Allah C.C Hazretleri, insanları kavimler halinde kısım kısım parçalara ayırmıştır. Her bir kavme düşen de Allah yolundan ayrılmamak, birbirleri ile Allah için iyi ilişkiler kurmak, din kardeşliği bağlamında olmak üzere daima, Allah adının aziz tutulması için elbirliği yapmaktır. Allah'ın koyduğu ölçekte ise Din yalnızca O'na has kılınmalı, tewhid sancağı altında tek bir ruh olarak hareket edilmelidir. Fakat, toplumları yöneten insanlarda şöyle bir hastalığın hakim olduğunu görmekteyiz; kendilerini üstün bilip! yönettikleri
tebanın ise güdülecek bir sürü olduğu gibi bir zann'dan kendilerini alıkoyamamaları!.. bu hastalığı ne şekil demokrasi ile yönetilirse yönetilsin, toplumların tamamında görebilmekteyiz.
Gerçekten Allah'a bağlı olan bir yöneticide ise, asla ve asla böylesi hastalıkların olamayacağını yüce kur'an'da görebilmekteyiz. İnsanların kendi egolarını yücelttikleri bir çağ'da, böylesi ilahi kaynaklı referanslarla insanlara hitab etmenin tuhaf karşılanacağını da önceden tuhaftır ki, maalesef kestirebilmekteyiz.
Allah'ın,ne dediği gibi bir tercihte olanlara selam olsun!
Statik ve kendi zevklerine uygun bir tanrı yontanlara da iman! nasip olsun
temennisi ile merhaba demek istiyorum, bu sevgi dolu yuva'dan..
Din realitesi! eğer ki bizleri bölüyorsa! bu işten şu sonuç iyi görülmelidir! mutlaka ve mutlaka.. din diye bildiğimize! bir insan müdahalesi, yahutta ne niyetle olursa olsun! bir beşer katkısı gerçeği olduğunu göz ardı etmemeliyiz. Allah'ın Dini, asla ve asla insanları bölmez! Ama, din içerisinde mevcut her bir fraksiyon ayrılığında ise, mutlaka ve mutlaka şeytanların beslemesi ile beşerin katkılarının olduğunu görebilmekteyiz. Şeriat diye bizlere kakalanan arabi düzenin tamamında, beşer katkısı olduğu ve kitab ile uzaktan ve yakından bir ilgisinin bulunmadığını da, gerçekten kur'an'ı OKUyanlar bileceklerdir.. Allah C.C, daima BİRliğe-TEWHİDe çekerken!!! bir takım insan kılıklı şeytanların da, Allah ve(+ + + + + n) artı kendi seçtikleri bir takım idolleri(put) ile O'na şirk koşmak şartı ile iman! ettiklerini görebilmekteyiz!.
İşte,insanların en büyük düşmanı olan şeytanın beğendiği-desteklediği iş ve eylemler de
bu'dur... Kısaca, kendini bilen elbette ki Rabbini de bilendir!
Sen kendinden habersizsen! sana seni en iyi kim anlatabilir?
İyi bak! et ve kemik misin? yada şöyle diyenlerden misin! Ete kemiğe büründüm, Yunus oluban göründüm! mü??? ya da et-kemik vs.nin dahil olduğu bir matrix'e yunus oluban giren bir soyut bilinç yahutta nefs misin??? o halde sen nesin???
Yoksa ha'la secdede ve "EVET, SEN BİZİM RABBİMİZSİN" deyip dururken! bir sırası gelen yolcu gibi şu matrix'e dalıp dalıp çıkan bir şamandra mısın??? yahu! sen nesin??? yanıt mı istersin? onu istersen-istiyorsan!!!!!
Eğer? o halde,,,,
İKRA "OKU" nun kitabına, Allah'ın hitabına, davetine! tereddütsüz KOŞmalısın....
İnşaAllah...
24.03.2005
HANİF ULUS
Sizden Gelenler Sayfasına Dön!