HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Resul ve Nebi arasındaki fark!! Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
islamci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 03 haziran 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 292
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı islamci

Kulu amenna billahi ve ma ünzile ileyna ve ma ünzile ila ibrahıme ve ismaıyle ve ishaka ve ya'kube vel esbatı ve ma utiye musa ve ıysa ve ma utiyen [size=14pt>nebiyyune mir rabbihim la nüferriku beyne ehadim minhüm ve nahnü lehu müslimun (bakara 136)

manası

Deyin ki: "Biz Allah'a, bize indirilene (Kur'an'a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa'ya verilen ile bütün diğer [size=14pt]nebilere indirilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz." (bakara 136)

 

 

 

 


 Kanen nasü ümmetev vahıdeten fe beasellahün [size=14pt]nebiyyıne mübessirıne ve münzirıne ve enzele mealhümül kitabe bil hakkı li yahküme beynen nasi fımahtelefu fıh ve mahtelefe fıhi illellezıne utuhü mim ba'di ma caethümül beyyinatü bagyem beynehüm fe hedellahüllezıne amenu limahtelefu fıhi minel hakkı bi iznih* vallahü yehdı mey yesaü ila sıratım müstekıym (bakara 213)

İnsanlar tek bir ümmetti. Allah, müjdeciler ve uyarıcılar olarak [size=14pt>nebiler gönderdi ve beraberlerinde, insanların anlaşmazlığa düştükleri şeyler konusunda, aralarında hüküm vermek üzere kitapları hak olarak indirdi. Kendilerine apaçık âyetler geldikten sonra o konuda ancak; kitap verilenler, aralarındaki kıskançlık yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Bunun üzerine Allah iman edenleri, kendi izniyle, onların hakkında ayrılığa düştükleri gerçeğe iletti. Allah dilediğini doğru yola iletir. (bakara 213)

 

 


Ve iz ehazellahü mısakan [size=14pt]nebiyyıne lema ateytüküm min kitabiv ve hıkmetin sümme caeküm [size=12pt>rasulüm müsaddikul lima meaküm le tü'minünne bihı ve le tensurunneh kale e akrartüm ve ehaztüm ala zaliküm ısrı kalu akrarna kale feshedu ve ene meaküm mines sahidın (ali imran 81)


Hani, Allah [size=14pt>nebilerden, "Andolsun, size vereceğim her kitap ve hikmetten sonra, elinizdekini doğrulayan[size=12pt] resuller geldiğinde, ona mutlaka iman edeceksiniz ve ona mutlaka yardım edeceksiniz" diye söz almış ve, "Bunu kabul ettiniz mi; verdiğim bu ağır görevi üstlendiniz mi?" demişti. Onlar, "Kabul ettik" demişlerdi. Allah da, "Öyleyse şahid olun, ben de sizinle beraber şahit olanlardanım" demişti. (ali imran 81)

 

 

Kul amenna bilbillahi ve ma ünzile aleyna ve ma ünzile ala ibrahıme ve ismaıyle ve ishaka ve ya'kube vel esbatı ve ma utiy musa ve ıysa ven [size=14pt]nebiyyune mir rabbihim la nüferriku beyne ehadim minhüm ve nahnü lehu müslimun (ali imran 84)

De ki: "Allah'a, bize indirilene (Kur'an'a) İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ'ya, İsa'ya ve [size=14pt]nebilerinden gelenin Rablerinden verildiğine inandık. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz. Biz ona teslim olanlarız." (ali imran 84)

 


Ve ma erselna mir [size=12pt>rasulin illa li yütaa bi iznillah ve lev ennehüm iz zalemu enfüsehüm cauke festagferullahe vestagfera lehümür [size=12pt]rasulü le vecedüllahe tevvaber rahıyma (nisa 64)

Biz her resulleri sırf, Allah'ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının bağışlamasını dileseler ve [size=12pt]resullerde onlara bağışlama dileseydi, elbette Allah'ı tövbeleri çok kabul edici ve çok merhametli bulacaklardı. (nisa 64)

 


Vellezıne amenu billahi ve [size=12pt]rusülihı ve lem yüferriku beyne ehadim minhüm ülaike sevfe yü'tıhim ücurahüm ve kanellahü gafurar rahıyam (nisa 152)

Allah'a ve [size=12pt]resullerine iman edenler ve onlardan hiçbirini diğerlerinden ayırmayanlara gelince, işte onlara Allah mükafatlarını verecektir. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. (nisa 152)

 

 

Ve kavlihim inna katelnel mesıha ıysebne meryeme [size=12pt]rasulellah ve ma kateluhü ve ma salebuhü ve lakin sübbihe lehüm ve innellezınahtelefu fıhi le fı sekkim minh ma lehüm bihı min ılmin illettibaaz zann ve ma kateluhü yekıyna (nisa 157)


Bir de inkarlarından ve Meryem'e büyük bir iftira atmalarından ve "Biz Allah'ın resulü Meryemoğlu İsa Mesih'i öldürdük" demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler. (nisa 157)

 

 


inna evhayna ileyke kema evhayna ila nuhıv ven [size=16pt]nebiyyıne mim ba'dih ve evhayna ila ibrahıme ve ismaıyle ve ishaka ve ya'kube vel esbatı ve ıysa ve eyyube ve yunüse ve harune ve süleyman ve ateyna davude zebura (nisa 163)


Biz Nûh'a ve ondan sonra gelen [size=16pt]nebilerine vahyettiğimiz gibi, sana da vahyettik. İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, torunlarına, İsa'ya, Eyyüb'e, Yûnus'a, Hârûn'a ve Süleyman'a da vahyetmiştik. Davûd'a da Zebûr vermiştik. (nisa 163)

 

 

Ve lev kanu yü'minune billahi vne [size=16pt]nebiyyi ve ma ünzile ileyhi mettehazuhüm evliyae ve lakinne kesıram minhüm fasikun (maide 81)


Eğer Allah'a, [size=16pt]nebilerine ve ona indirilenlere inanıyor olsalardı onları (müşrikleri) dost edinmezlerdi. Fakat onlardan birçoğu fasık kimselerdir. (maide 81)

 

 

Ma aler [size=12pt]rasuli illel belag vallahü ya7lemü ma tübdune ve ma tektümun (maide 99)


[size=14pt]Resullerin üzerine düşen ancak tebliğdir. Allah sizin açıkladığınızı da, gizlediğinizi de bilir. (maide 99)

 

 


Kale ya kavmi leyse bı sefahetüv ve lakinnı [size=12pt]rasulüm mir rabbil alemın (araf 67)


Hûd şöyle dedi: "Ey kavmim! Bende akıl kıtlığı yok. Aksine ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir [size=12pt]resulüm."  (araf 67)

 

 

 


Menihteda fe innema yehtedı li nefsih ve men dalle fe innema yedıllü aleyha ve la teziru vaziratüv vizra uhra ve ma künna müazzibıne hatt neb'ase[size=12pt] rasula (isra 15)


Kim doğru yolu bulmuşsa, ancak kendisi için bulmuştur; kim de sapıtmışsa kendi aleyhine sapıtmıştır. Hiçbir günahkâr, başka bir günahkârın günah yükünü yüklenmez. Biz, bir [size=12pt]resul göndermedikçe azap edici değiliz(isra 15)

 

 

Vezkür fil kitabi ibrahım innehu kane sıddıkan[size=14pt] nebiyya (meryem 41)

Kitapta İbrahim'i de an. Gerçekten o, son derece sadık bir [size=14pt]nebi idi. (meryem 41)

 

 

 


Ve iza düu ilellahi ve [size=12pt]rasulihı li yahküme beynehüm iza ferıküm minhüm mu'ridun (nur 48)

Aralarında hüküm vermesi için Allah'a (Kur'an'a) ve [size=12pt]resuluna çağırıldıkları zaman, bir de bakarsın ki içlerinden bir grup yüz çevirmektedir. (nur 48)

 

 

 

Ve kaler [size=12pt]rasulü ya rabbi inne kavmit tehazu hazel kur'ane mehcura (furkan 30)


[size=12pt]Resul, "Ey Rabbim! Kavmim şu Kur'an'ı terkedilmiş bir şey haline getirdi" dedi.  (furkan 30)

 

 

 

Ve ma kane rabbüke mühlikel kura hatta yeb'ase fı ümmiha [size=12pt]rasuley yetlu aleyhim ayatina ve ma künna mühlikil kura illa ve ehlüha zalimun (kasas 59)


Rabbin, ülkelerin merkezî yerlerine, kendilerine âyetlerimizi okuyan bir [size=12pt]resul   göndermedikçe memleketleri helak edici değildir. Zaten biz, halkları zalim olmadıkça memleketleri helak etmeyiz. (kasas 59)

 

 

 


ayetlerdende anlaşılacağı üzere indirilmiş bir kitap bulunan her resul bir nebidir. nebiler uyarıcı, müjdeleyici ve kitap sahibi.  resuller ise  kitap gönderilmemiş fakat nebileri(kitap gönderilenleri) doğrulayan özellikler verilmiştir. bütün peygamberler Allah(c.c.) ın resulüdür. bu resullerin içinde kitap gönderilmiş olan(nebiler) resullerde vardır. selam ile..



__________________
ne kadar hatırlanmak istiyorsan o kadar hatırla.
Yukarı dön Göster islamci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: islamci
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın İslamcı,

Sorduğum sorunun cevabını aldım.

Siz diyorsunuz ki nebi başka , resul başka.

Nebi kitap verilen peygamber.

Resul kitap verilmeyen peygamber.

Ancak nebi ler de aynı zamanda bir resul.

Yani peygamberimiz Hz. Muhammed  kendisine kitap verildiği için bir nebi. Aynı zamanda Resul.

Hz. İbrahim, hz.Musa, hz. İsa  da aynı şekilde nebi ve resuller.

Ama hz.Davud, hz. Süleyman, hz. Zekeriya, hz. Yahya , hz. yakup, hz.Yusuf  falan bunlar sadece resul, çünkü kitap verilmemiş.

Şimdi problem şurada,

Böyle bir resul geldiği zaman ben nasıl anlayacağım.

Örneğin ben çok dindarım. Böyle bir resule uymanın gerçek olması şartıyla işime gelmeyen hiç bir yanı yok.

Ama inanmakla saf yerine konulmadığımı, kandırılmadığımı, kullanılmadığımı nasıl anlıyacağım.

Dünya tarihinde örnekleri vardır bunun ben mehdiyim diye. Örneğin benim çocukluğumda (1960 lar)  yazlık bahçe sinemalarında seyrettiğim bir yabancı film vardı. Bu film aynı zamanda tarihi hakikattır. Sudanda Hartumda görev yapan ingiliz sömürge valisi GORDON paşa var. Sene 1885. Adam sömürge valisi ama insancıl, iyi bir insan. Halk seviyor.

Onun için ona müslüman olmamasına rağmen paşa diyorlar. Sempatilerinin göstergesi.

  Sudan da Kırsal kesim kabilerinden birinin başına bir adam geçiyor. Kendisini mehdi ilan ediyor. Epey kalabalık bir ordu topluyor. Hartumu kuşatıyor. Ele geçiriyor. Gordon Paşa bütün karizması ile halka hitap ediyor. Hem halk, hem isyancılar büyülenmiş gibi dinliyorlar. Ama isyancının biri tüfeğiyle GORDON paşayı vuruyor. Neticede ne oluyor. Bu mehdiyim diyen kişi de 1887 de ölüyor. 

Hani Mehdi idi. Mehdilik ne yaptın. Halkı kandırmaktan başka.

 GORDON u öldürdün, ingilizi attınmı. Hayır. İngiliz yine geldi. Bu sefer işi daha sıkı tuttu.

Reşat Halife 19 mucizesini buldu. Sonra ben resulum dedi. Belki Tucson da öldürülmesinin sebebi bu olabilir.  Yoksa Bilgisayarda çalıştım. Kur'anın şu özelliklerini ortaya çıkardım diye değil.

Şiddetin hiçbir çeşidini kabul etmiyorum. Şiddet savunma amaçlı olacak, nefsi müdafaa  veya vatan müdafaası olacak ve ölçülü olacak. Yani sana yumruk atan adama tabanca çekip öldüremezsin.  İşgalci ülkeden de olsa, parkta oynayan çocuğu, okula giden öğrenciyi, alış veriş veriş yapan sivili vb. öldürmeyeceksin.

Örneğin  Prof. Yaşar Nuri Öztürk. Kitapları ile o kadar hizmet etti. Ben Saadeti Ebediye kitaplarındaki ölçüden sonra Yaşar hocanın kitapları herhalde ortaçağ karanlığına göre rönesans.

Bu saadeti Ebediyye, internet ortamında var. Sağa bakma günah, sola bakma günah der. Garip bir şey söyler. Bu dediğim hadika da, İbni Abidinde, Fetavayı Hindiyyede yazılıdır gibi bir kaynak gösterir falan.

Neyse Yaşar hoca deseydiki , ben resulum. Anında tepki gösterirdim.

Adamın Kur'ana yaptığı hizmet resullük seviyesinde.

Gönlümüzdeki Kur'an sevgisinde, aklımızdaki Kur'an bilgisinde adamın çok büyük hizmetleri var. Adamın gerçek bir resul olduğunu bilsem ve bu gerçek olsa, ona resul muamelesi yapmamda nefsime zor gelecek hiç bir şeyde yoktur.

Ama adam bir çıplak uyarıcıyım dedi. İnsanlar tepki verdi. Burnu büyüdü dedi. Nefsaniyete ,kibire düştü dedi. Ama adam gerçek bir UYARICI yahu. Onun uyarıları sayesinde aydınlandık. Hala da Allah ile Aldatmak ve Küresel felaketler konusunda uyarıları var. Gazete yazıları çok güzel uyarılar.

Ama ben resulum falan demez. Allah katından görevlendirildim demez. Zaten ondan aldığımız Kur'an kültürü ile bunu yapmaz ve bizde bu kültür ile bunu redderiz.

Kendisini aklımızda ve gönlümüzde kabul etmemizin sebebi bilgisi ve hizmetleridir.

Bizim Mehdimiz de, İsamız da , Muhammedimiz de, Uyarıcımız da  Kur'andır. İlla insan şeklinde olacaksa bizim resullerimiz gerçek Kur'an bilginleridir. Onları  resul konumuna getiren gönlümüzdeki bilgilerine, hizmetlerine  ve kişiliklerine duyduğumuz  saygı ve muhabbettir.

Yoksa  bunların hiçbiri asla böyle bir iddiada bulunmaz.

Herkese selamlar.

 

 

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
HAKgelenek
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı HAKgelenek

selam.

Kurana göre Sadece Hud Salih ve Şuayb Resuldür ve kendilerinden nebi diye bahsedilmez ama vahye muhatap kılınmıştır,diğerleri Nebi Resuldür.

muhabbetle



__________________
Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Yukarı dön Göster HAKgelenek's Profil Diğer Mesajlarını Ara: HAKgelenek
 
malik bin nebi
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 24 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 439
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı malik bin nebi

akletmeden dinlemek

dinlemiş gibi yapmak

dinlemeden baş sallamak

kör sağı dilsiz olmak,

kur'an'a dedesinden geldi diye inanan,

incile dedesinden gelmedi diye inanmayan,

resul gelince nerden bilecem resul o diyen,

yanındaki resul dediği kur'an'ı  nerden biliyor??

yada yanındakine Allah'tan olduğu için mi inanır, yoksa

Allah'tan dedikleri için mi,

on tane katır yavrusununun arasına sal bir yavru katır daha

Sonra anasını sal bir diğer uca,

Ana katır yavru katırı anırmasından tanır,

Bir katır kadar bile değiliz,

Bırakın uzakta anıran katırı yanı başımızda mememize yapışıp süt emen katırın bile tüylerini sayar haldeyiz,

Sahi Allah'tan denilen kitaplar olmasa biz ne yaparız, hayatımız kaos mu olur, hayatımız anlamsız mı olur, yoksa fişimiz mi çekilir,

Peki, salih kıssasından fikirler çıkarmak mıdır salih amel, ıslah edici olmak ya da öğrenci evinde bulaşığı sıraya koymak mıdır,

Modern mealler vermek midir ıslah edici olmak, yoksa yolun ortasındaki cam şişeyi kaldırmak mıdır,

:)))))))

kusura bakmayın ama bunu söylemek zorundayım, bu konuda sözlerimi sakındıramıyorum, hani bir şarkı var bana bi koca lazım o da bu gece lazım. gugleye yazarsanız çıkar bir dinleyin:))), elçi gelsin diyen kardeşleri bu kilipte oynatabiliriz aslında, hak gelenek abi, seni halay başı yaparım bana bir elçi lazım o da bu gece lazım :))))

elçi gelmez diyen kardeşlerde,elçi gelir giyen kardeşlerden pek bi farkı yok, :))) gerçek kur'an bilginini tanıyıp tanımama konsunda sorun yaşamayan arkadaşlar gerçek elçi sahte elçi nasıl ayırt edeceği konusunda sorun yaşayacaklarmış:)))

 

yaw kusura bakmayın ama siz dalgamı geçiyorsunuz kuzum,

What is matrix.

ne biriler gelip seç bakalım kırmızı hap mavi hap biri fun ku öteki güreş hapı diye bize bunları öğretecek,

nede yatcaz kalkcaz yatcaz kalkcaz güneş doğacak,

 

Esenlik Dilerim Rabbimizden

Yukarı dön Göster malik bin nebi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: malik bin nebi
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

 

Selam Hakgelenek kardeşim,

elimizde kıyamete kadar korunacak vahiy olan Kur'an var.

Şu anda dünyada bu vahiydir diyeceğimiz tek kaynak vardır. Kur'andır.

Yahudilerin Tevratı, Hristiyanların incili  bunlar vahiy ortamından ilham alarak işte havarilerin, din adamlarının yazdıkları şeyler. Direk vahiy değil, ama kaynağı vahiy ortamı. İşte adam hz. isadan duyduğunu yazmış, hz. Musadan duyduğunu yazmış.

İçinde yazılanlara saygım da var, islamın ruhuna uygunluk prensibi dahilinde  inancımda.

Ama Kur'an gibi doğrudan Vahiy de değiller. Bunu zaten hristiyanlar da, yahudilerde söylüyor.

Şimdi siz dünyada ki, kıyamete kadar korunacak, tek tanrı sözünün üzerine , gerçek vahiy in üzerine , Allahtan vahiy alacak birinin gelebileceğini söylüyorsunuz.

Bunu Kur'andan ben sizin gibi çıkaramıyorum ama Benim açımdan gerçekten doğru bir resulun gelmesinde de  hiç bir mahzur yok.

Ama bunu inanç konusu yapmam.

Allah ile aldatan yeterince şarlatan var.

Bir de vahiy aldığını iddia edenler çıkarsa halimiz nice olur.

Bu vahiy alma olayı öyle ucuza gidebilecek bir şey değil. Gerçek olmadan böyle birşey iddia etmek, Allah katında ŞİRK ve sonsuz cehennemlik suç. Ama bunu ucuza kullanabilecek şarlatan da, ona inanacak aptal da bol bu ülkede.

Ben ilhama, rüya ya bile ihtiyatlı yaklaşırım.  

Yani altıncı his kabilinden gelecekteki bir sevinç veya sıkıntı insana rüyalar vasıtasıyla hissettirilebiliyor.  Buna kendi hayatımızda veya başkalarının hayatında şahit olduğumuz olaylar var.

Ama ben Allahın öyle kuluyum ki her şey sadık rüyalarla, ilhamla gönlüme doğar falan. GEÇİNİZ bunları.

Yani diyorum ki böyle bir inancın, yararından çok zararı olur.

Saf temiz insanları kandıran yeni şarlatanlar türetirsiniz.

Dünyada Kur'an dururken, zaten din bilginleri insanları Kur'an ile sürekli uyarıp dururken,

Aydınlanmak istiyene, arınmak istiyene her türlü imkan varken,

Ayrıca Vahiy alabilen bir insan resulun geleceğinede , gerekliliğine de  inanmıyorum.

Herkese selamlar.

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Malik bin Nebi,

yazdıklarınız bir derde merhem olmuyor.

Elbette ben müslüman bir toplumda doğdum. Müslümanım. Elbette Kur'anı referans alacağım. Bunlar zaten ceteris paribus.

Zaten bir inanç konusu,Resul gelecekmi gelmeyecekmi gibi bir konuyu  Kur'anda var mı veya yok mu diye  tartışıyoruz. Müslüman olan ben, müslüman forum arkadaşlarımla müslümanlığı ilgilendiren bir konuyla uğraşıyoruz yani, hristiyanlığı, budistliği değil.

Pariste de doğabilirdim. O zaman incili referans alabilirdim.Tartıştığımız konular farklı olurdu.  

Çinde de doğabilirdim. Pigmelerin arasında da.

Sonuçta nerede doğsak bize işletim sistemi olarak oranın kültürü yükleniyor. Aynı bilgisayarlar gibi. Kimine Windows, kimine Linux , kimene Mac Os yükleniyor.

Beşeri sistemlerde bu daha çeşitli. Kimine hristiyanlık, kimine Müslümanlık ayrıca fransızlık, almanlık, araplık, türklük vb. yükleniyor. 

Tartıştığımız konular falan buna göre oluşuyor. Sonuçtada İslam benim doğuştan gelen bir özelliğim. Değiştirdiğim, değiştirmeyi düşündüğüm bir özellik te değil. Yani Roger Garaudy nin durumunda da değilim. Doğuştan gelen Hristiyanlığını, sonradan özgür iradesi ile kabul ettiği Müslümanlıkla değiştirmiş konumunda da değilim.

Sonuçta benim ve tartışan arkadaşlarımız için Allahın varlığı, İslamiyetin gerçekliği, Hz. Muhammedin peygamberliği , diğer peygamberler , Kur'anın ayetleri falan doğru kabul ettiğimiz bir veri. Yani Ceteris Paribus.

Yoksa bunlarda tartışılabilir. Gençliğimizde tartıştığımız da oldu.

Ama biz İslam kümesi içindeyiz. İslam kümesinin elemanlarını tartışmıyoruz da Çok çok bir alt küme içinde a elamanı olabilirmi olmazmı bunu tartışıyoruz. Konumumuz budur.

Benim çok yobaz zamanlarım da oldu. Çünkü yanlış kitaplar okumuştum.

Ateist de oldum. Çünkü Sosyalistler adeta yalancı cennet vaad ediyordu.

Deist te oldum. Dindarların zihniyetine bakıyordum. Hadi Allah olsun ama insanlardan bunların yaptığını falan istemiyordur dedim. 

Hiç bir şeyi kolay kabul etmedim. Her zaman şüphe içinde oldum.

Herzaman De Omnibus Dubitam -( Her şeyden şüphe et )  modunda oldum. Araştırıcı karakterimin temelinde bu felsefe yatar.

Her çeşit renge boyandım. Aradım, araştırdım.

Ama hiç bir zaman Kur'ana ve islamiyete bu kadar yakın olduğum bir dönem olmadı.

Kendimi din konusunda  bu kadar bilgili ve bilinçli hissettiğim bir zaman da olmadı.  ( Tabii Arapçayı da öğrenmem gerekiyor. Çünkü oradaki portlar açık. Orası aşil topuğu. )

Bizim gençliğimiz 12 Eylül öncesi dönemlerdi.

Bizler çok kötü zamanlar geçirdik. Ama dert değil.

Çünkü iyi kaptanlar, fırtınalı denizlerde yetişirler.

Ben çok okurum. Çok ta Açıkoturum ve belgesel seyrederim.

Varmı bize yan bakan diyeceksem Yaşar Nuri  vb.  okurum.

Varmı bana yan bakan diyeceksem Turan Dursun, İlhan Aksel vb, Saadeti Ebediyye okurum. Niye çünkü bu bir güvenlik felsefesi. Çünkü Hacker lık ta, Askerlik, polislik te  saldırı kaynaklarıyla uğraşırsın değilmi. Saldırı buralardan ve bunun gibilerden geliyor. Sen de onların tezlerine karşı antitezlerini oluşturacaksın ki gelişesin. Açıkları kapayacaksın.

Dikkat edersen gelişmiş ülkeler bunu yapıyor.

Ayrıca sürekli aktif olmalısın.

Aynen meyve gibi olgunlaştığın gün çürürsün. Oldum demek öldüm demektir benim anlayışımda.

Ben böyle bir ruhla her konuda araştırıyorum. Bu bana heyecan veriyor.  

Amacım fikir mücadelesidir. Ego değil.

Yaptığım katkıdır. Sizden de katkı bekliyorum.

Benim görüşüme göre Kıyamete doğru resul gelse ne, gelmese ne. Ama böyle bir inancın  islama ve islam toplumuna pek hayrı olmaz. Doğrudan apaçık olmayan şeylerden çıkan inançlara hep mesafeli durmuşumdur.

Beni de eleştirdiniz, Hakgeleneği de.

Tamam var ise siz de görüşlerinizi söyleyin.

Forumda beni en sinir eden şey

 benim görüşlerime karşı olan görüşler değildir.

Saçma sapan (biraz takdire bağlı olmakla birlikte) ( hani heyyo lar, Allah Ahmeddir tipi görüşler)  görüşler de değildir.

Kestirip atan görüşler de değildir.

Bir şey söylermiş gibi yapıp bir şey söylemeyen, veya söyleyeceğini açık açık söylemeyen, bir iki geniş anlamlı ayetin arkasına sığınıp bir şeyler ima eden görüşlerdir.

Bunların foruma katkısı yoktur.

Bizler bu foruma katkı sağlamak için giriyoruz.

Lütfen sizde katkı sağlayın.

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
islamci
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 03 haziran 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 292
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı islamci

gelecek olan resul kuranda özellikleri mevcut. Allah(c.c.) ın kanununda bir değişiklik bulamazsın. hani muhammed yetim ve okuma yazma bilmeyen biri idi. hani hükümdarların oğulları olmayan ve halkın içinden olan bir resul. mazlumların resulü. kendilerine dünyada verilenler(zenginler) hemen yüz çevirecekler.

__________________
ne kadar hatırlanmak istiyorsan o kadar hatırla.
Yukarı dön Göster islamci's Profil Diğer Mesajlarını Ara: islamci
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

sayın islamcı arkadaşım,

şimdi şöyle düşünelim, Sünni ve Şii kesim. Her ikiside peygamberliğin bittiğini söyler. Bu konuda nebi resul ayrımı falanda yapmazlar.

Ama sünni kesim. Hz. İsa gelecek der. Hz. İsa yeni bir peygamber değil, zaten peygamber,Allah katında sağ ve diri, görevini tamamlamaya gelecek.Tamamladıktan sonra da ölecek.  Bununla Ahzap 40 la çelişkiden kurtulur kendince.

Şia ise hz. Mehdi. Zaten 12. imamdır. İmamlık zaten peygamberlik değildir, Hz. Muhammedden sonra en yüksek makamdır. Velayet makamıdır.  İranda ezanlarda hayya es salah dan önce Eşhedü enne Aliyyün Veliyullah derler. Yani ben Hz. Alinin Allahın Velisi (dostu) olduğuna şahadet ederim lafı vardır. Bu 12 imamın hepsi Allahın velisidir. Nasıl Sünnilerde Hilafet makamı varsa, şia dada Velayet makamı var. Adam diyorki  ben, peygamber, resul falan geleceğini iddia etmiyorum. Yine Allahın Veli kullarından zaten 11. imam hz. Hasan-ı Askerinin, çocuğu olarak ve 12. imam olarak dünyaya geldi. Şu anda Allah katında sağ ve diri. Kıyamete doğru yine gelecek ve görevini tamamlıyacak diyor.

Sizde diyorsunuz ki Kur'anın bütünlüğü açısından , bazı ayetlerden edindiğim bilgilerle , böyle bir sonuca varıyorum. Bir resul bekliyoruz.Kıyametten önce gelecektir.  Diyorsunuz.

Doğru olabilirsiniz de, olmayabilirsiniz de.Ayrıca Bu forum başlığındaki bütün yazıları ve dayandığınız ayetleri falan teker teker, tekrar okuyacağım.

Ben Kur'an dan dayanak almayan zayıf hadislere dayanması nedeniyle Hz.İsa ve Hz.Mehdi  görüşlerine katılmıyorum. Bu arada hadislerle ilgili görüşlerim için  ilgili link. Tekrara düşmek istemiyorum.

http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=4854&PN= 0&TPN=18

 

Ben şimdiye kadar sizin gibi bir şey iddia eden fikirleri , Rahmetli Reşat Halife ve onun resul olduğunu iddia eden Edip Yüksel de gördüm.

İyi adam bir hizmetler yaptı ama sonunda saçmaladı diye düşündüm.

Yani bu fikirlere hiçbir  sünni, şii, zahiri ve batını mezhepte rastlamamışım. Belki siz doğrusunuz dur. Belki de her kelimenin üzerinde değişik yorumlar yaparak değişik bir neticeye varıyorsunuz. Belki biz alışkanlıkların, koşullanmışlığın tesiriyle farkında olmadığımız zihni bir tembellik içinde de olabiliriz.

Size şöyle bir soru sorayım.

Mesela Ahirette zebaniler günahkarlara – size hiç uyarıcı gelmedimi diye soracak. Tamam.  Ama bu günahkarların hemen kıyamet öncesi günahkarlar olduğunu nereden biliyorsunuz. Yani bunu Osmanlı döneminde  günahkar yaşamış bir müslümana da soramazlarmı.  Şimdi bu devirde günahkar yaşamış bir adama soramazlar mı yani. Bu günahkarlara Hz. Muhammed  uyarıcı değilmi yani.

Bunca Diyanet teşkilatı, Tv de dini programlar. Arkadaş nereyi açsan hoca var. Soru cevap programları falan Ne güzel. Bunlar uyarıcı olamıyormu. Bunca anlatıma rağmen bu insanlar ama şöyle, ama böyle dinin bir tarafından tutamıyorlar mı?  

Sonuçta Herkes kendi dinine göre, kendi uyarıcısıyla hesaba çekilecek.

Sizin anlayışınızı  kesin reddetmemekle birlikte  bu konuyu tam bir araştırmayla çözünceye kadar ihtiyatla yaklaşıyorum.  (19 mucizesinde yaptığım gibi, Bakara 282 ye kadar tevbe suresinin son iki ayeti Kur'an dan olmayabilirdi (şüphe hali). Bugün böyle bir düşüncem yok. )

Herkese selamlar.

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
malik bin nebi
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 24 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 439
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı malik bin nebi

Sayın Malik bin Nebi,

yazdıklarınız bir derde merhem olmuyor.

Sayın Saffet Metin,

1- Yazdıklarımın merhem olabilmesi diye bir şey söz konusu değildir kimse kimseye merhem olamaz Allah bile bize bir şey yapamaz, bir önceki yazımda buna değinmiştim, iş sen de biter sen derdini biliyorsan merhemini de zaten bulursun, anlamalarda  özne anlatan taraf değil dinleyen taraftır,

2- Yazdıklarımın merhem olabileceğini varsayarsak merhem olabilmesi için, benim merhemimin  sizin derdinize göre  olması gerekir, yazdıklarımla dertleriniz örtüşmüyor olacak ki yazım derdinize merhem olamamıştır deriz bu durumda da benim tezgahım cici sizin tezgahınız kötü diye bir şey de yoktur, böyle bir gerçek vardır,  bu sizin kötü benim iyi olduğum anlamına da gelmez.Ayrıca ben hastalığın değil hastanın olduğuna inanırım dolayısıyla.Her bir insan benim için ayrı bir derttir, ama isa'nın dediği gibi her günün derdi kendine yeter, ben kendi derdime yetmeye çalışıyorum sadece.

Elbette ben müslüman bir toplumda doğdum. Müslümanım. Elbette Kur'anı referans alacağım. Bunlar zaten ceteris paribus.

Müslüman toplumda doğmadınız efendim, müslüman kelimesini, islam kelimesini, kurumsallaştırıp yerleşik bir din haline getirdiğiniz zaman otamatikman donuk bakmaya başlarsınız,

Zaten bir inanç konusu,Resul gelecekmi gelmeyecekmi gibi bir konuyu  Kur'anda var mı veya yok mu diye  tartışıyoruz. Müslüman olan ben, müslüman forum arkadaşlarımla müslümanlığı ilgilendiren bir konuyla uğraşıyoruz yani, hristiyanlığı, budistliği değil.

bakın aynı hataya düşüyorsunuz dini sosyal guruplar olarak değerlendiriyorsunuz, budsit toplumda doğan bir budist o hali ile müslüman , müslüman toplumda doğan kur'an'ı referans alan bir müslüman da müşrik olabilir,dediğim gibi hastalık yoktur hasta vardır, ki bu mantığın adamlarına Rabbimizin ne sizin kuruntularınızla ne de ehli kitabın kuruntuları ile diye başlayan hitabını hatırlayınız,müslümalığı gerçekleri olmayan tasavvurlar ilgilendirmez kanaatindeyim,ki gerçeği olmadan tasavvuruda olamıcaksa sadece kurgu olur o da ayrı bir mesele

Pariste de doğabilirdim. O zaman incili referans alabilirdim.Tartıştığımız konular farklı olurdu.  

Çinde de doğabilirdim. Pigmelerin arasında da.

Sonuçta nerede doğsak bize işletim sistemi olarak oranın kültürü yükleniyor. Aynı bilgisayarlar gibi. Kimine Windows, kimine Linux , kimene Mac Os yükleniyor.

 

Saffet Metin, ( insan ) siz bu değerli varlığı dış etkenlerin mahkumu  halinde düşünürseniz en başta donanımlı ve imkanlı yaratılan insanı esaret boyunduruğuna sokarsınız ki isterseniz Allah kuran resul iman edin bunların bir önemi yok,  kusura bakmayın lütfen yanlışda anlamayın diğer paragraflarınıza yazamıyacağım zira, meseleyi temelden ele alış şekillerimiz farklı insan hakkında düşünmenizi tavsiye ederim doğuştan müslüman doğuştan hristiyan ne yüklersen onu alır vesaire,  benim bilgi ile çok fazla işim yok, bilgi edinilir ama bilinç öyle değildir, veri gerçeğine uygun ise bilgidir, ve bilgide denetlenebilirlik esastır ve iman dediğiniz noktada denetleme sahası yoktur, gayp olan Allah'ı zahir olan hayata ortak etmem bu hayat benim, Arşında rahatsız etmeden adamlığımı yapmaya çalışırım, eldeki verilerin ne gerçeğini ne de sahibini denetleme imkanımız da yok.

 

Teşekkür ederim, benden bu kadar, ne de olsa herkes kendine göre bir elbise giyindirir, Allah'ı görse büyülenmişim diyen adam ile Allah'ı görmeden büyülenen adam arasındaki fark Allahları değil kendileridir.

 

Esenlik dilerim Rabbimizden

Yukarı dön Göster malik bin nebi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: malik bin nebi
 
hakka dogru
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 04 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 78
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hakka dogru

 Selam

Ve ma kane rabbüke mühlikel kura hatta yeb'ase fı ümmiha [size=12pt]rasuley yetlu aleyhim ayatina ve ma künna mühlikil kura illa ve ehlüha zalimun (kasas 59)


Rabbin, ülkelerin merkezî yerlerine, kendilerine âyetlerimizi okuyan bir [size=12pt]resul   göndermedikçe memleketleri helak edici değildir. Zaten biz, halkları zalim olmadıkça memleketleri helak etmeyiz. (kasas 59)

  Bana veya Filistine Resul gönderilmedi.Ben veya Filistin  sorumlu muyuz?

  Kuran var ya diyorsanız ben eskiden olduğu gibi kanlı canlı Allahın adaleti gereği Resul istiyorum.Bu yoksa ya adalet yok ya resul yoktur.

  Ya da Resul(ler) vardır olmalıdır diye inanacağız.Başka yol var mı? Bence herdevir her medeniyette (eskimo aztek inka v.s) resul vardı ve varlar?

  Mekke dönemi gibi inanıp inanmamak serbest.

 



__________________
İlim Çinde de olsa alınız.
Yukarı dön Göster hakka dogru's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hakka dogru
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats