HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: ALEVİLİK VE İNANÇLARINDAKİ YANILGILAR Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
medeni0002
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 15 kasim 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 936
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı medeni0002

                        Salat'ınAyrıntısı anlatılmamış çünkü aslı olmayan bir şeyin füruu(ayrıntısı da) olmaz.yani sana diyelim bir soru sordum,elindeki elma nasıl bir elma diye bir soru sordum,sen şayet elinde bir elma varsa ayrıntısını ve özelliklerini bahsedersin,işte elimdeki elma,kırmızıdır veya yeşildir dersin,yumuşak bir elma dersin,kurtlu değildir,tatlı bir elma dersin,ama elinde varsa bunları dersin,elinde olmayan bir elmanın ayrıntından bahsedebilir misin?
                   işte namaz diye söylenen o ritüel ibadet şeklinin ayrıntısından bahsedilmeyişinin sebeplerinden biri de budur ki,aslı olmayan bir şeyin tarifinden bahsetmek abesle iştigal olacağından ve buda Allah'ın şanına yakışmayacağından dolayı bahsedilmemiştir.
                  Yani salat kelimesinin bir anlamı vardır,desteklemektir,başka alamlar verilmesi Kur'andaki mana akışını bozuyor,örneğin:
Kıyamet suresi 31-32ayette ne buyuruluyor,''O,(Peygamberi) doğrulamamış, namaz da kılmamıştı.Fakat yalanlamış ve yüz çevirmişti.(diyanet meali)
                  şimdi buradaki ''salla'' kelimesine diyanetin verdiği manayı verdiğimiz zaman nasıl bir çarpıtmaya düşmüş oluruz,zaten mantık olarakta bilinirki bir insan iman etmeden o  inandığı şeyin ibadetini yapmaz,bu eşyanın tabiatına aykırıdır,o ibadeti yapması için bir insanın önce ona inanması lazımdır,fakat burada bir müşrikin özelliğinden bahsedilirken,onun peygamberi doğrulamadığından bahsedilerek namazı da kılmadığından bahsediyor,zaten peygamberi doğrulamamışsa onun söylediği bir işi niye yapsınki,buradaki yanlış anlamlandırma hemen dikkati çekmektedir,
                  oysaki salat kelimesinin asıl anlamı olan desteklemek anlamı verilmiş olsaydı mana çok mantıklı hale gelmiş olurdu,aslında Cenabı Allah,Kur'anına bir sözlük özelliği de vermiştirki,yukarıdaki ayetlerde birbirine zıt 4 kelime ile anlamlandırılmıştır ve adeta kelimenin tarifi yapılmıştır.saddega kelimesinin zıttı olarak kezzebe,tevella (yüz çevirdi) kelimesinin zıttı olarakta salla kelimesi zikredilmiştirki buradaki salla desteklemek anlamındadır.
                   namaz anlamı verilmiş olursa Allah'ı abes bir kelamda bulundurmuş gibi olursunuzki,bence bu çok yanlış olur.şayet namazı emretmişse Rabbim,bunun nasıl yapılacağını insanların soracağını elbette bilirdi ve onunda cevabını verirdi,ancak aslı olmayan bir şeyin tarifini niye yapsınki?.Salla kelimesinin anlamını bu ayette güzel Allah'ım çok güzel açıklamış,daha ne yapsın.
                   selamlar,sevgiler.

__________________
medeniyet
Yukarı dön Göster medeni0002's Profil Diğer Mesajlarını Ara: medeni0002 Ziyaret medeni0002's Ana Sayfa
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

"Oy oy Oy,

Ne büyük laf ettin öyle,

Demek bir peygamber çıkıp da adalet demeseydi nerden
bileceklerdi öyle mi...."

sitenin tavukları yumurtlamış..ben adalet
derken,insanların çocuklarına isim olarak taktıkları
adaletten bahsedmemişdim!!!
anlaşılıyorki adalet nedir daha onu bile
bilmiyorsun.adalet suçun tanımlarını yapmak ve yaptığı
tanımları sınıflandırarak,derecelendirerek cezalar
vermekdir.en basit tanımıyla...

eğer adam öldürmenin kötü birşey olduğunu peygamberler
bildirmeseydi....su zamanda yaşayan sizler birbirinizin
kanını emen,leşini yiyen acayipler olurudnuz.
geçmiş kavimlere bak....lut kavmine bak...zinanın her
çeşidi...çirkin ve kötü işlerin her türlüsü toplum
tarafından meşru kabul ediliyordu.teraziden ve ölçüden
çalan kavimleri hatırla....eğerki peygamberler sizler
kötü yapıyorsunuz demesydi?şimdiki insanların hangi
durumda olabileceğini düşün....sen hırsızın en dik alası
olurdun belkide....çünki geçmişden sana
öldürmenin,zinanın,çalmanın kötü bir iş olduğu diye
birşey aktarılmayacakdı.toplumlar zıtlarıyla
tanışmayacaklardı....ve senin o zavallı aklında bu
karanlıkda boğulup geberecekdi...geberesice...

kainatta herşey bir ölçü iledir.bir miktar iledir.be ölçü
ve miktar bu muhteşem düzeni sağlar.işte adalatte bir
sınırıdır...ölçüdür miktardır.peygamberler bundan
bahsedmeseydi senin o zavallı aklın bu
ölçüleri,miktarları sınırları bulabilecekmiydi....ne
saçmalıklara adalet deyip duracakdın....kahrolası
akıllarınızla.

daha düne kadar karnınızı bile doyuramıyordunuz.anneniz
olmasa ağzınıza yemek bile koyamıyordunuz.ağlamakdan
başka bir ses çıkaramıyordunuz.ne tez büyüdünüz de
dillendinizde çenebaz oldunuz.oldunuzda kendinizin
birşeymi olduğunuzu zanneddiniz.anneniz altınızı
temizlemese kendi pisliğiniz içinde boğulup
gidecekdiniz.şimdi kıyama durdunuzda birşey mi oldunuz?
hala kendi... içinde boğulup gidiyorsunuz....da farkında
değilsiniz...



__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 
medeni0002
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 15 kasim 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 936
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı medeni0002

               Hasakçay'dan              

Artı, eğer Nisâ 102'deki salât inananların İslama, Kuran'a ve Peygambere destek vermelerini sağlamak için Peygamberin irad ettiği bir SÖYLEV idiyse Nisâ 101'de Allah şöyle diyor olur:

 

"Savaş için araziye çıktığınızda kafirlerin size baskın yapacağını bekliyorsanız sizin İslama, Kuran’a ve Peygambere destek vermemeniz ve Peygamberin bir SÖYLEV irad edip sizin destek vermenizi sağlamaması caizdir… - Ve izâ darabtum fîl ardı fe leyse aleykum cunâhun en taksurû mines SALÂTİ in hıftum en yeftinekumullezîne keferû."(kırmızı yazılar senin)

 

               selamlar,Hasan Beye cevabımdır:Kıymetli Hasan abi,senin bahsettiğin ayeti bakara 239 çok güzel tefsir ediyor.
               Bakara239:''Eğer korkarsanız, yaya yahut binekte iken kılın, güvene erişince, bilmediklerinizi öğrettiği gibi Allah'ı anın.(diyanet işleri eski meali)
               Bakara239:''Eğer (bir tehlikeden) korkarsanız, namazı yaya olarak veya binek üzerinde kılın. Güvenliğe kavuşunca da, Allah’ı, daha önce bilmediğiniz ve onun size öğrettiği şekilde anın (namazı normal vakitlerdeki gibi kılın).(diyanet işleri yeni meali)

              Ayetin arapçasını dikkatlice okursanız burada zikir kelimesi geçmektedirki bu büyük ihtimalle Kur'andır.yüce Rabbim,sahabelerin savaşta dua ayetlerini okurken o korku veya panik psikolojisiyle ayetleri yanlış okumamaları veya savaştaki veya korku halindeki durumlarına karşı tedbirlerini alırken daha rahat tedbirlerini alabilmeleri için onların korunması mahiyetinde dikkatlerinin dağılmaması için ve sağlam tedbirlerine yönelmeleri için bir süreliğine o tehlike durumu geçene kadar dua ayetlerine ara vermelerini istemiştir.
         &nbs p;  zikir kelimesinin bir anlamıda hatırlamak anlamına geldiğine göre hatırlamakta ezberden okunan şeylerle ilgili olduğuna göre burada ezberden okunan Kur'an ayetleri (dua ayetleri) olması ihtimalini yükseltmektedir.en doğrusunu Allah bilir.

             selamlar,sevgiler.

__________________
medeniyet
Yukarı dön Göster medeni0002's Profil Diğer Mesajlarını Ara: medeni0002 Ziyaret medeni0002's Ana Sayfa
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Sayın medeni, 2:239 başkadır 4:101 başka. 

 

Korkuya dair Allah'ın 2:239'da söylediği tek şey: eğer korkuyorsanız - Fe in hıftum. Korkulanın hangi şey olduğunu tahmin etmeye çalışırız ama kesin olarak şudur diyemeyiz. Örneğin inananlar bir savaşta bozguna uğrayıp dağılınca bu yaptıklarının yanlış olduğunu anlamış, savaş alanına dönmeye karar vermiş olabilirler. Cepheden ayrılmayan inanırlar tehlikededir; dönmeye çalışanlar "Ya geç kalırsam!" diye korkuyor. Her dakikanın değeri var. O halde devesi ya da atı olanlar salâtlarını binitlerinin üzerinde, olmayanlar yaya olarak muhafaza edecekler. Kıyam ve secde için duracak zaman yok.

 

Anılan korku henüz çatışma yokken düşmanın bir baskınla üzerinize çullanacak olmasıyla ilgili değil. Yoksa Allah salâtı binit üzerinde ya da yaya olarak sürdürmenizi değil salâttan kısa düşmenizi caiz kılardı, ayetler arasında çelişki olamıyacağına göre (4:82).  

 

Allah 2:239'da "Namazdan kısa düşmeniz caizdir," demiyor; "yaya olarak ya da binit üzerinde," diyor. 

 

4:101'de ise korkunun nedeni açık ve net. Siz inananlar kafirlerin bir baskınla üzerinize çullanacağından korkuyorsunuz. O durumda caiz olan, salâttan kısa düşmeniz. Allah bunu nasıl yapacağınızı da 4:102’de açıklıyor: tam salâtın yalnızca "1 kıyam + 1 secde"lik birimini ikame edeceksiniz yani 2 rekat yerine 1 rekat. Kısa düşmek bu.

 

Salâtımızı 4:101 onaylar mı? Bu, niçin salât ettiğimize bağlı.

 

Sizin iddianız, cephedeki SALÂT "İslama destek vermek"tir. Şimdi 4:101’deki SALÂT kelimesinin yerine bunu koyalım ve bakalım ayetin anlamı ne oluyor.

 

"İslama destek vermek"ten kısa düşmeniz günah değildir – fe leyse aleykum cünahun en taksurû mines salât.    

 

Yani kafirlerle savaşmak için arazidesiniz ve Allah size güya şöyle diyor:

 

Gücünüzün yalnızca yarısıyla savaşmanız günah değildir. İki okunuzun yalnızca birini atmakla yetinebilir; karşılaştığınız kafire kılıcınızı yalnızca bir kere sallayıp uzaklaşabilir ya da teslim olabilirsiniz. Dolayısıyla İslam küfre yenilir. Ama sizin günahınız yok... muş. 

 

Bu mudur yani?

 

Hayır! Cephedeki o salât Allah’a sığınmadır. Her inanır bir bakıma Rabbine dilekçe sunup diyor ki: "Allah’ım! Ben geldim. Burdayım. Ölürsem şehit, kalırsam gazi olarak Sana sığınıyorum..."

 

Allah işte bu dilekçeden kısa düşmeniz günah değil, diyor. 2 paragraf yerine 1 paragraf, 2 rekat yerine 1 rekat. Dilekçenizi kabul edecek olan, Allah’tır. 1 paragrafı da kabul edecek; "günah değil"in anlamı bu.

 

Ama İslam için bütün gücünüzle savaşacaksınız. Allah "yarı gücünüzle savaşın da yenilin!" der mi ki cephedeki SALÂT İslama destek vermek ama yalnızca yarım destek vermek olsun? 

 

Abdurrahman hocamız konuyu benimle müzakere ederken bunu asla söylemedi. Keşke ona dikkat etseydiniz.       

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Dermanbeg Yazdı:

"Bakın, Robenson Crusoe gibi ıssız bir adada yaşasaydım ihtiyacım olan bütün bilgileri şu ayetlerden öğrenirdim:"

 

Sevgili Hocam,gerçekten muhteşem bir örnek vermişsiniz,sizi tebrik ederim..!

Malumunuz dünyanın bir çok yerinde insanlar "İslam"a geçiyor..söylediğiniz doğru ise bu insanlar Kuranı okur okumaz rahatlıkla namaz kılabilmeli değil mi?

Ancak durum hiçte böyle değildir.Bir istisna bile yoktur.İhtida eden eğer kendi dilindeki Kuranı okumuşta müslüman olmaya karar vermiş ise anlatımdan etkilenmiş ve kendi inancındaki eksikleri görerek yön değiştirmiştir.Sonradan çevresindeki müslümanlar ona salat'ın namaz olduğunu anlatmışlar oda o an için başka çare bulamadığından onlara uymuştur.Örnek,cat stevens (Yusuf İslam)

Birde bulunduğu çevredeki müslümanlardan etkilenerek müslüman olanlar varki onlar zaten robenson crusoe pozisyonunda değiller..Kaldıki onlar bile namazlarını Kurana dayandırmazlar.eğer böyle olsaydı en azından senin gibi iki vakit iki rekat olarak kılarlardı..Böyle biri varmı çevrenizde Hocam..!!?

Selamlar..

Sevgili Dermanbeg hocam! Bu dediklerinizde yerden göğe haklısınız. Tıpkı "İslamın piyasadaki hali Allah'ın dini değil!" derken nasıl hepimiz haklı isek. Ama Allah'ın dini var, değil mi. 

 

 

Sevgili hocam,yazımı ve yazınızın kısa bir alıntısını kopyaladım..bence konudan sapmışsınız..bir ingilizin elindeki çeviriye bakarak "namaz"ı çıkarması mümkünmüdür? diye sordum yanıtınız maalesef konuyla alakalı olmamış..sağlık olsun..Selamlar.. 

 

 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

...bir ingilizin elindeki çeviriye bakarak "namaz"ı çıkarması mümkünmüdür? (Dermanbeg)

Ben bir İngiliz olsam ve elimde ASLINA SADIK bir çeviri bulunsa "namaz"ı Kuran'dan rahatlıkla çıkarırım. Allah’ın namazla ilgili sözleri öylesine ayrıntılı, açık ve nettir.

 

Anlatmaya çalışayım.

 

İnananlar Allah yolunda savaşmak için araziye çıktıklarında belirli vakit  (4:103) girince Allah'a sığınma başvurusunda bulunurlar. (4:102). Cephede namaz odur.

 

İmam önde yer alır. İnananlar onunla  dikelerek (4:102) ve Allah’a teslim olduklarını göstermek için ellerini kaldırarak (108:2) namaza başlarlar. İmam herkesin duyabileceği bir sesle (17:110) Kuran okur (20:14), örneğin ahrete ve şehid olmaya dair (3:53, 3:140, 4:104, 47:35). Sonra hep birlikte secde ederek namazı sona erdirirler (2:102).  

 

İnananlar düşman saldırısı bekliyorlarsa namazdan kısa düşebilirler; bu caizdir (4:101) ve namazın yalnızca 1 birimlik yani "1 kıyam + 1 secde"lik en küçük miktarıdır.

 

*

 

Güven ortamında kılınan tam namaz ise (4:103) iki birimdir çünkü bir’in en küçük katı iki’dir. Matematik bu; kuşkudan arınmıştır.

 

Namaz cephede  Allah’a sığınmak için kılındığı halde güven ortamında Allah’ın uyarılarını akıldan geçirmek için kılınır (20:14), o yüzden bir tür din  eğitimidir.

 

İnananlar namazdan önce abdest alırlar ki hem madden hem manen temizlenip (5:6) eğitime saygılı ve duyarlı hale gelsinler. Namazdan sonra ise namazın onlara verdiği eğitimin gereğini "ayakta ve oturarak ve yanları üzerinde" kısacası her durumda yerine getirirler (4:104).

 

*

 

Gece gündüz, sabah akşam yani 24 saat kesintisiz ikame edilen salât içinse abdest gerekmez. Zaten 24 saat abdestli olunamaz. Örneğin Şuayb nebinin dini onun salâtı idi ve onu yaşamının her anında ikame etti (11:87); dinsiz anları asla olmadı ama abdestsiz anları oldu, hem de kıyamet kadar. 

 

 

Bazı ayetlerden anlaşılan, Allah'ın elçisi güneş battıktan sonra ve güneş doğmadan önce Kuran'ı kıyamda  tebliğ etti ve inananlar vahyi kâle alacaklarına dair Allah'a secde etmek suretiyle söz verdiler, genellikle Mescidi Nebevi'de. 

 

mescidi nebevinin ilk yapılışı halı

 

   

İsrâ 78’de güneşin sarkmasından gecenin kararmasına kadar denerek örneklendiği üzere namaz inananların üzerine vakitleri belirlenerek yazılmıştır (4:103). Tam olarak gecenin gündüzün İKİ ucuna inen zülüfleri (11:114).

 

Yeryüzünün İstanbul gibi belli bir noktasında güneş bir günde yalnızca bir kez doğar, bir kez batar. O İKİ an gündüzün başı ve sonudur yani gündüzün İKİ ucu -tarafeyin nehâr (11:114). 

 

Gündüzün İKİ ucunda namaz kılmak inananlara farzdır. Sabah namazı, akşam namazı. Bunların ikisi de gece namazıdır çünkü sabahın vakti "güneşin doğmasından önce"dir (11:114) ; akşamın vakti güneşin batmasından sonra (17:78).

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

"...bir ingilizin elindeki çeviriye bakarak "namaz"ı çıkarması mümkünmüdür? (Dermanbeg)

Ben bir İngiliz olsam ve elimde ASLINA SADIK bir çeviri bulunsa "namaz"ı Kuran'dan rahatlıkla çıkarırım. Allah’ın namazla ilgili sözleri öylesine ayrıntılı, açık ve nettir"

 

 

Sn.Akçay hoca, şunu mu demek istiyorsun " evet haklısınız şu ana kadar herhangi bir ingiliz elindeki çeviriden namazı çıkaramadı ama ben ingiliz olsaydım çıkarabilirdim" tabi birde sana aslına sadık bir çeviri bulmak gerekecek ki !..bu da ayrı bir muamma...!

 

Hocam saygılar sunarım, muhabbetle kalın..

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Değerli Hasan hocam merheba, sizi bir kaç gün burada göremeyince rahatsızlandı mı diye endişeleniyorum. Allah sağlık versin!

Değerli hocam, qasr min şey'in/ qasr an şey'in; bir şeye kısa düşmek, bir şeye kısa gelmek, bir şeye yetişememek, bir şeye güç getirememek, bir şeyle baş edememek, bir şeyi yapamamak, bir şeyi ele geçirememek, bir şeyden vazgeçmek, bir şeyi bırakmaktır mecburen, elinde olmayarak, acziyetten dolayı. Qasr minessalât da salattan kısa düşmek, salattan geri kalmak, salalata kısa gelmek, salatta bulunamamaktır. Görevli bir birlik seferde olması nedeniyle Elçi ile salattan (birliktelikten) geri , uzak düşüyor, O'nunla salatta bulunamıyor, O'nun inananlara ikame ettiği salattan geri kalmış oluyor. Salata kısa kalmak salata yetişememektir. "Ok hedeften geri düştü"; hedefe ulaşamadı demektir. Bundan, ok hedefin birazına ulaştı birazına kısa kaldı anlamı çıkarılamaz. Salattan/salata kısa kalmak, salatın eninden boyundan kısaltmak, salattan azaltmak diye anlamak doğru bir anlayış değildir.

Bir de "korkmanız" ifadesi bildiğimiz yürek korkusu anlamına almamak lazım. Buradaki "korkarsanız" ifadesi, "Allah'ın çizdiği hudutları koruyamayacağınızdan/onlara riayet edemeyeceğinizden korkarsanız", "adaletli davranamayacağınızdan korkarsanız bir tane.." cümlelerindeki gibi, "bilirseniz" demektir. 

Değerli Hüseyn 1975, Mescidi Haram, salat vs ile ilgili benden açıklama isteğinizi unutmadım, geniş bir zamanımda ilgili görüşlerimi özetleyeceğim mümkün olursa.   

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sn. Hasan Akçay  Yazdı.

 

Sevgili Dermanbeg hocam! Bu dediklerinizde yerden göğe haklısınız. Tıpkı "İslamın piyasadaki hali Allah'ın dini değil!" derken nasıl hepimiz haklı isek. Ama Allah'ın dini var, değil mi. 

 

Namazın uygulamadaki hali de çakma. Ama bu, "Kuran'da namaz yok!" deme hakkını bize vermez. Uydurulan dine rağmen indirilen din nasıl varsa uydurulan namaza rağmen indirilen namaz öyle var. İnananların üzerine vakitleri belirlenerek yazılmış olan, kıyamlı-secdeli, "güneşin sarkmasından gecenin kararmasına kadar" örneğinde görüldüğü üzere gecenin gündüzün İKİ ucuna bitişik saçaklarında ikame edilen namaz.

 

Tıpkı örneğin İran'dan Bosna'ya mal götüren TIR sürücüsüne verien şu talimat gibi: "Türkiye'nin İKİ ucunda denetim var; hazır ol!" Sürücü elbet yol boyunca da denetlenir ama "Yoldaki denetimler bana yeter," deyip Gürbulak kapısını ve Edirnekapı'yı inkar edemez.

 

 

Sayın Hasan hocam, 

 

Diyorsunuz ya namazın uygulamadaki hali çakma.  Yani o çakma namazın Kur’anda tarifi  yok.

 

Namaz yok Salat var diyen arkadaşların da görüşlerine ancak şöyle bir ekleme ile katılabilirim. İnsanlar  sabah ve akşam vakitlerinde abdest alıp , Kur’an meali okuyorlarsa Allahın dediği vakitlerde Salat etmiş oluyorlar.  Okumuyor, ama diyorlarsa ki benim yeterince Kur’an kültürüm var. Bence yanılıyorlar.  Bunun kadın erkek her müslümana farz olduğunu düşünüyorum. 

 

Namaz , işte sabah ve akşam bu Anladığın dilde Kur’an okuyup, Kur’an kültürüne yönelme, onu destekleme görevini , yapabilmek için insanların bulduğu bir çözüm bence. Çünkü Kur’an da tarifi yok.  Biz namazı bildiğimiz için bak şu,şu ayetleri okuyunca namazı çağrıştırıyor diyoruz. Çağrıştırıyor. Tarif etmiyor. 

 

O zaman kitap yok, matbaa yok. Okul yok  ( Halkın okula gitmesi  Endüstri devriminden sonra. Ondan evvel sadece Asilzadeler  özel hocalardan eğitim alırdı. )  .  İnsanlara Kur’anı nasıl anlatacaksın.  İşte ezberlemişler, Farsların Zerdüşt ibadetini almışlar ve bunun içinde insanlara okumuşlar. Bu şekline de bir şey demiyorum. Sonuçta Arap anlıyor. Onuda  Herşey Kur’an da yazmaz, Kur’anda yazanı da böyle anlamalısın diye hadisler uydurmuşlar. Sonuçta Abbasi devrinde  memleketin başına geçen Fars bürokrasisi , Sasani yönetim anlayışını uygulamış. Daha kolay yönetim olsun diye mezhepleşmeyi  desteklemiş. Dini iyice devlet kontrolüne almış ve bu uygulama bugüne kadar gelmiş.  

 

Bizler namazdaki Kur’anı anlamıyoruz. Onun için namaz  dili Arapça olmayanlar için sadece bir sembol. İçi boş bir sembol. Hatta değil Kur’ana yaklaştıran, Kur’andan uzaklaştıran bir sembol. 

 

Allah bizden, eğil kalk , tapınmamızı istememiş.  Tamam Dua etmemizi istemiş ama şeklini göstermemiş.  Allahın istediği şu.  Ankebut  45 


Klasik çeviri  :

Kitap'tan sana vahyedileni oku! Namazı/duayı yerine getir! Çünkü namaz/dua, çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Elbette ki, Allah'ın zikri/Kur'an'ı daha büyüktür! Allah, neler yaptığınızı biliyor.  


Hanif Çeviri   

Kitaptan sana vahyedileni oku. Ona yönel. (Ona destek ol, okuduklarının gereğini yap). Çünkü Kur’ana yönelme  (Salat) , çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Elbette ki, Allahın zikri/Kur’anı daha büyüktür. Allah neler yaptığınızı biliyor.  

 

Yüce  Allahın bu Fecr ve Işa  vakitlerini vererek , kitabın okunması vaktini disipline ettiğini düşünüyorum. Tabii Kur’ana yönelme , onun gereğini yapma sürekli olan faaliyet. Zamanla kayıtlı olan faaliyetin anlayarak Kur’an okuma olduğunu düşünüyor ve artık böyle uyguluyorum.   

 

 

Selamlar, 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

QASR MİNES SALÂT, "salatta bulunamamak"tır.

 

Bununla ilgili bir açıklamadan söz etmiştim. Açıklamayı yapan sizi onaylıyor ama "Yine de (Allah'ın değil) gramercilerin kuralı bu," diyordu. Lütfen hatırlayın. Bu çekince neleri çağrıştırır, özellikle, salâtın 1 kıyam + 1 secdelik uygulamasını anlatan 102, "Güvene kavuştuğunuzda salâtı ikame edin!" diyen 103 ile birlikte okunduğunda?

 

 

قصّر الشعرَ Kalıp II'de olup geçişli bir fiile sahiptir. Anlamı: O, saçı kısalttı; geçişsiz hale geldiğinde ise fiilimiz Kalıp I'e girer: قصُر الشعرُ. Anlamı: Saç kısa oldu.

O halde niyetiniz "Salâtı kısalttı" demek ise ifademiz kıyasen
قصّر الصلاة olur (yani, benim anladığım, "من "siz. H A).  Ama yine de gramercilerin kuralı bu.

 

 

Neyse. Şimdi görmezden gelelim bunu. Ama o zaman da "Salât İslama destektir," diyen sayın medeni hepten yanılır. 101: Kafirlerin size saldıracağını biliyorsanız "İslama destek"te bulunmamanız size günah değildir – fe leyse aleykum cünahun entaksurû mines salât.   

 

Size göre ise salât Kuran dersidir, istisnasız. Tamam, 101’deki salât Kuran dersidir çünkü Elçi cephe gerisinde ikame ediyor onu. Ama 102’deki salât?

 

Güzel hocam, 102'deki salâtın ikame edildiği yer düşman baskını beklenen cephe. Orda ders olmaz. O can pazarında inananların ihtiyacı  Allah'a sığınmak. Kıyam edip secdeye vararak işte onu yapıyorlar.

 

Sözün özü, namazın kıyamlı secdeli uygulaması Kuran’da var.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay     



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats