HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: FİTNE Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
dost1
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 28 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı dost1

Selamün Aleyküm! Değerli Kardeşlerim!

Dini literatürde sıkça duyduğunuz "FİTNE" kelimesinin KUR'AN'daki karşılığı nedir?
Bu soruya cevap bulmak için yapılmış bir çalışmayı bilgilerinize sunmak istiyorum.


FİTNE


Lisan ül Arab’ın 7. cildinin 18-21. sayfalarında verilen bilgilere göre;

“ateşte yakmak” anlamındaki “fetn” kökünden türemiş bir ismünnevi (tür adı) olan “fitne”;

altın, gümüş gibi kıymetli madenlerin kendisiyle kaynaşmış olan değersiz maddelerinden (cüruf) ayrıştırılması, yani saflaştırılması amacı ile yüksek ateşte yakılması (potada eritilmesi) işlemidir.

Bu manadan hareketle, madeni yakıp eriten (fitne işlemini yapan) ustaya “fettan” denildiği gibi, kişilerin gönüllerini sevda ateşi ile yakan kadınlara da “fettan” denilir.

“Fitne” sözcüğü sadece kıymetli madenlerin saflaştırma işleminin adı olarak kalmamış,

kişilerin inançlarının, içyüzlerinin ortaya
çıkarılmasında bir araç olan;

mal yokluğu (fakirlik),

mal çokluğu (zenginlik),

hastalık,

ölüm gibi durumlar ile

körlük, topallık, sağırlık gibi bedensel kusurlar ve

kıtlık, savaş gibi toplumsal olaylar da

“fitne” olarak isimlendirilmiştir.

Sözcük daha sonraları “yakma” anlamı ekseninde; “acı çektirme, işkence, zayıf düşürme, saptırma, tartışma, deneme ve sınama” anlamlarında da kullanılır olmuştur.

“Fitne” sözcüğünün ifade ettiği eylemlere bakıldığında bu eylemlerin iki kaynağı olduğu görülmektedir:

1.İnsan kaynaklı fitneler, bazılarının “şeytan kaynaklı” olarak tanımladıkları da bu kapsamda olmak üzere, bizzat insanlar tarafından yapılan;
zulüm, işkence gibi başkalarına acı veren eylemler ile

yine bizzat insanlar tarafından yapılan ve yaptırılan

kışkırtma, ayartma, yanlış yönlendirme gibi

toplumlarda karışıklığa, kargaşaya yol açan ve toplumun düzenini bozan eylemlerdir.

Herkes tarafından görülen ve bilinen bu fitneler Kur’an’da bir çok ayette konu edilmiştir.

2.Allah kaynaklı fitneler ise,

insanların saflaştırılmasına yönelik olan ve Müslümanların iyi bilmeleri gereken fitnelerdir.

Yüce Rabbimiz, gönderdiği elçiler dahil herkesi (Müslümanları, insanları, toplumları) fitnelendirmekte; onları ateşe atıp eritmekte, cüruflarını dışa attırıp saf, arı duru hâle getirmektedir.

Nitekim İbrahim, İshak ve Yakup peygamberlerin bu anlamdaki tekâmülleri Kur’an’da “fitne” sözcüğüyle değil, “ehlesna bi halisatin (mükemmel bir saflıkla saflaştırdık)” ifadesiyle anlatılmıştır.

Yani, “fitne” eylemi için “halisa” sözcüğü kullanılmak suretiyle, bu sözcüklerin anlamdaş olarak kullanıldıkları belirtilmiştir.

Rabbimiz, nimet veya külfet cinsinden sabır ve sebatı gerçekleştirecek her şeyin, fitne için bir araç olduğunu bildirmiştir:

Enbiya; 35:
Her can ölümü mutlaka tadacaktır. Fitne olmak üzere sizi Biz, şer ve hayır ile belâlandırırız. Ve siz yalnız Bize döndürüleceksiniz.

“Denemek, sınamak, bitkin düşürmek” anlamına gelen “belâlandırmak” sözcüğü bir çok ayette “belâ” ve bu sözcüğün türevleri şeklinde, “fitne” sözcüğü ile birlikte olmadan yer almıştır. Ama yukarıdaki ayetin ipucu olmasıyla anlaşılmaktadır ki “belâ” sözcüğü ve türevleri, kullanıldıkları ayetlerin hepsinde fitneye yönelik kullanılmıştır.

Aşağıdaki örneklerde de görüleceği gibi, ister elçilerin ister insanların tekâmülleri amaçlanarak yapılmış olan iyi ya da kötü tüm belâlandırmalar, birer fitneye yöneliktir.

Allah kaynaklı fitneler veya Allah’ın fitnelendirmesi, elçiler ve insanların olgunlaşmasına, olumlu yönde değişmesine, gelişmesine yönelik olduğu için fitne, bir tekâmül ve fiilî eğitim olmakta, fitneden geçenler de sabır ve sebat açısından güçlenmektedirler.

Nitekim Kur’an’da İblis’in ve diğer şeytanların etki edemediği kullar olarak bildirilen “muhles kullar” da, fitne ve belâlarla arıtılmış, saf, arı duru hâle getirilmiş kullardır.

Rabbimiz elçilerini ve diğer insanları niçin fitnelendirdiğini şu ayetlerde açıklamıştır:

Ankebut; 2, 3:
İnsanlar, fitnelendirilmeden, “İman ettik” demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?
Ant olsun ki, Biz onlardan öncekileri de fitnelendirmiştik. Ki elbette Allah, doğru kimseleri bilmektedir ve elbette yalancıları da mutlaka bilmektedir.


Furkan; 20: Biz senden evvel de sadece yemek yiyen, çarşılarda yürüyen elçilerden gönderdik. Sizin bir kısmınızı bir diğerine fitne yaptık ki, bakalım sabredecek misiniz ve Rabbin çok iyi görendir.

Rabbimizin nasıl ve ne ile fitnelendirdiğini öğrenmek için ise, Kur’an’daki pek çok ayetten aşağıda bulunan birkaç tanesinin okunması yeterli olacaktır. Ancak ayetlerin, içinde bulundukları pasajla birlikte okunmasında daha çok yarar vardır:

Enfal; 28: Ve biliniz ki, mallarınız ve evlâtlarınız kesinlikle fitnedir. Kesinlikle de Allah katında çok büyük ecir vardır.

Ta Ha; 131: Ve kendilerini fitnelemek için basit hayatın çiçeği olarak, onlardan kimi çiftleri kendileriyle yararlandırdığımız şeylere (mal, mülk, evlât ve saltanata) sakın gözlerini dikme (rağbetle bakma). Ve Rabbinin rızkı daha iyi ve daha süreklidir.

Tegabün; 15: Kesinlikle mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir fitnedir. Allah ise, büyük ecir kendi katında olandır.

En’âm; 53: Ve Biz, “Allah, aramızdan bunlara mı iyilikte bulundu” desinler diye, onlardan bazısını bazısı ile fitnelendirdik. Allah, şükredenleri daha iyi bilen değil midir?

Muhammed; 31: Kesinlikle Biz, içinizden cihad edenleri ve sabredenleri bilinceye kadar sizi belâlandıracağız. Haberlerinizi de belâlandıracağız.

Bakara; 155, 156:
Ve de kesinlikle Biz sizi korkudan, açlıktan bir şeylerle; ve mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile belâlandıracağız (imtihan edeceğiz).
Başlarına bir musibet geldiği zaman “Biz şüphesiz Allah`a aidiz ve yalnız O’na döneceğiz.” diyen şu sabredenleri müjdele!


Âl-i Imran; 186: Hiç kuşkusuz siz, mallarınız ve canlarınız hususunda belâlanacaksınız (imtihan olunacaksınız). Hiç kuşkusuz sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah’a ortak koşanlardan bir çok eza da işiteceksiniz. Eğer sabreder ve Allah’a takvalı davranırsanız, şüphesiz işte bu azmi gerektiren işlerdendir.

En’âm; 165: Ve O sizi yeryüzünün halifeleri kılan, verdikleriyle sizi belâlandırmak (sınamak) için, kiminizi kiminizin üzerine derecelerle yükseltendir. Şüphesiz Rabbin, kovuşturması çabuk olandır ve şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Kehf; 7: Biz yeryüzündeki kendisine süs olan şeyleri onların hangisinin daha güzel amel edeceğini belâlandırmamız (sınamamız) için yaptık.

Mülk; 2: O ki, hanginizin daha güzel iş yapacağınızı belâlandırmak (sınamak) için ölümü ve hayatı yarattı. O, çok üstündür ve çok bağışlayandır.


Kur’an’dan öğrendiğimize göre Rabbimiz en başta ve en çok elçilerini fitnelendirmiş; onları eritmiş, süzmüş, arı duru, saf, katışıksız hâle getirmiştir:

İbrahim peygamber:

Bakara; 124:Ve hani Rabbi İbrahim’i, bir takım kelimeler ile belâlandırmış (sınamış), o, onları tam olarak yerine getirince (Rabbi ona), “Ben seni insanlara imam (önder) yapacağım.” demişti. O da “Zürriyetimden de (yap!)” dedi. (Rabbi ona) “Benim ahdim zalimlere nail olmaz!” dedi.

Davud peygamber:

Sad; 24: …Ve Davud, Bizim kendisini fitnelendirdiğimizi (arı duru, has hâle getirdiğimizi) iyice anladı. …

Süleyman peygamber:

Sad; 34, 35:
Ant olsun ki Biz Süleyman’ı da fitneye düşürmüştük (çeşitli badirelerden geçirerek saflaştırmıştık, olgunlaştırmıştık). Ve tahtının üzerine bir ceset bırakmıştık.
Sonra o, döndü; “Rabbim! Beni koru (maddî ve manevî pislik bulaştırma) ve bana, benden sonra hiç kimseye yaraşmayan bir mülk ihsan et! Şüphesiz ki Sen, bol bol ihsan edensin.” dedi.


Eyüp peygamber:

Sad; 41: Kulumuz Eyyub’u da hatırla! Bir zaman o, Rabbine nida etmişti: “Meşakkat ve acı ile bana şeytan dokundu.”

İbrahim, İshak ve Yakup peygamberler:

Sad; 45, 46:
Güç ve basiret sahibi kullarımız İbrahim’i, İshak’ı ve Yakub’u da hatırla!
Şüphesiz Biz onları Yurt düşüncesi saflığıyla saflaştırdık (arı duru hale getirdik).


Musa peygamber:

Ta Ha; 40: Hani kız kardeşin yürüyordu da, “Sizi onun bakımını üstlenecek birine götüreyim mi!” diyordu. Böylece gözü aydın olsun da kederlenmesin diye seni annene geri döndürdük. Hem sen, bir adam öldürmüştün de seni gamdan kurtarmıştık. Ve seni çeşitli fitnelerle fitnelendirdik. Sonra da yıllarca Medyen halkı içinde kaldın. Sonra bir karara göre geldin, ey Musa!

Meryem; 51: Ve Kitap’ta Musa’yı da an/ hatırlat. Şüphesiz o arıtılmıştı, bir elçi ve peygamber idi.


Yusuf peygamberin de Yusuf suresinde anlatılan hayatı; ailesinden ayrılışı, kuyuya atılışı, köle diye satılışı, zindana kapatılışı âdeta bir fitneler zinciridir.

Tüm bunlardan sonra o da gerekli kıvama gelmiştir. Ve Rabbimiz onu “…. Şüphesiz o arıtılmış (arı duru saf hale getirilmiş) kullarımızdandı (Yusuf; 24). diyerek insanlığa tanıtmıştır.

Peygamberimiz ile ilgili fitneler zinciri ise; o henüz doğmadan babasının ölümü sonucu dünyaya yetim olarak gelmesiyle başlamış; küçük bir çocukken annesinin ölümü sonucu öksüzlük, dedesi ve amcasının himayesinde sığıntılık, fakirlik, çocuklarının ölümleri, müşriklerin sözlü ve fiilî tacizleri şeklinde sürmüş; Kur’an’da ve tarih kitaplarında yer alan daha nice sıkıntılar ile hayatının sonuna kadar devam etmiştir.

Toplum önüne gönderilen peygamberlerin tümü, yukarıda anlatılanlara benzer şekilde Allah kaynaklı fitnelerden geçerek fiilen eğitilmişler, saflaştırılıp olgunlaştırılmışlardır.

Çünkü onların sabır ve sebat konusunda iyi, dayanıklı duruma gelmeleri ve davet görevlerinde duygusal olmamaları, hevalarına uymamaları, hakktan sapmamaları, kısacası görevlerinde başarılı olmaları gerekmektedir.

Rabbimizin insanlar için uygun görüp uyguladığı bu sistem, bir buğday tohumunun “nimet” hâline gelme süreci ile büyük benzerlik göstermektedir.

Ekim ile toprağın içine hapsedilen buğday tohumu, toprağın içinde çatlar ve toprağı delerek dışarıya doğru hareket eder. Toprağın üzerine çıktığı zaman ise yağmurla, soğukla karşılaşır, kızgın güneşin altında sararıp olgunlaşır. Fakat bu olgunluk yeterli değildir; orakla beli kesilir, harmanda dövülür, değirmende ezilip öğütülür, bu da yetmez, fırında ateşe atılır. İşte bir buğday tohumu bile, bunca aşamalardan sonra sofralarda “nimet” olarak yerini alır.

Sonuç olarak; Kur’an’da 85 yerde geçen “fitne” ve bu kökten gelen diğer sözcükler; “ateşte yakma, acı çekme, saflaştırma” anlamı ekseninde anlaşılmalıdır.
Kaynak:İşte Kur'an (Hakkı Yılmaz)

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
En doğrusunu bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve Muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

Yukarı dön Göster dost1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: dost1
 
şeyma
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 03 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 179
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı şeyma

Her zaman ki gibi yine çok faydalı bir çalışma hazırlamışsınız.Çalışmalarınızda başarılar ve kolaylıklar dilerim.Bu dünyada da ahirette de yüzünüz ak pak olur inşaAllah..

Saygılarımla.



__________________
FATİHA: 6, 7/ Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.
Yukarı dön Göster şeyma's Profil Diğer Mesajlarını Ara: şeyma
 
anafikir
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 26 aralik 2006
Gönderilenler: 112
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı anafikir

Rabbimiz elçilerini ve diğer insanları niçin fitnelendirdiğini şu ayetlerde açıklamıştır:

Ankebut; 2, 3:
İnsanlar, fitnelendirilmeden, “İman ettik” demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?
Ant olsun ki, Biz onlardan öncekileri de fitnelendirmiştik. Ki elbette Allah, doğru kimseleri bilmektedir ve elbette yalancıları da mutlaka bilmektedir.


Furkan; 20: Biz senden evvel de sadece yemek yiyen, çarşılarda yürüyen elçilerden gönderdik. Sizin bir kısmınızı bir diğerine fitne yaptık ki, bakalım sabredecek misiniz ve Rabbin çok iyi görendir.

Rabbimizin nasıl ve ne ile fitnelendirdiğini öğrenmek için ise, Kur’an’daki pek çok ayetten aşağıda bulunan birkaç tanesinin okunması yeterli olacaktır. Ancak ayetlerin, içinde bulundukları pasajla birlikte okunmasında daha çok yarar vardır:

Enfal; 28: Ve biliniz ki, mallarınız ve evlâtlarınız kesinlikle fitnedir. Kesinlikle de Allah katında çok büyük ecir vardır.

Ta Ha; 131: Ve kendilerini fitnelemek için basit hayatın çiçeği olarak, onlardan kimi çiftleri kendileriyle yararlandırdığımız şeylere (mal, mülk, evlât ve saltanata) sakın gözlerini dikme (rağbetle bakma). Ve Rabbinin rızkı daha iyi ve daha süreklidir.

Tegabün; 15: Kesinlikle mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir fitnedir. Allah ise, büyük ecir kendi katında olandır.

En’âm; 53: Ve Biz, “Allah, aramızdan bunlara mı iyilikte bulundu” desinler diye, onlardan bazısını bazısı ile fitnelendirdik. Allah, şükredenleri daha iyi bilen değil midir?

Muhammed; 31: Kesinlikle Biz, içinizden cihad edenleri ve sabredenleri bilinceye kadar sizi belâlandıracağız. Haberlerinizi de belâlandıracağız.

Bakara; 155, 156:
Ve de kesinlikle Biz sizi korkudan, açlıktan bir şeylerle; ve mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile belâlandıracağız (imtihan edeceğiz).
Başlarına bir musibet geldiği zaman “Biz şüphesiz Allah`a aidiz ve yalnız O’na döneceğiz.” diyen şu sabredenleri müjdele!


Âl-i Imran; 186: Hiç kuşkusuz siz, mallarınız ve canlarınız hususunda belâlanacaksınız (imtihan olunacaksınız). Hiç kuşkusuz sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah’a ortak koşanlardan bir çok eza da işiteceksiniz. Eğer sabreder ve Allah’a takvalı davranırsanız, şüphesiz işte bu azmi gerektiren işlerdendir.

En’âm; 165: Ve O sizi yeryüzünün halifeleri kılan, verdikleriyle sizi belâlandırmak (sınamak) için, kiminizi kiminizin üzerine derecelerle yükseltendir. Şüphesiz Rabbin, kovuşturması çabuk olandır ve şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Kehf; 7: Biz yeryüzündeki kendisine süs olan şeyleri onların hangisinin daha güzel amel edeceğini belâlandırmamız (sınamamız) için yaptık.

Mülk; 2: O ki, hanginizin daha güzel iş yapacağınızı belâlandırmak (sınamak) için ölümü ve hayatı yarattı. O, çok üstündür ve çok bağışlayandır.


Kur’an’dan öğrendiğimize göre Rabbimiz en başta ve en çok elçilerini fitnelendirmiş; onları eritmiş, süzmüş, arı duru, saf, katışıksız hâle getirmiştir:

İbrahim peygamber:

Bakara; 124:Ve hani Rabbi İbrahim’i, bir takım kelimeler ile belâlandırmış (sınamış), o, onları tam olarak yerine getirince (Rabbi ona), “Ben seni insanlara imam (önder) yapacağım.” demişti. O da “Zürriyetimden de (yap!)” dedi. (Rabbi ona) “Benim ahdim zalimlere nail olmaz!” dedi.

Davud peygamber:

Sad; 24: …Ve Davud, Bizim kendisini fitnelendirdiğimizi (arı duru, has hâle getirdiğimizi) iyice anladı. …

Süleyman peygamber:

Sad; 34, 35:
Ant olsun ki Biz Süleyman’ı da fitneye düşürmüştük (çeşitli badirelerden geçirerek saflaştırmıştık, olgunlaştırmıştık). Ve tahtının üzerine bir ceset bırakmıştık.
Sonra o, döndü; “Rabbim! Beni koru (maddî ve manevî pislik bulaştırma) ve bana, benden sonra hiç kimseye yaraşmayan bir mülk ihsan et! Şüphesiz ki Sen, bol bol ihsan edensin.” dedi.


Eyüp peygamber:

Sad; 41: Kulumuz Eyyub’u da hatırla! Bir zaman o, Rabbine nida etmişti: “Meşakkat ve acı ile bana şeytan dokundu.”

İbrahim, İshak ve Yakup peygamberler:

Sad; 45, 46:
Güç ve basiret sahibi kullarımız İbrahim’i, İshak’ı ve Yakub’u da hatırla!
Şüphesiz Biz onları Yurt düşüncesi saflığıyla saflaştırdık (arı duru hale getirdik).


Musa peygamber:

Ta Ha; 40: Hani kız kardeşin yürüyordu da, “Sizi onun bakımını üstlenecek birine götüreyim mi!” diyordu. Böylece gözü aydın olsun da kederlenmesin diye seni annene geri döndürdük. Hem sen, bir adam öldürmüştün de seni gamdan kurtarmıştık. Ve seni çeşitli fitnelerle fitnelendirdik. Sonra da yıllarca Medyen halkı içinde kaldın. Sonra bir karara göre geldin, ey Musa!

Meryem; 51: Ve Kitap’ta Musa’yı da an/ hatırlat. Şüphesiz o arıtılmıştı, bir elçi ve peygamber idi.


Yusuf peygamberin de Yusuf suresinde anlatılan hayatı; ailesinden ayrılışı, kuyuya atılışı, köle diye satılışı, zindana kapatılışı âdeta bir fitneler zinciridir.

Tüm bunlardan sonra o da gerekli kıvama gelmiştir. Ve Rabbimiz onu “…. Şüphesiz o arıtılmış (arı duru saf hale getirilmiş) kullarımızdandı (Yusuf; 24). diyerek insanlığa tanıtmıştır.

Bu ayetlerin bir arada verilmesi çok iyi olmuş.

İnsanlar şunu görmuş oluyorlar sadece bır konudan fitnelenmıyor insanlar.değişık şeylerden fitnelnıyorlar anlayana ve ders alana ne mutlu İnsanların neden ve niye fitnelenmesinin sebebini de Allah açıkça  ortaya koymuş yalancılar ve doğru yapanlar belli olsun diye, şu ayette açıklamış. Ankebut; 2, 3: İnsanlar, fitnelendirilmeden, “İman ettik” demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?
Ant olsun ki, Biz onlardan öncekileri de fitnelendirmiştik. Ki elbette Allah, doğru kimseleri bilmektedir ve elbette yalancıları da mutlaka bilmektedir. 

 

Yukarı dön Göster anafikir's Profil Diğer Mesajlarını Ara: anafikir
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats