HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Alıntılar, Makaleler
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Alıntılar, Makaleler
Konu Konu: Sünni ve siyasal İslam’ın para kasaları Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
adalet
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 02 ekim 2006
Gönderilenler: 1195
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adalet

Hürriyet-Soner Yalçın

Bugünlerde herkesin dilinde Deniz Feneri, Kanal 7 ya da Zekeriya Karaman, Zahid Akman isimleri var.
Biraz geçmişi bilenler; Erbakan’ın kayıp trilyonlarını, Süleyman Mercümek’i ya da Yimpaş, Kombassan, İhlas, Jet-Pa, Endüstri Holding’i hatırlar. Peki siz, Mehmet Satoğlu, Tahsin Armutçuoğlu, Gürgen Mazhar Bayatlı, Beşir Darçın isimlerini duydunuz mu? Bunlar kimdi? Kimlerin gizli kasasıydı? Neden yargılandılar? Sonra nasıl ortadan kayboldular? Gelin biraz gerilere gidelim.

"BİR lokma bir hırka"
ile yetinenler bugüne nasıl geldi?

Tarikat, siyaset, ticaret üçlemesiyle ilk kez Nakşibendi Gümüşhanevi Dergáhı karşılaştı. Şeyh Ahmed Ziyaüddin, 1838 Osmanlı-İngiliz Ticaret Anlaşması’yla Anadolu’ya gelen yabancı sermayeye karşı, ulusal pazarı korumak için "yardım sandıkları" kurdu. Toplanan zekátlar, yoksullaşan esnaflara aktarılarak milli sermaye korunacaktı.

Şeyh Ahmed Ziyaüddin tüccar bir ailenin çocuğuydu. Bu nedenle bu hareketi kişisel olabilir miydi? Hayır.

Çünkü: Yıllar sonra, 1954’te benzer uygulamayı yine aynı tarikat hayata geçirdi.

Demokrat Parti’nin ülkeyi ithal mallara boğması üzerine, Nakşibendi Gümüşhanevi Dergáhı’nın şeyhi Mehmed Zahid Kotku’nun girişimiyle "Gümüş Motor" kuruldu. Amaç "milli sanayi" yaratmaktı. Üzerinde cami resmi olan hisseler çıkarılıp satıldı. Ancak, bu milli atılım pek uzun ömürlü olamadı; Gümüş Motor battı. İş mahkemeye yansıdı. Genel Müdürü Necmettin Erbakan’ın, dönemin parasıyla 69 bin lirayı kardeşi Kemalettin Erbakan’a gönderdiği murakıp raporlarında ortaya çıktı. Yıllık imalatı, Devlet Planlama Teşkilatı’na 10 bin olarak bildirmişlerdi; gerçek rakam 70 idi! Vs. vs.

MNP’nin şirketleri

Nakşibendi Gümüşhanevi Dergáhı zamanla ticaretin yanına siyaseti de koydu. Yani artık bireysel girişimcilikle değil, iktidara gelerek milli sanayi hamlesi gerçekleştirilecekti.

26 Ocak 1970’te Milli Nizam Partisi’ni kurdular.

Yargıtay Başsavcılığı, partinin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne dava açtı.

21 Mayıs 1971’de parti kapatıldı. Mal varlığına el koydu.

İşte bugün konuştuğumuz kritik mesele bu son cümlede saklıdır: Bu tarihten sonra milli görüş hareketinin kurduğu tüm şirketler, partiler-dernekler üzerine değil, kişiler üzerine kuruldu.

Örneğin, 18 Haziran 1971’de "İPA AŞ" kuruldu. Kurucularından Tahsin Armutçuoğlu ve Mehmet Satoğlu, Milli Nizam Partisi kurucusuydu.

T.Armutçuoğlu ve M.Satoğlu bir başka şirket daha kurdular: "Nidaş."

Bu şirketin ortakları arasında Hasan Aksay, Fehmi Cumalıoğlu gibi yine Milli Nizam Partisi kurucuları vardı.

Aksay ve Cumalıoğlu bu kez Oğuzhan Asiltürk, A. Tevfik Paksu ile "Yeni Neşriyat AŞ"yi kurdular. 17 Ağustos 1972’de faaliyete geçen bu şirket, Milli Gazete’yi çıkardı.

Milli Nizam Partisi "şirketlerine" baktığınızda hemen hepsinde iki isim öne çıkıyor:

Avukat Tahsin Armutçuoğlu ile Harita Mühendisi Mehmet Satoğlu.

Mehmet Satoğlu,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dayısıdır.

Uzatmayayım, kişiler üzerinde gözüken şirketler aslında partinindi.

MSP’nin şirketleri

MNP kapatılınca Milli Görüş, 11 Ekim 1972’de Milli Selamet Partisi’ni kurdu.

Bu partinin "şirketlerine" baktığınızda bir isim ön plana çıkıyor:

Gürgen Mazhar Bayatlı.

8 Şubat 1977’de kurulan "Milsan"; 3 Mart 1978’de kurulan "Mila AŞ"; 27 Ağustos 1980’de kurulan "Mades Holding" ve yine aynı gün kurulan "Heka Dış Ticaret AŞ"nin kurucuları arasında hep Gürgen Mazhar Bayatlı vardı.

Peki, bu şirketler ne yapıyordu?

Mila AŞ’nin yeri, MSP genel merkezinin bulunduğu Hoşdere Caddesi’ndeki Alican Apartmanı’ydı. 5 milyon sermayeyle kurulan bu şirket, kuruluşundan dört ay sonra Demetevler’de 10 milyon liraya apartman aldı ve adını "Milli Görüş Sarayı" koydu. Burada parti toplantıları yapılıyordu zaten.

Şirketlerin sermayeleri hızla arttı: Örneğin, Milsan 2 milyon lira sermaye ile kuruldu. Beş buçuk ay sonra 15 Temmuz’da sermayesini 13 milyona çıkardı. 30 Nisan 1979’da ise rakam 22 milyona çıktı. 22 Nisan 1981’de ise 50 milyona yükseldi.

Milsan’a bu paralar nereden geliyordu?

Milsan’ın, Vakıflar Bankası Fatih Şubesi’ndeki 1016 No’lu hesabına, 18 Şubat 1977 tarihinde Yapı Kredi Bankası Ankara Aşağı Ayrancı Şubesi’nden 630802 No’lu çekle 1 milyon 900 bin lira yatırıldı. Aşağı Ayrancı’daki bu hesap kime aitti; Necmettin Erbakan’a!

Káğıt üzerinde MSP’nin mali işlerinden sorumlu kişi; Genel Başkan Yardımcısı Abdurrahim Bezci gözüküyordu. "Gözüküyordu" diyorum, çünkü Bezci İzmit’te yaşıyordu ve Ankara’ya pek gelmiyordu.

İşin özünde partinin parasal işlerini yürüten kişi Gürgen Mazhar Bayatlı idi. Ziraat Bankası Çankaya, Vakıflar Bankası Kızılay, Yapı Kredi Bankası Çankaya şubelerinde hesapları vardı.

12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra Mazhar Gürgen Bayatlı tutuklandı, hapis yattı ve "Şirketleri aldığım borçlarla kurdum" deyince, salıverildi.

Sonraki yıllarda ismi Erbakan hareketi içinde bir daha hiç ön plana çıkmadı.

Bugün Niğde’de yaşıyor.

6 Nisan 2007’de TBMM Üstün Hizmet Ödülü’nü dönemin TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın elinden aldı! O törende Deniz Feneri de ödül aldı!

RP’nin şirketleri

1980’lerde yeni parti kuruldu: Refah Partisi.

Ve bu partiyle birlikte yeni bir isim ortaya çıktı:

Beşir Darçın.

Beşir Darçın
aslında Ankara Ulus’ta terziydi. Bakın sonra nasıl trilyoner oldu?

En büyük parayı hac organizasyonundan kazandı.

Bilirsiniz, 1988’de Suudi Arabistan, Mekke’ye kontenjan koydu; Türkiye’nin nüfusu 72 milyon ise o yıl sadece 72 bin kişi gidebilecekti.

Hacı adayları kendi kafalarına göre gitmeyecekti; bir organizasyona dahil olacaklardı.

En büyük organizasyonu, Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı yapıyordu. Ancak hepsinin altından kalkması zordu, yarısını özel şirketlere verdi.

Bu özel şirketlerden biri de RP genel merkezinin bulunduğu binada faaliyet yürüten "ETAŞ AŞ" idi. Sahibi Beşir Darçın idi.

Beşir Darçın 1990 yılında da, "Van Der Zee" adlı şirketi satın aldı. Alır almaz da Suudi Arabistan, Beşir Darçın’a beş bin kişilik ek/özel kontenjan verdi! Kontenjan tabii Refah Partisi’ne verilmişti. Düşünebiliyor musunuz, Suudi Arabistan, Türkiye Cumhuriyeti’ne değil RP’ye kontenjan veriyordu. Niye sizce?

Evet, Beşir Darçın hac organizasyonundan çok para kazandı.

Diyanet’ten sonra en büyük hac organizasyonunu "Van Der Zee" yapıyordu. Bürosu nerede miydi? Tabii RP genel merkez binasında. Zaten binanın sahibi de Beşir Darçın’dı!

"Gizli Kasa" Beşir Darçın’ın, "ETAŞ" gibi, "Sürtaş" adlı şirketi de aynı binadaydı.

Hatırlatayım; RP’nin genel muhasibi yine MSP’de olduğu gibi Abdurrahim Bezci’ydi. Ve Bezci hálá İzmit’te yaşıyordu. Zaten kulakları artık pek duymuyor, gözleri de iyi görmüyordu. Yani göstermelikti!

Beşir Darçın sadece hacılardan para kazanmadı. Tefecilik yaptı: Nakit paraya sıkışan Konyalı işadamı Süleyman Çınar, Beşir Darçın’dan 1 milyar borç aldı, 30 gün sonra bunu 1 milyar 104 milyon olarak ödeyecekti. Süleyman Çınar borçlarını ödeyemedi ve Beşir Darçın ailenin gayrimenkullerine ve Toroslar Un Fabrikası’na el koydu.

Bitmedi:

Beşir Darçın, Kurban Bayramı öncesi Milli Gazete’ye ilan verdi: "Bankada açtığımız hesaba 1 milyon lira yatırın; bizler sizin adınıza kurbanı kesip Bosna-Hersek’e, Azerbaycan’a, Abhazya’ya gönderelim!"

Araştırıldı; ortada para çok ama kesilen kurban yoktu!

Beşir Darçın gözaltına alındı. Ancak birkaç gün sonra suçsuz olduğu anlaşılıverdi!

Beşir Darçın son olarak Milli Gazete’nin yan kuruluşu MİLDA’nın ortağı olarak özelleştirmeden SEKA Giresun káğıt fabrikasını satın aldı.

2000’li yıllarda Beşir Darçın adı pek duyulmadı.

Bugünün gizli kasaları "sakallı"lar; "aslan" gibi delikanlılar...

Sonuçta:

"Ne zaman ticaret, siyaset, dergáhların kapısından içeri girdi; ’bir lokma bir hırka’ tarihe karıştı" diyebilir miyiz? Bilemiyorum. Bildiğim, paranın dini, imanı yoktur.

RP’nin kapatılma davası delili:

TARİH: 21 Mayıs 1997

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Refah Partisi’nin "laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne dava açtı.

İddianameden ilgili bölümü aktarayım:

"Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, Kanal 7’ye para toplamak için yaptığı konuşmada, ’Televizyonu olmayan bir davanın yürümesi mümkün değildir. Bir topluluğun toplum olması mümkün değildir. Kaldı ki bugün yapılmış olan cihada, yani Hakk’ın hákim olması için yapılan mücadelede, televizyonu isterseniz topçu kuvvetli olarak tarif edin, isterseniz hava kuvveti olarak tarif edin, onun gidip bir tepeyi bombalamasından önce, piyadenin o tepeyi işgal etmesi, zaptetmesi mümkün değildir.

Onun için bugün yapılmış olan cihadı televizyonsuz yapmanın imkánı yoktur. İşte bu kadar hayati bir konu için acıyıncaya kadar vereceğiz. Bugün bu inançla Kanal 7 için para vereceğiz’ demiştir."

Necmettin Erbakan,
Anayasa Mahkemesi’ndeki savunmasında bu konuşmasının "montaj" olduğunu iddia etti.

"Şimdi, ne yapılmış; Kanal 7 reklam almak için işadamlarını toplamış. Bizden de rica etmiş ki, ’Bakın biz sizin haberlerinize yer veriyoruz, bize yardımcı olun. Bizim reklamdan başka hiçbir gelirimiz yok’ demiş. 300500 işadamı toplanmış, Onlara tavsiye götürmüş, hepsi tamamen bir sohbet havası içinde..."

Erbakan,
iddianamede yer alan, "Bugün cihadı televizyonsuz yapmanın imkánı yoktur" sözünü Afgan mücahitleri için söylediğini belirtti.

"Bakın, Afgan mücahitleri bu kadar yıl uğraştılar bir devlet kurmak için, kendileri o sırada gelip gittikçe her yerde temaslar ederken, devlet kurmayı çok kolay zannediyorlardı. Onları ikaz için demiştim ki, bir devlet her şeyi ile kurulur; siz harpten çıkıyorsunuz, önce kendinizi tanıtmak için bir televizyona önem vermeniz lazım. Televizyonsuz hareket edemezsiniz. Onun için devlet kurmak kolay iş değildir."

Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, "Kanal 7 yöneticileri ve sahipleri arasında partinizde milletvekili, yönetici hiç kimse var mı" diye sordu.

Erbakan, "Eskiden vardı. Kanal birçok insanın iştirakiyle kurulmuştur, ama onlar milletvekili, yönetici olduktan sonra o görevlerinden ayrıldılar" dedi.

Refah Partisi, 16 Ocak 1998 tarihinde kapatıldı.

Erbakan’ın girişimiyle 1993’te kurulan Kanal 7 daha sonra siyasal tercihini Başbakan Erdoğan’dan yana yaptı. Ve "cihat için" televizyonun önemini bilenler, televizyon kanalı-gazete sayısını her geçen gün artırdı.

Bunun için artık sadece zekátla yetinmiyorlar, kamu bankalarını bile kullanıyorlar.

Horbo’nun babası  Çolak Memo!

BİRİNCİ Dünya Savaşı’nda Suriye cephesinde kolundan vuruldu; namı oradan geliyordu.

Savaştan sonra dağa çıktı; eşkıya oldu. Zaman zaman Malatya’ya iniyordu erzak almak için.

Dört tığ gibi adamıyla gittiği şehir yolunda, hilal kaşlı, kara gözlü, buğday tenli bir kıza vuruldu: Emine.

Soruşturdu; kız mıydı gelin mi? Emirler Köyü’nün ağası Vahap Ağa’nın küçük kızıydı; daha henüz 15 yaşındaydı.

Köye heyet gönderdi; "Allah’ın emri..."

Vahap Ağa sözlerini kesti: "Benim eşkıyaya verecek kızım yok."

Haberi alan Çolak Memo, 30 atlıyla Emirler Köyü’nü basıp Emine’yi kaçırdı.

Küçük Emine, Çolak Memo’nun ilk karısı değildi.

Çolak Memo, 13 kadınla evlendi. Dördüncüsünü boşar, bir daha alırdı.

Cumhuriyet’ten sonra eşkıyalığa ve mecburiyetten çokeşliliğe son verdi Çolak Memo.

Emine, kocası Çolak Memo’dan hep korktu.

Bir gün evde kumalar Meryem, Bedriye ve Emine otururken, polisler bir hırsızlık soruşturması için eve geldi. Çolak Memo sorulara cevap verirken, diğer odada üç karısının konuşup gülmelerine sinirlendi. Gidip, Emine’yi balkondan attı.

Çolak Memo bu olay nedeniyle üç yıl hapis yattı.

1933’te cezaevinden çıkınca Emine’nin gönlünü aldı ve onu hamile bıraktı.

Emine, Çolak Memo’dan dört çocuk sahibi oldu.

Kocası ölünce Malatya mensucat fabrikasında çalışmaya başladı.

Büyük oğluna çok güveniyordu; çok çalışkandı, sınıfları hep dereceyle bitiriyordu.

Onu küçüklüğünden beri "Horbo... Horbo" diye seviyordu.

"Horbo" dayısının kızıyla nişanlıydı.

Bir gün fabrikaya polisler geldi; Emine’yi alıp karakola götürdüler.

Oğlunun ünlü gazeteci Ahmet Emin Yalman’a suikast yaptığını öğrendi.

"Horbo" cezaevine giderken o da ameliyat masasına yattı; beyninde ur vardı.

Yıllarca oğlunun cezaevinden çıkmasını bekledi. Her gece ağladı.

Oğlu cezaevinden çıktıktan bir süre sonra hayata gözlerini yumdu.

Çolak Memo ile Emine’nin oğlu "Horbo" kimdir bilir misiniz:

Hüseyin Üzmez!

Bursa’da 14 yaşındaki B.Ç.’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklu bulunan Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez.

Nev-i şahsına münhasır biriydi; hayatında iki sorudan nefret etti; ne zaman doğdun, Ahmet Emin Yalman’ı niye vurdun?

Önceki gün Bursa 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne giderken, kameramanlara el salladığı görüntüsünü izledim TV’lerde. İçim burkuldu.

Aklıma babası Çolak Memo geldi.

Bir de, "Malatya Suikastı"nı anlattığı kitabında yazdıkları: "İtalyan Lombrozo, ’Bazı insanlar doğuştan suçludur’ diyor. Ben buna inanmıyorum. Allah kulunun hasmı değildir. Doğuştan suçlu yoktur." (S. 67)

TV’de Hüseyin Üzmez’i elleri kelepçeli el sallarken izlediğimde düşündüm; Çolak Memo’nun hiç mi suçu yok?

__________________
"Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
Yukarı dön Göster adalet's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adalet
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Bir de, "Malatya Suikastı"nı anlattığı kitabında yazdıkları: "İtalyan Lombrozo, ’Bazı insanlar doğuştan suçludur’ diyor. Ben buna inanmıyorum. Allah kulunun hasmı değildir. Doğuştan suçlu yoktur." (S. 67)

Belki şaşıracaksınız ama ben de buna inanmak istemişim öteden beri. Nedenini sormayın; Yakınımda müşahede ettiğim kişi ve olaylar...

Muhabbetle.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
gondolcu
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 07 haziran 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı gondolcu

selamlar,

Bu fırıldakçılık gerçekten genetikmi.?

Bu kadar tesadüf olabilirmi.?

Kendi çevrene ve medyaya bakıyorsun..hırsızı-hırlısı,itlisi-bitlisi...fuhuşçusu..

Geçmişini araştırıyorsun soyunda bunlar var.

Bitki ve hayvanlarda seleksiyonla kötü huyları ayıklayabiliyoruz.

Bu sahtekarlarada seleksiyonmu yapsak!!

 



__________________
saygılarımla

Aaydın
Yukarı dön Göster gondolcu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: gondolcu Ziyaret gondolcu's Ana Sayfa
 
adıgüzel
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 14 ekim 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 33
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adıgüzel

selamlar kardeşlerim
adalet kardeşime ikikere selam olsun

Ne söyliyim kardeş yazık çok yazık.gerçekten yazık.yazıklar olsun.şimdi şahsıma adaleti sağlamak için milyonlarca ordum olsun isterdim.bunlardan islamın intikamını almak için.


__________________
Bakara 151:Nitekim kendi içinizden size âyetlerimizi okuyan,sizi kötülüklerden arındıran, size Kitab'ı ve hikmeti anlatan bilmediklerinizi size öğreten bir Resûl gönderdik.Hamd olsun sana ey rabbimiz.
Yukarı dön Göster adıgüzel's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adıgüzel
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats