edilmesi, onu manen kör bir varlık haline getirmekte ve bunun sonucunda da insan, iyi bir yapıcı toplum elemanı olamamaktadır. Dolayısıyla, insan için namaz çok önemli bir ödev durumundadır ve bu sebeple de günün belli vakitlerinde (sabah, akşam ve gece) zorunlu olarak namaz kılması emredilmiştir:

 3.2-Namazda ne yapılır?

    -Namaz da Allah’dan yardım dilenir :

 Bakara  153  
 (Medenî 87)

İnananlar! Güçlüklere karşı sabır ve namaz ile yardım dileyin. ALLAH sabredenlerle beraberdir.

   Bakara 45. Güçlüklere karşı direnerek (sabır) ve namazla yardım isteyiniz. Elbette bu, halka ağır gelir; ancak saygılı olanlar hariç.

    Peki ana dilinde namaz kılmayan kişi kendi özel derdiyle ilgili özel duygularını nasıl dile getirip de Allah’tan yardım dileyecektir. Ana dilde ibadete karşı çıkanlar bu ayetin hükmünün yerine gelmesini engellemiş olmuyorlar mı ?   Kuran’da olmayan birçok teferruat harfiyen yerine getirilir. Ama Allah’ın hatırlanması bu Arapça-perestlik, ezbercilik, teferruatçılık yüzünden gölgelenir, engellenir

   - Namaz da ne söylediğimiz bilinir :

   Nisa 43. İnananlar! Sarhoşken, ne dediğinizi bilinceye kadar, yolcu olanlar hariç cinsel ilişkiden sonra yıkanıncaya kadar namaza durmayın. Hasta veya yolcu iseniz, yahut biriniz tuvaletten gelmişse, yahut kadınlarla cinsel ilişkiye girmiş olup da su bulamamışsanız, temiz ve kuru bir toprağa dokunup yüzünüze ve ellerinize sürerek teyemmüm edin. ALLAH Affeder, Bağışlar.

     Böylece Allah sarhoşların ne söylediklerinden habersiz oldukları için namaz kılmalarını istemediğini bildirmiştir. Peki ayık kafalıyken hem bilmediği bir dilde, hem de ezbere Arapça Kuran okuyup ne dediğini bilmeyenlerin durumunun bu sarhoşlardan farkı nedir ?

     Bunların namazlarında yerine getirmedikleri unsur olan ne söylediklerini bilmemek, sarhoşların yerine getirmediği unsurla aynı değil midir? 

    Düzgün kılınmayan bir namaz birçok kişi tarafından iyi bir niyetle yapılmış olur. Fakat sonuç yine de papağanvari bir tekrarlama ve sarhoşvari bir namaz olmaktadır. Bu yüzden kişinin ana dilinde ne söylediğini bilerek ibadet etmesi papağanlıktan ve sarhoşvarilikten kurtulup Allah’ın dileğini yerine getirmesi için çok önemlidir.

      Ana dilde ibadet, kişinin söylediğinin farkında olması demektir. Buysa gerçek manada hatırlamanın oluşması için zaruridir. Ana dilde ibadet bir kolaylık olarak görülmemelidir. Ana dilde ibadet kişinin yaratıcısı ile bağı kurması için olmazsa olmaz kuralıdır.

       İslam dini sadece Arapların dini değildir. Arapçılık ve Arapçacılık pazarının en büyük oyunu, ibadetin Arapça olması gerektiği yolundaki aldatmacadır. Dinin Arapçalaştırılması söz konusu bile olamaz. Din evrenseldir. Evinin bir köşesinde Allah’la yalnız kalan kimsenin kullandığı dilin önemi yoktur. Allah ile kul arasına girilemez.

3.4- Namaz kaç vakit’tir ?

Nisa; 103:  Sonra (korku hâlindeki) namazı tamamlayınca, artık Allah’ı ayakta, oturarak, yan yatmışken anın. Sükûnet bulduğunuzda/ güvene erdiğinizde, namazı ikame edin. Hiç şüphesiz ki namaz, müminler üzerine vakti belirlenmiş bir yazgıdır.

Ayetteki “vakti belirlenmiş yazgı” ifadesinden anlaşılmaktadır ki; namaz, sadece vaktinde farzdır, vakti gelmeden farz olmaz, vaktinin dışında da kaza edilmez. Vaktinde kılınmamış namaz, vaktinde yenilmemiş yemek veya vaktinde alınmamış ilaç gibidir, yani geçen geçmiş olur. Bizlere namaz kılmayı emreden Yüce Rabbimiz, namazları hangi vakitlerde kılmamız gerektiğini de, (bizi şeyhe, imama, müçtehide muhtaç bırakmadan) Kur’an’da açıkça bildirmiştir:

Hud; 114:                      Ve gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerinde namaz kıl; çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu, ibret alanlara bir öğüttür.

   Bu ayette peygamberimize gündüzün iki tarafında (yani sabah ile akşam) ve gecenin yakın zamanlarında (yani “yatsı”) olmak üzere toplam üç vakitte namaz kılması emredilmiştir.

İsra; 78, 79:         &am p;nb sp;      Güneşin dülûkundan (batmasından, kaybolmasından) gecenin kararmasına kadar namaz kıl ve sabah Kur’an’ını da. Çünkü sabah Kur’an’ı görülecek şeydir. Ve geceden de. Ayrıca, sana özgü bir nafile olarak sen, onu (gece namazını) teheccüd et (uyanıp  kıl)! Rabbinin, seni güzel bir makama ulaştıracağı umulur.

     Bu ayetlerde de aynı şekilde peygamberimize, güneşin batmasından gecenin  karanlığına değin (akşam), tan yeri ağarırken (sabah) ve geceden bir bölümde (yatsı) namaz kılması emredilmiştir. Yani, emredilen vakitler; sabah, akşam ve gece (“yatsı”)dir. Ayrıca peygamberimize özgü bir ayrıcalık olarak nafile olmak üzere (asıla ziyade olarak, yani ek görev olarak) onu (gece namazını) teheccüd etmesi (gece uyuyup uyanarak  kılması) emredilmiştir. 

     Dikkat edilirse, Hud suresinin 114. ayeti ile İsra suresinin 78. ve 79. ayetlerinin ifadeleri aynı olup, bu ayetler namazın vakitlerini belirtmektedir. Ancak bu vakitler, Kur’an’ın genel üslûbuna uygun olarak; aynı anlamın, değişik üslûp ve özdeş kelimelerle ifade edilmesi suretiyle belirtilmiştir.

     Bu ayetlerde, akşam, sabah ve gece  namazı  olmak üzere üç vakit namaz emredilmekte olup, bu ayetlere göre öğle ve ikindi namazlarının farz olduğunu söylemek mümkün değildir. Peygamberimizin bazı uygulamalarından, özellikle de öğle ve ikindi namazını bazen beraber kılmasından da, öğle ve ikindi namazlarının farz olmadığı, yani namazın aslının beş vakit olmadığı kesin olarak anlaşılmaktadır. Ama işin aslı, bu konuda ortalıkta dolaşan rivayet dalgaları arasında kaybolmuştur. Oysa, namazı beş vakit olarak ifade eden rivayetlerin bazıları uydurma, bazıları da namaz vakitlerini düzenleyen ayetlerin inişinden evvelki uygulamaları içeren rivayetlerdir.

     Özetlemek gerekirse; sabah, akşam ve gece (yatsı) namazı vakti (üç vakit), Kur’an ile sabittir. Öğle ile ikindi, -eğer rivayetler doğru ise- peygamberimizin kendi uygulamalarıdır, Allah tarafından emredilmemiştir.

 3.5- Namaz Kaç Rekat’tır ?

  

101. Yeryüzünde savaş için yolculuğa çıktığınız zaman inkarcıların size saldırmasından korkuyorsanız namazı kısaltmanızda bir sakınca yok. Kuşkusuz inkarcılar sizin açık düşmanınızdır *

102. Sen içlerinde olup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir grup sizi korumak için yanınızda bulunsun ve silahlarını da yanlarına alsın. Namaza duranlar secdeye vardıklarında arkanızda bulunsunlar. Sonra namaz kılmamış olan grup gelsin ve seninle birlikte namaza dursunlar, (namazı bitirmiş olan grup ise) silahlarını alıp nöbet tutsunlar. İnkarcılar, silahlarınız ve eşyanız hakkında dikkatsiz davranmanızı ve böylece sizi ani bir baskınla bozguna uğratmayı umarlar. Yağmur ve hastalık gibi özürlerden ötürü silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yok. Ancak alarmda olun. ALLAH kafirlere alçaltıcı bir azap hazırlıyor.

103. Namazı bitirdiğiniz zaman ayakta, oturarak ve uzanarak ALLAH'ı anın. Güvene kavuştuğunuzda namazı gözetiniz. Namaz, inananlar üzerine belirli vakitlerde farz kılınmıştır. *

Namazın rekât sayısı ise Nisa suresinin 101-103. ayetlerinde belirlenmiştir. Nisa suresinin 101. ayetinde korku hâlinde namazın kısaltılabileceği bildirilmiş, 102. ayette de kısaltılmış namaz tarif edilmiştir. Buna göre, namaza duranlar secdeden sonra arkada bekleyenlerle yer değiştireceklerdir. Yani kısaltılmış olarak kılınacak namaz, kıyam, rükû ve secdeden ibarettir; bir rekâttır. 103. ayette ise, korku hâlinin geçmesinden sonra namazın tam bir biçimde yerine getirilmesi istenmektedir.

Nisa suresinde verilen bu bilgilerden, namazın iki rekât olduğu anlaşılmaktadır.

3.6- Türkçe Namaz Nasıl Kılınır?

Örnek: 1 rekatın kılınması:

Her rükün ve hareket değişikliğinde söylenecek söz:

Allah En Büyüktür (Allahu Ekber)

Euzubillahimineşşeytanirraciym, Bismillahirrahmanirrahim:

Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım”, İyiliği sonsuz, ikramı bol Allah’ın adıyla”

Namazda Ayakta iken okunacak dualar:  Yalınızca (Fatiha Açılış süresi) Allah anılır.

“Her şeyin yaratıcısı ve mutlak sahibi, İyiliği sonsuz, ikramı bol, Hesap gününün mutlak hâkimi Allah, neylerse güzel eyler. Sadece sana kulluk ettiğimizden sadece senden yardım isteriz. Bizi dosdoğru yola - nimet verdiklerinin yoluna- ilet. Sapmışların ve gazaba uğramışların yoluna iletme.”


Ruküda söylenecek dua:

 “Neylerse güzel eyleyen yüce Allah’ım, tüm varlığımla sana boyun eğdim, kul oldum, teslim oldum.”


Ruküdan kalkarken söylenecek dua:

“Her şeyin yaratıcısı ve mutlak sahibi Allah, neylerse güzel eyler”

Secdede söylenecek dua:

“Neylerse güzel eyleyen yüce Allah’ım, tüm varlığımla sana boyun eğdim, kul oldum, teslim oldum.”

Oturuşta söylenecek dua:

“Allah, Şüphesiz ki kendisinden başka ilah olmadığına şahittir. Melekler ve adaleti gözeten ilim sahipleri de mutlak Hüküm ve Hikmet sahibi Allah’tan başka ilah olmadığına şahittirler. Ben de şehadet ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur. Muhammed O’nun kulu ve elçisidir.”

Oturuşta okunacak Salâvatlar:

“Ey yüce Allah’ım! Peygamberlerine yardım edip destek olduğun gibi bizlere, dostlarına, dinine yardım edenlere, senin uğrunda mücadele edip gayret harcayanlara yardım et, ordularınla destek ol. Şüphesiz ki sen övülmeye layık olansın.
“Ey yüce Allah’ım! Peygamberlerine bolluk, bereket, rahmet verdiğin gibi bizlere, dostlarına, dinine yardım edenlere, senin uğrunda mücadele edip gayret harcayanlara bolluk, bereket ver, üzerimize rahmet ve güven indir. Şüphesiz ki sen övülmeye layık olansın.

Daha sonra yapılabilecek Dualar:

“Rabbimiz doğru yolu bulduktan sonra kalplerimizi kaydırma, katından bize rahmet ver. Şüphesiz sen çok çok verensin”


“Rabbimiz üzerlerimize sabır yağdır ve canlarımızı müslüman olarak al.”


“Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut. Kâfir topluma karşı bize yardım et”


“Rabbimiz! Bizi sana teslim olmuş kimseler kıl. Soyumuzdan da sana teslim olmuş bir ümmet kıl. Bize ibadet yerlerini ve ilkelerini göster. Tövbemizi kabul et. Çünkü sen, tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametli olansın.”


“Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru”


“...Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”


“Rabbimiz! Senin indirdiğine iman ettik ve Peygamber’e uyduk. Artık bizi (hakikate) şahitlik edenlerle beraber yaz.”


“Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al. Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığı ile bize vaat ettiklerini ver bize. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, vaadinden dönmezsin.”


“Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.”


“Ey Rabbimiz! Bizi zalimlerle beraber kılma.”


“İşittik ve itaat ettik. Ey Rabbimiz! Senden bağışlama dileriz. Sonunda dönüş yalnız sanadır.”


“Ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin”



__________________
Gerçek Şu : Bu KURAN Sana ve toplumuna elbette bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız. Zuhruf 44
Yukarı dön Göster Mesut Erhan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mesut Erhan
 
melih
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 40
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı melih

Değerli Kardeşim Mesut Erhan, çok güzel bir çalışma olmuş, Allah razı olsun.  Ellerine sağlık...

__________________
Rahman Rahim Olan ALLAH'ın Adıyla "Ben yüzümü tümüyle, gökleri ve yeri yaratana çevirdim ve ben ortak koşanlardan değilim." En'am 79
Yukarı dön Göster melih's Profil Diğer Mesajlarını Ara: melih
 
ASsLAN
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 26 kasim 2006
Yer: Bolivia
Gönderilenler: 31
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ASsLAN

kitabımızda bize sunulan  örnek gibi, namazı anlar ve uygularız

bu durumda secde ederken söylenen söz şu imiş:

isra 107   De ki: Siz ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilen kimselere o (Kur'an) okununca, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar.

(İSRÂ suresi 108. ayet) Ve derler ki: "Rabbimiz yücedir, Rabbimizin va'di gerçekten gerçekleşmiş bulunuyor."

Yukarı dön Göster ASsLAN's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ASsLAN
 
misafir_
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 29 agustos 2008
Yer: ABD
Gönderilenler: 3
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı misafir_

Valla Tam komedi kuran yetmemiş kendine göre tarif etmişsin birde Türkçesinide yazmışsın Allah tüm müslümanları sizin gibi sapıklardan muhafaza eylesin.
Yukarı dön Göster misafir_'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: misafir_
 
Mesut Erhan
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mesut Erhan

   Gülünecek biri varsa oda senin halindir. Kötü söz sahibine aitdir. Sana senin üslubunla, senin seviyene inerek değil, hanif bir müslüman olarak cevap vericem.

    Eğer bir müslüman, Kur'an'ın içinde neler olduğunu bilse ve kendince bir kur'an bilgisine sahip olsa, kalkıp da, 'Kur'an Arapçadan başka bir dile çevrilemez. Allah ile Arapçadan başka bir dille(TÜRKÇE) iletişim kurulamaz..'' der mi? Derse Allah'ın ayetlerini bile bile yalanlamış olur. 280 yıl sonra yazılan rivayetlere inanıyorsunda o sapıklık değilde Allahın ayetlerini örnek olarak sıralamak sapıklık oluyorsa sana diyeceğim bir şey kalmamıştır.

Doğrusunu Allah bilir.

 



__________________
Gerçek Şu : Bu KURAN Sana ve toplumuna elbette bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız. Zuhruf 44
Yukarı dön Göster Mesut Erhan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mesut Erhan
 
Mesut Erhan
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mesut Erhan

- Namaz da ne söylediğimiz bilinir :

   Nisa 43. İnananlar! Sarhoşken, ne dediğinizi bilinceye kadar, yolcu olanlar hariç cinsel ilişkiden sonra yıkanıncaya kadar namaza durmayın. Hasta veya yolcu iseniz, yahut biriniz tuvaletten gelmişse, yahut kadınlarla cinsel ilişkiye girmiş olup da su bulamamışsanız, temiz ve kuru bir toprağa dokunup yüzünüze ve ellerinize sürerek teyemmüm edin. ALLAH Affeder, Bağışlar.

     Böylece Allah sarhoşların ne söylediklerinden habersiz oldukları için namaz kılmalarını istemediğini bildirmiştir. Peki ayık kafalıyken hem bilmediği bir dilde, hem de ezbere Arapça Kuran okuyup ne dediğini bilmeyenlerin durumunun bu sarhoşlardan farkı nedir ?

     Bunların namazlarında yerine getirmedikleri unsur olan ne söylediklerini bilmemek, sarhoşların yerine getirmediği unsurla aynı değil midir? 

    Düzgün kılınmayan bir namaz birçok kişi tarafından iyi bir niyetle yapılmış olur. Fakat sonuç yine de papağanvari bir tekrarlama ve sarhoşvari bir namaz olmaktadır. Bu yüzden kişinin ana dilinde ne söylediğini bilerek ibadet etmesi papağanlıktan ve sarhoşvarilikten kurtulup Allah’ın dileğini yerine getirmesi için çok önemlidir.

      Ana dilde ibadet, kişinin söylediğinin farkında olması demektir. Buysa gerçek manada hatırlamanın oluşması için zaruridir. Ana dilde ibadet bir kolaylık olarak görülmemelidir. Ana dilde ibadet kişinin yaratıcısı ile bağı kurması için olmazsa olmaz kuralıdır.

       İslam dini sadece Arapların dini değildir. Arapçılık ve Arapçacılık pazarının en büyük oyunu, ibadetin Arapça olması gerektiği yolundaki aldatmacadır. Dinin Arapçalaştırılması söz konusu bile olamaz. Din evrenseldir. Evinin bir köşesinde Allah’la yalnız kalan kimsenin kullandığı dilin önemi yoktur. Allah ile kul arasına girilemez.



__________________
Gerçek Şu : Bu KURAN Sana ve toplumuna elbette bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız. Zuhruf 44
Yukarı dön Göster Mesut Erhan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mesut Erhan
 
melih
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 40
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı melih

Kuranı bilmeden, ata dinine göre heva ve heveslerine göre yaşamaktansa, Kuranı bilip sapık olarak nitelendirilmeyi yeğlerim.

Birisi ALLAH'ın ayetlerini apaçık yazmış ortaya koymuş, diğeri de hala buna rağmen kendi bildiğinde ısrar ediyor. Asıl sapık kimdir şekil A da görülmektedir. =======> ebuzirto (misafir_)

ebuzirto hadi git alimlerini ve sihirbazlarını getir, hünerlerini sergilesinler bakalım... insanları sapıklıkla suçlarken sağlam deliller getireceksin. Tek sağlam delil de Kuran'dır sayın zirto...

Sana sözlerin en güzeli yeter :

Zuhruf:36:"Kim Rahman'ın Zikri'ni görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur.”

 



__________________
Rahman Rahim Olan ALLAH'ın Adıyla "Ben yüzümü tümüyle, gökleri ve yeri yaratana çevirdim ve ben ortak koşanlardan değilim." En'am 79
Yukarı dön Göster melih's Profil Diğer Mesajlarını Ara: melih
 
Eren Erdem
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 30 haziran 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 484
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Eren Erdem

Allah Razı olsun.

Helal olsun!

 

Yukarı dön Göster Eren Erdem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Eren Erdem
 
Mesut Erhan
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 18 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mesut Erhan

Harikasın,

Allah razı olsun dostum



__________________
Gerçek Şu : Bu KURAN Sana ve toplumuna elbette bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız. Zuhruf 44
Yukarı dön Göster Mesut Erhan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mesut Erhan
 
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

 

Mesut Erhan Yazdı :

Namazın rekât sayısı ise Nisa suresinin 101-103. ayetlerinde belirlenmiştir. Nisa suresinin 101. ayetinde korku hâlinde namazın kısaltılabileceği bildirilmiş, 102. ayette de kısaltılmış namaz tarif edilmiştir. Buna göre, namaza duranlar secdeden sonra arkada bekleyenlerle yer değiştireceklerdir. Yani kısaltılmış olarak kılınacak namaz, kıyam, rükû ve secdeden ibarettir; bir rekâttır. 103. ayette ise, korku hâlinin geçmesinden sonra namazın tam bir biçimde yerine getirilmesi istenmektedir.

Nisa suresinde verilen bu bilgilerden, namazın iki rekât olduğu anlaşılmaktadır.

 

Selam Mesut Erhan,

 

Kur'an'dan başka kaynak olmadığı ve Kur'an'ın bize yettiği konusunda sizinle hemfikir olmakla birlikte, namazda rekat sayısı farziyeti olmadığına ve Kur'an'da,'' şu kadar rekat kılacaksınız / şu kadar rekat FARZ'dır '' denmediğine inanmaktayım. olağanüstü hal/ savaş gibi durumlar için kıyam, rüku ve secde'den oluşan TAM bir rekat kılmamızın yeterli olacağı anlaşılmaktadır. ancak bunun anlamı normal duruma dönüldüğünde 2 rekat farz olacaktır demek değildir. kanaatim budur...

 

konu ile ilgili aşağıdaki linklerde daha fazla detay bulunmaktadır.

REKAT SAYISININ FARZLAŞTIRILMASI ÜZERİNE (1)

REKAT SAYISININ FARZLAŞTIRILMASI ÜZERİNE (2)

muhabbetle



__________________
Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats