Yazanlarda |
|
MEOC Groupie
Katılma Tarihi: 16 mayis 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 43
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Konulara göre fıhrıst e bakarken ben hanif müslüman değilim diye bir başlığı gördüm ve okumaya başladım. Naci Çelik adlı üye bu konuyu açan sonra onun sitesi olduğunu gördüm ve web sitesine baktım.Bazı yazıları benm düşünceme göre değildi belki bu konular hakkında cahil olmamdan kaynaklanıyordur.ama bir yazısını gerçekten çok beğendim. Benim aklıma ve mantığıma çok yattı . Ama ben çok bir ilim sahibi olan bir insan değilim . Bu yüzden de sizlerin yorumlarınızı , düşüncelerinizi bekliyorum. En önemlisi Kuran a göre değerlendirilmesi. Teşekkür ederim şimdiden.
BAŞÖRTÜSÜ İLE İLGİLİ YENİ BİR YORUM
Sevgili okurlar, Kur’an kelimelerinin birbirinin benzeri ve yedeği, dörtlü kelimeler olduklarını tesbit ettikten sonra, Kur’an’ın bu özelliğini dikkate alarak, geriye dönük yorumlarımı tekrar kontrol ettim. “Başörtüsü ve Bir Eleştiri” başlıklı bölümde, Nur Suresi 30 ve 31. ayetleri ile ilgili yaptığım yorumların genelde doğru olduğunu, ancak çok önemli ve çok ilginç bir ayrıntıyı atladığımı gördüm. Şöyle ki: Kur’an, elbise ve giysi gibi şeyleri, aşağıdaki yegâne dört kelime ile vurgulamaktadır:
Muhkem Siyâbe Libas (Ayetler: 18/31, 11/5, 24, 60) Müteşabih Gisvet Sıtran (Ayetler: 4/5, 5/89, 18/90)
Yukarıda verdiğimiz elbise, giysi, kıyafet veya örtü’yü vurgulayan Kur’an’daki yegâne kelimeleri tesbit ettikten sonra, Nur Suresi 31. ayette geçen ve rivayetlerin örtü veya başörtüsü anlamını verdiği himar kelimesine, Kur’an’ın yüklediği anlamı tekrar tetkik ederek, uzun uzun düşündük. Kelimenin Kur’an’da, 7 ayrı ayette yer aldığını (2/219, 5/90-91, 12/36-41, 47/15, 24/31), rivayetlerin kelimeye 6 yerde içki, içecek anlamını yüklediğini, sadece bir yerde, söz konusu Nur Suresi 31. ayette de örtü veya başörtüsü anlamını yüklediğini gördük. Zaten, kelimenin geçtiği 6 ayetin genelinden, kelimenin orijinal anlamının, içki veya içecek olduğu açıkça anlaşılıyor. Biz, 6 yerde içki, içecek anlamını ihtiva eden bir kelimenin, 7. yerde de aynı anlamı ihtiva etmesi gerektiğini, yani Kur’an’da kavram kargaşası olamayacağını düşünerek, söz konusu ayetteki himar kelimesine de içki, içecek anlamını yükleyerek düşünmeye başladım.
“... Başörtülerini (himar) üzerine (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler...” (24/31, S. Ateş çev.)
Ayetteki “başörtülerini” anlamı yerine, içeceklerini anlamını yazalım:
“İÇECEKLERİNİ üzerine (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler.”
Ayetin Türkçe çevirisini dikkate alarak, “başörtülerini” anlamı yerine “içeceklerini” anlamını yüklediğimizde, ayet anlamsızlaşıyor. Ancak, Türkçe karşılıkları ile birlikte, kelimelerin orijinal anlamlarını, orijinal yerlerine yazdığımızda, içeceklerini anlamı, biraz daha anlamlı hale geliyor.
Vel yezribne (vursunlar) bi humur-i-hinne (içeceklerini) alâ (üstüne, üzerine) cuyub-i-hinne (yakalarının, yırtmaçlarının)
Vursunlar, içeceklerinin üstüne yakalarının.
Bize göre, ayetin orijinal kelime ve anlamları ile örtüşen en doğru çeviri, “Yakalarını içeceklerinin üstünden iliklesinler” şeklindedir. Çünkü, Kur’an, kadınların göğüslerini içecek diye nitelendirmektedir. Kadınların göğüslerinin temel işlevi düşünüldüğünde, gerçekten de, anne memesi, yavruları açısından ideal bir içecek değil mi?
“Başörtüsü ve Bir Eleştiri” başlıklı yazımda, söz konusu himar kelimesine Kur’an’ın yüklediği orijinal anlamı tetkik etmeme rağmen, geleneksel anlayışın tesirinden tam kurtulamayarak, kelimenin, her türlü yöresel kıyafeti vurgulayan bir kelime olduğunu iddia etmiştim. Yukarıda açıkladığım tesbit ve teşhisten sonra, bu iddiadan tamamen döndüm. Nur Suresi 31. ayette geçen himar kelimesinin de, diğer ayetlerde geçen himar kelimeleri gibi, içecek anlamını ihtiva ettiğine kesinlikle inandım.
Aynı yazımda: “Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını vurmasınlar” ifadesinin, kadınların kalça ve göğüslerine dikkat çektiğini iddia etmiştim. Bu iddianın da kısmen yanlış olduğunun farkına vardım. Ayetin dikkat çektiği süslerin, sadece göğüsler olduğunu, kalçaları içermediğini anladım.
“... Yakalarını içeceklerinin (göğüslerinin) üstünden iliklesinler. Süslerini (yani göğüslerini) göstermesinler...”
Ayetin, kadınların göğüslerini süs diye de nitelendirmesinin esprisi, göğüslerin ikinci işlevini vurgulamaktır. Yani göğüslerin estetik bir güzellik unsuru da olduğuna dikkat çekmektedir.
http://www.yeniyorumlar.org/turkce/trindex.htm (alıntıdır)
bu konu daha önce açıldıysa şimdiden özür dilerim . |
|
Yukarı dön |
|
|
Muhtar Katilimci Uye
Katılma Tarihi: 28 mart 2006 Gönderilenler: 63
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Tam Naci Çeliğe göre bir yorum olmuş. Dinsel fantezilerine devam ediyor mu o?
Hamr ile himarı birbirinden ayıramamak, hakim ile hekimi, hüküm ile hikmeti birbirinden ayıramamak gibi birşeydir.
Gerçi elalemin fantezisine gem vuracak değiliz. Herkes tarlasına Allah'ın emrettiği şekilde yaklaşabilir. Bize ne.
__________________ Onlar, iman etmiş ve kalbleri Allah zikriyle yatışmış olanlardır. Evet, iyi bilin ki, kalbler Allah'ın zikri ile yatışır. (Rad 28)
|
Yukarı dön |
|
|
Swan Katilimci Uye
Katılma Tarihi: 25 temmuz 2007 Gönderilenler: 48
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selamlar
Arapçam yok ama benim de bildiğim kadarıyla hamr ve hımar farklı şeyler. Hımar, hamr kökünden türemiş başka bir kelime.
Hem Naci beyin dediği gibi olsa bile yazdığı cümledeki kelime dizilişi Arapçasında yazana uyuyor mu?
|
Yukarı dön |
|
|
apolat Uzman Uye
Katılma Tarihi: 11 kasim 2006 Gönderilenler: 28
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
MEOC YAZDI:
Konulara göre fıhrıst e bakarken ben hanif müslüman değilim diye bir başlığı gördüm ve okumaya başladım. Naci Çelik adlı üye bu konuyu açan sonra onun sitesi olduğunu gördüm ve web sitesine baktım.Bazı yazıları benm düşünceme göre değildi belki bu konular hakkında cahil olmamdan kaynaklanıyordur.ama bir yazısını gerçekten çok beğendim. Benim aklıma ve mantığıma çok yattı . Ama ben çok bir ilim sahibi olan bir insan değilim . Bu yüzden de sizlerin yorumlarınızı , düşüncelerinizi bekliyorum. En önemlisi Kuran a göre değerlendirilmesi. Teşekkür ederim şimdiden.
BAŞÖRTÜSÜ İLE İLGİLİ YENİ BİR YORUM
Sevgili okurlar, Kur’an kelimelerinin birbirinin benzeri ve yedeği, dörtlü kelimeler olduklarını tesbit ettikten sonra, Kur’an’ın bu özelliğini dikkate alarak, geriye dönük yorumlarımı tekrar kontrol ettim. “Başörtüsü ve Bir Eleştiri” başlıklı bölümde, Nur Suresi 30 ve 31. ayetleri ile ilgili yaptığım yorumların genelde doğru olduğunu, ancak çok önemli ve çok ilginç bir ayrıntıyı atladığımı gördüm. Şöyle ki: Kur’an, elbise ve giysi gibi şeyleri, aşağıdaki yegâne dört kelime ile vurgulamaktadır:
Muhkem Siyâbe Libas (Ayetler: 18/31, 11/5, 24, 60) Müteşabih Gisvet Sıtran (Ayetler: 4/5, 5/89, 18/90)
Yukarıda verdiğimiz elbise, giysi, kıyafet veya örtü’yü vurgulayan Kur’an’daki yegâne kelimeleri tesbit ettikten sonra, Nur Suresi 31. ayette geçen ve rivayetlerin örtü veya başörtüsü anlamını verdiği himar kelimesine, Kur’an’ın yüklediği anlamı tekrar tetkik ederek, uzun uzun düşündük. Kelimenin Kur’an’da, 7 ayrı ayette yer aldığını (2/219, 5/90-91, 12/36-41, 47/15, 24/31), rivayetlerin kelimeye 6 yerde içki, içecek anlamını yüklediğini, sadece bir yerde, söz konusu Nur Suresi 31. ayette de örtü veya başörtüsü anlamını yüklediğini gördük. Zaten, kelimenin geçtiği 6 ayetin genelinden, kelimenin orijinal anlamının, içki veya içecek olduğu açıkça anlaşılıyor. Biz, 6 yerde içki, içecek anlamını ihtiva eden bir kelimenin, 7. yerde de aynı anlamı ihtiva etmesi gerektiğini, yani Kur’an’da kavram kargaşası olamayacağını düşünerek, söz konusu ayetteki himar kelimesine de içki, içecek anlamını yükleyerek düşünmeye başladım.
“... Başörtülerini (himar) üzerine (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler...” (24/31, S. Ateş çev.)
Ayetteki “başörtülerini” anlamı yerine, içeceklerini anlamını yazalım:
“İÇECEKLERİNİ üzerine (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler.”
Ayetin Türkçe çevirisini dikkate alarak, “başörtülerini” anlamı yerine “içeceklerini” anlamını yüklediğimizde, ayet anlamsızlaşıyor. Ancak, Türkçe karşılıkları ile birlikte, kelimelerin orijinal anlamlarını, orijinal yerlerine yazdığımızda, içeceklerini anlamı, biraz daha anlamlı hale geliyor.
Vel yezribne (vursunlar) bi humur-i-hinne (içeceklerini) alâ (üstüne, üzerine) cuyub-i-hinne (yakalarının, yırtmaçlarının)
Vursunlar, içeceklerinin üstüne yakalarının.
Bize göre, ayetin orijinal kelime ve anlamları ile örtüşen en doğru çeviri, “Yakalarını içeceklerinin üstünden iliklesinler” şeklindedir. Çünkü, Kur’an, kadınların göğüslerini içecek diye nitelendirmektedir. Kadınların göğüslerinin temel işlevi düşünüldüğünde, gerçekten de, anne memesi, yavruları açısından ideal bir içecek değil mi?
“Başörtüsü ve Bir Eleştiri” başlıklı yazımda, söz konusu himar kelimesine Kur’an’ın yüklediği orijinal anlamı tetkik etmeme rağmen, geleneksel anlayışın tesirinden tam kurtulamayarak, kelimenin, her türlü yöresel kıyafeti vurgulayan bir kelime olduğunu iddia etmiştim. Yukarıda açıkladığım tesbit ve teşhisten sonra, bu iddiadan tamamen döndüm. Nur Suresi 31. ayette geçen himar kelimesinin de, diğer ayetlerde geçen himar kelimeleri gibi, içecek anlamını ihtiva ettiğine kesinlikle inandım.
Aynı yazımda: “Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını vurmasınlar” ifadesinin, kadınların kalça ve göğüslerine dikkat çektiğini iddia etmiştim. Bu iddianın da kısmen yanlış olduğunun farkına vardım. Ayetin dikkat çektiği süslerin, sadece göğüsler olduğunu, kalçaları içermediğini anladım.
“... Yakalarını içeceklerinin (göğüslerinin) üstünden iliklesinler. Süslerini (yani göğüslerini) göstermesinler...”
Ayetin, kadınların göğüslerini süs diye de nitelendirmesinin esprisi, göğüslerin ikinci işlevini vurgulamaktır. Yani göğüslerin estetik bir güzellik unsuru da olduğuna dikkat çekmektedir.
Çok güzel bir çabanın ürünü Naci Çelik'in yazısı.Yazdıklarına katılıyor ve kendisini tebrik ediyorum.Sadece "Hımar" yerine Humur olacaktı o da sanırım sehven yapılmış bir hata olsa gerek.
Selametle.
|
|
Yukarı dön |
|
|
barış Uzman Uye
Katılma Tarihi: 13 eylul 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 339
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam,
Bu ayetteki süs tabirinin neyi nitelediği hususunda son zamanlarda yapılan çeşitli kişilere ait çalışmalarda, açıklamalar çeşitli olsa da, sonuç büyük oranda göğüslerin anlatıldığı yönünde.
Naci beyin çalışmasında dikkat çekilen içecek anlamı, benim ayetten alacağım öğüdü tamamlayıcı nitelikte bence. Kurandaki din sitesinde de ayette dikkat çekilen bölgenin göğüsler olduğu söylendikten sonra, istisna tutulan kişilerin olma sebebi de, kadınların emzirme dönemlerinde kadına rahatlık sağlama olarak açıklanmış.
Sonuç olarak ben de Naci beyin çalışmasını faydalı buluyorum. Saygılar.
__________________ Asra andolsun ki,iman eden, sâlihât işleyen, hakkı ve sabrı tavsiyeleşenlerin haricindeki tüm insanlar kesinlikle tam bir hüsran içindedir.
|
Yukarı dön |
|
|
tarık Katilimci Uye
Katılma Tarihi: 19 aralik 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 56
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Kelime oyunu yapılmış bu yorumda:”ala” nın yeri değişmiş “ala”dan sonra gelen kelime cuyubihin buna göre mana verilmemiş. Aladan sonra gelen kelime ‘humiri’ olsa yorum doğru olabilirdi.
Vela yazribne= vursunlar{neyi vursunlar} bi humurihinne =humuriyi vursunlar {nereye vursunlar} “ala” cuyubini= cuyubinine vursunlar.
Tüm kuran boyunca “ala” kelimesi kendinden sonra gelene göre anlam verilir. Bu yorum Arapçanın ve kuranın gramerine ters.
Yani ayet “humurı” yi cuyuba vur diyor: örtü/baş örtüsünü göğüs yırtmaçlarına vursunlar diyor; göğüs yırtmaçlarını/yakalarını örtünün[içeceklerin] üzerine vursunlar değil .
|
Yukarı dön |
|
|
Tunboga Katilimci Uye
Katılma Tarihi: 03 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 66
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
MEOC Yazdı:
Vel yezribne (vursunlar) bi humur-i-hinne (içeceklerini) alâ (üstüne, üzerine) cuyub-i-hinne (yakalarının, yırtmaçlarının)
|
|
|
|
Hanif dostlara selam !
Ve gul lil mü'minati yağdudne min ebsar ihinne_Ve De mü'min kadınlara sakınsınlar göz lerini
Ve yahfazne fürucehünne ve la yübdine zinet ehünne_Ve korusunlar ırzlarını ve la açmasınlar zinet lerini
İlla ma zahera minhe _Dışında kimse görünen onlardan
vel yadribne bi humurihinne ğala cüyubihinne = salsınlar humur'u ,üzerine yırtmaçlarının/yakalarının.
Naci Çelik'in yazılarını savunan biri değilim , fakat ortada kelime oyunu göremiyorum. Ayet uzun olduğundan belki satır atlamış olabilirsin.
__________________ Cinn 20= Deki Şüphesiz ben ancak Rabbime ibadet ederim ve O'na hiç kimseyi ortak koşmam
|
Yukarı dön |
|
|
Alperen Admin Group
Katılma Tarihi: 09 nisan 2005 Gönderilenler: 2974
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Arkadaşlar
Naci'nin bu konudaki yaklaşımı yanlış. Kelime oyunu yapıyor ve alakasız bir sonuca varıyor.
Vel yezribne (vursunlar) bi humur-i-hinne (içeceklerini) alâ (üstüne, üzerine) cuyub-i-hinne (yakalarının, yırtmaçlarının)
Vursunlar içeceklerini üzerine yakalarının.
Kadınların içecekleri memeleriymiş. Ve kadınlar memelerini yakalarının üzerlerine vuracaklarmış. Nasıl yani???
Okumanızı öneririm: Nur Suresi Çeviri-Yorum (e-kitap)
Muhabbetle, Alperen
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|
Yukarı dön |
|
|
apolat Uzman Uye
Katılma Tarihi: 11 kasim 2006 Gönderilenler: 28
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam ALPEREN,
Cümlenin yapısından ziyade, altı yerde içki yedincisinde 'Başörtüsü' diye çeviri yapmayı izah edebilirsen ben de sana katılabilirim.
|
Yukarı dön |
|
|
Gitarist Newbie
Katılma Tarihi: 05 subat 2007 Gönderilenler: 14
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Beyin fonksiyonlarının kullanılmasını engelleyen, aklı örten alkol ile,
İnsan bedeninin örtülmesini sağlayan nesne, birbirleriyle "ÖRTEN ŞEY" başlığı altında ilişkilendirilebilirler.
|
Yukarı dön |
|
|
|
|