HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu Konu: Hadislerin Delil Niteliği Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Bembeyaz yazdı:

"Aliaksoy’un sorgulanmasını istediği şu konuyu müzakere etmeye çalışıyoruz:

 

Kuran'da anlatılan vecibelere ilaveler getiren ama Kuran'ın diğer hükümlerine aykırı da düşmeyen şeylerin delil olup olmadığının sorgulanmasını dilemiştim. Konuya açıklama getirilemedi...

 

işte getiriyorum ali kardeşim,

 

onlar da aynen delildir... şüphen olmasın...

bu konuda Ankara ilahiyattan Doç dr. Bünyamin Erul un yüksek lisans çalışması var... ona bakabilirsin... 

 

 

bu konular yıllarca tartışıldı... tekrar tartışmayalım istemiştim. madem talep yoğun.. bir şeyler yazalım o zaman.....

 

evet.. birileri istemese de ... hoşlarına gitmese de... kızsalar da... Hz. Peygamber'in böyle bir yetkisi var....

ve ona bu yetkiyi veren de Hz. Allah... 

onu postacı konumuna indirgemeye çalışanlar dün olduğu gibi bugün de başarılı olamayacaklar...

 

ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar onların bu çabası güneşi balçıkla sıvamaya benzemektedir ki başarılı olabilmesi söz konusu bile değildir..

.

onu aşırı yüceltenler nasıl hatalar etmişseler...

onu dışlayanlar veya yok sayanlar da aynı yanlış içerisindedirler...

ifrat ve tefriti bırakıp  orta yolu bulmaya (yani; vasat ümmet olmaya) çalışmaları kendi yararlarına olacaktır.....

Örneğin, Hayrettin Karaman iddia ediyor ki kadının tesettüre sokulmayan vücudu adım zinaya yol açar; o halde Nûr 31’de bir önlem olarak tesettür var.

(1)Kuran’da bu önlem hükmü var mı? Hayır. Çünkü Nûr 31’de anılan ZİYNETLER kadının vücudu değil takılarıdır. Takılar adım adım zinaya yol açmaz.

 

Ahhhhhh!!!  kardeşim hasan akçay ahhhhhh,

Arapça öğrenmen artık şart oldu... yine çam devirdin... işte burada ziynetlerin takı olduğunu söylersen hata etmiş olursun.. ziynetin bir anlamı yok ki.....

 neden bu anlamını verdin??? neden bu hatayı yaptın...???

 

oysa bu ayette zikredilen ziynet; kadının çekici olan ve erkeği tahrik eden vücududur..

ne midir onlar...???? sayayaım mı??? ("utanan ilim öğrenemez" diyen büyük islam alimi, müfessir Mücahid'i anarak yazalım...)

 

kadının ziyneti; göğüsleridir mesela.. kalçasıdır... ince belidir... göbeğidir...

malum bölgeleridir... gözlerinin bakışıdır.. dudağının şeklidir veya rengidir...

kaşlarıdır... yanaklarıdır...saçına verdiği farklı biçimlerdir... cilveleridir... yürüyüş tarzıdır... vs. vs.

 

(neden kadınlar güzel görünmek ve beğenilmek ister hiç merak ettiniz mi?? onlar neden sayılan bu ziynetlerini hep çekici göstermeye çalışırlar merak ettiniz mi??? onları boyarlar... makyaj yaparlar... fondaten sürerler... dar giyinip hatlarını belli etmek isterler... yağ aldırırlar.. vs. vs...

 

çünkü onların ziynetleri var.... ve bunları onlar süslemeyi seviyorlar.. doğaların da var bu...  değiştiremezsiniz... onlar da böyle imtihan oluyorlar işte... bu ziynetleri açıldığında utanmayan çok az kadın vardır... pek çok kadın utanır bundan.. doğasına yabancılaşanlar hariç tabi... neyse konumuza dönelim biz...)

 

bunların bir bütün halinde sergilendiği güzel ve çekici bir kadına "hayır" diyebilecek erkelerin sayısı da, bir elin parmaklarını geçmez... "ben böyle bir kadının bu ziynetlerinden tahrik olmam" diyen erkek midir değil midir doktora gitmelidir bence...

 

kimse kimseyi kandırmasın... akıllı olalım...

tam tersi erkekler için de geçerlidir tabi... yani çok yakışıklı bir erkeğe de aynı şekilde kadınlar ilgi duyarlar... yani erkeğinde ziyneti vardır... o da örtmesi gereken yerleri örtmelidir...  ve göstermemelidir.

batı da bir takım kulüplerde erkek striptizcilerin varlığı duymadınız mı??? azgın kadınların onlara yiyecek gibi baktıklarını.... (hz. yusuf a da öyle bakmışlar ve ellerini kesmişlerdi)

 

neyse ziyneti iyi anlamak sonra adam akıllı yorumlar yapmak lazımdır... yoksa hata etmeniz kaçınılmaz olur...

kısaca ziynetin çok anlamı vardır.. biraz araştıralım bilgi sahibi olalım... sonra fikir sahibi olalım..... bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak insanı gülünç durumlara düşürebilir.... üç beş kitap okumakla da olmaz bu... derinleşmek lazım.. yoğunlaşmak lazım... geceleri buna ayırmak lazım...

 

özetle; ziynete en doğru anlamı vermeden yapılan yorumlar eksik ve yanıltıcıdır.... dikkatli olmak iyidir...

 

tesettür, yani "örtünme" ilk insandan beri vardır.. ve kıyamete kadar da olacaktır... çünkü utanma duygusu fıtratta var... oysa var olan bu fıtratına yabancılaşanların esfeli safilin (aşağıların en aşağısına yuvarlandığı) olduğu veya hayvandan da daha aşağı bir derekeye indiği ise ayrı bir hakikattir... kur an bize böyle insanları da tanıtır...

 

kur anı iyi anlayalım..

 

ayrıca belirteyim ki; anlamak ayrı... anladığını sanmak da ayrıdır...

 

biz sananlardan olmayalım...

 

akla, bilime, tecrübeye, tarihe ve sağlam bir muhakemeye saygı duyalım...

 

bu da bir anda olmaz... azim ister... bedel ister... derinlik ister...

 

ter dökmek ister.. uzun geceler uykususz kalmak ister...

 

uzun geceler türküler söyleyip kendince ahkam kesmek ne kadar doğru ve ikna edicidir bu da tartışılır ayrıca????

 

saygı gösterenler saygıyı hak ederler...

 

küsmece yok.. darılmaca yok....

 

selam ve dualarımla....




__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Hasan Akçay yazdı:

Sayın bembeyaz! Biz de Nûr 31'i örneğin bu forumda uzun uzun müzakere ettik; "ziynetler"den kastın takılar olduğunu gördük. Ama bu bize "bu iş tamam; ictihad kapısı kapandı!" deme hakkını vermez. Müzakereye açık olmalıyız.

 

Arapça öğrenmen artık şart oldu... 

 

Arapça Kuran'ı meallere mecbur olmadan okuyup anlıyabiliyorum ama Nûr 31'de anılan ziynetlerin takılar olduğunu anlamak için Arapça bilmek zorunlu değil.

 

O ziynetler ya kadının çekici olan ve erkeği tahrik eden vücududur.. ya da saç tokası, gerdanlığı, altın zinciri, halhalı yani topraktan çıkarılan altın, gümüş gibi değerli madenlerden yapılan takıları (7:32).

 

Yalnız, siz konuya biraz uzak kalmışa benziyorsunuz; onun için küçük bir hatırlatma yapmama izin verir misiniz.

 

Hayrettin Karaman Nûr 31'de anılan "ziynetler"in erkeği şehveten tahrik eden vücut parçaları olduğuna artık inanmıyor; ona göre, şehveten tahrik yok ama adım adım zina ihtimali var. Tesettür o ihtimalin gerçekleşmesini önlemek için zorunluymuş.

 

Görülen o ki Hayrettin Bey şehveten tahrik iddiasının ahlaka ne kadar "mugayir" ve gayriislamî olduğunu anladı. Adım adım zina dediği can simidine sarılarak iddiasını sürdürmeye çabalıyor.

 

Ama boşuna. İster adım adım zina deyin ister şehveten tahrik, hayrettin karamanların bu yaptığı fuhuş tellallığıdır. Ahlaka "mugayir", gayriislamidir.

 

Güzel kardeşim eğer, ulemanın öne sürdüğü gibi, kadının ziyneti mesela göğüsleri, kalçası, ince beli, göbeği olsaydı Yüce Allah onların şu şu şu kimselere açılmasını caiz kılmazdı. Örneğin ulemanın kadınların dişi ve erkek köleleri dediği "ma meleket eyman uhun"e, kadınlara bağlı ihtiyaçsız erkekler anlamına gelen "tâbi'ıyne gayri uli'l ırbeti mine'r ricâl"e (inanan kadınların erkek hizmetçileri, tüccar Hatice'nin kervan işçileri, holding sahibesinin müdürleri, Hayrunnisa Hanımefendi'nin korumaları)...

 

Biraz akıl, biraz izan, biraz  ahlak, biraz iman sahibi olan bir insan tesettür ulemasının bu "ahlaksız icazet"ini duyunca yerin dibine geçer.

 

İddianın sünnete ve hadislere fatura edilen bir uzantısını Mevdudi'nin "Tefhimu'l Kuran"ından bu foruma alıntıladım diye Hz Peygamber'e ve onun iffet timsali kızı Hz Fatıma'ya müstehcen bir iftirada bulunmakla suçlandım ben.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay




__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Hasan Akçay yazdı:

hasakcay Yazdı:

Sayın bembeyaz! Biz de Nûr 31'i örneğin bu forumda uzun uzun müzakere ettik; "ziynetler"den kastın takılar olduğunu gördük. Ama bu bize "bu iş tamam; ictihad kapısı kapandı!" deme hakkını vermez. Müzakereye açık olmalıyız.

 

Arapça öğrenmen artık şart oldu... 

 

Arapça Kuran'ı meallere mecbur olmadan okuyup anlıyabiliyorum ama Nûr 31'de anılan ziynetlerin takılar olduğunu anlamak için Arapça bilmeye gerek yok.

 

O ziynetler inanan kadının ya çekici olan ve erkeği tahrik eden vücududur.. ya da saç tokası, gerdanlığı, altın zinciri, halhalı yani topraktan çıkarılan altın, gümüş gibi değerli madenlerden yapılan takıları (7:32).

 

Yalnız, siz konuya biraz uzak kalmışa benziyorsunuz; onun için küçük bir hatırlatma yapmama izin verir misiniz.

 

Hayrettin Karaman Nûr 31'de anılan "ziynetler"in erkeği şehveten tahrik eden vücut parçaları olduğuna artık inanmıyor; ona göre, şehveten tahrik yok ama adım adım zina ihtimali var. Tesettür o ihtimalin gerçekleşmesini önlemek için zorunluymuş.

 

Görülen o ki Hayrettin Bey şehveten tahrik iddiasının ahlaka ne kadar "mugayir" ve gayriislamî olduğunu anladı. Al baştan uydurup adım adım zina dediği can simidine sarılarak iddiasını sürdürmeye çabalıyor.

 

Ama boşuna. İster adım adım gelsin ister bir çırpıda zina zinadır. O yüzden hayrettin karamanların bu yaptığı fuhuş tellallığıdır. Ahlaka mugayir, gayriislamidir.

 

Güzel kardeşim eğer, ulemanın öne sürdüğü gibi, kadının ziyneti mesela göğüsleri, kalçası, ince beli, göbeği olsaydı Yüce Allah onların şu şu şu kimselere açılmasını caiz kılmazdı. Örneğin ulemanın kadınların dişi ve erkek köleleri dediği "ma meleket eyman uhun"e, kadınlara bağlı ihtiyaçsız erkekler anlamına gelen "tâbi'ıyne gayri uli'l ırbeti mine'r ricâl"e (inanan kadınların erkek hizmetçileri, tüccar Hatice'nin kervan işçileri, Hayrunnisa Hanımefendi'nin korumaları, holding sahibelerinin müdürleri...)

 

Biraz akıl, biraz izan, biraz  ahlak, biraz iman sahibi olan bir insan tesettür ulemasının bu "ahlaksız icazet"ini duyunca yerin dibine geçer.

 

Anılan icazetin sünnete ve hadislere fatura edilen bir uzantısını Mevdudi'nin "Tefhimu'l Kuran"ından bu foruma alıntıladım diye Hz Peygamber'e ve onun iffet timsali kızı Hz Fatıma'ya müstehcen bir iftirada bulunmakla suçlandım ben.

 

Aliaksoy’un istediği sorgulamayı yapalım mı artık?

 

Kuran'da anlatılan vecibelere ilaveler getiren ama Kuran'ın diğer hükümlerine aykırı da düşmeyen şeylerin delil olup olmadığının sorgulanmasını dilemiştim. Konuya açıklama getirilemedi.

 

Benim ek sorum:

 

Nûr 31'de anılan "ziynetler"den kasıt takılar olduğuna göre ayette adım adım zinadan söz edilmiyor. Çünkü TAKILAR adım adım zinaya yol açmaz. Bunun gibi Kuran'ın konu edinmediği, dolayısıyla Kuran'a aykırı da düşmeyen "şeyler" Allah'ın hükümlerine uygun mudur?

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay




__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Bembeyaz Yazdı:

 

evet.. birileri istemese de ... hoşlarına gitmese de... kızsalar da... Hz. Peygamber'in böyle bir yetkisi var....

ve ona bu yetkiyi veren de Hz. Allah... 

onu postacı konumuna indirgemeye çalışanlar dün olduğu gibi bugün de başarılı olamayacaklar...

 

ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar onların bu çabası güneşi balçıkla sıvamaya benzemektedir ki başarılı olabilmesi söz konusu bile değildir..

.


Yani diyorsun ki, Peygamberimizin "din hükmü" belirleme yetkisi vardır. Eğer bu olmazsa peygamber "postacı" olmuş olur. "Resul" / Elçi demek yerine "postacı" demenizi tanımlama yönüyle tebessümle karşılıyorum.


1) Size göre Peygamber'in belirlediği ve dinin olmazsa olmazlarından olan bu hükümler nasıl korundu?

2) Peygamber bu hükümlerin "korunması" hususunda ne gibi tedbirler aldı ?

3) Eğer sizin kısmen inandığınız kitaplardaki hadis yazımını yasaklayan rivayetler doğru ise, Peygamber dinin olmazsa olmazlarını yazdırmayarak "dinin eksik kalması" gibi bir cürüm işlemiş olmaz mı?

4) Peygamberimizin tüm söz ve eylemlerinin nelerden ibaret olduğunun "TAMAMEN" günümüze aksettirildiğini idda edebilir misiniz ? Eğer bunlar tamamen aksettirilememiş ise, şimdi "DİNİMİZ" hükümler ve açıklamalar yönünden "EKSİK" midir ?

5) Peygamberin din hükmü belirleme yetkisi var idi ise Tahrim Suresinde uyarılan ben miyim ? Yani, Allah istemese, hoşuna gitmese, kızsa da Peygamberin "uydurup düzdüğünüz kitaplarda" anlatıldığı gibi hükümler koyma yetkisi var mı diyeceğiz ?

Diyelim ki, Peygambere bu yetkiyi Allah verdi. Sonra yanlış kullanılmasına müdahale etti. Ama Kuran'da yenecek şeylerden haram olanları neden "sınırlandırarak" anlattı ? Yani "ben bu kadarını söyleyeyim, diğerlerini Resul belirlesin" demedi ?



Muhabbetlerimle...



__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam Bembeyaz;

Forumun başka başlıklarında "toptan süpürüp almak ne kadar yanlış ise, toptan süpürüp atmak ta o kadar yanlıştır" dediniz.

Size şöyle bir sorum var: Hadis İmamları da acaba böyle bir toptan süpürüp atma eylemi gerçekleştirmiş olabilir mi ?

Bu imamlar mevcut rivayetlerin yüzde kaçını almışlar, yüzde kaçını atmışlardır ?

Onlar herhangi bir usule dayanıp "toptan" atarken masum, biz Allah'tan başka hüküm koyucu yoktur, Kuran yeter deyip atınca suç işlemiş oluyoruz öyle mi ?



__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam Bembeyaz;

Şu iki kesim hakkındaki görüşün nedir ?

Bir kesim, Kuran lafızlarının "yorumunda" ayrılığa düşmüşler de ihtilaf etmişler...

Bir kesim de, Hadis adı verilen rivayetlerin yorumundan ziyade "kendisi" sebebiyle ayrılığa düşmüşler...

Şimdi, ikinci kesimi ayrılığa  düşürüp fırkalara ayıran şeyin  "rivayetlerin" yorumu değil, bizzat kendisi olduğu  apaçık ortada.  Eğer her kesimin delil edindiği rivayetler onların iddia ettiği gibi Resule ait ise, onları ihtilafa düşüren de Resul olmuş olur mu?

Bu kesim kendi fırkalaşmasını mahşerde Resule fatura edebilir mi ?

Muhabbetlerimle...


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

bembeyaz Yazdı:

Hadislerin tümünü Kuran'a uygunluk nazarından inceleyen görüşe de ilgi duyarım. Hadislere ravi zinciri yönüyle yani klasik anlamdaki "sahihlik" ölçütüyle bakmamaya çalışırım.. ama senede de çok değer veririm... yanlışlık veya eksiklik varsa senedde, ortaya koymaya çalışırım.. Peygambere yahut bir başkasına izafe edilen herhangi bir sözü mutlaka Kuran'a arz ederim.



Selam Bembeyaz;

Bir hadis düşün, senedi klasik anlamda sahih. Sen de inceledin, baktın ki  yanlışlık yahut eksiklik yok.

Artık bundan sonra, sen nasıl olurda bunun Kuran'a uygun olup olmadığına bakabilirsin ?

Sen Peygamber'den daha mı iyi anlıyorsun Kuran'ı ?

Muhabbetlerimle...


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 
bembeyaz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı bembeyaz

aliaksoy Yazdı:
bembeyaz Yazdı:

Hadislerin tümünü Kuran'a uygunluk nazar‎ndan inceleyen gِrü‏e de ilgi duyar‎m. Hadislere ravi zinciri yِnüyle yani klasik anlamdaki "sahihlik" ِlçütüyle bakmamaya çal‎‏‎r‎m.. ama senede de çok deًer veririm... yanl‎‏l‎k veya eksiklik varsa senedde, ortaya koymaya çal‎‏‎r‎m.. Peygambere yahut bir ba‏kas‎na izafe edilen herhangi bir sِzü mutlaka Kuran'a arz ederim.



Selam Bembeyaz;

Bir hadis dü‏ün, senedi klasik anlamda sahih. Sen de inceledin, bakt‎n ki  yanl‎‏l‎k yahut eksiklik yok.

Art‎k bundan sonra, sen nas‎l olurda bunun Kuran'a uygun olup olmad‎ً‎na bakabilirsin ?

Sen Peygamber'den daha m‎ iyi anl‎yorsun Kuran'‎ ?

Muhabbetlerimle...

evet yine kendince mantık oyunu.. oysa cevap çok basit: açıklayım...

sened ayrı, metin ayrıdır...

sened kritiği ayrı... metin kritiği ayrıdır... (siz daha önce bu kavramları hiç duymuş muydunuz? sorunuza bakılırsa hiç duymuşa benzemiyorsunuz.. inkar ettiğiniz şeyleri bilerek inkar etmeniz daha güzel olmaz mı???)

senedin sahih olması o hadisin sahih olduğu anlamına gelmez... sadece rivayetin senedinin sağlam olduğu sonucunu doğrurur.. bir başka ifadeyle bu raviler güvenilir kimseler demektir...

ancak onlar da insan olduklarından (tıpkı sizin gibi) yanılabilirler... mana ile rivayet etmeleri sebebiyle eksik bir bilgi verebilirler.. veya ilavelerde (müdrec) bulunabilirler... dolayısıyla biz kur an a arz eder, sahih sünnete arz eder, aklımızı kullanırız..

bu arz işlemi, peygamberi sorgulamak değil, raviyi sorgulamaktır... hala anlamayacak mısınız...???

her görülen sakallı dedeniz olmayabilir... neden her hadise karşı otomatik düşman kesiliniyor...

toptancı olmayınız.... seçici olunuz...

hadis imamları seçici olmuşlardır.. hadis olma kriterlerine uyan hadisleri eserlerine almışlar... uymayanları ise başka islam alimleri "uydurmalar" olarak toplamış büyük bir hizmet yapmışlardır..

 bu adamlara hizmetleri için teşekkür etmek yerine dalga geçmek ve alaya almak ne kadar doğru ve adil bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir... ????

özetle önce bu konuda biraz araştırma yapmanız gerekecek.. hadis usulü ve hadis tarihi okumanızı öneririm.. yoksa sizin gibi akıllı bir arkadaş çok yanlış yapar ki bu da hoş değildir... sizin adınıza ben üzülürüm... size yakışmaz... (daha seviyeli sorularınızı beklerim... zamanım oldukça sizi cevaplarım... zira haftaya ka'be'ye umre yapmaya gidecem... darısı size de olsun... )

muhabbetle....



__________________
Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!

www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/

selam ve dua ile...
Yukarı dön Göster bembeyaz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: bembeyaz Ziyaret bembeyaz's Ana Sayfa
 
bembeyaz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı bembeyaz

aliaksoy Yazdı:
Selam Bembeyaz;

قu iki kesim hakk‎ndaki gِrü‏ün nedir ?

Bir kesim, Kuran laf‎zlar‎n‎n "yorumunda" ayr‎l‎ًa dü‏mü‏ler de ihtilaf etmi‏ler...

Bir kesim de, Hadis ad‎ verilen rivayetlerin yorumundan ziyade "kendisi" sebebiyle ayr‎l‎ًa dü‏mü‏ler...

قimdi, ikinci kesimi ayr‎l‎ًa  dü‏ürüp f‎rkalara ay‎ran ‏eyin  "rivayetlerin" yorumu deًil, bizzat kendisi olduًu  apaç‎k ortada.  Eًer her kesimin delil edindiًi rivayetler onlar‎n iddia ettiًi gibi Resule ait ise, onlar‎ ihtilafa dü‏üren de Resul olmu‏ olur mu?

Bu kesim kendi f‎rkala‏mas‎n‎ mah‏erde Resule fatura edebilir mi ?

Muhabbetlerimle...

selamlar,

fatura edemezler.. Allah akıl vermiştir....

işin doğrusunu araştırmak gerekir... hadisleri eleştirmek, peygamber i eleştirmek değil, o hadisin peygambere aidiyetini eleştirmektir... bu konuda uzmanlar çalışmalıdır...

hadisleri toptan inkar ise ayrı bir şeydir...

ben eleştiririm, sorgularım ve doğrusunu bulmaya çalışırım.. ama bazı genellemeci, toptancı ve salt akılcılar hepsini otomatik reddedebilirler.. bu onların sorunudur..

seçici olmak şarttır...

salt akıl yürütme ile sonuç almak mümkün değildir...

bilgide derinleşmek lazımdır.... bu da zamanla ve sağlam bir muhakeme ile olur...

muhabbetle...



__________________
Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!

www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/

selam ve dua ile...
Yukarı dön Göster bembeyaz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: bembeyaz Ziyaret bembeyaz's Ana Sayfa
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam;

Bu iletimden itibaren 9-10 kadar alıntı yapacağım. Konu ile doğrudan ilgili bir oturumun notlarını aktarıyorum. Kaynak edindiğim yerde kitabın geri kalanı verilmemiş ama mevcut kısmı da güzel...

Muhammed Gazali nin Fıkıhçılara ve Hadisçilere Göre Nebevi Sünnet adlı kitabının son kısmından alıntıdır...

Kaynak: Kuran Nesli



SÜNNET ÜZERİNE BİR AÇIK OTURUM

el-Müslimûn gazetesi Ezherli âlim ve İslâm mütefekkirlerinden olu-şan on üç kişilik bir heyeti, Sünnet ve Hadis ile ilgili meseleleri tartışmak üzere yuvarlak bir masada, ilk defa bir araya getirdi. Ateşli bir tartışma ortamında geçen konu, Sünnet’in sadece zayıf ve uydurma hadislerden değil; sarih nasslarla çelişen senedi sahih hadislerden de arındırılması gibi önemli ve riskli bir konu idi. Bu toplantıya katılan bazı âlimler, Allah’ın Kitabından Sonra En Sahih Kitab olarak kabul edilen Sahih-i Buhâri’nin ihtiva ettiği birtakım müşkül konuları, yine ilk defa münakaşa mevzuu yaptılar.

Bilindiği üzere Sünnet eskiden olduğu gibi bugün de İslâm ulema-sının en çok tartıştığı konulardan biridir. Daha ilk asırda, hadislerin ya-zılıp, yazılamayacağı üzerinde sahabenin ihtilaf ettiğini görüyoruz. Ba-zıları Hz. Peygamber’in ilk zamanlar hadisin Kur’an’la karışmasını en-gellemek için yazımını yasaklayan rivayetini ileri sürerek buna karşı çı-karken; bazıları da Hz. Peygamber’in birtakım sahabelere verdiği yazma ruhsatından hareketle kaydedilmesini istemiştir. Bunlar Rasûlullah’ın söz konusu yasağını ise, Kur’an’la karışmaması için bir ikaz olarak değerlen-dirmişlerdir. Ancak her iki taraf da ikisinin yazımını birbirinden ayırmaya muvaffak olmuş ve İslâm Şeriatı’nın ikinci kaynağı olan Sünnet’e gereken önemi vermekten aslı geri durmamıştır.

Yine, ilk asırlarda mezhep mutaassıplarının, münafıkların ve yalan-cıların ürünü olan mevzû hadislerin ortaya çıkmasıyla ikinci bir tartışma başlamıştır. Hadis âlimleri derhal bu fitnenin önüne geçmek ve zayıf ha-disleri sahih olanlarından seçmek için cerh ve ta’dil ilimini te’sis ettiler. Böylece Sünnet her türlü şâibeden muhafaza edilerek tedvin edilmiş ve bu şekilde günümüze kadar gelmiştir.

Son asırlarda bu tartışma ve ihtilafların yeniden ortaya çıktığını gö-rüyoruz. Bazıları zayıf hadislerden hareketle dine saldırıp şüpheler ortaya atarken, bazıları da sahih hadis kaynaklarını tarayarak akla muhalif gözü-ken hadisleri çıkarmış ve bundan hareketle hem Sünnet’i, hem de hadis-lerden çıkan kural ve kaideleri arındırılmaya tâbi tutulmasının kaçınılmaz olduğu iddiaları ortaya çıkmıştır.

Ancak Sünnet nelerden arındırılacak? Hadis ehli nezdinde bilinen usûl ve şartlara muhalif olan kusur ve illetleri taşıyan senedlerden mi? Yoksa aklın almadığı, doğruluğundan ve mantıkiliğinden şüpheye düştü-ğü metinlerden mi arındırılacak?

Bu arada, Sünnet yeniden bir tahlil ve tenkide tâbi tutulsa dahi, Buhâri ve Müslim’i bundan uzak tutmak gerektiğini, aksi takdirde ümme-tin büyük bir vebal altına gireceğini, rastgele herkesin Sünnet ve Hadis hakkında ileri geri konuşacağını, bunun da büyük bir fitneye yol açacağını haykıran muhafazakâr sesler yükselmeye başladı.

Gazetemiz bu tartışmalara ilgi duymuş ve şu soruları tekrar gündeme getirmiştir.

1. Sünnet’in yeniden arındırılması gerektiğine inanıyor musunuz? İnanıyorsak buna ne zaman ve nasıl başlayacağız? Hadis âlimleri ve uz-manları ihtilaf ve tartışmalara yol açan, akla ve vakıaya aykırı düşen ha-dislerden Buhâri ve Müslim de dahil bütün sahih hadis kaynaklarını mı arındıracaklar?

2. Yoksa Buhâri ve Müslim’in hiç tebdil ve tağyire ihtiyacının olma-dığına, yapılacak işin sadece müşkül olan hadisleri yeniden yorumlamak ve doğru anlayışa varmak için sair rivayetlerle tevfik edilmesi gerektiğine mi inanıyoruz?

İşte bu sorulara doğru cevap bulmak için gazetemiz el-Müslimûn, Kahire’deki bürosunda, meseleyi bütün boyutlarıyla ele alan bir açık otu-rum gerçekleştirdi. Saatlerce süren üst üste iki oturuma, birçok fıkıh, ha-dis, tefsir ve kelâm âlimi ile bazı İslâm mütefekkirlerini davet ederek “Sünnet’i yeniden anlamak ve yorumlamak mı gerekiyor, yoksa yeni bir elemeye mi ihtiyacı var?” sorusunu sordu.

Oturuma Katılanlar
Prof. Dr. Ahmed Ömer Haşim, Ezher Üniversitesi Rektör Yrd.
Prof. Dr. Huseyni Ebu Ferbe, Ezher Üniversitesi Tefsir ve Hadis Öğ-retim Üyesi.
Prof. Dr. el-Acemi ed-Demenhûri, Ezher Üniversitesi Usûl’ud-Din Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi.
Prof. Dr. Cemaluddin Mahmud, Yüksek İslam Konseyi Sekreteri.
Prof. Dr. Seyyid Rızk Tavil, Ezher Üniversitesi İslâmi Eğitim Fakültesi Dekanı.
Prof. Dr. Abdulcelil Çelebi, Davetçiler Enstitüsü Dekanı.
Prof. Dr. Abdulfettah el-Cündi, İslâmi Araştırmalar Konseyi Üyesi.
Prof. Dr. Abdullah Abduşşekur, Evkaf Bakanı Birinci Yrd.
Prof. Dr. Ahmedi Ebu’n-Nûr, Eski Evkaf Bakanı.
Muhammed Gazâli, İslam Davetçisi.
Prof. Dr. Muhammed Ammâra, Düşünür.
Prof. Dr. Muhyiddin es-Sâfi, Usûl’ud-Din Fak. Eski Dekanı.


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats