HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: Apaçık Kuran Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
cin13
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 23 ocak 2007
Gönderilenler: 385
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı cin13

Selamlar.

Kuran’ın apaçık, ayrıntılı, uzun uzun, iyiden iyiye açıklanmış olduğunu inkar edenimiz yoktur.

Ancak üzerinde uzlaşamadığımız ya da bilgi sahibi olmadığımız levh-i mahfuz, orta namaz, dabbe, sekar, seb-ul mesani,19, namazın vakit sayıları ..gibi çoğaltılabilecek örnekler de mevcut.

O halde, Kuran o kadar da açık değil mi ?

Buna ek olarak, bir çok  ayetin henüz anlaşılabildiğini düşünüyorum.

O halde, henüz anlaşılamadığı  zamanlarda, o ayetler apaçık değil miydi?

“Apaçıklık” tüm zamanlara mahsus değil mi?

"Apaçıklık" neyi ifade eder?

Saygılar, sevgiler.

 

 



 



__________________
Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Yukarı dön Göster cin13's Profil Diğer Mesajlarını Ara: cin13
 
mukaddes_vadi
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 01 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 36
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı mukaddes_vadi

  Merhaba cin13 kardeşim..Evet Kur'an apaçıktır.Kapkapalı olan, bizim karanlıklara dalmış zihinlerimizdir.İlgili ayetleri anlamamıza takvamız yetmiyor.Ne diyorum biliyor musun?Gel önce anladıklarımızı uygulayalım,gerisi Allah kerim...sevgilerimle....

__________________
huzur
Yukarı dön Göster mukaddes_vadi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: mukaddes_vadi
 
cin13
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 23 ocak 2007
Gönderilenler: 385
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı cin13

Kendimi doğru ifade edemedim sanırım:

Kuran apaçık ise vakit sayıları üzerinde bile uzlaşamamamızın nedeni nedir?

Saygılar,sevgiler.


__________________
Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Yukarı dön Göster cin13's Profil Diğer Mesajlarını Ara: cin13
 
aciziz
Groupie
Groupie
Simge

Katılma Tarihi: 15 mayis 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 67
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aciziz

İçlerinden her kişi de istiyor ki, kendisine açılıp saçılmış sayfalar verilsin.

Hayır, öyle şey olmaz! Doğrusu şu ki, âhiretten korkmuyorlar.

Hayır, iş, sandıkları gibi değil! O bir öğüt vericidir/bir düşündürücüdür.

Dileyen düşünür onu, öğüt alır.

Ve onlar, Allah'ın dilediği dışında, öğüt alamazlar. Sakındırmaya ve affetmeye ehil olan O'dur.(Muddessir 52-56)

 

Hayır, o, kendilerine ilim verilenlerin göğüsleri içinde ayan-beyan ayetlerdir. Bizim ayetlerimizi, zalimlerden başka kimse inkâr etmez. (Ankebut 49)

 

Yûsuf gerekli olgunluğa ulaşınca ona hükmetme yeteneği ve ilim verdik. Güzel düşünüp güzel davrananları biz işte böyle ödüllendiririz. (Yusuf 22)

 

Mûsa, yiğitlik çağına ulaşıp olgunlaşınca ona hikmet ve ilim verdik. Biz, güzel düşünüp güzel davrananları böyle ödüllendiririz.(kasas 14)

 

O, hikmeti dilediğine verir. Ve kendisine hikmet verilmiş olana çok büyük bir hayır verilmiş demektir. Gönlünü ve aklını çalıştıranlardan başkası düşünüp anlayamaz.(bakara 269) 

 

Gerçek şu ki, insan için çalışıp didindiğinden başkası yoktur.(Necm 39) 

 

Sayın Cin13 ün sorusu paralelinde bende kendi karşılaştığım sorunlar ile Kur’an ın bana neden açık olmadığını, neden bunu haketmediğimi belirlemeye çalıştım.

Cin13 Başlık çok uygundu, umarım konuyu başka bir mecraya kaydırmam. Düşüncem bireylerden yola çıkarak toplumu analiz edebilirizdir.

 

Evet Kur’an açık, Allah en güzeli söyler. Mezhebler de, tarikatlarda vs.. çıkan hüküm farklılıklarını bir çırpıda silersem sadece Kur’an deyip doğrularımı yanlışlarımı oradan belirlemeye çalışırsam, din adına ortaya konan karmaşadan bir nebze çıkabilirim, çıktım .Kur’an yetmek zorunda diyorum ama kendimden ve başkalarından kaynaklanan (bilgi,hırs) sorunlarla bocalamaya devam ediyorum.

 

Kur’ an ın Orijinalinin Arapça olması ve Meallerde ki kelime/kavram kargaşası

 

İslam adını verdiğimiz mevcut varolan dini, bireysel ya da uzman olarak Kur’an ile yeniden yapılandırmaya girdiğimizde eski inanç ve alışkanlıkları terk edemememizden kaynaklanan yanlışlıklar.

 

Arapça dil bilgimizin hiç olmaması (çoğumuz yüzünden okuyabiliriz ama okuyamasak da şahsi düşüncem pek kaybımızın olmayacağı yönündedir).

 

Arapça Dil bilgimizin yeterli olmaması. ( Farklı anlamlar içeren kelimeleri tespit edememek ve kavram kargaşaları içinde kaybolmak)

 

BİR çoğumuz İlahi Kelamda ki dil açığımızı Gerek zaman problemi gerekse ekonomik vs. nedenler ile Arapçayı öğrenmek yerine bir çok meali okuyarak kapatmaya çalışmaktadır.Bunun sonucunda da mealleri çeviren dil ve din uzmanlarının!;

 

Dilbilgisi Yetersizlikleri nedeniyle Kur’an da bir den fazla geçen kelimelerin, geçtikleri diğer yerlerdeki anlamlarını dikkate almak yerine, algıladıkları  kelimeleri yerleştirmesi,

 

Kur’ an ı ve insanı anlamadan kelime kelime çevirmeye kalkmaları,

 

Diğer meallerden kelimeler açısından farklı olabilmek adına daha sığ, dar kelimeler seçmesi,

 

Örf ve adetlerden gelen  anlayışları (umarız) bilinçsizce Kur’ an a mal etmeleri,

İlimlerine olan güvenlerinden dolayı diğer dil ve din uzmanları ile işbirliğine yanaşarak daha sağlıklı bir çeviri yapabileceklerini görmeden, dağların kabul edemediği bu yükü tek başlarına kaldırabileceklerini sanmaları

 

Sanırım bilinçaltında kalan, hata yapsak ta bir sevap alırız düşüncesi.

 

Meallerden beslenen kişilerin takdir ettiği bir alimi tek meal kaynağı olarak alarak onun muhtemelen yapabileceği hataları başka bir meal kullanmadığı için fark edememesi.

 

Meallerden beslenen kişilerin Meali tam okumaması ya da meali okuyup üzerinde düşünerek kendine telkin etmek yerine (kendince yorumlamak) direkt başka mercilerden cevap, fetva, görüş alması ve tabi ki okuyucunun da örf ve adetlerden gelen alışkanlıkları ile (diğer bir deyişle Kur’an da ne denilmiş bakmadan, araştırmadan, incelemeden kabul ederek) meal’i yorumlaması.

Böylece Dini belirleyen bir otorite/ruhban sınıfını inşa etmeleri. Dolayısı ile yeni hükümler ilave edilmesi.

 

Kur’ an Arapçadır. Müslüman olmak için, Mümin olmak için, Arapça bilmek tabi ki şart değildir.

Mealler Arapça dilini bilmeyen bir insana elbetteki dinini öğretebilecek en sağlam kaynaklardır. Elbetteki  dil bilmeyen kişinin anlamadan okuması yerine meal den okuyarak Allah’ ı anması daha samimi ve gerçekcidir.

 

İnanmak isteyen insan Allah’ ı tanımalıdır.

 

Kur’ an zaten Allah’ ı tanıtıyor..

 

Tanıtıyor ama biz mealciler o sıfatları ya  vedud olarak okuyor anlamıyoruz ya da genel olarak neden o sıfat orada geçmiş, bir önceki bir sonraki ya da başka bir yerde ki ayeti geçtik, ilgili ayette bile anlamı nedir, sorgulamıyor olmamız.

 

Meal çevirilerinde ya Arapça olarak geçmekte ya da Türkçe olarak geçmektedir. Kitapın sonunda çıkardıkları listeleri pek fazla kimse kurcalamamaktadır zannımca.

 

Telkin, öğreti yerinde olur. Sıfat, ilgili ayette anlamı ile arapçası yan yana verilirse Allah kafamızda ki Tanrılık tan çıkar Kur’ an ın Allah ı olarak yerleşir.

Böylece Gerek Kur’an yorumlarımız da gerekse günlük hayattaki iyi ve güzel işlerde kılavuzumuza kavuşmuş olur ona göre yol tutturmak için çaba harcarız. 

 

Zaman içerisinde yaşayarak ya da okuyarak belirli bir bilgi düzeye ulaşıp, bilgisinin doğruluğunu sorgulayabilecek ve tecrübeleri ile doğru sonuçlara varabilecek olgunluğa sahip olunca davranışlarında kişi iyi, güzel olanları seçerse  Allah kişiye çalıştığı ve hak ettiği ölçüde ilim verecektir ve  o zaman din adına her nokta da kalbimiz huzuru bulacaktır.

 

 

 



__________________
Anlatan da aciz dinleyen de aciz, Hamd O Allahüssamed'e ki İlahi Kelam ile seslendi
Yukarı dön Göster aciziz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aciziz
 
anafikir
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 26 aralik 2006
Gönderilenler: 112
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı anafikir

Selamlar

Kuranın ap açık olduğu ortada anlaşılması kolay,uygulanması kolay, yaşanması kolay Allah insanlara zorluk yuklememiş kolaylık yuklemiş.

Bazı ayetlerin ap açık olmadığını düşünmeyin okudukçe ,uyguladıkça ,yaşadıkça , anlaşilması dahada kolaylaşıyor.

BUnunla ilgili ayetlere bakalım.

11/1-Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap'tır (ki:

16/44-Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur'an'ı indirdik.

6/114
Allâh, size Kitabı açıklanmış olarak indirmiş iken O'ndan başka bir hakem mi arayayım? Kendilerine Kitap verdiklerimiz, O(Kur'a)nın, gerçekten Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler, hiç kuşkulananlardan olma.

6/126-İşte Rabbinin doğru yolu budur. Biz, öğüt alanlar için âyetleri geniş geniş açıkladık.

17/12-Biz gece ve gündüzü, (kudretimizi gösteren) iki âyet yaptık. Gece âyetini sildik, gündüz âyetini aydınlatıcı yaptık ki hem Rabbinizin lutfunu arayasınız ve hem de yılların sayısını ve hesabı bilesiniz. Biz her şeyi açık açık anlattık.

6/38-Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. Biz Kitap’ta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler.

7/52-Andolsun biz onlara, bilerek açıkladığımız bir kitabı, inanan bir toplum için bir yol gösterici ve rahmet olarak getirdik

17/12-Biz geceyi ve gündüzü iki ayet kıldık; gece ayetini sildik de Rabbinizden bir fazl aramanız, yılların sayısını ve hesabı öğrenmeniz için gündüzün ayetini aydınlatıcı kıldık. Biz, her şeyi yeterince açıkladık.

54/22-Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?

Vakit sayılarıyla ilgilide muhkeme dayanarak vakıtın sayılarını anlarız. ve muhkeme dayındırdığınız her ayet sizi doğruya ulaştıracaktır. ve işi

niz kolaylaşır.

selam ile

 

 

 

Yukarı dön Göster anafikir's Profil Diğer Mesajlarını Ara: anafikir
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

cin13 Yazdı:

Kuran’ın apaçık, ayrıntılı, uzun uzun, iyiden iyiye açıklanmış olduğunu inkar edenimiz yoktur.

Ancak üzerinde uzlaşamadığımız ya da bilgi sahibi olmadığımız levh-i mahfuz, orta namaz, dabbe, sekar, seb-ul mesani,19, namazın vakit sayıları ..gibi çoğaltılabilecek örnekler de mevcut.

O halde, Kuran o kadar da açık değil mi ?

Buna ek olarak, bir çok  ayetin henüz anlaşılabildiğini düşünüyorum. O halde, henüz anlaşılamadığı  zamanlarda, o ayetler apaçık değil miydi? “Apaçıklık” tüm zamanlara mahsus değil mi? "Apaçıklık" neyi ifade eder?

Selam Cin13

Kur’an apaçık, anlaşılır, ayrıntılandırılmış olarak tanıtılıyor Rabbimiz tarafından. Fakat aksine sizin de belirttiğiniz gibi realitede bazı ayetler ve kavramlar kapalı, anlaşılmaz ve detaysız görünmekte.

Bunun sebebi nedir?

Birinci sebep bilgi kirliliği bence. İlgili ayetler ve kavramlar hakkında ortaya konulan kirli ve gereksiz bilgi. Bu bilgi yığını, zihnimizdeki yüzlerce yıllık tortu bizlerin önünde engel.

Dindarlığımız Kur’ana değil Kur’ana yamanan şeylere ve diğerlerine dayanıyor. Bu Kur’ana yaklaşımımızda ve yorumlayışımızda ciddi sapmalar doğuruyor. Öncelikle bu kirden arınmamız gerekiyor.

Diyanet İşleri Eski Başkanı Süleyman Ateş’in namaz konusundaki son yorumları hakkında kendisine yöneltilen “neden önce değil de şimdi söylüyorsunuz bunları?” şeklindeki soruya verdiği “geleneğin ağır baskısı beni de ezdi” anlamında cevap vermesi işte bu gerçeği özetlemekte.

Öyle ama eski-temiz bilgiden yararlanamamak da sıkıntı doğurmakta. Filtreleme yapmadan çöp sepetine gönderdiğimiz bilgi yığını bizleri yeniden bir Amerika keşfine zorlamakta.

İşimiz zor. Elimizdeki dini kitaplar genelde eskilerin bir kopyası. Sorgulamanın ve üretimin düşük seviyede kaldığı kötü bir kopya. Bu kitaplar eziyor bizi. Kitapların altında değil de yanında olsak hani belki temiz ve sağlıklı bilgiye erişme imkanımız olacak.

Bilgilenme anlayışımızda ciddi bir revizyon gerekmekte.

İkinci sebep de vahyin tamamına sonradan ve birden hem de karışık düzende muhatap oluşumuz. Bu muhataplığımızda yanımızda bir elçi olmayışı. Bir elçi olsa yanımızda ve ayetlerin neye istinaden indirildiğini bilsek sorar, akleder, bulurduk anlatılanı.

Yüzyılların arada olması, köklere yeterince inemeyişimiz sıkıntı doğurmakta.

Elde var düşünmek, araştırmak ve sorgulamak. Bunu ilmi bir ciddiyetle yapmak. “Allah’ım çapımı ve ilmimi genişlet” duasının eşliğinde ürettiğimiz bilgiyi değiştirmeye ve geliştirmeye açmak.

Muhabbetle, Alperen



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
sailamasr
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 23 nisan 2005
Gönderilenler: 543
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı sailamasr

selam selam arkadaşlar,

az önce alperenin yazısını okudum gayet güzel açıklamış. kuranın ilk indiği devirleri düşünün,namaz kılanlar var,imanın en güzelini,ibadetin en hasını yaptığını iddia eden ve cennete girişin sadece kendilerinin yolundan ilerlemekle sağlanacağını söyleyen yüzlerce topluluk var.

kendi aralarında bir çeşit barış sağlamışlar yani alanı parsellemişler. ancak peygamberimizin ilahi emirle birden düzenleri sallaması onları telaşlandırmış. ilk başvurdukları yol ise son yıllarda dillerden düşmeyen bir söz yani DİYALOG. ama peygamber reddetti.

derken fikirler alanında peygamberle tartışmaya giriştiler,ALLAH'ın izniyle yolundan dönmedi bıkmadı ve usanmadı. son çare olarak ise UZLAŞMA önerisini de "bir eline ay diğerine güneşi verseler dönmeyeceği..." şeklinde bir red ile karşıladı.

peki o dönemin insanları kuranı şu günümüzden farklı mı anlıyorlardı? elbette hayır. geleneklerinin izin verdiği mantık zincirine bir halka ile bağlamaya uğraşırlardı ayetleri. ve müşrikler dediğimiz bu tayfa da öyle saf salak kişilikler değildi.

günümüzde alim diye adlandırılacak kadar din ve felsefe bilgilerine sahiptiler. körü körüne putlara tapmıyorlar ve onları tanrının sıfatları olarak gördüklerini söyleyenler bile vardı.

düşünün ki konusuna hakim olan kişiler bile ilk tebliğ edildiğinde ayetler karşısında anında yorumlar yapabilmişlerdir. kaldı ki günümüzdeki gelenekler ve yaşam tarzı ışığında islamın anlaşılması ihtiyacı kendini ayetlerin yorumlanmasına bırakmıştır.

ayetleri anlamadan sadece tecrübelere dayanarak eğip bükmeye kalkışmak yorum değil akıllara bir zulümdür. belki cihan devleti tarihimizin belki de akdeniz kanının ama çokça fıtratımızın baskısıyla bilip bilmeden bir çok konuda yorumlar yapıyoruz.

ilkokul müfredatımıza baktığınızda coğrafya dersinde ülke komşuları ve sınır uzunlukları bu derece öğretilen başka ülke bilmiyorum. çocukluğumuzda aldığımız bu eğitim rekleksi ile yukarıda saydığım etkieri bir araya getirdiğinizde kahvehane filozoflarının gazetelerde köşe yazarı olduğunu görürsünüz bu ülkede.

hemen her konuda bir fikrimiz vardır ve dehşet verici bir inatlaşmayla da bunu savunuruz. düşünmeyi bildiğimizden değil inatlaşmayı sevdiğimizden konuşuyoruz.

bu kısır döngülerin içerisinde elbette ayetler hakkında da bazı görüşlerimiz hatta yorumlarımız olacaktır. kavrama özürlü oluşumuzla fıtrattan gelen aceleciğimize birazcık ta cahil cesaretimiz eklenince ayetlerle adeta başka görüşlere saldırır hale geliyoruz.

bilmiyorum.... diyerek ne kadar geri çekilirsek ve eksikliklerimizi kabullenirsek o kadar kolay yol alacağımızdan eminim.

rabbi zıdni ilmi

selam selam

Yukarı dön Göster sailamasr's Profil Diğer Mesajlarını Ara: sailamasr
 
cin13
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 23 ocak 2007
Gönderilenler: 385
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı cin13

Selamlar,
Sevgili kardeşler,hepinize teşekkür ediyorum Allah razı olsun.
Ayetlerin apaçıklığı konusundaki engelin bizim bilgi,kavrayış eksikliğimizden, kalıplaşmış önyargılarımızdan kaynaklandığını özetle belirtmişsiniz.

Fatır 28'e göre bilgi sahiplerinin Allah'tan daha çok korkacakları beyyinesinin de sizin tezinize destek olduğunu düşünüyorum.
Bilimin amacının Yaratıcı'yı daha çok tanımamız olduğunu kabul ediyorum.

Ancak, bilgi seviyesinin artmasıyla artan bu "farkındalık" ve "aydınlanma" nın tüm ayetler için geçerliliğe sahip olmasıyla ilgili kafa karışıklığım var. Bazı ayetleri anlamak için "sıradışı bilgi" ye sahip olunması gerektiğini Fatır 28'e bakarak anlıyorum.

Ama 2-3 bin yıllık namaz vakitleri hususunu anlayamıyorum. Her kulun günlük etkinliklerinden biri olan bu eylemin vakitleri neden hiçbir kuşkuya,tartışmaya yer vermeyecek şekilde tek cümlede ifade edilmemiş? Ya da edilmiş de ben mi anlamıyorum?

Başka bir sorum da şu:
Apaçıklık tüm zamanlara ait bir sıfat ise Enbiya 30 ve 104 no'lu ayetler nasıl anlaşılıyordu?

Sevgiler.Saygılar.Şimdiden teşekkürler.






__________________
Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Yukarı dön Göster cin13's Profil Diğer Mesajlarını Ara: cin13
 
elmuh
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 435
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı elmuh

Selam cin13

Apaçık kitap deyimi beni Üniversite yıllarıma geri götürdü. Bir dersimiz vardı "Anten ve Propagasyon". Dersin sınavlarında hocamız defter kitap açık derdi, o zamana kadar çözülmüş tüm problemler, aklınıza gelebilecek her türlü destek materyali dahil. Sınav sonunda geçen bir avuç insan olurdu. Kuran'ın apaçık bir kitap oluşunu da böyle anlıyorum. Ondan faydalanmak bizim becerimize kalıyor.

Birde ayetleri anlarken, onların verdiği asıl mesaja odaklanmak gerektiğini düşünüyorum. Bu şekilde bakınca bazı ayetler apaçık oluyor. Enbiya 30 ve 104'e bu şekilde bakarsanız aslında verilmek istenen mesaj Allahın bizim kavrayışımızın da ötesinde hayranlık verici bir güce sahip olduğu. Bu ayetlerin daha önceki muhattapları da, bu mantıkla düşünebilmiş ise, bu çıkarsamayı yapmış olmalı diye düşünüyorum.

Kuran bizden bilmemiz gereken bir bilgiyi gizlemiyor. Ancak ondan nasiplenmemiz ona yaklaşabildiğimiz ölçüde, aklımızı işletebildiğimiz ölçüde, bilgiye sahip olabildiğimiz ölçüde, o bilgide derinlik kazanabildiğimiz ölçüde, "öz sahibi (ulil-elbâb)" olabildiğimiz ölçüde mümkün olacaktır.

ulil-elbab Kuranda pek çok ayette geçmekte. Meal'lerde farklı karşılıklarla geçiyor. Akıl ve gönül sahipleri, temiz akıl sahipleri, temiz öze sahip olanlar, öz sahipleri gibi anlamlar verilmiş.

Bu vesileyle Kuran'da geçen ulil-elbab ifadesine bazı örnek ayetler alalım.

Ali imran-7: Kitap'ı sana indiren O'dur: Onun ayetlerinden bir kısmı muhkemlerdir ki; onlar Kitap'ın anasıdır. Diğer ayetlerse müteşâbihlerdir. Şu var ki, kalplerinde bir eğrilik ve bozukluk bulunanlar, fitne aramak, onun yorumuna öncelik tanımak için Kitap'ın sadece müteşâbih kısmının ardına düşerler. Onun tevilini ise bir Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar ise, "Ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır." derler. Öz sahiplerinden başkası gereğince düşünemez.

Bu ayetteki tevil ve müteşabih kavramları için aşağıdaki linki inceleyebilirsiniz. 

http://www.hanifdostlar.com/forum_posts.asp?TID=3547&PN= 1

Ali imran-190: Şu bir gerçek ki, göklerin ve yerin yaratılışında, geceyle gündüzün birbiri ardınca gelişinde, öz sahipleri için çok ibretler (ayetler) vardır.

Sad-29:Kutsal/bereketli bir Kitap bu; sana indirdik ki onu, ayetlerini derin derin düşünsünler ve öğüt alabilsin öz sahipleri.

Yusuf 111:Yemin olsun ki, resullerin hikâyelerinde, öz sahipleri için bir ibret vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis/bir söz değildir; aksine o, önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı kılıcıdır. İnanan bir topluluk için de bir kılavuz ve bir rahmettir.

Ayetlerde de açıkça görülebileceği gibi ulil-elbab'dan asıl beklenen düşünmesi, öğüt alması. Kelimenin geçtiği diğer ayetleri Hasenat programında "elbab" yazarak araştırabilirsiniz. 

Namaz bahsine gelince sanırım asıl konu orta namazı olarak tefsir edilen Salat-ı Vusta. Bu konuda neden Kuran'da daha fazla açıklama yok sorusuna, benim bulabildiğim en makul cevap: Acaba olmalımıydı ? Belki de bu özel bir imtihan sorusu. Anlayan anladığı gibi çözsün, en iyi kimin cevap verebileceği görülsün, belki de bir Rahmet vesilesi.

Yine üniversite de bir sınav aklıma geldi. 35 puanlık sorunun doğru cevabı, "eldeki verilere göre bu problemin çözümü yoktur" idi. O 35 puanı kimse alamamıştı.

Dostluk ve muhabbetle.

 

 

 



__________________
O, odur ki, sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarsın diye kulu üzerine, gerçeği apaçık gösteren ayetler indiriyor. Allah size karşı gerçekten çok şefkatli, çok merhametlidir.
Yukarı dön Göster elmuh's Profil Diğer Mesajlarını Ara: elmuh
 
BalkanTuran
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 09 kasim 2006
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı BalkanTuran

Selam,

 

Namaz vakitleri konusunda bir cok iddia mevcut:

 

1.Ayetlerde bahsedilen namaz bizim bildigimiz namaz degil baska bir anlami oldugu icin vakitler de soz konusu degil.

2. Namaz vakitleri diye bir sey yok cunku sadece Peygamberlere has ibadet

3. Kuran apacik bir kitap degil vakitler icersinde gizli

4. Kuran degistirilmis gercek nedir bilemiyoruz.

5. Su anda cogunlugun kabul ettigi gibi 5,3,2 vakit, isteyen istedigi vakitte kilabilir.

 

Saygilar.




__________________
Gercek henuz farketmedigindir. Dayanamazsin...
Yukarı dön Göster BalkanTuran's Profil Diğer Mesajlarını Ara: BalkanTuran
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats