HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Ayrıntı Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

ÎNUN, hûrun'un sifatidir.

Ceviriye bu yansitildiginda

dogru ceviri yapilmis olur.

 

Yani cevirinin

"IRI GÖZLÜ huriler"

olmasi gerekir?

 

Oysa Yaseen’e göre

 

ÎNUN pinarlar demek (isim),

HÛRUN tertemiz (sifat).

 

ÎNUN could either mean eye/eyes or spring/springs... The word HOORUN by itself could only mean pure or crystal clear...

 

Benim bulabildigim cikis yolu:

 

Dogru anlam icin

kelimelerin ekleri yetmez.

 

Onlari

yanlis yazabilir ya da

siirsel üsluba

feda edebiliriz.

 

Ya da

siz yaniliyorsunuz.

 

ASIL gözetmemiz gereken

anlam örgüsüdür;

onu feda edemeyiz.

 

Örnegin

o iri gözlü seyler

cenneti hak eden kadinlara da

sunuluyor. 

 

Benim anam, kizim, esim ne yapacak

sehvetli hurilerle?

 

Karim

onlarla

kadin kadina cinsel iliskiye mi girecek?

 

*

 

17.Hep ayni kalan yasit cocuklar dolanir onlari

18.kadehler, ibrikler, kaynaktan doldurulmus kâselerle

(19.ki baslari agrimaz onlardan, sarhos olmazlar)

20.ve istedikleri meyvelerle

21.ve canlarinin cektigi kus etiyle.

 

Ve

 

23.sakli inciler misali

22.tertemiz pinarlar.

 

Bu durumda

sakli inciler misali o tertemiz pinarlar

"yetûfu aleyhim vildânun"dan bagimsiz bir cümle.

 

Benim aklima

sunulur yüklemi

o yüzden geliyor.

 

Nitekim Tûr 20'de

hûrun în

SUNMAK anlamina gelen زوج fiiliyle kullanilmis: 

 

Ve cennet halkina pinarlarin tertemizlerini de sunariz -Ve zevvecnâ hum bi hûrin în

 

Karsilastirmak icin

Sûrâ 49-50: 

 

Göklerin ve yerin egemenligi Allah'a aittir. Diledigini yaratir O. Diledigine KIZ cocuk verir, diledigine ERKEK. Ya da onlari erkekler ve disiler olarak cift verir - ev yuzevvic uhum zukrânen ve inâsa.

 

__________________________________

 

17.Yetûfu aleyhim vildânun muhalledûn

18.bi ekvâbin ve ebârîka ve ke’sin min maîn

(19.Lâ yusaddeûne anhâ ve lâ yunzifûn)

20.Ve fâkihetin mimmâ yetehayyerûn

21.Ve lahmi tayrin mimmâ yeştehûn.

 

22.Ve hûrun înun

23.ke emsâlil lu’luil meknûn



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Oysa Yaseen’e göre

 

ÎNUN pinarlar demek (isim),

HÛRUN tertemiz (sifat).

Evet, Yasin "HÛRUN ÎNUN sâf, berrak pınar ile ilgilidir; HÛR sıfatı pınarın tamamını tanımlar" diyor.

Hûrun kelimesinin înun kelimesinin sıfatı olması mümkün değildir. Tıpkı hûrun maksûrâtun'da da mümkün değildir. Sıfat mavsufuna tabidir. Onun için mavsufun önce sıfatın sonra gelmesi zorunludur. İsim tamalamasında da durum aynıdır; muzaf önce, muzafun ileyh ondan sonra gelir. Her ikisinde de bunun aksi vaki olamaz ve bir tek istisnası da gösterilemez.

Arapça cümle inşasında sıfat mevsûftan sonra zikredilir. Bunun istisnası yoktur. Kuran'da da her örnekte olduğu gibi HÛRUN ÎNUN ve HÛRUN MAKSÛRÂTUN örneklerinde de 1.kelimeler HÛRUN mevsûf 2.kelimeler ÎNUN ve MAKSÛRÂTUN sıfattırlar. Gerçek bundan ibarettir, aksi desteksiz atışlardır. Yasin bunun aksini ispatlayamıyorsa şayet, yaptığı bu ve diğer desteksiz yorumları, açıkça, ve kendi deyimiyle, ahlaksız fantazi birer yorumlardır.


Yine Yasin, "ÎN" kelimesi için "pınarlar" diyor.

Ve: " AYNUN: Bir göz, bir pınar (tekil form).

AYNEYN: İki göz, iki pınar (ikili form).

Çoğul hali ise UYÛN veya E'YUN: Gözler, pınarlar..." diyor.

Halbuki, hem göz hem pınar anlamına gelebilen AYN kelimesinin çoğullarına gelince; siz de gördüğünüz gibi, "pınarlar" deyince hep UYÛN, "gözler" deyince hep E'YUN kullanılmıştır. Bunun bir tek istisnasını göremezsiniz. Arapça lugat ve kitaplarda da bu böyledir.


ÎN'e gelince bu kelime AYN'in çoğulu olmayıp AYNÂ' kelimesinin çoğuludur ve AYNÂ' kelimesi ne göz ne de pınar anlamına gelmez.


Yorumlarınızda bilgisine dayandığınız ve güvendiğiniz Kuzey Afrikalı (ki kanaatımca müsta'rab olabilir) Yasin, bir çok kelime anlamlarında yaptığı saptırmayı, çarpıtmayı "TARF" kelimesinin anlamında da yapmıştır. TARF'a, "çok anlamlı bir kelime" diyerek, bilerek veya bilmeyerek, "UC" anlamını yüklemiş ve yine bilerek ya da bilmeyerek, TARAF kelimesiyle karıştırmıştır.

Gerçek şuki, "UC" anlamına gelen kelime TARF değil TARAF'tır. Çoğulu da ETRÂF. TARF ise, her kesin de görebildiği gibi, Kuran'da her defasında "göz" anlamınadır. Bunun istisnası da, "taraf" yani "uc" anlamına geldiğinin kanıtı da yoktur.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Her ne kadar Hasan akçay gibi kimseler bunların cennette erkeklere verilmiş olmasını İslam'a yakıştıramıyorsa da gerçek budur.

 

Sizin bu ifadeniz üzerine müzakereye katildim.

Cünkü söylediginiz yanlisti.

 

Dogrusu:

 

HURI diye carpitilan hûrun în, kâsirâtut tarf, furuşin merfua kadinlar dahil bütün cennet halkina veriliyor.

 

Gramer kadar

hattâ gramerden önce

bu gercegi

kâle almak zorundayiz.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Ben de Yasin'in yorumları desteksizdir, yanlıştır dedim ve bunun ispatını yapmaya çalıştım.
Kuran'da inci, yakut ve mercana neler benzetildiğine bakar mısınız:
1-Yetûfu aleyhim ğilmânun lehum kennehum lu'luun meknûn: ĞİLMÂN/ÇOCUKLAR.
2-Ve yetûfu aleyhim vildânun muxalledûn izâ raeytehum hasibtehum lu'luen mensûran: VİLDÂN/ÇOCUKLAR.
3-Ve hûrun înun keemsâli-lu'lui-lmeknûni: HÛRUN ÎN/TERTEMİZ PNARLAR(!)
4-Fîhinne kârâtuttarfi lem yatmishunne kablehum insun velâ cânnun keennehunnel-yâkûtu vel-mercân: KÂSİRÂTUTTARF/MEYVELER VS RIZIKLAR(!)
İlk iki ayettekilerle son iki ayetteki örnekler aralarında bir illet benzerliği var mıdır? İnci gibi korunmuş güzel su, inci, yakut ve mercan misali üzüm, nar portakal vs benzetmesi yapılır mı hiç? Güzellikte kadınlar ve çocuklar inciye, yakuta, mercana benzetilmişler. Hem pınarları, meyvaları ne diye gizlesin, koruma altına alsınlar, ne diye dokundurtmasınlar araplar? Meyveleri çadırlarda, odalarda/haremlerinde ne diye inci, mercan, yakut misali gizlesinler? Pınarlar, meyveler, sair yiyecek ve içecekler başkalarının gözünden gizli saklı tutumaz ki araplar bunları çadırlarda, odalarda perde arkasına gizlesinler, saklasınlar? Meyvelere/ yiyeceklere, pınarlara/içeceklere her kesin dokunmasına izin verilir ama kimse kendisinden başkasının karısına, haremine  dokunmasına izin vermez.
Benzetmeler yerinde, uygun ve doğru yapılmalıdır. Kadın ve çocuk güzellikte inciye benzetilebilir, yiyecek ve içecekse bir başka şeye benzetilecekse tat ve lezzette benzetilir. İnci, yakut ve mercan birer yiyecek ve içecek değiller ki pınarlar ve meyveler onlara benzetilsinler.
Müzakereye katıldığınız için size teşekkür ediyorum. Bu müzakere benim için faydalı olmuştur.
Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

HURI diye carpitilan hûrun în, kâsirâtut tarf, furuşin merfua, kevâibe etrâba kadinlar dahil bütün cennet halkina veriliyor.

 

Gramer kadar

hattâ gramerden önce

bu gercegi

kâle almak zorundayiz.

 

"Kâsirâtut tarf"in ne oldugunu Sâd sûresinde Allah acikliyor.

 

49.Allah'i kâle alanlar icin güzel bir varis yeri var:

50.kapilari onlara acik Adn bahceleri.

51.Orda koltuklara yaslanip bol bol meyve ve icecek isterler.

52.Ayni olgunluktaki kâsirâtut tarf önlerinde.

53.Yargi günü icin size söz verilen iste bu,

54.tükenmesi olmayan RIZKIMIZ.

 

RIZKIMIZ (RIZKUNÂ). Kâsiratut tarf iste bu. Huri muri degil RIZIK, meyve ve icecekler

 

"Furuşin merfua"ya gelince,

onun Türkcesi:

yükseltilmis dösekler.

 

Vâkia sûresi.

 

34.Ve yükseltilmis dösekler -Ve furuşin merfuah
35.ONLARI öyle bir insa etmisizdir ki
36.ebkârân yapmisizdir onlari -
Fe cealnâ HUNNE ebkârân
37.kusursuz bir uyum icinde -Uruben etrâbâ

furuş
ONLAR (hunnne),
ebkâr,
uyum icinde

Bu tanimlamalar "mefruşat"la ilgili. Furuşin merfuah.

 

O zamanki Araplarin

lüks mobilya saydigi 

 

yükseltilmis dösekler.

 

Huri muri degil

mefruşat.

 

*

 

Ve

 

hûrun în (pinarlarin tertemizleri),

kâsirâtut tarf (meyve ve icecekler),

furuşin merfua (yükseltilmis dösekler)

kevâibe etrâba (ayni olgunluktaki üzüm taneleri) 

 

cenneti hak eden

bütün inanirlara veriliyor,

kadinlar dahil.

 

Eger bunlar 

iri siyah gözlerini kendi erkegine diken (gözü ondan baskasini görmeyen) tomurcuk memeli huriler ise

 

benimle birlikte cenneti hak eden karim

ne yapacak

kendisine ödül olarak verilen

o sehvet abideleriyle,

 

kadin kadina cinsel iliskide mi bulunacak?

 

---------------------

 

O sizin bakışınız. Siz öyle bakıyorsunuz.

Oysa ben öyle bakmıyorum.

 

Siz nasil bakiyorsaniz, ben nasil bakiyorsam degil

Allah ne diyorsa o.

 

Allah'in dedigi:

 

Allah'i kâle alanlara güzel bir varis yeri var:

kapilari onlara acik Adn bahceleri.

Orda koltuklara yaslanip bol bol meyve ve icecek isterler.

Ayni olgunluktaki KÂSIRÂTUT TARF önlerinde.

Yargi günü icin size söz verdigimiz iste bu:

tükenmesi olmayan RIZKIMIZ.

 

Müttakîn, kadin erkek, cenneti hak eden herkes.

 

Pencereyi Kapat

Powered by Web Wiz Forums version 7.


__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Eger bunlarin her biri 

iri siyah gözerini kocasina diken tomurcuk memeli huriler ise

 

benimle birlikte cenneti hak eden karim

ne yapacak o sehvet abideleriyle,

kadin kadina cinsel iliskide mi bulunacak?


O sizin bakışınız. Siz öyle bakıyorsunuz.

Oysa ben öyle bakmıyorum.

O sözlerde, kadınıyla erkeğiyle, cenneteki bütün inananlar mıdır kastedilenler, sadece erkekler midir, onu ben bilemem. Benim ondan anladığım; erkekleri kast ediyordur ve Arabın, güzel kadını "kâsirâtuttarf, hûrun în, hûrun maksûrât" diye tanımladığı kadınlarını da orada yanlarına oturtuyor olmasıdır.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Allah'in dedigi:

 

Allah'i kâle alanlara güzel bir varis yeri var:

kapilari onlara acik Adn bahceleri.

Orda koltuklara yaslanip bol bol meyve ve icecek isterler.

Ayni olgunluktaki KÂSIRÂTUT TARF önlerinde.

Yargi günü icin size söz verdigimiz iste bu:

tükenmesi olmayan RIZKIMIZ.


Allah'in dediği:

Orda yastıklara yaslanıp bol bol meyve ve içecek isterler.

Aynı olgunluktaki KÂSIRÂTUT TARF önlerinde.


Bahçelerde filler,

Vay obur filler!

Durmadan isterler,

Yedikçe yerler,

İçtikçe içerler...

Doyma nedir bilmezler...  


Ve Allah'in dediği:


"Yargı günü için size söz verdiğimiz işte bu:

tükenmesi olmayan RIZKIMIZ."

dediği Allah'ın dediğinden bir şey ben anlayamadım.

Anlayan bana da anlatsın!

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

hasakçay'ın çevirileri:

37/48-49:

Ve indehum kâsirâtut tarfi înun, keennehunne beydun meknûn.

Ve pinarlarin mesafesiz uclari önlerinde, saklanmis gibi tertemiz.

indehum kâsirâtut tarfi înun:pinarlarin mesafesiz uclari önlerinde

Bunun bu anlama olması mümkün değildir. Çeviri, isim tamlaması halinde yapılmış. Halbuki kâsirâtut tarfi înun, bir isim tamlaması değildir. Şayet isim tamlaması olsaydı, înun "pınarlar", kâsirâtut tarfi  de "mesafesiz uclar" olduğuna göre, "pınarları mesafesiz ucları"nın karşılığı, diziliş ve okunuş şekli şöyle olacaktı: înu kâsirâtit tarfi.

keennehunne beydun meknûn:saklanmis gibi tertemiz.

Bu da tamamen yanlış ve keyfi bir çeviri olmuş. Burada Arapçasında bir benzetme yapılmış. Bir benzetme cümlesinde üç unsur bulunur; benzetilen, kendisine benzetilen ve benzetme edatı. Arapçasında "KE" benzetme edatı, "HUNNE" benzetilen, "BEYDUN" da kendisine benzetilendir. HUNNE (Onlar), başka bir nesne olan BEYD'a benzetilmiş. MEKNUN da BEYD'ın sfatıdır. Gizlenen "Onlar" değil; "Onlar", gizlenmiş beyd'a (deve yumurtası veya inciye) bentilendir.

Çeviride durum ne olmuş?

Çeviri ortada. BEYDUN bir nesne olması gerekirken olmuş TERTEMİZ (sıfat). HUNNE (Onlar), sâde sıfat olan "tertemiz"e benzetilmiş olması olacak şey değil. meknûn: saklanmış, beydun: tertemiz olduğuna göre; 

saklanmis gibi tertemiz 'i Arapçaya çevirmeye çalışalım: hunne kemeknûnin beydın.

 

Her dilin bir grameri, bir kuralları var. Kurallar gözetilmaden kurulan her cümle olsa olsa tarzanca olur. Tarzanca konuşanın ne denli doğru anlarsınız dediklerini!

Ama pardon, Kuran "erazilin" diliyle yani rezilcede inmemiş miydi Muhammed nebiye!

hasakçay yazdı:

Fasih Arapca? Iyi ama Kurân Muhammed nebinin ait oldugu "erazil"in dilinde inmedi mi; erazilin dili bastan rezil idi de ne zaman fasih oldu?

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Hasakçay:

"Furuşin merfua"ya gelince,

onun Türkcesi:

yükseltilmis dösekler.

Vâkia sûresi.

34.Ve yükseltilmis dösekler -Ve furuşin merfuah
35.ONLARI öyle bir insa etmisizdir ki
36.ebkârân yapmisizdir onlari -
Fe cealnâ HUNNE ebkârân
37.kusursuz bir uyum icinde -Uruben etrâbâ

furuş
ONLAR (hunnne
)
,
ebkâr,
uyum icinde

Bu tanimlamalar "mefruşat"la ilgili. Furuşin merfuah.

O zamanki Araplarin

lüks mobilya saydigi

yükseltilmis dösekler.

 

Hasan Akçay, Vakia 35'teki VE ENŞE'NÂHUNNE İNŞÂEN'deki HUNNE (onlar) ile 36'daki VE CEALNÂHUNNE EBKÂRAN'daki HUNNE (onlar) zamiri ile kast edilenler, 34'teki FURUŞEN (döşekler) olduğunu iddia ediyor. 

Tabi ki kendi bilgisyle bu iddiayı yapmıyor.

Bakın dayandığı aslen Kuzey Afrikalı olduğunu söyleyen ve halen ABD'de ikamet etmekte olan Yaseen adlı arap ne diyor:

 

"56/35-37 ayetlerinde (eşler veya hizmetçiler gibi) bir nesne bulunmamaktadır. sadece bir HUNNE zamiri çoğul dişil anlamında 56/35'te ENŞE'NÂHUNNE ve 56/36'da FE CEALNÂHUNNE olarak bulunur. Bu zamir 56/34'teki FURUŞİN MARFÛATİN (lüks mobilyalar/yükseltilmiş sedirler/veya yataklara karşılık gelmektedir." diyor.

Bu adam arap olduğunu söylüyor ya, Hasan Akçay'a göre doğrusunu da o bilir.

Peki gerçekten doğrusunu o biliyor mu, bu tespiti doğru mudur?

Bakalım:

Bakın hemen bir önceki Rahman suresinin 54.ayetinde de FURUŞİN geçiyor. Şöyleki:

MUTTEKİÎNE ALÂ FURUŞİN BETÂİNU MİN İSTEBRAQIN... (Dayanmışlar öylesi mefruşata ki astarları parlak atlastan...)

Dikkat ettiyseniz orada bir zamiri var. İşte o HÂ zamiri FURUŞİN'e karşılıktır. Burada HÂ, orada HUNNE; ikisinin de FURUŞ kelimesine karşılık olması düşünülemeyeceğine göre ve HÂ zamirinin FURUŞ'a delaleti kesin olduğuna göre, Vakia 35 ve 36'daki HUNNE zamiri FURUŞ'a delaleti söz konusu olamaz. Peki birinde HÂ diğerinde de HUNNE ile karşılanmış olamaz mı? Hayır olamaz.

O halde HUNNE zamiri ile FURUŞ denilen mefruşât kastedilmemiştir, onunla HURUN ÎN denilen güzeller kastedilmiştir. Zaten şimdiye kadar bilenler hep böyle bilmişlerdi. İlk defa Yaseen denilen biri çıkıyor ipe sapa gelmeyen desteksiz, delilsiz uçuk yorumlar yapıyor bu ayetlerle ilgili olarak. Bugünkü Amerikan yaşantısı ve kültür anlayışıyla 6.yyılın bedevi arap yaşantısı ve kültür anlayışını yorumlamaya kalkışmak akıl karı değildir. 

Hem Kuran'da kullanılan ENŞE'NÂ fiiline baktığınızda da göreceksiniz ki bu fiiil her ayette canlılara yönelik kullanılmıştır. Halı, elbise, mobilya, yastık yorgan döşek gibi nesneler için kullanıldığına rastlayamazsınız. Allah marangoz değildir ki mobilya, terzi değildir ki elbise, halı dokuyucusu değildir ki halı inşa etsin. Allah onların malzemesini yaratmıştır. Allah nesilleri (karn), sizleri, cennetleri (bahçeleri) inşa ettiğini söylüyor.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Ama pardon, Kuran "erazilin" diliyle yani rezilcede inmemiş miydi Muhammed nebiye!

 

hasakçay yazdı: Fasih Arapca? Iyi ama Kurân Muhammed nebinin ait oldugu "erazil"in dilinde inmedi mi; erazilin dili bastan rezil idi de ne zaman fasih oldu?

 

Sayin hanif, nebileri izleyen halka erazil diyenler kimler idiyse halkin dilini asagilayanlar onlardir. Ve simdi de "O dil fasih Arapcadir; yalnizca ben bilirim onu!" diyenler.

 

Siz elbet istediginizi söylemekte özgürsünüz; karismak bana düsmez. Ama Kurân'daki "lisan-i kavm"i benim rezilce diye asagiladigim iddiasi iftiradir.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats