HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Cemaatler, Tarikatlar, Mezhepler
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Cemaatler, Tarikatlar, Mezhepler
Konu Konu: Lika/Kavuşma/Ulaşma Konusu Saptırılıyor Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Selam Dostlar

 

Lika=kavuşma,ulaşma kelimesinin ve türevlerinin geçtiği tüm ayetler aşağıda. Bu ayetlerin hiçbirisinde dünyadayken ruhu Allah’a ulaştırma zorunluluğu diye bir şey yok. Hiçbir ayette Allah “dünya hayatındayken bana ruhunuzu ulaştırmanız zorunludur” dememiştir.

 

Tarikatçılar bu açık ayetlerden nasıl oluyor da dünyadayken ruhu Allah’a ulaştırma zorunluluğunu çıkarabiliyorlar acaba? Tabiki zorlama yorumlarla. Tabiki parantez içi açıklamalarla.

 

Eğer bu konu çok önemli bir konu olsaydı yada gerçekte böyle bir konu olsaydı Allah söylemez miydi? Yani ruhu Allah’a dünyada ulaştırma zorunluluğu mutlaka olsaydı Allah ayetlerde açık açık hiçbir yoruma ve çekiştirmeye gerek kalmaksızın bunu söyleyemez miydi? Allah’ın söylemediğini parantezler açarak zorlama yorumlar yaparak tarikatçı güruh söylemektedir. Allah aciz mi?

 

Allah en ince en ayrıntı konuları bile gayet net bir şekilde söylemişken neden böyle sözde çok önemli bir konuyu açık ve net söylememiştir. Neden böyle ciddi bir konu spekülasyonlara malzeme olabilmektedir? Örneğin veraset konusunda sülaleyi sayıp döken ve tek tek her şeyi net bir şekilde anlatan Allah neden ruhu Dünyadayken Allah’a ulaştırma zorunluluğunu bu netlikte anlatmamıştır. Sütanneden, sütkardeşten bahseden ve bu konudaki hususları net ve açık bir şekilde hiçbir yoruma mahal vermeyecek surette açıklayan Allah neden bu çok çok önemli konuya bu netlikte değinmemiş?  

 

Kur’anda böyle bir konuya ne açık nede üstü örtülü bir şekilde ASLA değinilmemiştir. Böyle bir konu Kur’andaki Dinde YOKTUR.  Bu konu TASAVVUF DİNİNDE vardır. Bu konunun çok önemli olduğu söyleniyor, O halde Allah ya unutkan yada aciz. (haşa)

 

HİÇBİR AYETTE RUHUN DÜNYADAYKEN ALLAH’A ULAŞTIRILMASI DİYE BİR ŞEY ANLATILMAMIŞTIR. BU TAMAMEN BİR ÇARPITMA, SAPTIRMA VE YORUMDUR. BU SAPTIRMA NİRVANA FELSEFESİNE KUR’AN AYETLERİNİ UYDURMA ÇABASINDAN DOLAYI YAPILMAKTADIR.

 

Allah neden açıkça “DÜNYADAYKEN RUHUNUZU ALLAH’A ULAŞTIRMANIZ ZORUNLUDUR” dememiş? Allah konuyu bu netlikte söylemekten aciz mi?

 

Yoksa biz insanlar dinimizi Allah’a öğretmeye mi çalışıyoruz?

 

De ki: "Siz Allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? Oysaki Allah, gökte ne var, yerde ne var hepsini bilir. Allah her şeyi çok iyi bilmektedir.” (hucurat 16)

 

Konu ile ilgili tüm ayetler aşağıda. Görüldüğü gibi Allah’a ve Ahirete kavuşma-Lika SADECE ahirette olacaktır. Ve asla “dünyadayken ruhunuzu Allah’a ulaştırın” diye bir emir yoktur.

 

[032.023] [DI] And olsun ki Musa'ya Kitap verdik; Sakın sen ona kavuşacağından şüphe etme. Musa'ya verdiğimizi İsrailoğullarına doğruluk rehberi kıldık.

 

[041.054] [DI] Dikkat edin; onlar Rablerine kavuşmaktan şüphededirler; dikkat edin; Allah şüphesiz her şeyi bilgisiyle kuşatandır.

 

[006.130] [DI] «Ey cin ve insan topluluğu! Size ayetlerimi anlatan, bugünle karşılaşmanızdan(kavuşma) sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?» «Kendi hakkımızda şahidiz» derler. Dünya hayatı onları aldattı da inkarcı olduklarına, kendi aleyhlerinde şahidlik ettiler.

 

[007.051] [E1] O kafirlere ki, oyunu ve eğlenceyi kendilerine din edindiler ve dünya hayatı kendilerini aldattı. Nasıl ki, onlar bu günlerine kavuşacaklarını unutup ayetlerimizi inkar ettilerse Biz de bugün onları öyle unutacağız.

 

[018.110] [E1] De ki: «Ben ancak sizin gibi bir insanım, bana ancak ilahınızın bir tek ilah olduğu vahyolunuyor, onun için her kim Rabbine kavuşmayı arzu ederse, güzel bir amel işlesin ve Rabbine yaptığı ibadete hiçbir şirk karıştırmasın!»

 

[029.005] [E1] Her kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, elbette Allah'ın belirlediği ecel muhakkak gelecektir ve O, işitir, bilir.

 

[032.014] [DI] «Bugüne kavuşmayı unutmanızın karşılığını görün; doğrusu Biz de sizi unuttuk, yaptıklarınıza karşılık ebedi azabı tadın» deriz.

 

[039.071] [DI] İnkar edenler, bölük bölük cehenneme sürülür. Oraya vardıklarında kapıları açılır; bekçileri onlara: «Size içinizden Rabbinizin ayetlerini okuyan ve bugüne kavuşacağınızı ihtar eden peygamberler gelmedi mi» derler. «Evet geldi» derler. Lakin azap sözü inkarcıların aleyhine gerçekleşir.

 

[045.034] [DI] Onlara denir ki: «Bugüne kavuşacağınızı unuttuğunuz gibi Biz de sizi unuttuk; varacağınız yer ateştir, yardımcılarınız da yoktur.»

 

[010.007] [ON] O kimseler ki, Bize kavuşacaklarını ümit etmezler ve dünya hayatına razı olmuşlar ve onunla mutmain bulunmuşlardır ve o kimseler ki onlar Bizim âyetlerimizden gâfillerdir.

 

[010.011] [DI] İyiliği acele isteyen kimselere Allah fenalığı da çarçabuk verseydi, süreleri hemen bitmiş olurdu. Bizimle karşılaşmayı ummayanları, azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken bırakırız.

 

[010.015] [E1] Böyle iken ayetlerimiz birer açık delil olarak karşılarında okunduğu zaman Bize kavuşmayı arzu etmeyenler: «Bundan başka bir Kur'an getir veya bunu değiştir!» dediler. De ki: «Onu kendiliğimden değiştirmem benim için olacak şey değildir! Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Rabbime isyan edersem şüphesiz büyük bir günün azabından korkarım.»

 

[025.021] [E2] Bununla beraber, bize kavuşmayı ummayanlar «Bize ya melekler indirilmeliydi, ya da Rabbimizi görmeliydik» dediler. Andolsun ki, doğrusu nefislerinde kendilerini büyük gördüler ve büyük azgınlık ettiler.

 

[006.031] [DI] Allah'a kavuşmayı yalanlayanlar doğrusu kaybedenlerdir ki kıyamet saati onlara ansızın gelince, ağırlıklarını arkalarına yüklenerek, «Dünyada işlediğimiz büyük kusurlardan ötürü yazıklar olsun bize» derler. Dikkat edin, yüklendikleri şeyler ne kötüdür!

 

[006.154] [DI] Sonra, iyilik işleyenlere nimeti tamamlamak, her şeyi uzun uzadıya açıklamak, doğruyu göstermek ve rahmet olmak üzere Musa'ya Kitap'ı verdik. Rablerine kavuşacaklarına belki artık inanırlar.

 

[010.045] [SY] Kıyamet günü Allah hepsini bir araya toplayacak. Dünyada, gündüzün ancak bir saati kadar zaman yaşamış gibi gelecek kendilerine. O şekilde ki sadece tanışacak ve birbirlerini görünce tanıyacakları kadar yaşadıklarını sanacaklar. Allah’a kavuşmayı yalan sayıp da doğru yolu tutmamış olanlar, en büyük kayba uğramışlardır.

 

[013.002] [DI] Gökleri, gördüğünüz gibi, direksiz yükselten, sonra arşa hükmeden, her biri belli bir süreye kadar hareket edecek olan Güneş ve Ay'ı buyruğu altına alan, işleri yürüten, ayetleri uzun uzun açıklayan Allah'tır; ola ki Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanırsınız.

 

[023.033] [DI] Onun, inkarcı ve ahirete kavuşmayı yalanlayan milletinin ileri gelenleri ki Biz onlara bu dünya hayatında nimet vermiştik şöyle dediler: «Bu, yediğinizden yiyen, içtiğinizden içen sizin gibi bir insandan başka birşey değildir.»

 

[032.010] [DI] Puta tapanlar: «Toprağa karışıp yok olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız?» derler. Evet; onlar, Rab'lerine kavuşmayı inkar edenlerdir.

 

[030.008] [DI] Kendi kendilerine, Allah'ın gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları, gerçek olarak ve belirli bir süre için yarattığını düşünmezler mi? Doğrusu insanların çoğu, Rablerine kavuşacaklarını inkar ederler.

 

[002.046] [DV] Onlar, kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve O'na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.

 

[002.249] [DI] Talut orduyla birlikte ayrıldıktan sonra, «Doğrusu Allah sizi bir ırmakla deneyecektir, ondan içen benden değildir, onu tatmayan eliyle sadece bir avuç avuçlayan müstesna şüphesiz bendendir» dedi. Onlardan pek azı hariç, sudan içtiler. Kendisi ve kendisiyle olan inananlar ırmağı geçince, «Bugün Calut ve ordusuna karşı koyacak gücümüz yok» dediler. Kendilerinin Allah'a kavuşacağını bilenler ise: «Nice az topluluk çok topluluğa Allah'ın izniyle üstün gelmiştir, Allah sabredenlerle beraberdir» dediler.

 

011.029] [DV] Ey kavmim! Allah'ın emirlerini bildirmeye karşılık sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim mükâfatım ancak Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovacak değilim; çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi, bilgisizce davranan bir topluluk olarak görüyorum.

 

[002.223] [DI] Kadınlarınız sizin tarlanızdır, tarlanıza istediğiniz gibi gelin. İstikbal için hazırlıklı olun, Allah'tan sakının. O'na, hiç şüphesiz kavuşacağınızı bilin, bunu inananlara müjdele.

 

[062.008] [DI] De ki: «Doğrusu kendisinden kaçtığınız ölüm mutlaka karşınıza çıkacaktır; sonra; görüleni de görülmeyeni de bilen Allah'a döndürüleceksiniz/kavuşturulacaksınız (Mülaku Rabbihim), O size işlediklerinizi haber verecektir.»

 

[069.020] [E2] «Çünkü ben hesabıma kavuşacağımı sezmiştim» der.

 

 

 

Çok önemli bir konu daha var. Arapçada noktalama işaretleri yok. “ve” bağlacı bu yüzden bazen virgül olarak da kullanılmaktadır. Bu konuda da çarpıtma yapılıyor. Örneğin “Allah’a ve Resulüne uyun” denildiği zaman Allah’a ayrı Resulüne ayrı bir uyma sözkonusu değildir. Buradaki “ve” bağlacı virgül olarak kullanılmıştır. Kitap ve hikmet konusunda da durum aynıdır. “Kitap ve hikmet” demek “Kitap,hikmet”  demektir. Bunun gibi “ahirete ve bize kavuşmaya” demek “Ahirete, bize kavuşmaya” demektir.

 

Saygılar

 

Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
tardu-kaan
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 15 haziran 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 231
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı tardu-kaan

Teşekkür ederim alperen kardeş. Bir de lika konusunda son bir şey yazdım. Onu okuyup buraya görüşünü belirtirsen sevinirim.
Yukarı dön Göster tardu-kaan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: tardu-kaan
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Selam Tardu-Kaan

 

Sevgili dostum senin açıklamaların %100 doğru. Neden doğru? Çünkü ayetlerin mealine parantezsiz bakıldığında bu gerçek çok açık bir şekilde ortaya çıkıyor. Allah hiçbir ayette “dünyadayken Ruhun Allah’a ulaştırılması”  zorunluluğundan bahsetmiyor. Ayetler açık. Hiçbir yoruma mahal vermeyecek ölçüde açık. Ama tarikatçı kesim ayetleri anlayışlarına uyduracaklar ya işte bundan dolayı parantezlere mecburlar. Parantezleri kaldırdığın an adamların teorisi çöker çünkü. Bunu sen de yazmıştın.

 

Ayetleri anlayışlarına uyduracaklarına, anlayışlarını ayetlere uydursalar ya. Ama o zaman da Tasavvuf Dininden çıkmış olacaklar. Bu da işlerine gelmiyor. Ben lafı gevelemeyi sevmem. Dobra dobra yazıyorum aynen böyle kardeşim. Kur’andaki Dini beğenmeyenler kendilerine başka başka dinler oluşturmuşlardır. Kur’an bu insanların dininde sadece bir malzemedir. Bu malzeme tabiki deforme edildikten sonra kullanılabilmektedir. Bu da parantezlerle yapılmaktadır, amalarla, fakatlarla yapılmaktadır. Bu insanlar din tahripçisidir. Dinimizi bozan dejenere eden, itikadımızı tarumar eden takım bu takımdır. Dindarlık kisvesi altında şeytanın uşaklığını işte bu takım yapar. Milleti Allah ile aldatan alçaklar işte bunlardır. Aldanmış olduklarının farkında olmayıp da ahirette “hayır biz aldananlardan değildik” diyecek zavallı güruh da bu güruhtur kardeşim. Bu güruha “Allah siz dünyadayken müşriklerdiniz” diyecek onlar ise orada bile Allah’ı yalanlayarak “hayır biz müşriklerden değildik” diyecekler kardeşim. Bunlar, bu zavallı insancıklar Allah’ın kitabına şeyhlerinin ve efendilerinin parantezleriyle ortak koşuyorlar. Allah’ın indirdiğine gelin denildiğinde hayır biz atamızın/pirimizin/şeyhimizin paranteziçi yorumlarından şaşmayız diyen şaşkın zümre de işte bu zümredir dostum.

 

Konumuza dönersek, evet senin de değindiğin gibi haşr, raciun ve lika akraba olan üç kelimedir. Allah’a ve ahiret gününe döndürüleceğiz (raciun) ve sonra Allah’a kavuşturalacağız(lika) tabiki bunların olması için önce tekrar haşredileceğiz.

 

Dünyada ruhun Allaha ulaştırılması diye bir şey ASLA yoktur. Ahirette de YOKTUR. Allah’ın zatına ulaşma/erişme/katışma/birleşme/bütünleşme ŞİRKTİR. Kul kuldur, Allah da Allah’tır. Hep böyle kalacaktır.

 

Şu sakat mantığa bakar mısın? Ölünce herkes Allah’a ulaşacak ya daha doğrusu ulaştırılacak. E o zaman insanlar öldüklerinde fenafillaha/nirvanaya ulaşmış mı olacaklar?  Adamların mantığı bu. Dünyadayken Nirvanaya ulaşamazsan öte tarafa geçtiğin an Nirvanaya ulaşacaksın. Kafiri de mümini de şipşak Nirvana ulaşmış olacak tüm insanların. Çünkü herkes Allah’a ulaştı ya. Cehennem diye biryer var ama orası da boşu boşuna yaratıldı herhalde.

 

Adamların teorisine nereden bakarsan bak, dökülüyor. Dediğim gibi bu Nirvanacılık anlayışına uydurmak için ayetler çarpıtılıyor. Çarpıtılıyor ama bu çarpık anlayış sonuçta en temel itikadi konulara bile  ters. Yahu Adamlar Allah ile birleniyor. Bunun neresi İslam neresi Müslümanlık???

 

Saygılar

 

 

Tekraren: Arapçada noktalama işaretleri yok bundan dolayı “ve” bağlacı virgül olarak da kullanıyor. “Allah’a ve Ahiret gününe ulaşmak” demek “Allah’a, Ahirete ulaşmak” demektir. Allah’a ulaşmak ayrı Ahirete ulaşmak ayrı değildir. Ulaşmak da Allah ile birlenmek demek değildir. Birisine ulaştığımızda/kavuştuğumuzda onunla birleniyor muyuz ve onun zatına katışıyor muyuz???

 

 

LÜTFEN KİMSE BANA SATAŞMASIN. İSİM YAZMADIM. HİÇBİR TARİKATI  ÖZELLİKLE İŞARET ETMEDİM. HİÇBİR ŞEYHİ/EFENDİYİ/HAZRETİ DİREKT MUHATAP ALMADIM. HİÇBİR İSMİ İŞARET EDEREK KARALAMA YAPMADIM. GENEL YAZDIM. YARASI OLANLAR BANA İLİŞMEDEN GOCUNSUN LÜTFEN.

 

 

Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

HİKMET VE KUR’AN = HİKMET, KUR’AN

Nitekim biz size ayetlerimizi okuyacak, sizi arındıracak, size kitabı ve hikmeti öğretecek ve bilmediklerinizi bildirecek aranızdan bir elçi gönderdik. Bakara Suresi 151

Elif, Lam, Ra; Bunlar hikmetli kitabın ayetleridir. Yunus Suresi 1

And olsun hikmetli Kuran’a  Yasin Suresi 2

Şüphesiz o (Kuran ) bizim katımızda olan ana kitapta mevcuttur. Yüce ve hikmet doludur. Zuhruf Suresi 4

Bunlar sana Rabbinin hikmet olarak vahyettikleridir. İsra Suresi 39

İsra Suresi’nin 39. ayetine kadar bahsedilenler(yani Allah’ın hikmet olarak vahyettikleri) şunlardır: Allah’la beraber başka ilahlar edinmeyin(22. ayet), Allah’tan başkasına kulluk etmeyin, ana babaya iyi davranın(23. ayet), Anne babaya nasıl davranılacağı(24. ayet), Rabbimizin iç dünyamızı bilmesi(25. ayet), Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa hakkını vermek, israf etmemek (26. ayet)...

“Kur’an ve hikmet” demek “Kur’an, Hikmet” demektir. “Hikmet, Kur’an” da aynıdır. Hikmet Kur’andır, Kurandadır. Kur’andaki her ayet hikmettir, hikmetlidir. Hikmet Kur’anın bir vasfı bir ismidir.

Allah’a uymak Resulüne uymakla mümkündür. Çünkü Resulü de vahye uymaktadır. Çünkü Resul bizden vahye uymamızı istemektedir. Bu yüzden Resule itaat vahye itaattir, Allah’a itaattir. Allah’a ve resulüne demek Allah’a, Resulüne demektir.

Ahirete kavuşmak Allah’a kavuşmaktır, Allah’a dönmektir. Allah’a kavuşmak veya dönmek onun huzuruna varmak, hesap veya ceza-mükafat için hazır olmaktır. Dolayısıyla “Ahirete ve Bize kavuşmayı” demek “Ahirete, bize kavuşmayı” demektir.

ARAPÇADA NOKTALAMA İŞARETLERİ YOK. VİRGÜL, NOKTALI VİRGÜL VS. YERİNE NE KULLANILIYOR???

Kasem=yemin için de “ve” kullanılıyor bu da mı bağlaç???

Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Davud
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 22 haziran 2005
Gönderilenler: 1
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Davud

Allah'in selami üzerinize olsun forumdaslar...

Ilk önce bütün bu fpruma hizmet verenlere cani gönülden tesekkür etmek istiyorum, cok güzel seyler basariyorsunuz.Bizlerde cok faydalaniyoruz bu yazilardan,ayetler ögreniyoruz, bilgimizi genisletiyoruz. Allah hepinizden razi olsun, cok güzel calismalar...

tardukaan ve Taner özel bir oda acmislar, gercekten cok ilimli bir sohbet oluyor, ikiside bilgili, yigidin hakki yenilmez! Hakaretler yapilmadan, seviyesizlik yapilmadan ilimli ve güzel bir tartisma oluyor. Hayranlikla izliyoruz!

Ben Stuttgartta evrenesoglunun bir konferansina gitmistim. Yarim saat durdum ayrildim, ikidebir Allah'a ulasmak, Allah'a ulasmak diyordu ve acikcasi cok sikildim, bu ne ya dedim baska birsey bilmiyormu bu...
Suanda ikisinin tartistigi konu bu ve cok güzel aciklamalarla tartisiyorlar.

Forumdaslar ben söyle birsey düsündüm bana yardimci ola bilirmisiniz bilgilerinizle. Ben dogruyu arayan biriyim ve dogruca islam nasil yasanmasi gerekirse o sekil yasamak istiyorum bu yüzden cok arastiriyorum. Söyle birsey düsündüm.
Tanerin anlattigi Allaha ölmeden ulasma konusu sanki aklima yatiyormus gibi. Mantikli aciklamalar yapiyor, ayetlerde yaptigi aciklamalara uyuyor. Mesela su dilemek olayini yazmis en son. yaha hud 29 suresini yazmis. Insan ölümü istemezki biran önce gelmesini, yanlismi düsünüyorum? Hem gelmis gecmis evliyalarada bosuna ermis denilmemis herhalde diye düsünüyorum, nedersiniz? Ama yanlis birsey yapmaktanda korkuyorum.

Söyle birsey düsündüm ve siz forumdaslardan fikrinizi almak istiyorum!

Simdi ben söyle desem: "Allah'im eger ölmeden ruhun sana ulasmasi diye birsey var ise bende ulastirmak istiyorum sana ama eger öyle birsey yoksa beni imanimdan etme" diye bir dilekte bulunsam

Soru1: eger varsa böyle bir dilek kabul olurmu
Soru2: eger yoksa ben imandan cikarmiyim (Allah korusun)

Fikirlerinizi bana aktarirsaniz cok sevinirim
Yukarı dön Göster Davud's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Davud
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

http://63.231.71.139/forum_posts.asp?TID=300&PN=1&TP N=2

Linkteki konuyla alakalı yazmak isteyen arkadaşlar lütfen verdiğim linkteki son konunun ardına yazsınlar.

 

Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats