Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Allah'ın helal kıldığını haram,haram kıldığını helal kılamıyordu...Kuran'dan çıkan sonuç budur:)

Selam..

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

yolcuabbas Yazdı: Sevgi ve saygılarımla! Peygamber, Resul, Nebi, nasıl anıyorsanız anın bunlar beşerdir. Bizlerle aradaki fark Allah tarafından Cebrail aracılığıyla Allah'tan kendisine vahyedilen emir ve yasakları tebliğ etmek duyurma, Din kurumunun oluşmasında Din sahibince görevlendirilmesidir. Görevi haricinde bizler gibi doğurulmuş, bebeklik, çocukluk gençlik dönemlerini yaşayarak olgunluk dönemine erişmişbir beşerin yaşamındaki safhaları O'da yaşamış beşerdir. Açıkçası kutsal bir görev üstlenmiştir. Son peygamberdir. Tebliğ ettiği kurulmasında çaba harcadığı Din Kur'anın ifadesiyle  ZÜMMER 3: Dikkat et; Gerçek ve saf Din Yalnız Allah'ındır. Demektedir. Bu vahiy dini demektir. Bu Vahiyde yanılma ve yanlışlık bulunmaz. Fakat Peygamberin beşeri tavsiye ve yol göstericiliğinde yanlışlıklar olmuştur. Buna örnek hurma liflerinin verimin bolluğu için biribirlerine sürtülmesi olayı Hz. Peygambere anlamsız gelmiş bunu yapmalarının yanlış olduğu inancını söyleyerek vaz geçirmiş ve O sene hasat ta önemli düşüş olunca kendi yanlışını kabul ederek. Vahiy olmayan sözlerimde bana uymanız gerekmez, Siz gene eski yaptıklarınızı uygulayın demiştir. KEHF 110: De ki; Ben'de sizin gibi bir beşerim. Ancak Bana İlahınız tek bir İlahtır. Diye vahyolunuyor. AHKAF 9: De ki; Ben peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını Bilmem. Sadece bana Vahyolunan Kur'ana uyarım. Bu ayetler açıkça Peygamber ve Tanrı arasındaki farkı açıkça vurgularken, Peygambere insan üstü kutsallıkların yüklenmesinin tek bir amacı vardır. Peygambere verilmeyen bazı uygulamalar için kendilerine ruhsat imtiyaz alma gayretidir. Önde gelen din adamları için.   Mesele Peygamberin kullanmadığı Kural koyuculuğunu Kullanmış gibi göstererek kendilerine kullanıma hazır imkânlar hazırlamak. Böylece dine müdahale ve şekil verme yolunu açarak. Akılları sıra dinde eksikleri giderme ameliyesine girişmek. Kur'an her ne kadar EN'AM 114: De'ki; Allah'tan başka bir hakem mi arayacağım! Halbuki size Kitabı açık ve detaylı bir şekilde indirilmişken. EN'AM 115: Rabbinin sözü doğruluk ve adalet olarak tamamlanmıştır. Onun sözlerini değiştirebilecek kimse yoktur. Demesine rağmen Kur'anda bulduğu eksiklikleri peygambere malederek uydurdukları hadislerle tamamlamak. Ne hadddini bilmezlik...   M.A.Ersoy ne güzel söylüyor; Nebiye atf ile binlerce herze uydurdun! Yıktın Din'i Mübin-i de yeni bir Din Kurdun.

Selamlar gerçekten konuyu güzel açıklamışsınız.

Peygambere hüküm verme yetkisini(haram helal koyma)veren sözde din önderleri bu dine en büyük kötülüğ yapmışlardır. Allah'ın dinine bu yolla dinde olmadığı halde yeni yeni haramlar sokarak insanların beyinlerine ve yaşamlarına zehir tohumlarını atmışlardır. Sonuçta da ortada ALLAH'ın halis dininden eser kalmayan yep yeni bir oluşmuştur, her ne kadar buna islam deselerde islamın hiçbir yerinde olmadığı su götürmez bir gerçektir. Haram helal koyma yetkisi peygambere dahi vermek Kuranda şirk olarak nitelenmiştir.

16/116 Dillerinizin uydurduğu yalana dayanarak «Bu helâldir, şu da haramdır» demeyin, çünkü Allah'a karşı yalan uydurmuş oluyorsunuz. Kuşkusuz Allah'a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa eremezler.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Allah'ın Uyarılarına Rağmen!

Araf 2; Bu Kendisiyle, inananları uyarman, öğüt vermen için sana indirilen bir Kitap'tır. Artık bu hususta kalbinde bir şüphe olmasın!

Araf 3; Rabbinizden size indirilene uyun. O'nu bırakıpda başka dostların peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.

Maide 49; Sana şu talimatı verdik! Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet. Onların arzularına uyma. Allah'ın sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmamalarına dikkat et. Eğer hükümden yüz çevirirlerse bil ki; Bununla Allah, Günahlarının bir kısmını onların başına belâ etmek ister. İnsanların bir çoğuda yoldan çıkmışlardır zaten.

Maide 50; Yoksa Onlar islam öncesi cahiliye idaresini mi? arıyorlar. İyi anlayan bir topluma göre hükümranlığı Allah'tan daha güzel kim vardır?

Yunus 15; Onlara Ayetlerimiz açık açık okunduğu zaman bize kavuşmayı beklemeyenler; Ya bundan başka bir Kur'an getir,veya bunu değiştir dediler. De ki; Onu kendiliğimden değiştirmem olacak şey değildir. Ben bana vahyolunandan başkasına uymam. Çünkü Rabbime isyan edersem Elbette büyük günün azabından korkarım.

Yunus 16; De ki; Eğer Allah dileseydi Onu size okumazdım. Allah'ta onu sizebildirmezdi. Ben bundan önce Bir ömür boyu içinizde durmuştum. Halâ akıl erdiremiyormusunuz?

Yunus 17; Öyle ise Kim Allah'a karşı yalan uydurandan veya onun ayetlerini yalanlayandan daha zalimdir. Bilinizki suçlular asla onmazlar.

Yunus 57; Ey İnsanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, Gönüllerdekine Şifa, müminler için bir hidayet ve Rahmet gelmiştir.

Yunus 59; De ki; Allah'ın size indirdiği Rızıktan Bir kısmını helal bir kısmını haram bulmanıza ne dersiniz? De ki; Allah mı? size izin verdi. Yoksa Allah' a iftira mı ediyorsunuz?

Bakara 165; İnsanlardan bazıları, Allah'tan başkasını Allah'a denk tanrılar edinir de onları Allah'ı sever gibi severler.İman edenlerin Allah'a olan sevgileri ise Onlarınkinden çok daha fazladır. Keşke zalimler Bütün kuvvetin Allah'a olduğunu Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu bilseler

Nahl 116; Dillerinizin uydurduğu yalana dayanarak; Bu helaldir! Şu da haramdır. Demeyin! Çünkü Allah'a karşı yalan uydurmuş olursunuz. Allah' a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa eremezler. 

    Sevgili ve değerli arkadaşlar Kur'anın bu şekilde hemen her sure veya sayfası içindeki uyarı ve ikazlarından bir kısmını buraya aktardım. Şu anda Cuma selası okunmaya başlayınca burada kesme durumu hasıl oldu Kısacası. Kur'an İslamın ne şekilde çarpıtılacağını bizlere açık seçik ifade ederken. Nebi ye atfen uydurulanları Din kabul edenler çok iyi düşünmeli Allah'ın kendilerine ihsan ettiği Aklı kullanarak doğru yolu bulmalılar. Allah ın İhasanı olan akıllarına güvensinler. Kur'an devamlı uyarıyor ne kadar az düşünüyorsunuz. Akıl etmiyorsunuz diyerek. Selâm ve sevgilerimle!