HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Karaman’ın koyunu yani şeriatı Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
medyaturk
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 24 subat 2008
Gönderilenler: 27
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı medyaturk

MHT751 Yazdı:

Osmanlı ve uzantısı Türkiye her zaman islamda dünyaya örnek olmuştur.

Bu cümleye ictenlikle gülüyorum, kále bile almiyorum..!!! Allah yolunu acik etsin kardesim. Istedigini yaz bu son cümlen ile zaten kendi kendini alt ettin..!



Hep kızdıracak değiliz ya kardeş :))
Ne mutlu bana güldürebildiysem seni ve mutlu sana benden daha fazla tarih bilgin olduğu için gülebildiğine :))

Neyse sen gülmeye devam et, birşeyler biliyorsan anlat derim amaa bu konunun özüne ters düşer,  konu sahibine ve konu ile ilgili olduğunu düşünüp de girenlere ayıp olur.

Allah C.C sebepleri halk edecek ya, Hayrettin Karamanan hoca ile ilgili daha önce aradığım bir makaleyi tekrar bulmak için google da arama yaparken tefavuk sonucu bu siteyi buldumi Ali Aksoyun lağım suyu tabiri (merğerse ki o tabirin kaynağı Hasan Akçaymış, 19.org u refere ettiği yazısında okudum) üye olup Aliyi tenkit etmek istedim.

Gruplaşma oldu anlamsızca gerçi karşımda bir grup ben yalnızdım ya :))

Hamd olsun çok hızlı okurum ve vaktim oldukça da okurum.

Hani sizden bir şey öğrenmedim dedim ya, Allah C.C sebepleri halk edecek ezelden olan hüküm tecelli edecek ve bu konuşmalar olacak.

Ve oldu. Samimiyetimle söylüyorum çok şey öğrendim, ancak ben Kur'an-ı Kerime sıkı sıkı sarılmayı, resülüllahın (sav) in sünneti seniyesine sahip çımmayı ve bidattan uzaklaşıp Allah C.C nün rıza göstereceği dinde yaşamayı kendime bir görev biliyorum ve iman ediyorum.

Biz birbirimizi Kâifirliğe varan suçlamalarda bulunduk, zan ile haraket ettik, her ne kadar yine savana kızacak ama :) Edip YÜKSEL gibi resmen Kuranı kerimin ayetlerini mucizesini ispatlamak için yok sayan Allahın hükmünden başka hüküm çıkartan, Hasan AKÇAY ın da dediği gibi örtünmeyen kadını namussuzluk olarak isimlendiren ( yarım il mi ile ) Resülullahı yok sayan kişiler için kafir demek kanunen de dinen de suç olmasada sizlerin en azından bazılarınızın kendinizi heycandan yada ön yargıdan dolayı yanlış ifade etmiş olabileceğini ve zan ile haraket etmenin de Kur'an-ı Kerim de ki ilahi hüküm gereği yasak olmasından dolayı gaye Allah rızası için (hak yol için) olan bu tartışmanın taraflardan her ikisine de zarar vereceğini düşünüyorum.

Beni yoktan var eden ve islam ile şereflendiren Allahıma hamd olsun.

Sizden ne aldım onu merak ediyor olabilirsiniz.
Fikirlerinize yürekten katılmıyorum :) Ancak Matematikde kümeler vardır bir kümü bir kümeyi kapsar, tümler, kesişir vs vs.

Sizin Kuranı Kerime sıkı sıkı bağlı olalım demeniz ile benim de fikrim aynı. Hüküm Allahındır. Allah resülüne itaat edilir. Allah C.C ve melekler resülüne salavat getirip övmelerine karşın onun kulluğunu bizim kulluğumuz ile karşılaştırıp kıskançlıklamıdır bilmem ona salavat getirmeme Kuranı kerimin çok açık olmayan hükümlerini açıklama yaptığında hükümlerine uymama vs belki burada ayrılıyoruz.
Hasan AKŞAY diyor ki Hz Muhammed(sav) salavatı ile birlikte bir kere bile yazdığını hatırlamıyorum ama ( işde bu beni önyargıya itiyor olabilir) hükümleri Allah adına söyleceğini söylüyor ve iman ediyorum diyor, buraya kadar anlaştık, ama hadislerin sağlam kalması pek mümkün değil diyor, (kısmi anlaşıyoruz) çok büyük bir kısmı sağlandır, yoksa kuranı da inkar etmemeiz gerekir, hatta edip yüksel gibi iki ayeti kerime yi atarız, anlaşamadığımız nokta neden ilim öğrenip islam tarihi, kelam hadis ilimleri bunları değerlendirmiyoruz da hislerime göre her hadis uydurmadır denilip de sanki ümmedi muhammed (sav) in evladı, Allahının kullarını hadisler den sünneti seniyye den soğutuyorsunuz. Bak burası çok önemli.

Nur sure-i şerifinde ki recm cezası bekar erkek ve bekar kadın için o şartlara uyan kadın ve erkek için Allahın Açıkça koyduğu hükümden başka kim ilahi bir hüküm koyabilir?
Ya evli kadın bekar erkek, bekar kadın evli erkek ne olacak? Hz muhammed ( sav ) zamanında 23 sene boyunca hiç mi zina olayı olmadı? Bu açıkça verilen hükmün dışındaki şekilde, evli kadın bekar erkek gibi? Ve Peygamber (sav) hiç mi Kuranı Kerime ve Allah adına hüküm vermedi? Burada Resülullahın uygulamaları verdiği hükümler devreye girmez mi, buraya kadar hem fikir miyiz? Verdiği bir hüküm sünneti ve uygulaması olacak, ama siz doğruluğuna süphe ediyorsunuz top yekün, Kur'an-ı Kerim katipliği ile şereflendirilen bir sahabenin bile naklettiği hadis den şüphe ederseniz Kurandan da etmek gerekmez mi o zaman? olay nerelere gider. Dinde Sünnet vardır.

Allah rızası için diyorsanız ey kardeşim, haye rıza-i ilahi ise ve bidat var da Allahın hoşnut olacağını uygulamak ve insanlara öğretmek istiyorsak yaşamak istiyorsak, bende aynısını diyorum, okumak diyorum, ama Kuranı Kerimde fil suresinde bizzat ifade edilen ebabil kuşları ve ayaklarındaki taşlar ile o halkı perian edişlerini anlatan sureyi tefsir içinde veba yazmadığı halde vaba yazan yaşar nuri gibi okumak değil, Nefsine gem vurup rıza-i ilahi gayesini düşünerek Allah rızası için.

Sanıyorum şu ana kadar aynı şeyleri düşünüyorsak ayrımız gayrımız yok.
Böyle düşünenlerden yok en azından.

Kardeşler nefsi emmare den Allah C.C ye sığınalım. Bizi nefsime uydurup bir birimize düşürmesin, zaten biz sapıtanlardan olmuşsak birimiz birimiz kimse kimseyi hidayete erdiremez Allah C.C murad etmedikçe, ancak doğru gördüğümüzü tebliğ edip davet edebiliriz.

Hem fikir miyiz?

Ne güzel söyledim de oturdu kaldı,
bak ne güzel buldum ama kur'andan o ayeti,
Allahım bu kuluna merhamet et rızan nerdeyse ona eriştir,
Bak ne güzel çarpıtıyorum  deli oluyor ben ona abuk subuk şeyler yazdıkça az kaldı bozacaağız bu dini. Saptıracağız insanları

vs vs kalpleri Allah bilir kimler bunun gibi düşünceler ile yazılar yazıyor bu foruma belkide.

Allah bizleri nefsi ile hareket edenlerden değil rıza-i ilahisi ile haraket edip razı olduğu dini yaşayan kullarından eylesin inşaallah.

Sizlerin ehli sünneti ( Kurana ve Reslullullahın getirdiğine hükümlerini bozup) insanları aldattığınızı düşündüm bir müddet, ama doğrudur ama yanlış , kalpleri Allah bilir ancak samimi olanlaarda vardır ve zanla haraket etmek doğru değil. Ancak iyilik yapmayı emredip kötülüğü yasaklarız, Dinime açıkça bir saldırı da bulunan olursa cihat kavramının savaş kısmının devreye girmesi istisna.

Sizleri öyle düşündüm, ama tevauk işte, hayrettin KARAMAN hocanın dinler arası diyalog la ilgili kalbimi rahatsız eden bir yazısını bulmak üzere sizlerle girdiğim bu konuşmalarda bir de avukatlığını yaptım,  sayenizde tüm makalelerini okudum, deren  şu Hasan AKÇAY ın tenkit ettiği Edip YÜKSEL ile görüşerinin bire bir aynı olsası ama onun deyimi ile o da (Yüksel için) baş örtüsü emir değildir der ama orospulukla suçlar derken bir sürü yayın evi kitap makale vs okuyup bu sefer de Edip YÜKSEL i yerden yere vuran Hakikat Yayıncılığı ve o yayın evinin eserlerini incelediğimde yine tevafuk bu ya onlarında bir başka eserin de Nur:31. ayeti kerimesini meal yaparken bire bir Hasan'ın anlattığı şekilde namus kelimesini kullandıklarını ve okuduğum diğer 8 meal de namus olarak meal edilmeyen o bölümün de tevauklar zinciri şeklinde tenkit edenlerin bir birileri ile aynı olduğunu hayretler içinde izledim.

Hakikat Yayınları güya ehli sünnete sahip çıkmak adına öyle mealler yapmış ki ve öye bir intizam ile hadisler le beslemiş ki yani siz yapsaydınız o yorumları sizi yerden yere vurmuştum. :)

Anladım ki bu bir derya, okumaya devam, kitap okumanın zararları diyor birileri :))

Neyse Anladım ki isteyen istediği görüşü Kuranı Kerim den ayetler ve hadisler ile ispatlar ancak karşısında ki de ona istediği görüşü ispatlar.

Herkes kendini Alim sanıyor, Hakikat yayınlarının da sözüm ona Alimi ve yazarları da kendi nefsini İlah yapmış, ki fer fırsatta ilah yapanlara çatıyor ama 9 doğrunun yanıında bir yanlışı sokuveriyorlar.

Anladım ki, ben dinimi salih niyet ile ilk önce kendim yaşayacağım, sonra aileme ve sonra çevreme örnek olacağım, herkes böyle olursa örnek bir müslüman ülkeyi birileri gösterir ;) Bu söz de gülen bir kardeşime gitsin.

Gerçek anlamda kendinin ne olduğunu bilen ve burda olması muhtemel müslüman görünen ama kafir olan ( varsa eğer ) Vaad edilen gün yakındır. Allah diler se hidayete erdirir, erdirilmiş olan sevinmesin dilediğini de sapıttırır. İnce meseleler işte.

Kalın sağlıcakla.
Selamun Aleyküm.
Yukarı dön Göster medyaturk's Profil Diğer Mesajlarını Ara: medyaturk
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

CİLBABSIZ CARİYELER

 

H Karaman’ın makalesinden (http://www.hayrettinkaraman.net/makale/0238.htm):

 

2. Bu ayetlerde olsun başka ayetlerde olsun kadın saçının erkeği tahrik edeceği ve kadınları tacize kışkırtacağı asla ifade edilmemiştir. Ahzâb suresindeki ayet (3/59), saçı örtmekle değil -tarihi bir gereklilik olarak- hür kadınların cariyelerden ayrılması, tanınması ve taciz edilmemelerini sağlayacak belli bir dış giysi kullanmakla ilgilidir.

3. Ayetlere göre her iki cins de iffetlerini korumak, adım adım zinaya doğru gitmemek için daha baştan tedbir alacaklar, örtünmeden dikkat çekmeye, süslenmeden teşhire, -başka ayet ve hadislerde daha açıkça zikredildiği üzere- ses tonundan ifade biçimine, uygun ortamlarda başbaşa kalmaktan (halvet) içli dışlı yaşamaya (ihtilat) kadar bütün davranışlarında iffeti korumak için sınırlara dikkat edecek, birbirlerine yardımcı olacaklardır.

 

"Fuhuş tellalı"nın iddiaları bunlar.

 

Nûr 31’de anılan ZİYNETLER ona göre TAKILAR değil, kadın vücudunun açılıp gösterilirse "adım adım zina"ya yol açan yerleridir.

 

Ahzab 59’da anılan CİLBAB sayesinde ise hür kadınların cariyelerden ayırılması sağlanmıştır.  

 

*

 

Bu tesettürcü iddia kendisine "sünnet"ten şu kanıtları üretmiştir:

 

(1)Hür kadınlar ayetten önce de kapalı giyinmek zorundaydılar. Hz Ömer çarşıda kendi amcasının kızını ÇARŞAFSIZ görünce onu dövdü; sonra Hz Peygamber’e şöyle açıkladı: "Çarşaf giyip kendisini tanıtmamıştı; cariye sandım." (İbn Kesîr, Tefsîr: 3/519)

 

(2)Cilbab giyip kapanmak cariyelere Ahzab 59’dan önce de sonra da  yasaktı; Hz Ömer, kapalı giyinen cariyelere "Siz hür kadınlar gibi mi görünmek istiyorsunuz?" diye çıkışıp dayak atardı (Ahkâmu’l Kur’an: 3/1575).

 

(3)Allah'ın örneğin Nisâ 25'te HUKUKEN "Hepiniz eşitsiniz -ba'd ukum min ba'd," deyip erkeklere ve muhsenata yani bağımsız müminelere eşit ilan ettiği cariyeleri cinsel tacize uğratmakta erkekler serbestti.

 

Sizce inandırıcı mı bu söylentiler ve onların İslam için birer yüz karası olan sonuçları? Lütfen imanınızı yoklayın, vicdanınızın sesini dinleyin.

 

*

 

Tesettürcü fuhuş tellalları cariyelere ve kölelere neden bulaşıyor?

 

Çünkü 24:31’de anılan ma meleket eyman uhun tesettür dininde cariyeler ve köleler demek. İnanan kadınların "ziynetler"inin her zaman açıkta olanlarından başkasını açıp göstermeleri haram ama "ma meleket eyman uhun"a göstermeleri caiz.

 

...ziynetin –ki, örtülmesi gereken yerler demektir- örtülmesi hükmü bütün İslam alimlerinin ittifakı ile ortaya konmuştur; el, yüz, ayak konularındaki detay dışında bir ihtilaf, bir tartışma olmamıştır (Hayrettin Karaman, YENİ ŞAFAK, 26 Haziran 2005)

 

İnanan kadınlar adım adım zinaya yol açan oralarını örtecek. Ama "ma meleket eyman uhun"a değil. O halde ma meleket eyman uhun öyle kimseler olmalı ki inanan kadınlar saçlarını başlarını, gerdanlarını, memelerini onlara çekinmeden açabilsinler.

 

Kim olsunlar? Cevap Mevdudi'den (Tefhimu’l Kur’an, Nûr 31):

 

Örneğin, bir defasında Hz. Peygamber (s.a) kölesi Abdullah b. Müsa’de el-Fezarî ile kızı Hz. Fatıma’nın evine gider. O zaman Hz Fatıma’nın üzerinde ayaklarını açıkta bırakan bir entari vardı; başını örtse ayakları, ayaklarını örtse başı açıkta kalıyordu.

 

Hz. Peygamber (s.a) kızının utandığını görünce, "Zararı yok, yalnızca baban ve kölen var," buyurdular. 

 

Demek ki

 

(1)Hz Fatıma o anda başörtülü değil başaçıkmış. Erkek kölesinden utanıp eteğiyle başını örtünce nereleri açılırsa oralarını açmış.

 

(2)Bir ahlak anıtı olan (68:4) Hz Peygamber kızının oralarını kölesine açmasını onaylayıp mealen "İslamda adım adım zina caizdir!" demiş.

 

Yüzünüz kızardı mı? Kızardıysa anladınız demektir. Ama İslam dünyası Hz Peygamber’e ve onun kızına edilen bu iğrenç iftiranın yüzyıllardır ayırdında değil; gıkını çıkarmıyor.

 

Tesettür fesadını peydahlamak uğruna İslama yapılan ihanet işte bu.  İtifak halinde yani İstisnasız bütün tesettür uleması bu ihanetin içinde. Bakın açıklamalarına. Hep aynı iftira. Hep aynı iftira:

 

Ayette sayılan mahremler kadının her yerine bakabilirler (Süleyman  Ateş, KUR'ÂN-I KERÎM TEFSÎRİ, Nûr 31).

 

Demek neymiş?

 

Ma meleket eyman uhun inanan kadının, tıpkı erkek kardeşleri gibi,  mahremleri imiş.  Erkek köleler, onun vücudunun ziynet denen her yerine bakabilirlermiş.

 

Yüzünüz kızardı mı? Kızardıysa anladınız demektir.

 

Şimdi bir de Ahzab 55’e bakın. Orda da var ma meleket eyman uhun. Kimmiş onlar? Peygamber eşlerine ait cariyeler ve erkek köleler:

 

Ve ma meleket eyman uhunne: ellerinin altında bulunanlar cümlesinde de bazıları mahrem olanların sadece câriyeler olduğunu, bazıları da hem köle hem de câriyelerin sâhiplerine mahrem olduklarını söylemişlerdir.

 

Doğrusu da bu son görüştür. Çünkü mâlikesi, kölenin mahremidir. Evin içinde bunlardan kaçmak güçtür. (Süleyman Ateş, KUR'ÂN-I KERÎM TEFSÎRİ, Ahzab 55)

 

Peygamber ailesindeki hanımlar saçlarını başlarını, gerdanlarını, memelerini; kısacası vücutlarının "adım adım zina"ya götüren yerlerini erkek kölelerine açarlarmış “çünkü evin içinde bunlardan kaçmak güç”müş.   

 

Eğer bu iğrenç iftiralara hak veriyorsanız cariyeler ve cilbab hakkındaki hadislere ve rivayetlere de inanırsınız. Dersiniz ki: "Cilbab hür kadınları cariyelerden ayırmak için farz kılındı. O yüzden Allah’ın Elçisi kendi cariyelerine cilbab giymeyi yasakladı ve haytaların onlara tecavüz etmesine göz yumdu."

 

Vicdanınızın sesini dinleyin. Utanma duygunuza fırsat verin. Aklınızı işletin. İmanınızı yoklayın. Kısacası Yüce Allah'ın Kuran'ında "Yapın!" dediklerini yapın ve... artık bir karar verin.

 

Hasan Akçay.

Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
lostwanted
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 08 nisan 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 5
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı lostwanted

Mevdudinin yaptığı açıklamıyı okudum ama burada yazmadığınız bir şey var. Köle olan kişinin zaten çocuk olduğu belirtilmiş. Yani çocuk köle olarak peygamberimiz tarafından Fatıma'ya verilmiş. Fatıma'da mevdudinin açıklamasında belirtilildiği gibi bu çocuk kölenin yanında tesettüre riayet etmeye çalışırken peygamberimiz tarafından bu şekilde uyarılmış:
Hz. Peygamber (s.a) kızının utandığını görünce, "Zararı yok, yalnızca baban ve kölen var," buyurdular.
Nur 31 de zaten çocuklarla ilgili ayet geçtiğine göre olmayan sorun ortadan kalkmış olur.

Not: Bu forumda genelde  Elmalılı tarafından yazıldığı söylenen mealden alıntılar yer alıyor. Ama Elmalılı tenkit ettiğiniz diğer tefsizciler gibi bir tefsir yazmıştır.Benim kafama takılan diğer bir noktada 1930'ların türkçesiyle hazırlanan mealde kullanılan dilin günümüzde anlaşılmaması gibi bir durum var. Yani okuyana ağır geliyor. Sadeleştirilme de ise anlamdan kırpma gibi bir sorun ortaya çıkma ihtimali yokmu.
Diyanetin elmalılıya tefsir yazdırmasının bazı şartları vardı:

Diyanet'le Hamdi Yazır arasında imzalanan protokol maddeleri 

1- Ayetler arasında münasebetler gösterilecek.

2- Ayetlerin nüzül (iniş) sebepleri kaydedilecek.

3- Kıraat-i Aşere'yi (10 okuma tarzını) geçmemek üzere kıraatler hakkında bilgi verilecek.

4- Gerektiği yerlerde kelime ve terkiplerin dil izahı yapılacak.

5- İtikadda ehli sünnet ve amelde Hanefi mezhebine bağlı kalınmak üzere ayetlerin ihtiva ettiği dini, şer'i, hukuki, ictimai ve ahlaki hükümler açıklanacak.

6- Ayetlerin ima ve işarette bulunduğu ilmi ve felsefi konularla ilgili bilgiler verilecek.Özellikle tevhid konusunu ihtiva eden ibret ve öğüt mahiyeti taşıyan ayetler genişçe izah edilecek.

7- Konuyla doğrudan ya da dolaylı ilgisi bulunan İslam Tarihi olayları anlatılacak.

8- Batılı müelliflerin yanlış yaptıkları noktalarda okuyucunun dikkatini çeken noktalar konularak gerekli açıklamalar yapılacak.

Elmalılıda bu antlaşmaya göre hazırlamıştır hem mealini hem tefsirini.

Bu maddelere göre onunda mealine itibar edilmemesi gerekmez mi?

http://tr.wikipedia.org/wiki/Elmal%C4%B1l%C4%B1_Muhammed_Ham di_Yaz%C4%B1r




__________________
www.ihh.org.tr
Yukarı dön Göster lostwanted's Profil Diğer Mesajlarını Ara: lostwanted
 
doğanay
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 12 ekim 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı doğanay

selam,

kadın konusunda önce yazacaktım ama kölelikle ilgili
yazılanları okudukça tepem iyice attı. Öncelikle
birşeyler söylemem gerekiyor..


ŞİMDİ PROF, HAYRETTİN KARAMAN DAN KÖLE VE CARİYE HAKKINDA

BİR ALINTI KARAR OKUYUCULARIN.



İslam'ın Köleliğe ve Cariyeliğe bakışı nasıldır?


Cevap:

Köle ve cariye hür bir insanın malı olan, kendilerine ait
hakları yok denecek kadar kısıtlı bulunan kadın (cariye)
ve erkek (abd) insanlardır. . Kölelik ve cariyelik
İslam'dan çok önceki devirlerden beri vardır. İnsanların
köle ve cariyelere bakışı, onlara tanıdıkları haklar ve
muamele biçimleri de değişik olmuştur. İslam geldiğinde
dünyada ve Arabistan'da kölelik çok yaygın bulunuyordu.
Bu yüzden İslam, köleliği birden kaldırmak yerine önce
kölelerin durumunu ıslah etmeyi, onlara -kendi
iradeleriyle çalışıp bedellerini ödeyerek hür olmak
dahil- bir takım haklar tanımayı tercih etti. Zaman
içinde köleliğin tamamen ortadan kalkması için de
tedbirler aldı, kurallar koydu.

işte bir profesör ve yazdıkları...
Hiç mi yüzün kızarmıyor?

Köleliği mazur görenler siz nasıl insansınız?
Köleliği savunanların gerekçelerine bakar mısınız?
ne diyorlar?
İslamdan önce kölelik varmış...
E...
İslam ne yapmış?
Devam ettirmiş..
Niye?...

"Köleliğin birden kaldırılması sosyal ve ekonomik birçok
probleme yol açacaktı; köle sahiplerinin ekonomik ve
sosyal hayatları kölelerin varlığı üzerine kurulmuştu.
Şu köle zihniyetli avukatın savunusuna bakın..
Eğer kölelik birden kaldırılınca sosyal ekonomik kargaşa
olacakmış!
Yok ya...
Peygamber dinini ilan ederken sosyal bir kargaşa
olmayacak mıydı?
Peygamber yeni dini ilan ederken o zamanın bütün
toplumunu karşısına almıyor muydu? Kargaşa olur diye
bekledi mi?Yoksa herkesi toplayıp bütün tehlikeyi göze
alıp demesi gerekenleri hemen söylemedi mi?
Allah'ın emri ne ise onu her zaman duyurmadı mı? Kargaaşa
olacak, sorun çıkacak diye taviz mi verdi?
Ne mantık dışı savlarda bulunuyor bu kölelik
savunucuları..
Peygamber müşriklerle niye savaştı o zaman?
Kargaşa olmasını bırak svaşmadılar mı?
Neymiş kargaşa olacakmış o yüzden kölelik birden değil de
aşamalı olarak ortadan kaldırılmış...
Peygamber yasaklarla ilgili inen ayetleri gizledi mi?
Haramsa haram dedi ve bir defada ortadan
kaldırdı.Kabedeki putları niye kırdı?
toplumsal kargaşa çıkacak diye yapmasydı mı? 360 putu
aşamalı olarak mı kırsaydı?Heergün bir tane örneğin veya
kimse görmeden arada bir biri putu gizlice yoketse veya
alıp götürse miydi?
Bir toplumun tapındığı en büyük değerini hiç
çekinmeksizin kıracaksın ama kölelikle ilgili olunca
böyle davranmayıp yavaş yavaş ortadan kalkması için öğüt
vereceksin...
Ekonomik sorun olurmuş...
Kabenin ekonomik değeri yok muydu..
Ticaretin mrkezi kabe değil miydi?
O zaman niye bunun için müslümanlar svaştı...
Kumar oynama diye yasak koydu islam. Ekonomik bir yanı
yok mu kumarın? Hemen yasağını koydu? Kimin hatırını
bozmad?
Şu zihniyete bakar mısınız?
Şarap ekonomik bir değer değil mi? Size göre en büyük
günah, yasak edilmedi mi yoksa..
İşinize geldiği zaman Allah hemen yasak koyuyor ama
işinize gelmedi mi yasak yok...
Nedenmiş, toplumsal kargaşa çıkacak , ekonomi
bozulacak...
Bunu söyleyen bir prof...
Bunları söyleyen bir insanın biraz utanması gerek...
İslam bir devrimdi. Her devrim toplumu altüst eder.
Müslümanlarla müşrikler aynı şeyi mi yaşadılar. Tamamen
yeni bir sistem, yaşam biçimi getirmedi mi islam?
Her şeyde müşriklerle kesin ve çok ani ayrımlar oluşturan
islam nedense kölelk sözkonusu olunca yumuşuyor,
sertliğini kaybediyor geleneğin yaptığını devam
ettiriyor... YUh olsun size müşrik kafalılar!..

"Hayatlarında hürriyeti tanımamış ve tatmamış olan
köleler de birden serbest bırakıldıklarında ne
yapacaklarını şaşıracak, belki eski efendilerine
başvurarak yeniden köle olmayı isteyeceklerdi."
Hele şu dediklerine bakın?
Eğer köleler serbest bırakılsymış köleler ne
yapacaklarını şaşıracakmış efendilerine gidip köle olmak
için yalvaracaklarmış... Ne olur bizi köle yapın!...
Bir insan bu kadar köle zihniyetli olabilir mi?!..

Bir müslüman prof köleliği hiçbir insanın kabul
edemeyeceği bir biçimde savunuyor
ve ben bir insan olarak bu düşünceyi ve savunuyu
lanetliyorum..
On yıl hapis yattım ve her dakikasını da kaçmak
düşüncesiyle geçirdim...
!2 eylül hapishanelerinde, işkencehanelerinde yatan biri
olarak köleliğin ne olduğunu bilirim.. Açın bakalım
hapishanaelerin kapılarını kim oraya geri dönmek için
savcıya, gardiyana yalvaracak...
Sen ne diyorsun bay profesör?
İnsanların zihinlerini köleleştirmişsiniz. Siz de
köleleşmişsiniz? Köleci zihniyeti bize onaylatmak
istiyor.
Kölelik eskiden beri varmış da islam da onu devam
ettirmiş hemen ortadan kaldırmamış...
Eskiden beri devam eden bir din de vardı islamdan önce.
İslam o dini geçerli mi saydı?Eski dinin yerine yeni bir
din koymadı mı? Bunu kesin bir biçimde yapmadı mı?
İslam bir devrim yapmadı mı?Hem de savaşarak?
Ne kargaşasından, ekonomik bozulmadan bahsediyorunuz o
zaman?
Kimin ekonomısi bozulacak?Kölelerin mi? Yoksa islam
zenginler dini mi?
Zengineler birdenbire kölesiz kalınca ne yapacaklar,
değilmi ya? Kim yapacak işleri, kimin emeğini
sömürüecekler?
İslam da zaten zengin dini, sömürücülerin dini, öyleyse
kölelik devam etsin...mi?
Köleliği savunan bütün insanlık düşmanı zihniyetler...
Sizin karınız
çocuklarınız köle yapılsaydı ne derdiniz acaba?
Sizin kadınlarınızı, kızlarınızı, kardeşlerinizi cariye
yapıp bir mal gibi kullansalardı ne derdiniz?
Egemen güçlerin sömürgeci, yağmacı savaşı olacak, güçlü
olan gelecek bir şehri yağmalayacak ve kadınları alıp
götürecek cariye yapacak? Kadının ne suçu var bunda?
Neden?İslam da bunu onaylayacak? "Ellerinizin
altındakiler" olacak ve bunları cinsel tatmininde
istediğin gibi kullanacaksın?Bu zina olmayacak?
Kadınların saçının bir telinin bile görülmesinin haram
olduğunu, günah olduğunu söyleyip başını örteceksin,
çuvala sokacaksın, ama cariyenin başını açacaksın!
Şu ahlaksızlığı görüyor musunuz?Allah sınıf farkı
gözeterek mi haram helal emrediyor?Hani islamda sınıf
yoktu ya? Kendi karılarınızın saçı görünürse günah oluyor
da cariyeninki görünürse neden günah olmuyor?Allah mı
dedi cariyelerin başını açın?Böyle bir ayet mi var?Yok
ama sözde alimler, halifeler, isimlerinin başına kocaman
HZ getirilenler bunu icat etti?
Kim icat etti bunu? Halife Ömer! HZ dediğiniz o zalim!
Allah'tan korkmaz zalimler!..
devam edeceğim...
Yukarı dön Göster doğanay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: doğanay
 
doğanay
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 12 ekim 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı doğanay

selam,
Devamla...
Soru şu:Allah köleliği serbest mi bıraktı, yasak mı etti?
İslam köleliği kabul ediyor mu?
Köleliğin yasak, haram olduğunu, günah olduğunu açıkça
söyleyen bir ayet var mı?
Ben görmedim...
Ne deniyor, eğer bir günah işlerseniz, bir yasağı
çiğnerseniz, islamın emirlerinden birini yapmazsanız
bunun karşılığında köle azat etmeniz hayırlıdır...
Öyle mi?
Doğru söyledim mi?
Eğer yasak koyan bir ayet yoksa demek ki kölelik
meşrudur.
Ben böyle bir dini kabul etmem!
Böyle bir dine karşı çıkarım!
Böyle bir dini insanlık onuruna, özgürlüğüne, insanın
varoluşuna ve yaşam hakkına aykırı bulurum.
Peki ya siz? Bütün müslümanlara soruyorum siz köleliği
meşru görüyor musunuz, insanlığınıza yakıştırıyor
musunuz?
Kendinizin, kardeşlerinizin, annenizin, babanızın,
kızkardeşlerinizin, akrabalarınızın vs. köle olmasını
ister misiniz?
Karınızın, kızkardeşinizin zorla elinizden alınıp cariye
yapılmasını ister misiniz?
Nasıl konuşuyorsun sen, diye yerinizden köpürdüğünüzü
görür gibiyim?
Kızmakta haklı mısınız? Hayır!
Siz bu soruyu hiç kendinize sormadığınız için kendiniz
utanmalısınız.
Siz utanmıyorsunuz da ben size bu utancınızı hatırlatınca
mı kötü oluyorum?
Bir şeyi önce kendine uygulayacaksın, sonra başkalarına.
Hiç insanların nasıl köleleştirildiğini, kölelere neler
yapıldığını düşündün mü, bu kölelerin yerine kendini
koydun mu?
Sanmıyorum. Kendinizi hiç köle yerine koyup
düşünmemişsinizdir?
İnsanın kendinin de bir gün öleceğini düşünememesi
gibi...Hep başkalarının başına gelir, kendi başımıza
gelmez, gelince de ortalığı yıkarız...
Evet, bir daha sorayım müslüman kardeşlerime, annenizin,
bacınızın, karınızın köle olmasını, cariyeleştirilmesini
ister misiniz? Cariylere, kölelere neler yapıldığını
biliyor musunuz, biliyorsunuz.
İslam da buna olur diyor mu?
Hani islam barış diniydi, yaşama hakkını kutsal
sayıyordu...
Hani islam insanın Allah'tan başka hiçbir varlığa kul
olmamasını istiyordu, ne oldu? Yokoldu...
Bu açmazı, bu paradoksu nasıl çözeceğiz?
Ya islama karşı çıkacağız ya da kabul edeceğiz...
Ben kabul etmiyorum...ama Allah'a inanıyorum..
İslama inanıyorum...
Bu durumda ne yapacağım?
Bir çözümünüz var mı?
Efendim, islamdan önce de vardı, islam köliği köle azad
etme öğütleriyle islah etmeye çalıştı falan demeyin...
Bu saçma, zalim, sömürgen tilkiliklerle geçiştirmeyin..
Bir küçük, beş para etmez bir şey çalsanız bunun hükmü
nedir?Cezası var. Kimine göre de eli, ayağı kesilmelidir.
Bir bardak şarap içtin, hükmü nedir. Bilmem ne ne...
Birine bir haksızlık ettin, karşılığı ne? Allah'ın bile
affedemeyeceği bir karşılık..Kul hakkı ya... Köleleştirp
mal yaptığınız insanın kul hakkı olmuyor mu?
Ey müslüman ya bir insanın yaşam hakkını, varoluş hakkını
elinden alırken bunun bir sorumluluğu yok mu?Neden yasak
değil?
Mülkiyeti çalmak hırsızlık , hükmü açık, belli, beş kuruş
da olsa çaldığın günah ve karşılığı var, belirtilmiş.
Ama bir insanın yaşamını , evrende varoluş hakkını
elinden almayı yasaklamıyorsun, günah değil...
Dur, onu deme, köleler durduk yerde köle olmuyorlar,
savaşta esir alınıyorlar, onlar başkasının canına
kastetmeseler köle de olmazlar, deme!İğrenç bir gerekçe.
Halife Ömer ordularını İran'a, ortaasyaya yolladı mi,
yolladı? Niye? Ortaasyadaki Türkler mekke için bir
tehlike miydi, onlara mı saldırmışlardı?Türkler Mekkedeki
müslümanlara savaş mı ilan etti de islam ordusu İran'a,
Ortaasyaya saldırdı?Yok böyle bir şey. Ya ne için? İslamı
yaymak için mi?O da olamaz. Dinde zorlama yok demiyor mu
Kuran?
Ne için savaşıldı? Talan etmek için, başkalarının malını
canını almak için, sömürgecilik yani, aşağılık bir iş...
Şimdi düşünelim, islam orduları ta fasa kadar, Ortaasya
içlerine kadar gitti, binlerce insanı öldürdüler,
mallarını yağmaladılar ve esir aldılar?
Hangi hakla?
Kabul edelim ki siz haklısınız ve bir toplulukla
savaşıyorsunuz. Askersiniz, savaşçısınız, sonuçta her şey
olabilir, kendiniz de esir olabilirsiniz. Peki diğer
sivil insanların suçu ne?
Bir şehri kuşattın. Askerlerle savaştın ama diğer sivil
halka ne olacak? eSİRİ NERDEN ALIYORSUN SİVİL
İNSANLARDAN, KADINLAR ÇOCUKLAR GİBİ..
Bir ailenin karısını, kızını çocuğunu nasıl olur da esir
alırsın? Sana ne yaptı?Belki de savaşa karşıydılar...
Çocukların ne sorumluluğu var?
Ne yapıyorsun, askerleri kılıçtan geçirdin, ölmeyenler
esir, ve hemen şehiri yağmalama başlıyor... İnsanların
namusuna, canına, malına saldırılıyor kim ne bulursa alıp
götürüyor. Köle pazarlarında satıyorlar veya kendi
evlerinde tutuyorlar.
Ne deniyor bunlara, " ellerinin altındakiler."
Ellerinin altındakiler ne oluyor? Onların meşru malı.
İstediği gibi cinsel ilişkide kullanıyor, karısı gibi,
fahişe gibi. Günah yazılmıyor.. Çünkü "elinizin
altındakiler" müstesna deniyor, güya Kuran öyle diyor...
Bunun insani yanı, kutsal yanı ne? Bir şehri kuşat suçsuz
kadınları kızları, çocukları topla götür köle yap ve
istediğin gibi kullan..
Soruyorum böyle olmuyor mu?
Bu mu insanlık, bu mu kutsallık, bu mu hak,bu mu adalet,
bu mu barış?
Yazıklar olsun bunu kabul edene.Bunu hayvanlar bile
yapmıyor.
Başkalarının kadınlarını, kızlarını, çocuklarını
alacaksın zorla kendi malın yapacaksın, onları istediğin
gibi yatakta kullanacaksın.Hadi .iktır... peze...
Savaşlar niçin çıkıyor?
Bakın tarihe, her savaş bir egemen gücün başkalarının
yurdunu sömürge yapmak, zenginliğini elegeçirmek için..
Açıkça böyle.. Osmanlı neyle zengin oldu?Avrupayı
müslüman mı yaptı yoksa Avrupayı haraca mı kesti?
Peygamberin ölümünden sonra Ömerle başlayan savaşlara
bakın, gerekçe ne?Nasıl birdenbire yoksul mekke
müslümanlığı birdenbire imparatoluk zengini oldu.Türkleri
nasıl kılıçtan geçirdiler ve binlerce insanı yurtlarından
ettiler, esir ettiler...
İranla Irak saddam ve Humeyni zamanında ne için
savaştılar? Eğer bugünkü uluslararası toplum izin
vermemiş olsa kimler kimlere ne yapmaz? İki islam toplumu
niye savaştı? Masum halkın onayını mı aldılar? Eskiden
olduğu gibi şehirlere girip kadınların, çocukların ırzına
geçip esir alsalardı bu hak mı olacaktı?Sırpların
yaptıkları tecavüz hak mı? Ona karşı çıkıyorsun ama
esirliğe karşı çıkmıyorsun. Sana bir şey olunca kötü
başkasına olunca hak mı?
Sonuç olarak.BEN, ALLAHN KÖLELİĞİ, CARİYELİĞİ SERBEST
ETTİĞİNİ, ONAY VERDİĞİNİ KABUL ETMİYORUM, SORUN YANLIŞ
KURAN ÇEVİRİLERİNDEDİR DİYORUM.
ALLAH ADALETSİZ VE ZALİM OLAMAZ.

DOĞRU ÇEVİRİ YAPAN ARKADAŞLARIN BU KONUYA AÇIKLIK
GETİRMELERİNİ DİLİYORUM VE UMUYORUM
ESENLİKLE..
Yukarı dön Göster doğanay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: doğanay
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

<< Önceki Sayfa 18
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats