Hikmet kardeş bu enerji hatlarını sana kim söyledi veya bu enerjinin kaynağı ne kaynak koyarmısın. 

Alperen yazını daha yeni gördüm Hz. İbrahim Mekkeye uğramamıştır ayrıca bekke de mekke demek değildir Hz. İbrahimin mekkeye uğramadığı Kuran dada açık seçik bellidir.

28:46 Evet, Biz (Musa'ya) seslendiğimiz zaman sen Sina Dağı'nın yamacında değildin; fakat (sen de, öteki elçiler gibi,) senden önce kendilerine uyarıcı gelmemiş bir toplumu uyarasın diye Rabbinden bir rahmet aracı olarak (gönderildin) ki böylece belki (geçmişte olup bitenleri) düşünür (de Bizi) anarlar.

32:3 Ama onlar, (o hakkı inkar edenler,) "Onu (Muhammed) uydurdu!" diyorlar. Asla! O, Rabbinden gelen bir hakikat olup senden önce hiçbir uyarıcı ile karşılaşmamış olan (bu) halkı doğru yola gelsinler diye uyarabilmen içindir.

34:44 Oysa (ey Muhammed,) Biz onlara ne başvuracakları vahiyler göndermişizdir, ne de senden önce bir uyarıcı.

36:6 ataları uyarılmamış ve bu nedenle kendileri (doğru ile eğrinin ne olduğundan) habersiz kalmış bulunan insanları uyarasın diye (sana indirilmiş olanın) (sayesinde).

Bu ayetlerin ışığında Hz.İbrahimin mekkedeki kabeyi yaptığını söyleyenler ya bilmeyerek yada kasıtlı insanları yanıltmaktadırlar.

Bora kardeş,

Kaynak suyunu bulandırma sorumluluğunu taşıyamam. Ben sadece öğrenip üzerinde düşündüklerimi yazıyorum. Ve bilimsel buluşlar açısından da değerlendirme yapıyorum.

Dünyanın hem kendi toprak altından hem de uzaydan gelen WAVE lerden haberdarmısın?

Bugün bilmekteyiz ki madde diye birşey yok, herşey dokunulmaz bir şekilde bilgiden yani Allah'ın isimlerinden meydana geldi.

Azure arkadaş göğe yönelmekten bahsediyor, Oysa zaten derin manada Özündeki boyuta yani Allah'a yönelmek gerek.

Fakat Hz. Muhammed s.a.v. efendimizin gösterdiği kıble yönü bizim için en doğru yöndür fiil olarak yönelme bakımından.

Bu arada konuyu açan Tekkuran lakablı arkadaşın verdiği linki ziyaret ettim,

meğer hadisi şerifleri inkar eden bir anlayış varmış burda. Öyleyse konunun buralara bu şekilde gelmesi şaşılacak iş değil.

Yahu, Kuranı tebliğ edenin hayatı önemsiz olurmu hiç, hem Kuranı Hz. Muhammed resulallah'tan öğreneceksin ve La ila illallah muhammedenresulallah diyeceksin hem Hadisleri inkar....

Aman, sakın eski bir konuyu açmış olmayayım, isteyen inanır hadislere isteyen inanmaz. Fakat hadis kaynakları inkar ederek sırf Kuran diyerek nasıl bir yerlere varıyoruz görülüyor.

   sevgili hikmed

uydurma hadislere inanmak imanın esaslarındanmı oldu yoksa?

ayrıca 'hadis kaynakları inkar ederek sırf Kuran diyerek nasıl bir yerlere varıyoruz görülüyor'demişsiniz.acaba islam aleminin düştüğü bu zelil durumun kaynağı sadece kuranın esas alnmasımı yoksa kuranı dinde üçüncü dördüncü hatta beşinci kaynak olarak görmemiz ve onu terketmemizmidir?bana tek örnek gösterebilirmisin ki sadece kuranı kaynak olarak görüpte zelil olan bir medeniyet.ama ben sana kuranı tek kaynak olarak görüpte gerçek demokrasiyi ve adaleti mükemmel bir şekilde tesis edip çok kısa bir süre içerisinde döneminin süper gücü olan peygamberimiz ve dört halife dönemini örnek gösterebiliyorum.bu dönemde kurandan başka hangi kaynak referans olarak alınmıştır lütfen söylermisiniz?

Siyahlar alperene aittir

Hem birşeyin yanlış olduğunu söylemek yetmez. Doğrusunun ne olduğunu ve bundan da önemlisi ne şekilde uygulanabilir olduğunu göstermek zorundasınız.

Elbeetteki bir şeye yanlış diyenler doğrusunu ortaya koymalı.Ancak şuda varki muhatap bundan tatmin olmayabilir.Dolayısıyla sorun, doğrusunu gösterenlerden değil,tek kaynak kuran  ve haniflik idiasıyla ortaya çıkanların hala bazı konularda atalar dininden kopamayışlarından kaynaklanmaktadır.Söz konusu durum sadece günümüz içn değil asırlardan beri kendilerine apaçık vahiylerle gelen elçileri yalanlayan kavimlerde de tezahür etmiştir.Bunun en geniş ve en bariz örneği olarak ehli kitap zikredilir kuranda

Örneğin uygulanan şekliyle Hacc yoktur diyenler Haccın aslında ne olduğunu ayakları yere basan bir tarzda açıklamak zorundadırlar. Üstelik yapacakları yeni tanımın uygulanabilir olduğunu ispatlamak zorundadırlar.

Hac kavramı kuranda bir çok ayette tartışma anlamında geçmektedir. Tabiki bu demogojik bir laf oyunu değildir.Müslüman olmayan toplumlara karşılıklı müzakere ederek kuranın mesajını ulaştırmaktır.Gayet mantıklıdır

Kuranın istediği şeklde hacca inannan kaç kişi varki bugün uygulanabilsin. Olduğunu varsaysak bile ne devlet buna müsade eder nede gelenekçi yobazlar.Öyle fanatik yobazlar varki haber alıralmaz o kongre yerini havaya uçururlar

Bir taşın etrafını turlayıp dönmemin ise hiç bir mantıki yönü yoktur

geleneğin pagan kültürünü islam adına savunalara sormak lazım?

Size göre kuran evrensel değilmidir.

maide 90 daki şeytan pisliği olan dikli taşlardan uzak durma emri 1400 sene önce yaşamış ve sonunda gebermiş bir takım kişileremi özgü. Yani günümüzde dikili taşlar söz konusu değilmidir diyorsunuz.

Yoksa Yüce Allahın belli bir kavme gıcıklığı varda onun için mi yöresel bir yasak getirmiş? 

Hacc'ı bilinen haliyle yok sayanlar onun yerine napıyorlar? Hiç birşey.

Nemi yapıyorlar en azından Allaha şirk koşmuyorlar.Bu sizce az bir şeymi.Orada her sene yüzlerce insan ölüyor ,milyonlarca hayvan telef ediliyor bir taş için.

Eğer insanlar bu uyarılara kulak verirse bu kadar insanın hayatı kurtulacak ve o kadar hayvan telef edilmeyecek bunlar az bir şeymi?

"Namaz yok" diyenler için de aynı durum geçerlidir. Namaz'ın İslam'da olmadığını savunanlar bir insanın elini, yüzünü yıkayıp ve başını ayaklarını sıvazlayıp yapacağı ibadetin nasıllığını göstermek zorundadırlar. Toz toprak içinde yaşamayan şehirli müslümanlar neden günde iki-üç sefer verilecek nutuk öncesi elini yüzünü yıkasın? Neden nutuk süresinde (iddia edildiği gibi) ayakta dikilip dursun?

Maide 6 daki öneri (abdest ve teyemmüm) Toplumsal yapılan salatlarla ilgilidir.Söylev kelimesi cağdaş olduğu için size gıcık ve saçma gelebilir ama unutmayın ki bu ifade gelenekte bile var

Hutbe '''

Niçin şimdiye kadar bu kavrama karşı çıkmadınız? Peygamberin işi gücü kalmadı insanlara nutuk mu veriyor demediniz

Peygamberin kendi arafında ki müminlere bilgilenmeleri acısından toplantı günlerinde (perşemden sonra gelen arube/cunma günü değil) onlara bir takım şeyler anlatması niye sizi bu kadar rahatsız ediyor.Cuma suresinde ki salatın aslı hutbedir yani nutuktur namaz ise sonradan eklenmiştir

Cuma suresi

9- Ey inananlar! toplantı günü salat için çağrıldığı(nız) zaman, Allah'ı anmaya koşun, alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.

10- salatı tamamladıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan (nasibinizi) arayın. Allah'ı çok anın ki kurtuluşa eresiniz.

11-Bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona gittiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah'ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten de hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."

Ayetten de anlaşıldığı gibi peygamber ayakta inannalara hutbe okuyor yani nutuk veriyor

peki niye abdest

insan vucudu günlük yaşamın streslerinde etkilenerek negatif enerji yüklenir. Bu durum ise konsantire olmayı engeller.Dolayısıyla vucuttaki bu negatif enerjiıi boşaltamak ve bilincin diri tutulmasını sağlamak için abdest alınması gerekmektedir.Aynı işlevi toprakta görmektedir.İnsan toprağa temas ettiğinde de bu dejarj olayı gerçekleşmektedir.Abdest ve teyemmüm geleneğin zannettiği gibi ibadet öncesi temizlik ameliyesi değildir. Öyle olsaydı toprağı yüze ve ellere sürmenin hiç bir anlamı kalmadı.

Ayakta nutuk verme meselesine gelince o günkü şartlara göre öyle yapılmış olabilir.Siz oturarak yapın kuranda bunu yasaklayan bir emir yok.Günümüzde müslüman olmayan toplumlarda bile nutuk veren insanlar genelde hep aayakta verirler.İlginç değilmi.Acaba dinleyicilere bir nevi saygı göstermek anlamında telakki ediliyor olamazmı?

Salat'ın aynı zamanda söylev ve nutuk olduğunu ama asla namaz olmadığını söyleyenler Hz. Muhammed'in geceler boyu kendi kendine nutuk çektiğini iddia etmektedirler.

Birileri abartmış olabilir.Ancak bu gibi abartılar gerçeği arayanlar için koz olmamamalı

Hz. Muhammed'in bireysel olarak salatı icrası nasıldı? Bir insanın Salatı İcra adına zaten kendisine vahyedilmiş olan bir kitabı yıllar yılı ve geceler boyu tekrar tekrar okuyup durması ne kadar mantıklı?

Yıllar boyu kuran okumak ne kadar mantıksız değilmi.Haniflik iddiasında bulunanlardan ibretlik bir söz

Bir insanın yıllar boyu yatıp kalkması ne kadar mantıklı ? Sizlerin yatıp kalkmanızın topluma ne faydası var ?

yatıp kalkmayı  bir maharet sayanlar kurana değil kabul etmesler bile atalarına hizmet ediyorlar 

Bunlara göre kuranın tarif ettigi salat,boş ve anlamsızıdır. .Asıl uydukları kuran değil atalardır.Ortaya koyabildikleri yegane argüman asırlardır bu kadar insan yanlış birşeymi yaptı demektir.

Eğer insanlar kuran emrettiği salatı uygulamış olsalardı. bügünkü dev yoşlaşma, yüzlerce mezhep olamayacaktı.Kuranın emretttigi salat zordur.

Düşünmek gerekir,beyin patlatma ister,fedakarlık ister her türlü eziyete incitici sözlere katlanmak ve hatta Allah için gerektiğinde canı feda etmek bile ister.Geleneğin namazında ise bunların hiç biri yoktur.otomatiğe bağlanmış robotlar gibi hergün yatıp kalkarsın,kendine dini bir etiket oluşturur toplumda dindar oldugunun reklamını yaparsın o kadar.

.

Salat bir inanca destek olmak,her ne pahasına olursa olsun ona bağımlı olmak anlamımndadır. Geleneğin uudurduğu tüm hurafelere karşı çıkıp, insanları kuranın nurlu yoluna çağırmaktır. Yani misyonerlik yapmaktır.Bu seviyeye gelebilmek içinde elbette kişinin öncelikle disiplinli bir kuran talimatı yapması gerekmektedir

Namaz kılanlar kime destek oluyor.Atalara

İşte isbatı

Rum 30- O halde yüzünü, hanif dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.

31- hep O'na gönül verin ve O'ndan sakının. bağımlılğa yönelin ve müşrilerden olmayın.

32- O müşriklerden (olmayın ki) onlar, dinlerini ayırıp mezhep mezhep olmuşlardır. Her grup kendilerindekine güvenmektedir.

Günümüzdeki mezhepleri ortaya çıkartan kimler.Kurana bağlı kalan (salat eden )insanlar mı yoksa şeytanın oyunu olan namazı uuyduranlar mı ?

Eğer onlar salat etselerdi/ kurana bağlı kalsalardı günümüzdeki binbir türlü hurafe olurmuydu ?

Namaz atalar yolunun takipçilerin cennet biletidir onun için asla bu bileti vermeyeceklerdir

Namaz'ı çöpe atanlar onun yerine ne yapıyorlar? Günde iki yada üç kez ellerini yüzlerini yıkayıp birbirlerine nutuk çekiyorlar mı?

Siz ne yapıyorsnuz bu forumda? Yerin dibine batırmaya çalıştığınız nutuk atmanın sanal yolu değilmi formlar?

Mesela günde üç kez internet üzerinden söylevleşmek namaz yerine geçiyor mu? Namazın Yahudilerin ilk ibadet kitaplarında da olan bir ritüel olduğu bilgisi hakkında bu arkadaşlar ne derler acaba?

Putperestliğin her türlüsünü uyduraan yahudier elbetteki namaz kılacaklar.Ancak işin tuhaf tarafı bir taraftan kuranın eksiksiz oldugunu savunan sözde haniflerin namaz konusunda yahudilere uyması ilginc.

Niye eksizsiz kurandan namazın kılınışını gösteremiyorsnuzda,yahudilere kitaplarına müracaat ediyorsnuz ? Hani kuran eksiksiz di?

Başlarında iki tane peygamber olmasına rağmen tekrar tekrar sapıtan ve putlara tapan yahudilerin namaz kılması gayet doğal.Zira onlar samiri torunları.

Samirinini mücevherlerden yaparak imal ettiği buzagıya, yahudiler sadece alkışmı tuttular sanıyorsnuz?

Buzağıyı rab edinmek nasıl olur.? Sadece bu bizim rabbimiz mi dediler?yoksa buzağının karşısında bir takım ritüeller mi uyguladılar.?

Ve uyguladıkları bu ritüel çok büyük bir ihtimalle neden namaz olmasın ve  günümüze kadar gelmiş olmasın??

Selam,

Kabede bir enerji,dalgalanma vesaire gibi bişey var denmiş.ben gitmedim görmedim belki vardır.ancak varsa bile bu enerji insanların içindekini ortaya çıkaracak şekilde olmalıdır.öyle herkese iman verecek şekilde olsaydı ordaki herkes müslüman olurdu.bugün de aynı şekilde gök sistemin büyüklüğünü görenler içindekini açığa çıkarıp ya bunu Allah yapmıştır der yada inkar eder.pek ikisinin arasında kalmaz.nerden çıkarsanız yüzünüzü mescidi hara yönelin demiş Allah ben nerden bileceğim şu an mescidi haram ne tarafta? bunu bilemem.kıble veya yöneliş açısından nerden çıkarsam göğe yönelirsem böyle bir sorun kalmaz.ibadet tabi Allaha yönelik bişey ama bizim bahsettiğimiz şey kıble.

salat veya namaz müşrikler veya kafirler ne yapıyorsa o şekilde veya daha güzeli ile yapılmalı.geçmişte puta güneşe tapanlar fiziksel olarak yardım istemişler tapınmışlar.Allah da inananlara daha güzelini göndermiş.Bunu gerçekten Allaha has olarak yaparsanız bir yanlışlık olmaz sanırım.Kurandaki anlamların çiftli olduğunu düşünürsek,aynı mescidi haram olayındaki gibi eski salatı ikame de geçerlidir ancak daha gerçek daha açık olan bir salat-ı ikame olmalıdır.

Hz.Peygamberin yöneldiği kıble olarak Hz.İbrahimin hanif inancını ve Kuran'ı  kastediyorsan tamam ama diğer Taş putu kasdediyorsan derimkiki bakara 130-150 arasını dikkatlice oku.

Azure,

Araştırmalarıma göre Kabedeki enerji insanların içindekilerini kesinlikle daha net ortaya çıkarıyor. Fakat bu demek değildir ki bu oradaki insanlar için hep faydalı olur.

İnsanlar şerleri için de dua ederler, fakat bunun farkında değillerdir. Nice Hacc adayları orada büyük mertebelere erişme duası ettikten sonra, memleketlerine döndükten sonra başlarına gelmedik bela kalmıyor, farkında değiller ki bu olayı kendi elleriyle istediler....

Hikmed Yazdı: Nice Hacc adayları orada büyük mertebelere erişme duası ettikten sonra, memleketlerine döndükten sonra başlarına gelmedik bela kalmıyor, farkında değiller ki bu olayı kendi elleriyle istediler...

Hacıların memleketlerine dönmesine gerek yok; başlarına bela hâlâ orada iken geliyor. Şeytan taşlarken birbirlerini eziyorlar; kimisi katil oluyor, kimisi maktul.

Bu yıl 367 insan öldü. Bütün hacı adaylarının bide on dörü imiş bu. Mescid-i Haram imamı cuma hutbesinde "Normaldir," demiş. Binde ondört normalmiş.

O can pazarında alış veriş yapanların kendisinden dinledim:

Kalabalık üstüne çullanıyor. Kaburgaların kırıldı ırılacak. Soluğun kesildi kesilecek. Dizini önündeki kadının beline dayıyorsun; ellerinle de omuzlarına biniyorsun. Kadın çöküyor; üstüne çıkıyorsun. Soluk alacak bir boşluk bulmanın sevinci içindesin. Katil olduğunun düşünmenin zamanı değil şimdi.

Düşünmek lüks imiş.

Oysa o can pazarına Arafat'tan yola çıkılarak gelinmiştir. Şöyle dualar edilen yer:

İmam: "Beşeriz biz, şaşarız. Şaşıp ta işlediğimiz günahlarımızı bağışla, Rabbimiz." Hacı adayaları: Amiiiiiin. İmam: "Gönül kırmışızdır; bağışla." Hacı adayları: Amiiiiiin. İmam: "Doğru olmayan sözler etmişizdir, bağışla." Hacı adayları: Amiiiiiin. İmam: Tövbe ediyoruz; kabul buyur." Hacı adayları: Amiiiiiiin 

O insanlar hayatında en içten orda ağlamıştır her halde, "Amiiiiiin" diye bağıra bağıra. Sonra "cemerat"a gelince unutuverdiler tövbelerini. Katil oldular.

Sevgi ile, Hasan Akçay