HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: AYET OKUMAK - Ali Aksoy Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Anadoluda ona Kuran okumak, sure okumak derler. Bizim Kuran’ı yani “okunan”ı okumayı unutuşumuz çok eskilere dayanır.

Kuran’ın ayet dizininin “oku” diyerek başladığına inanırız da, onu okumayız. Okuduğumuz şey; arap harflerinin bir araya gelmesinden ibaret bir söz yığınıdır. Anlamını bilmeden söyleriz, anlamını bilmeden dinleriz. Büyülü, tılsımlı, sihirli sözcüklerdir. Kayıp eşyaların bulunmasında, hastalıkların şifasında, kapanan kısmetin açılmasında, bozulan ekonominin –biz yapar olduklarımızı değiştirmediğimiz halde – düzelmesinde ve bilhassa ölmüşlerimizin ruhlarının ferahlamasında pek istifade ederiz ondan. İçimizde anlamını bilmeden okumaya ve anlamını bilmeden dinlemeye “ziyafet” diyenlerimiz de vardır.

Alemlerin Rabbinin muhataplarının öğüt alması için indirdiği ayetleri “namaz”da üstelik yine anlamını bilmeden O’na geri okumamızdan da herhangi bir kuşku duymayız.

Dirilerin uyarılması için indirilen Kuran’ı kendimizden uzaklaştırarak Kuran’daki tabiriyle “diri” olmadığımızı ikrar ederiz. Çünkü O eğer kulak verirlerse ancak dirilere fayda sağlar.

Her sene kadir gecesini kutlarız da, o Kuran bize bir kez olsun inmiş mi inmemiş mi, ilgilenmeyiz.

Birimiz birimize, anlamı bilinmeyen bir dilde öğütte bulunsa buna güler, dalga geçeriz ama Allah’ın “alemler için bir öğüt” olarak nitelediği Kuran’la ve bilmediğimiz bir dille bize “öğüt” verdiğine iman ederiz.

Tapınaklarımızda ayinlerimizin ve tozlu rafların en yüksek yerlerinin vazgeçilmezidir Kuran…

Onu anlamını bilmeden okumak, hatta ona dokunmak için elimizi ayağımızı yıkarız da, onu kavramak için hangi pisliklerden nasıl arınacağımızı hiç bilmeyiz. Allah’ın “Beyt ehlinden / müminlerden” giderdiği pisliğin, yıkanmakla keselenmekle geçebilecek bir şey olmadığını henüz öğrenememişizdir. Vücuduna dövme yaptırana kasıla kasıla “senin guslün kabul olmaz” deriz ama, aklını ve vicdanı gerçeğe kapatanların “idrak” ve “iman” kirinin nelerin kabulüne mani olacağından habersizizdir.

İşte bütün bunlar aslından devşirilmiş “İslam” adlı dinin bağlılarının modern görünümüdür. Onun için biz ona “İslam” demiyoruz. Kuran’da anlatılan “İslam” ile halkın bilip inandığı “İslam”ı keskin hatlarıyla birbirinden ayırıyoruz. Kavram kargaşasına düşmemek için halkın “İslam” dediğine biz “gelenek dini” veya “atalar dini” diyoruz.

Kuran’daki islamın öğrenilmesi, önce Kuran’a bakış açımızın düzeltilmesiyle başlamalıdır.

Kuran, tılsımlı, şifreli, sihirli sözlerin ardı ardına dizildiği bir şiir değildir. Kuran, ayetlerden / delillerden oluşan bir yaşama ve anlama biçimidir. Bir öğüttür. Doğruyu eğriden ayıran, bu bilgiyi öğreten bir Furkan’dır. Akletmede zaafa düşen sözde akıl sahiplerinin hastalıklarına bir şifadır. Muhataplarına öyle sorular sorar ve sordurur ki, onları büyük bir şaşkınlıkla düşünmeye sevk eder. Onlarda bir “Karia”ya bir “Şok”a sebebiyet verir.

Biz hanifler; gelenek dininin bağlılarına ve onların alimlerine “zor sorular” sormayı Kuran’dan öğrendik. Çünkü o bizim için bir ayettir, bir delildir.

Kuran okumak onun sözlerini tekrar etmek değil, ayetlerini yani getirdiği delilleri idrak etmektir.

Kuran’a göre, yerler ve gökler Allah’ın ayetleriyle / delilleriyle doludur. Peygamber’den   mucize isteyenleri ayetlere yönlendirerek hakiki mucizeyi işaret eder. Hoş, Allah’ın Hz. Peygamber’e “indirmediği” mucizeyi kendisinden sonra yaşayanlar indirivermiştir ama hakiki mucizeye hiçbir zaman vakıf olamamışlardır.

Çünkü hakiki mucizeye şahit olmak için okumak gerekir. Kuran okumayı, bir sayfada yazılı metinleri okumak zannedenler, yerlerin ve göklerin ayetlerini de bu denli basit okurlar.

Şu kınadığımız “gavur” bile yerlerin ve göklerin ayetlerini bizden iyi okumuştur ve okumaktadır. İlimde, fende geldikleri muciz yani aciz bırakıcı nokta, hakiki mucizeye şahit olmak için okudukları kevni ayetlerden yani yaratış ayetlerinden gelmektedir.

Kurdu, kuşu, böceği, ağacı, dalı, çiçeği, toprağı, güneşi, ayı satır satır okuyor, idrak ediyorlar. Onların bu okuyuşları onları gerçeğe teslim olmaya zorluyor. Gerçekle haşır neşir oluyorlar. İçlerinden vicdan, ahlak ve akıl sahibi bulunanlar hakiki bir “iman” / “eminlik” ile yaşayıp, göçüp gidiyor. Gerçeği gördüğü halde “bilerek” inkar edenler, akıllarını, fikirlerini gerçek yerine kendilerinden hiçbir farkı bulunmayan beşerin yorumlarına, talimatlarına, uydurma söz ve inanışlara teslim edenler “akıl müsrifleri” olarak inkarcılar hanesine yazılıveriyor.

Kuran, ilmine çok güvenen sözde alim sıfatlı akılsızların durumunu “Yahudi alimlerini” betimlerken “kitap yüklü eşeğin durumuna” benzetir. Gerçekten onlar, sırtına kitap yüklenmiş eşekler o kitaplardan ne derece nasiplenmişse o derece nasiplenmişlerdir. Onların okuyuşları da, hurafeye ve dogmalara boğulmuştur.

Vahyi ve okumayı, iki kapağın arasına sıkıştıranlar, canlı cansız her şeyi konuşturan Allah’ı susturabileceklerini zannedenlerdir. Her an yeni bir yaratışta olan Rabb, her an yeni bir vahyediştedir. Gerek ki, hakkını vererek okuyan bulunsun.

Ali Aksoy – 02.06.2010



__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Sayın Ali Aksoy,

Makalenizin Edebi yönüne söyleyecek bir sözüm yok ancak içerik olarak var.İmza olarak kullandığınız Enam 156 ile yazdıklarınızın anafikri çelişmiyor mu?

Saygılarımla...
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam UlulEbsar;

Doğrudur, ilk bakışta bu bir çelişki arzeder. Ancak, Enam 156'yı öğrenebilmem için önce Kuran'ın anlamını merak etmeli ve irdelemeliyim.

Kuran, kendisi hakkında üretilmiş yanlış tasavvurların panzehiridir. Toplumumuzun aklını ve vicdanını hür bir biçimde işletebilmesi için öncelikle  Kuran hakkında edindiği yanlış tasavvurlardan kurtulması gerektiğine, bunun için de öncelikle Kuran'ın -bilebildiğimiz kadarıyla bile olsa - manasını öğrenmesi gerektiğine inanıyorum.

Ya değilse, Kuran'ın bu gün yaşayan beşer için bağlayıcı bir nitelik arzetmediğine olan inancımı, Enam 156 gibi ayetleri delil getirerek daha önceden izah etmiştim.

Eleştirin için teşekkür ederim.

Esen kal.


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Saygıdeğer Ali Aksoy,

Kuranı yani Vahyi anlamanın yolu İNSanı anlamaktan geçiyor.

Daha doğrusu Evreni,İnsanı ve Vahyi anlayan Ed Dini dosdoğru yaşayandır.

O nedenledir ki Kuranda RaBBimizi en iyi "Bilim Adamları"nın veya İlim sahiblerinin anlayabileceğini ve "O"nun Sanatını hakkıyla ve hayranlıkla taKDiR edeceğini, bunun sonucu "O"nu teSBiH edeceğine dikkat çekiyor.

Ali Aksoy Yazdı:
Kuran, kendisi hakkında üretilmiş yanlış tasavvurların panzehiridir. Toplumumuzun aklını ve vicdanını hür bir biçimde işletebilmesi için öncelikle  Kuran hakkında edindiği yanlış tasavvurlardan kurtulması gerektiğine, bunun için de öncelikle Kuran'ın -bilebildiğimiz kadarıyla bile olsa - manasını öğrenmesi gerektiğine inanıyorum.

Panzehir olduğu bir gerçek ancak "Engerekler" Panzehiri "meal" adı altında sürekli denetim altında tutuyorlar.

Hatta son günlerde Ateist olmak istiyorsan Kuran Meali oku" kampanyası başlatılmış durumda.

Kuran Kavramları ile ilgili bir ön hazırlığı ve alt yapısı olmayanın,
Kuranı Türkçe "anlayarak" okumaya başlamasının gerçektende ciddi mahsurları olduğunu bizzat Ateist forumlarda müŞaHaDe etmiş bulunuyorum...

Peki ne yapmalı "Saf" ve Temiz yürekli insanlarımız?

Şu bir gerçek ki Halkımızın okuma kültürü yok...Kulaktan dolma Hurafeler ve Gelenekleşen Din anlayışı ile bir ömür tüketiliyor.

İlmihal Bilgi!leri ile ZEHİR atar damara veriliyor,Tarikatlar ve sözde Tasavvuf ile ikinci kez toplar damardan zerk ediliyor.
İnsanların,dolaysı ile de toplumların Ciğerleri yanıyor...

"Yanlış Tasavvur" demişsiniz...Çok yerinde bir TeSBit ...Asıl mesele nedir biliyormusunuz?

"Allahı zihinlerde Tasavvur etmek"...

Onu zihninde "canlandıran" kaybeder.Çünkü O ZATen Hayydir.


Hayy-ul Kayyum olan Rabbi insanlarımız,

"Göklerde oturan Aksakallı bir Dede" olarak hayal ettiği için bir türlü

Evreni,İnsanı ve son olarak da Vahyi anlayamıyorlar.

Onu ancak Temiz olanlar OKUyabilir.


 
not:
Başka bir başlıkta "MÜslüman olarak Doğmak" konusunu siz ve diğer değerli dostlarla tartışmak isterim...
Henüz konu açma hakkına sahib değilim.

Acaba insan gerçekten "teSLiM" olarak mı doğuyor?
Yoksa bu bir büyük yanılgı mı?TeSLim edilen/olunan nedir?
gibi sorulara beraber cevap aramaktan mutluluk duyarım.


Saygılarımla...

Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
cin13
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 23 ocak 2007
Gönderilenler: 385
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı cin13

Merhaba Metahan Bey,

Hem Rab'ı en iyi bilimadamlarının anlayabileceğini söylemek hem de haddini bilmez ve yetersiz görmek. Hangisi?


__________________
Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Yukarı dön Göster cin13's Profil Diğer Mesajlarını Ara: cin13
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam UlulEbsar;

"Ateist olmak istiyorsan Kuran meali oku" deniyor demişsiniz.

Ben bu kampanyayı çok sevdim.

Acizane bendeniz, "ben ateistim, deistim, şuyum, buyum" diyerek mevcut dogma ve önyargılardan sıyrılarak alemi ve hadiseleri sorgulamaya başlayanları, ezbercilerden daha çok müslüman görüyorum. Yeter ki, bir ön yargının yerine bir başka ön yargıya teslim olmasınlar.

Bu forumda daha önce de çeşitli vesilelerle, "Soru sormak aklın dindarlığıdır" sözünü kullanmıştım.

Hiç bir kuşu uçtuğu için, hiç bir balığı yüzdüğü için kınayamayacağım gibi hiç bir insanı soru sorup, sorguladığı için kınayamam.

Hangi grup yaratılışı izliyor ? Hangi grup bunun gereğini ikame ediyor ?

Bırakınız insanlar Kuran mealini de okusunlar, Turan Dursun'u da...

Yeter ki, akıl çarklarının dişlileri arasına sıkışan "çelişki" ve dogmalardan  arınarak gerekirse doğrunun doğruluğunu tekrar kanıtlasınlar. Bu şahitliktir. Bu tanık olmaktır. Bu "bilerek" yaşamak, "bilerek" ölmektir.

Kendisini materyalist ve ateist olarak tanımlamalarına rağmen evrim düşüncesini kanıtlamak veya bu konuyu araştırmak için bile olsa "yeryüzünde gezip dolaşarak Allah'ın ilkin yaratmaya nasıl başladığına" bakan insanları saygıyla anıyorum.

Ali Şeriati'nin de tespit ettiği gibi, gelenekselleşmiş, tabulaşmış her türlü dini inanışı kastederek "Din halkın afyonudur" diyen Marks ve takipçilerini bu tespitleri nedeniyle saygıyla anıyorum.

Kuran'ı, vahyi, alemi okumak için "temiz" olmak gerekir, doğrudur.

"Temiz akıl sahibi" nasıl olunur ?

Akletmeye mani olan her türlü içselleştirilmiş dayatmadan arınarak.

Bu arada aklı da vicdanın denetimine alarak.

Akıl, hedefe eriştirecek en zekice, en ucuz, en kestirme, en güvenli yol ve yöntemleri bulup ortaya çıkardıkça bunların bir çoğunu "Bu insani değil, şu ahlaki değil" diye ayıklayarak....

Akıl ahlakı öğretmez. Ahlak ta akıl erdirmez. Akıl, şoförü vicdan / adalet / ahlak olan bir araç olduğunda ve vicdanın sevk ettiği istikamette hiç bir engel, hiç bir dogma, hiç bir tabu, hiç bir sahte tanrı tanımadığında kişi insan ve dolayısıyla müslüman olur.

Soru sormak aklın dindarlığı ise, akla seyislik etmek de vicdanın dindarlığıdır.

Bunların hepsi birer eylemdir. Adını bizlerin ve atalarımızın koyduğu tanımlamaların hiç bir önemi yok. Bu şekilde yaşayan bir insanın kendi kendisine ateist demiş olmasının veya başkalarının onu öylece tanımlamış olmasının ne önemi var ?

Bence müslümanlık, sadece Allah'ın varlığını ikrar etmek değil, gerektiğinde onu sorgulamaktır.

"Eğer Allah'tan başka ilahlar olsaydı her biri yarattıklarını peşine takar ve arşın sahipliği için bir yol arardı" demektir müslümanlık.

Doğup batanları sevmemek ve Rabb bellememektir müslümanlık.

Yaratan yaratmayan gibi olur mu demektir,

"Büyük bir ahlak üzerinde" olması gereken Peygamber'e isnad edilen saçma yakıştırmaları ölüm tehditleri altında elinin tersiyle itmektir.

Allah kötüyü emretti diyene, Yaratan kötüyü emretmez demektir.

Allah sustu ve artık kıyamete kadar konuşmayacak diyene, canlı cansız her şeyi konuşturanı sen mi susturacaksın demektir.

İster ateist desinler, ister deist, ister şu, ister bu...

Her türlü korkudan arınmak ama gökyüzüne baktığında "Rabbim sen bunları boşuna yaratmadın" diyerek "ahir" hakkında endişelenmektir.   

Her doğan insanı sıfır çizgisinde var eden Allah yüceler yücesidir. Müslümanlık önce yeniden doğmak ve akla ve vicdana yönelen her dayatmadan arınmaktır. Sonra sana / insana bilmediğini öğretecek gerçeğe ön yargısız olarak teslim olmaktır.    

Esen kal.

 


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Sevgili Gökhan bey,

Ben bir Görüş sahibi olarak "UlulEbsar" mahlasını seçtiğim için onunla seslenilmesini tercih ediyorum.İstiyorum ki arasırada olsa yakaladığım "Gerçekler" ile hatırlanayım.Metehan ismi ile değil.
Özel den görüşme şerefi ile beni onurlandırırsanız o başka...

Ben bilim adamlarının "haddini bilmez" olduğunu nerede/ne zaman iddia ettim acaba?
bir grubu itham etmekten uzak durmayı tercih ederim.

Ve aslına bakarsanız "Din adamı" sıfatına olduğu kadar "Bilim adamı" sıfatına da karşıyım.
Ancak ihtiyacımız olan Bilimle uğraşan ve halkın hizmetine Teknoloji olarak sunan ADAMlar.

Sevgi ile...


Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Sayın Ali Aksoy,

Belirttiğiniz görüşlerinizde benim bakış açıma paralel düşünceler var.

Aslına bakarsanız kişinin kendisini nasıl ve ne olarak tanımladığı tamamı ile Bilinç düzeyi ve Farkındalık ile ilgili.

Herşeyden önce İnsanın-doğru veya yanlış-kendisini/benliğini tanımlayabilmesi dahi önemsenmesi gereken bir fiil/konum.

Kendini Ateist olarak tanımlayanların reddettiği aslında ATALARININ DİNİ

o bakımdan onları yadsımak ve kınamak anlamsızdır.

Onlar Rivayet ve gelenekler dinini Red ediyorlar.Kuran ise onlara sesini duyuramıyor.Uzaklardan zayıf bir ses gibi geliyor onlara...
Çünkü önlerinde ve arkalarında setler var...Yasin 7-8

Ateizim,Deizm,A-gnostizizm ve Panteizm...daha nice tanımlama batı kaynaklı olduğundan olsa gerek,bizim insanımızın Bilmeden yaşadıkları BİLİNÇ Düzeyleridir.
Bunlardan bir veya bir kaçını "müslüman doğanlar" hayatlarının bir döneminde fiili olarak yaşamaktalar zaten...
Bu farkında olmadan ayaküstü grip atlatmak gibi birşey...
Örnek ne kadar yerinde olur bilemiyorum?
Ama MÜŞRİK,KAFİR,MUNAFIK v.s. gibi kavramları ayırt edemeyen bir "müslüman"ın aslında DEİST olduğunu bilmeden bir ömür tükettiği bir gerçek.
Bir önceki iletimde belirttiğimi gibi;
Göklerde oturan,arada bir gazap eden sinirlenen...bazen müşfik...Aksakallı dede imajlı bir "Allah" inancı ile yetişmiş...
Anası ve Atasının yaramazlıklarını engellemek için kendisini Taş edeceğini söylediği bir Tanrı inancı ile yetişen bir insan Mümin olabilir mi?

Günde 5 kez karşısına geçip bilmediği birtakım ezberleri okuduğu ve karşılığında bir takım BEKLENTİLERİ ile mutlu olduğu bir Tanrı...
Beklentiler gerçekleşirse ne ala...Ama gerçekleşmedikce imtihan avuntularıda fayda vermez olur...
İmtihan düşüncesinin "AĞRI KESİCİ"fonksiyonu gördüğü bir inanç...
Teist düzlem değilse nedir?

Şu bir gerçek ki, Teist düzlem Piramidin tabanını oluşturuyor.

Bilinç düzeyi artan deistler ve Atalarının dinini açıktan Red eden Ateistler bir üst basamağı teşkil ediyorlar...
Agnostik kalmak ise Aklın Teslimini mümkün olduğunca ertelemkten ibarettir.
SAF BİLİNÇ olmak ise ideal olanı...Kuran işte Saf Bilinçlere müjdeler veriyor...
Teist düzleme hitab eden Ayetler ise medenidir.
Onlar savşır,kan dökerler...
Bilmezler ki Cennet iki ellerinin arasındadır...Cehennemi başlarında taşırlar...

Şeytan..Cin..melek gibi kavramları anlayamamış olan Rabbe nasıl ulaşsın?

Cenneti dünyada kurmak ile görevlendirilmiş insanoğlunu ASR suresinden daha iyi anlatan başka bir ahsenel hadis varmı acaba?

İyilerin gittiği heryer cennet,kötüler ise heran cehennemdeler zaten.

Keşke yukarıda ki sözü anlayanlar Çoğunlukta olsaydı.

Saygılarımla...



Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Aslında Farkındalık ve Bilinç düzeyleri ile bu site benim açımdan bulunmaz bir Gözlem yeri...

Burada isim vermeyeceğim ama bazı arkadaşlar yıllardır aynı Bilinç düzeyinde kalmak için çaba sarfederken...bazı arkadaşlar buraya geldiği günlerde yazdıkları ile bugün yazdıkları arasında ki dağlar gibi büyük farkları ,kendileri dahi görüyorlardır.
Namaz/Salat gibi tartışmalardan politikaya kadar...
Milliyetcilikle başlayan...Sonra insan olamanın ırk-cinsiyet ve hatta din gibi
kavramlardan bağımsız olduğunun FARKINA/Farkındalığına VARAN birçok insan var.
Bazıları ise hala Türk/Kürt,Müslüman/Hristiyan sunni/şii v.s gibi suni gündemlerle bir ömür heba etmekteler...

Geçen gün bir "müslüman" kardeşim bana Almanca/ingilizce öğrenmek istediğini söyledi...
Kendisine bir kaynak/yol/yöntem önerip-öneremeyeceğimi sordu...

www.tanzil.info adresine girmesini söyledim...



Orada istediğin dili seç ve Kuranı özellikle Shatriden dinle dedim...

Hem Arabca Türkçe karşılaştırabilir...Hemde İngilizce ve Almancasını okuyabilirsin dedim...
Anlamasanda sesli oku dedim...Önce kulak dolar..sonra Beynin dedim...

Üç ay sonra o dili konuluyor olacaksın dedim:)

Ertesi gün sordum;Baktın mı? diye...

Yok abi dedi :) Kuran okuyacak olsam evde Duvarda asılı olanı okurdum dedi...
Hem herzaman Bilgisayar karşısına Abdestli oturamayız ki dedi:)

Sevgi ile...


Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
cin13
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 23 ocak 2007
Gönderilenler: 385
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı cin13

Merhaba UlulEbsar,

Burada söylediğinizi yanlış anlamış olmalıyım. Kusuruma bakmayın lütfen. Özür dilerim.

__________________
Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Yukarı dön Göster cin13's Profil Diğer Mesajlarını Ara: cin13
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats