HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: KURANI NASIL OKUMALIYIZ? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

   Bugün sizlerle kuran nasıl okunmalı ve Allah bizlere kuranı niçin indirdi, bu konuda kurandan deliller ışığında Rabbin söylediği gibi düşünüp, aklımızı çalıştırdıktan sonra hiçbir etki altında kalmadan doğruyu bulmaya çalışacağız. Bir yazar kitap yazmayı planladığı zaman önce nasıl bir topluma kitabın hitap edeceğini düşünmek zorundadır, çünkü kitap halkın geneline hitap edecekse, o kesimin eğitim seviyesine ve toplumun anlayacağı bir üslupta yazılmasını birinci derecede önemser. Hiçbir yazar kitabının okunduğunda zor anlaşılmasını, ya da açık bir üslupta değil de dolaylı bir anlatımla açıklamak istediklerini anlatmaz. Çünkü en önemlisi buradaki amaç, aktarılmak istenilenin en doğru ve en kısa yoldan aktarılmasıdır. İşte Rabbimde aynen bu şekilde bir kitap gönderdiğini söylüyor, isterseniz birkaç örnek görelim.( Kamer Suresi 22: Yemin olsun ki, biz, Kuran'ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen mi var?) Yaradan buna benzer sözleri yine yemin ederek birçok kez söylüyor ve bakın daha başka ne diyor kuranın muhkem ayetleri için? (Nahl sur. 89:…… Sana bu Kitap'ı indirdik ki her şey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun.) (İsra suresi 89. ayet; Yemin olsun, biz bu Kuran'da, insanlar için her benzetmeden nice örnekler sıraladık. Ama insanların çoğu inkâr ve nankörlükten başka bir şeyde diretmediler.) (Kehf Sur54. ayet; Yemin olsun, biz, bu Kuran'da, insanlar için her türlü örneği değişik ifadelerle gözler önüne koyduk. İnsan ise varlığın, tartışmaya en çok tutkun olanıdır.) Daha fazla örneğe herhalde gerek yok sanırım. Demek ki kuranda bizleri ilgilendiren ve bizlere yol gösterecek her şey varmış. Eğer bazı şeyler olmasaydı böylemi söylerdi?

     Şimdide geleneksel islamı bizlere öğretenler acaba kuran hakkında neler söylüyorlar ve neler öğrettiler bakalım, yukarıda yazdığım ayetlere uyuyor mu? Mezhepler ve Diyanet işleri başkanlığı acaba bu konuda ne diyor? Yani Kuranda her şey var mıdır kuran bizlere yeter mi diyor? Açıkçası yukarıda yazdığım ayetleri, Rabbin sözlerini destekliyor mu? Bu konu ile ilgili sorduğum bir soruya bakın nasıl cevap verdiler, tek kelimesine bile dokunmadan aktarıyorum. (Kur'ân-ı Kerîm, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Hazretlerinin Sünneti ve fıkıh kitaplarından dinimizi öğrenebilirsiniz. Kur'ân-ı Kerîm tek başına yeterli değildir. Zîrâ Kurân-ı Kerîm özet bilgiler verir. Bilgilerinizi saygı ile rica ederiz. DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI ) Doğrusu bu sözlere benim yorum yapmam bile, bence kurana saygısızlık gibi geliyor. Bakın yine sizlere kurandan bazı ayetleri aktaracağım Diyanetin cevabını ve sözlerin yorumunu bu ayetlerle karşılaştırıp sizler yapınız. (Zümer sur 27: Andolsun, biz bu Kuran'da insanlara her türden örnekler verdik ki düşünüp öğüt alabilsinler. Rum sur 58: Yemin olsun ki, biz bu Kuran'da insanlar için her türlü örneği verdik. Sen onlara bir mucize getirsen, o inkâr edenler mutlaka şöyle diyeceklerdir: "Siz, eskiyi hükümsüz kılanlardan başkası değilsiniz.) Rum suresi 58 ayeti okuduğumda doğrusu günümüzde bizlerin yaptığı, bizlere öğretilen en büyük yanlışlar geldi aklıma. Rabbim yemin ederek kuranda her türlü örneği verdim diyor. Sen onlara mucize bile getirsen onların umurunda değil, onlar babalarının, dedelerinin inandıklarını hatta daha önceki kitaplarda olupta Kuranda olmayan, onların nesh edildiği, iptal edildiği için bahsedilmediğini söylediğin tebliğ ettiğin için, sana kızıp senin için eskiyi hükümsüz kılanlardan başkası değilsin derler diyor. Ne kadar doğru, günümüzün bazı gerçeklerine aslında ne kadar uyuyor, ama bizler Allah a ve kurana inandığımız halde, acaba aynı hatayı yapmıyor muyuz, lütfen bize öğretilenlerle kuranı karşılaştırıp bunu da düşününüz. Bizler Rabbim sizlere her şeyden bahsettim demesine rağmen, daha önce geleneklerinden, ya da diğer dinlerde, kitaplarda var olan alışkanlıkları günümüzde dinleştirip, Allah emri olarak kabul edenler ne diyorlar? Kuranda her şey yoktur, o özet bilgidir. Ama Rabbim yüzlerce kez kuranda bunun tam tersini yemin ederek tekrar etmesi, bazı insanlarımızı hiç etkilememiş görünüyor. Kurandan ayetlere bakmaya devam edelim bakalım Allah kuran için daha neler söylemiş? (İsra sur.9: Şüpheniz olmasın ki bu Kuran en kalıcı, en doğru olana kılavuzlar ve müminlere şu yolda müjde verir: Hayra ve barışa yönelik işler yapanlar için büyük bir ödül vardır. Yusuf sur.3: Biz bu Kuran'ı sana vah yederek, hikâyelerin en güzelini anlatıyoruz. Oysaki sen, bundan önce bunlardan tamamen habersiz olanlardandın. Enam sur.19: Sor: "Tanıklık bakımından hangi şey daha büyüktür?" De ki: "Benimle sizin aranızda Allah tanıktır. Bu Kuran bana vahyolundu ki, onunla sizi ve ulaştığı herkesi uyarayım. Casiye sur.20: Bu Kuran, insanların kalp gözlerini açacak ışıklardan oluşur. Gereğince inanan bir toplum için de bir kılavuz ve bir rahmettir o.) Daha o kadar çok ayet var ki, bu ayetler kuranın özet bilgiler içerip her şeyin olmadığını mı anlatıyor dersiniz? Kuranı anlayamayacağımızı söyleyenler bizleri peygamberimizin sözleridir dedikleri, ama kesin kanıt olmayan hatta kurana ters düşen sözlerle ancak kuranı anlayabileceğimizi söylüyorlar. Hâlbuki bakın rabbim peygamberimize ne söylemesini emrediyor? (Neml sur 92: "Ve Kuran okumakla emrolundum. Artık kim yola gelirse kendi nefsi için gelir. Sapmışa gelince, böylesine de ki: 'Ben uyarıcılardan biriyim. Hepsi bu.) Eğer peygamberimize okunduğunda anlaşılmayan ya da yalnız peygamberimizin anlayacağı bir kitap indirilseydi, acaba yalnız kuranı okumakla mı, tebliğ etmekle mi görevlendirilirdi? Yoksa kuranın anlaşılır bir tercümesini yapıpta onu okumu denirdi? Casiye suresi 20 ayette geçen, insanların kalp gözlerini açacak, gerçekleri görmesini sağlayacak sözlerinin hiç mi anlamı yok dersiniz? Düşünebiliyor musunuz bizi Yaratan Allah, neden aklı başında herkesin anlayamayacağı kitap göndersinde birilerine muhtaç edip, daha sonrada yanlış öğretilse bile bizleri sorumlu tutsun, hangi akıl ve mantık bunu kabul eder dersiniz? Elbette Rabbim anlaşılan ve açık bir kitap indirdim diyor da, peygamberimizi bunu tebliğ etmekle görevlendirdiğini belirtiyorsa, kuranın anlaşılmaz bir kitap olduğunu söylemek Rabbim e saygısızlık tan başka bir şey değildir.

   Şimdide gelelim kuranı nasıl okumamız gerektiği konusuna. Önce bir örnek vermek istiyorum. Okulda öğretmen Türkçe dersinde öğrencilere alın şu İngilizce kitabını iyice okuyun, bir hafta sonra sizleri bu kitaptaki konulardan, bilgilerden imtihan yapacağım dese, ama öğrencilerde İngilizceyi yazılışı ile okuyabildikleri halde, bu dili bilmiyor olsalar, sizce öğrenciler öğretmene ne cevap verir? Herhalde hiç cevap vermez hepsi birlikte gülerler, çünkü öğretmenin nisan bir şakası yaptığını sanırlar, ciddiye bile almazlar. Evet, çok doğru böyle bir şeyin söz konusu olması gerçekten mümkün değil. Ama bizler aynen böyle yapmıyor muyuz kuran konusunda? Allah bizlere kuranı indirme sebeplerini açıklarken bu kitap sizler için, BİR REHBER, GÖNÜL GÖZÜ, GÜNEŞ, AYDINLIK BİR YOL diye anlatır. Bizler eğer okuduğumuz kitabın ne söylediğini bilmiyorsak, söylenenleri hiç anlamıyorsak nasıl olurda bizler için rehber, aydınlık bir yol olur dersiniz? Hangi rehber kitap anlaşılmadığı halde, bize rehberlik yaparda yolumuzu bulmamızı sağlar? Bize anlamını bilmeseniz de okuyun sevap kazanırsınız, Allah anlamını bilmeseniz de size sevap yazacaktır diye anlatıyorlar hala. Yukarıda bir örnek vermiştim öğrencilerle ilgili, sizce öğretmen böyle bir imtihan yapabilir mi dersiniz? Yani İngilizce bilmeyen bir sınıfa İngilizce kitap verip, sizi imtihan yapacağım der mi gerçekten de? Acaba imtihana giren öğrenci hiç anlamadığı kitaptan sorulan sorulara cevap verebilir mi? Kuranı anlamadan okumanın sevap olacağını hangi mantıkla söylüyoruz tüm İslam âlemine? Kuranı Allah ne için indirmişti, okuyup ne söyleniyorsa uygulamak ve ona uymak için, hatta uygulamadan önce ayetlerin sonunda ne diyordu, önce düşünüp aklımızla tastiklememizi bile istiyor Rabbim. Ama bize oku anlamasan da olur dediğinde sevap kazanılacağı söyleniyor. Allah namaz kıl, zekât ver diyor, acaba bunu okuyunca mı sevap kazanılır, yoksa bu emri alıp namaz kılıp, zekât verdiğimizde mi gerçekten sevabı kazanırız? Neden kuranı Türkçe mealinden okuduğumuzda yalnız bilgi alırız da, Arapçasından anlamadan da okusak sevap olacağını söyleriz? Bunu söyleyen de ne yazık ki Diyanet. Düşünebiliyor musunuz kuranı anlayarak okunduğunda sevap değil de yalnız bilgi alıyoruz, ama anlamadan da olsa Arapça okuduğumuzda sevap alabileceğimize inanıyoruz. Bu ne demektir aslında Arapça kutsal bir dindir, sevap onu Arapça dilinden okumakla alınır, ne söylediğini anlamakla değil. Nasıl bir mantık var bizde de, buna inanmaya hala devam ediyoruz? İçimize sokulan Arap milliyetçiliğini o kadar özümsemiş ve kabul etmişiz ki, kuran gerçeklerini bile göremez olmuşuz. Arap dilini kutsallaştırarak onun cennet lisanı olduğunu kabul etmemiz, bizleri kuranı anlamaktan uzaklaştırdığı gibi, Kuranın rehberliğini de engellemiştir. Bizlere sizler kuranı anlayamazsınız, ondan hüküm çıkaramazsınız, kuranı ulemalar ve âlimler anlar diyerek, Rabbim in sakın haaa, velilerin ardına düşme dediği ayetleri de anlamadığımızdan, gerçeklerden uzaklaşmışız. Hâlbuki hükmü veren zaten Rabbim kimsenin ayrı hüküm çıkarmasına Allah müsaade etmiyor, hükmü yalnız ben veririm diyor bunu peygamberimize bile bırakmıyor. Peki, Rabbim in yemin ederek bu dini, bu kitabı sizler için kolaylaştırdım, her şeyden nice örnekler verdim, açık ve anlaşılır bir kitap gönderdim sözleri ne oldu? Buna inanmamamızın hesabı ne olacak dersiniz? Bu sorulara kimse cevap vermediği gibi, işin kolayı bulunmuş kimsede kimseye sormuyor zaten. Hatta iş o hale getirilmiş ki, yanlış yapanın ceza yerine mükâfat alacağı bile söylenmiş, bakın hadis ne diyordu. (Yanılana bir ecir, isabet edene ise iki ecir vardır.) Buna inanan bir insan Allahın kitabını, sözlerini istediği şekilde anlatmaktan, yani yanlış yapmaktan korkar mı hiç? Değişik anlamlar vermeye de dinde zenginlik güzellik deniyorsa hele. Hataya bile sevap veriliyor da, ehhh birde tutarsa bak sen sevaba, türü yaklaşımların o dini nerelere getirebileceğini siz hafızanızda lütfen canlandırın, ürkmemek korkmamak elde değil.

   Değerli arkadaşlarım, elbette doğruya yönelmemiz için ilk önce Rabbin kitabını, kuranı okumalıyız ama anlayarak. Anlamadan ya da herhangi birisini araya sokup ondan bilgi almak, Rabbim in emrettiği yol değildir, bunu da hatta yasaklamıştır. En doğruya en az hatayla ancak bilgiyi ilk elden kendimiz alırsak ulaşırız. Elbette başkalarından faydalanacağız her insan her şeyi anlamayabilir, ama önce öz kaynağa danışmak şartıyla. Şunu unutmamalıyız ki Allah sevabı, yapılan güzel bir harekete ve davranışa karşılık olarak verir, bunu da böyle izah eder kuranda. Eğer kuranı anlayarak okurda, oradan Rabbin ne söylediğini anlayıp, nefsimizi terbiye etmenin yolunu öğrenip uygularsak, gerçek sevabı kazanmış oluruz. Yoksa karşılığı verilmeyen, üretilmeyen bir hareket olay ve oluşun, Allah katında da bir karşılığı bir sevabı olmadığını bilmeliyiz. Allah ben aklınızdan geçirdiğiniz değil, bir fiil yaptıklarınızdan sorumlu tutar hesaba çekerim, sözlerini iyi değerlendirmeli ve anlamalıyız. Nasıl kötü düşünüp onu uygulamadığımızda Allah günah yazmıyorsa, iyi düşünüp onu uygulamadığımızda da ona sevap yazılmayacağını bilmeliyiz. Ancak eldeki imkânlar ölçüsünde tabii ki bu sözlerim. Yoksa çok isteyipte yapamıyorsanız, rabbim benim bağışlayıcılığım ve rahmetim çok bol ve geniştir, sizleri duyar işitir ve anlarım diyor.

   Allah kuranı Arapça indirmesinin sebebini bakın nasıl açıklıyor. (İbrahim Sur.4; Biz, görevlendirdiğimiz her resulü ancak kendi toplumunun diliyle gönderdik ki, onlara açık-seçik beyanda bulunsun. Duhan Sur.58; Biz o Kuran'ı senin dilinle/senin diline kolaylaştırdık ki, düşünüp öğüt alabilsinler. Meryem Sur.97; Ey Muhammed! Biz, Allah'a karşı gelmekten sakınanları Kuran ile müjdeleyesin, inat eden bir topluluğu da uyarasın diye, onu senin dilin ile (indirip) kolaylaştırdık. Fussilet Sur.44; Eğer biz onu başka dilde bir Kuran yapsaydık onlar mutlaka, "Onun ayetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? Başka dilde bir kitap ve Arap bir peygamber öyle mi?" derlerdi.) Yukarıdaki ayetleri okuduğumuzda Allahın kuranı Arapça göndermesinin tek bir nedeni olduğunu görüyoruz. Açık seçik, anlaşılması, öğüt alınması için olduğunu anlıyoruz.

    Şöyle düşünelim bir an, okulda öğretmenimiz bizleri sözlü imtihana aldığında, acaba hocam dersime çok çalıştım gece gündüz okuyorum dediğinde mi bize iyi not verir, yoksa bunu söyleyen öğrenciye hocası; Gel bakalım çalıştığını sorduğum sorulara cevap vererek kanıtla, ondan sonra çalıştığını anlayalım mı der? Bizlere kuranı anlayamayacağımızı söyleyen ve de kuranı âlim ve veli kişilerin anlayıp bizlere anlatacağı konusunu bir an kabul edelim. Bu durumda bize kuranı aktaranların kuranın tümünü anlattıklarından, her şeyden bahsettiklerinden nasıl emin olacağız? Aktarılanların doğruluğu konusunda garantiyi kimler verebilir? Mezheplere baktığımızda birinin ak dediğine diğer kara diyebiliyor. Acaba kimin âlimi, velisi kuranın tamamını doğru aktarmıştır bizlere dersiniz? Rabbin huzuruna tek başımıza imtihana çıktığımızda sorulan sorular, acaba gerçekten bize öğretilenler mi olacak dersiniz? Ya da Rabbim e, ben bu konuyu bu soruyu bilmiyorum bana böyle anlatmadılar mı diyerek işin içinden sıyrılacağız? Bize anlatılanlar gibi, Rabbim ben gece gündüz kuranı okudum ama Arapça bilmediğim için ne söylediğini anlayamadım, dememiz bizi kurtaracak mı? Acaba Rabbim sizleri bu kitaptan hesaba çekeceğim diye uyardığı ayetinde, çok zor soruların anlamlarını gizleyip, düşük not almamız için anlaşılmaz yaparak, çok az insanın mı anlamasını sağladı dersiniz? (HÂŞÂ) Elbette hayır, Allah sizler için bu kitabı kolaylaştırdım diye yemin ediyorsa birçok ayetinde, bu kitap anlaşılır ve kolaydır. Bahsetmediklerimden sorumlu değilsiniz, hatta aranızda konuşmayı bile yasaklıyorum diyorsa, lütfen artık aklımızı başımıza almanın zamanı gelmiştir derim.

   Dilerim Rabbimden kuran ışığıyla aydınlanalım, yine dilerim ki bu aydınlığın gerçeklerini görüp farkına varalım. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK 

 

 

Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 
HAKgelenek
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı HAKgelenek

selam.

. Ey giysisine bürünüp yatan!

Geceleyin kalk! Kısa bir süre hariç,

Gecenin yarısını ayakta ol yahut bundan biraz eksilt!

Yahut buna biraz ekle! Ve Kur'an'ı ağır ağır, düşüne düşüne oku!

 Doğrusu, biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız.

ayetlerden anlaşılan okumanın tarifi bu,ama bu bile yeterli olmuyor,5ayet devreye girmedikçe okumanın yüzeysel bir okumanın dışına çıkması mümkün değildir.

yüzeysel bir okuma ile  de bir sonuç alınması mümkün değildir.

selam ve dua ile



__________________
Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Yukarı dön Göster HAKgelenek's Profil Diğer Mesajlarını Ara: HAKgelenek
 
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

Yüzeysel okumak düşünmeden, aklı çalıştırmadan okumaktır. Günümüzde anlamını bilmeden okuyanların yaptıkları gibi . Tıpkı bakmakla görmek arasındaki fark nasıl çok büyükse, düşünmeden aklın devre dışı bırakılarak yapılan okumada olduğu gibi hiç bir faydası görülemez. Yaradan boşuna ayetlerin sonunda, hala düşünmeyecekmisiniz demiyor.
Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 
öğrenci98
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 432
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı öğrenci98

SELAMLAR

Kur'an ın nasıl okunacağına ilişkin bende kanaatimce küçük bir değerlendirme yapmak istedim.

Kur'an la ilgisiz insanları bir tarafa bırakacak olursak, okuyanları ise ikiye tasnif edebiliriz:

1- Kur'an ı anlamak için okuyanlar

2- Kur'an ın canına okuyanlar

Muhabbetle...



__________________
Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
Yukarı dön Göster öğrenci98's Profil Diğer Mesajlarını Ara: öğrenci98
 
HAKgelenek
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı HAKgelenek

selam.

kuranın canını okuyanları bir kenara bırakın,anlayarak okuyanların bir araya gelip kuran üzerinde ittifak ettiğini insanlara ispat edinki insanlarda bu ittifaka katılıp doğruyu bulsunlar.

Ey giysisine bürünüp yatan!

Geceleyin kalk! Kısa bir süre hariç,

Gecenin yarısını ayakta ol yahut bundan biraz eksilt!

Yahut buna biraz ekle! Ve Kur'an'ı ağır ağır, düşüne düşüne oku!

 Doğrusu, biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız.

selam ve dua ile



__________________
Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Yukarı dön Göster HAKgelenek's Profil Diğer Mesajlarını Ara: HAKgelenek
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam;

Kuran okuyorken dikkat edilecek bir iki mesele daha var.

Birincisi; Kuran'ı bölük bölük / kısım kısım anlamaktan sakınmaktır. Bu "parçacı" zihniyet Hicr 90-94 ayetlerinde uyarılmıştır.

İkincisi; Kuran okuyacağımız zaman kovulmuş şeytandan Allah'a sığınmaktır.

Bu; euzu besmele çekmekle olmaz. Eylemli olarak, hırs, kin, ihtiras gibi duygular ile atalar putu, çoğunluk putu, otorite putu, nefs putu vs. küçük rablerden/ tanrıcıklardan / isim ve temsillerden arınmadan okumakla Kuran anlaşılamaz.

Üçüncüsü; Kuran'ı eskilerin masalları gibi okuyanlar da onu anlayamazlar. Kuran'daki her temsilin müminler için bir öğüt (gerek müjde gerekse uyarı) olduğunu göz ardı edenler Kuran'ı anlayamazlar.

Dördüncüsü; Allah'ı gereği gibi takdir etmektir. Sadece mushafa bakıp, deveye, direksiz yükseltilen göğe, kendi nefsine, kuşa, kurda böceğe bakmayanlar da Kuran'ı anlayamazlar.

Esenlik dileklerimle...


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
HAKgelenek
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı HAKgelenek

aliaksoy yazdı.

Dördüncüsü; Allah'ı gereği gibi takdir etmektir. Sadece mushafa bakıp, deveye, direksiz yükseltilen göğe, kendi nefsine, kuşa, kurda böceğe bakmayanlar da Kuran'ı anlayamazlar.

selam ali abi.

sıraladığınız maddelerin hepsi güzel ama son madde insanı(daha önce söylediğiniz)dolu geminin olduğu yere yollamaya teşvik ediyor:)

 

 

 Doğrusu, biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız.

selam ile

 



__________________
Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Yukarı dön Göster HAKgelenek's Profil Diğer Mesajlarını Ara: HAKgelenek
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats