HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: SİYASET İMAMET,HİLAFET Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
ALLAHIN KULU
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 31 agustos 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ALLAHIN KULU

SİYASET, İMAMET VE HİLAFET

 212 Kur'an-ı Kerim'de: "Ey iman edenler, Allah'a itaat edin. Peygambere ve sizden olan emir sahiplerine de itaat edin. Eğer birşey hakkında çekişirseniz onu Allah'a ve Peygambere döndürün. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, bu hem hayırlı, hem netice itibariyle daha güzeldir" (En Nisâ Sûresi: 59) hükmü beyan buyurulmuştur. İmam-ı Şafii (rha) bu Ayet-i  Kerime'yi zikrettikten sonra: "Araplar imamet diye bir müesseseden habersizdiler. O dönemlerde Araplar indinde, bazı kimselerin, diğer bazı kimselere itaat etmesi sevimli bulunan birşey değildi. Kat'iyyen beğenilmezdi. Allahû Teâla (cc) ulû'l-emr'e itaati de emretmektedir. Ancak bu mutlak manada itaat değil, istisnai bir itaattir. Yani hak ve vecibelerde itaat!.. "Eğer birşeyde ihtilafa düşerseniz, çekişirseniz" Ayet-i Kerimesi, eğer siz ve itaat etmekle emrolunduğunuz emir ile bir konuda anlaşamazsanız, o konuyu Allahû Teâla (cc)'ya ve Resûlüne bırakın demektir. Şunu biliyoruz ki bu farza riayet edilince, ihtilaf ortadan kalkar"(169) buyurmaktadır. İbn-i Kesir: "Allahû Teâla (cc)'ya itaatten murad, Kur'an-ı Kerim'in hükümlerine uymaktır. Peygambere itaattan murad, sünnet'e riayet etmektir. "Ulû'lemri minküm"den murad da, ümmet üzerinde velâyet hakkı bulunan alimlere itaat etmektir"(170) hükmünü zikreder. Konunun devamında da: "Allahû Teâla (cc)'ya isyan hususunda mahlûka itaat yoktur" hadis-i şerifini zikrederek, emir sahiplerine ancak şer'i şerifle sınırlı bir itaatin sözkonusu olduğunu kaydetmektedir.

 213 Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Her kim imama (Ulû'lemr'e) itaatten bir el kadar ayrılırsa, kıyamet gününde Allahû Teâla (cc)'ya ameli hususunda, lehinde hiçbir hücceti olmayarak kavuşacaktır. Her kim de boynunda bey'at olmadığı halde ölürse, cahiliye ölümü ile ölür"(171) buyurduğu bilinmektedir. Ümmetin velâyetine haiz bir halife var iken o'na bey'at etmemek büyük bir tehlikedir.

 214 Sahabe-i Kiram, Resûl-i Ekrem (sav)'in vefatından sonra en önemli iş olarak imam (Ulû'lemr) tayin etme işini görmüşlerdi. Hatta Ulû'lemr seçme işini, Resûl-i Ekrem (sav)'i defin etmekten daha önemli buldukları bilinmektedir. İbn-i Abidin: "Mucizeler sahibinden murad bittabi Peygamberimiz (sav)'dir. Pazartesi günü vefat etmiş, salı günü yahud çarşamba akşamı veya çarşamba günü defin edilmiştir. Bu arada Ashab-ı kiram herşeyden evvel müslümanların başına bir halife seçmekle meşgul olmuşlardır. Bu sünnet bugüne kadar devam edegelmiştir. Bir halife vefat etti mi, yerine başkası seçilmedikçe defin edilmez"(172) hükmünü zikreder.

 215 İmam Ebû Muin En Nesefi: "Üzerimizde İslâm devlet başkanı olan imamı görmeden bir günün geçmesi caiz değildir. İmametin hak olduğunu kabul etmeyen kimse kâfir olur. Çünkü dini hükümlerden bir kısmının caiz olması, imamın varlığına bağlıdır. Cum'a namazı, bayram namazları ve yetimleri evlendirmek vb. gibi. İmamı inkâr eden kimse farzları inkâr etmiş olur. Farzları inkâr eden de kâfir olur"(173) buyurmaktadır.

 216 Kitap, sünnet ve sahabe-i kiram'ın icmaı ile sabit olan; mü'minlerin, kendi içlerinden bir ulû'lemr seçmelerinin farz olduğudur. Zira kâfirlerin mü'minler üzerinde velâyet hakları yoktur.(174) Ayrıca Allahû Teâla (cc)'nın indirdiği hükümlerin dışında (ve o hükümlerin yerine kâim olmak üzere) hüküm icad eden ve yeryüzünü fesada veren güçlerle cihad etmek farzdır.

 217 Sadrüddin Teftazani: "Şer'i vazife ve vecibelerin pek çoğunun yerine getirilmesi halifeye bağlı olduğu için, müellif Ömer Nesefî buna işaret ederek dedi ki: "Müslümanlar için bir imama mutlak sûrette ihtiyaç vardır. Müslüman halkla ilgili dini hükümlerin infazı, cezaların tatbiki, düşmanlara karşı ülke sınırlarının korunması, müslümanlardan ordu teşkil edilmesi, sadakaların, yani vergilerin toplanması, zorbaların, soyguncuların ve eşkiyaların zabt-u rabt altına alınarak kahredilmesi, Cum'a ve bayram namazlarının ifa (edâ) edilmesi, insanlar arasında ortaya çıkan ihtilâfların ortadan kaldırılması, hukuk üzerine kaim olan şahidliklerin kabulü; velileri bulunmayan küçük yaştaki oğlan ve kızların evlendirilmeleri ve ganimet mallarının taksim edilmesi gibi önemli hususlar imam sayesinde icra edilir."(175)

 218 Hilâfet veya İmamet ile  birlikte ele alınması gereken konulardan birisi de siyasettir. Emir, nehiy ve terbiye gibi manalara gelen siyaset kelimesi, sase fiilinden masdardır. İbn-i Abidin "Siyaset"i şu şekilde tarif ediyor: "Siyaset, halkı dünya ve ahirette kurtulacakları yola irşad etmekle, onların salah ve menfaatlerine çalışmaktır."(176)

 219 Akil-baliğ olan mü'min her erkek ve kadının siyasi hakları mevcuttur. Resûl-i Ekrem (sav)'in erkek ve kadın herhangi bir ayırım yapmadan hepsinden bey'at aldığı mütevatir haberlerle sabittir. Siyaset ile istişareyi birbirinden ayırmak mümkün değildir.  Kur'an-ı Kerim'de Resûl-i Ekrem (sav)'e hitaben: "(O vakit) Sen Allah'tan bir esirgeme sayesindedir ki, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba ve katı yürekli olsaydın onlar etrafından herhalde dağılıp gitmişlerdi bile!.. Artık onları bağışla (Allah'tan da) günahlarının affolunmasını iste. İş hususunda onlarla istişare et!.."(177) hükmü beyan buyurulmuştur. Bu Ayet-i Kerime'de istişare emir sıgasıyla belirtilmiştir.Resûl-i Ekrem'in (sav) hakikati tesbit için; diğer insanlarla kıyaslandığı zaman, istişareye ihtiyacının olmadığı söyleyebilir. Ancak ashabına ve daha sonra gelecek olan mü'minlere istişare usûlünü ve edebini öğretmesi zarurudir.  Hakkında nass bulunmayan meselelerde, ilim ve rey sahibi olan insanlarla istişare etmek vaciptir. İmam-ı Kurtubi; "istişareyi terkederek, zorbalığa sapan imam'ın azlinin gerektiğini" beyan etmektedir.(178) Kur'an-ı Kerim'de sûrelerden birisinin ismi de: "Şûrâ Sûresi'dir" Bu sûrede mü'minlerin vasıfları beyan buyurulurken: "Onlar (Mü'minler) meselelerini aralarında istişare yolu ile hallederler"(179) denilerek, bu vasıf övülmektedir. Resûl-i Ekrem (sav)'in sahabesiyle önemli olan her konuda istişare ettiği bütün muteber hadis mecmualarında kayıtlıdır.

 220 Günümüzde bazı müellifler İslâm dininin istişareye verdiği önemi dikkate alarak: "- Gerçek demokrasi İslâm dininde mevcuddur" tezini ileri sürmektedirler. Demokrasi; aralarında hiçbir ayırım gözetmeksizin bütün vatandaşların katıldığı bir yönetim biçimidir. Demokrasi Allahü Teâlâ'nın (cc) indirdiği hükümlere değil, insanların siyasi tercihlerine dayanan bir siyasi rejimdir. Çoğunluğa iktidar yetkisini kullanma, azınlığa da haklarının korunması şartı ile iktidara rıza gösterme prensibini tavsiye eder. Bu bir anlamda insanın kendi kendisini "Hüküm koyucu" ilan etmesini beraberinde getirir. Mesela "Mekke Döneminde" demokratik manada bir seçim yapılsaydı, Ebû Cehil ve taifesinin iktidara gelmesi kaçınılmaz olurdu. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: istişare ile demokrasi arasında bir münasebet yoktur. İslâm fıkhında istişare; hakkında kat'i nass bulunmayan konularda , ilim ve rey sahiplerinin görüşlerinden istifade ederek en doğru kararı verme usûlüdür.  Günümüzde demokrasi; hem bir siyasi rejim, hem  "hakimiyeti kayıtsız ve şartsız insana tahsis eden" insanların savunduğu bir ideoloji haline gelmiştir. Diğer ideolojiler gibi, kuvvet ve kudret sahiplerinin hevâlarına göre keyfiyet değiştirebilmektedir. Hakkı ve hukuku değil, toplumu yönlendirebilen çevrelerin tercihini ön plâna çıkaran ideolojik demokrasi ile İslâm'ın temel hedefleri arasında önemli farklar vardır. İslâm'ın temel hedefi; insanların can, mal, nesil, akıl ve din emniyetlerini muhafaza etmek, hakkı ve hukuku korumaktır. İktidarın teşekkülünde, denetlenmesinde ve devredilmesinde  insanların rızasını esas alan hilâfet rejimi de (bazı benzerlikler bulunsa bile) demokrasiden farklıdır.

 221 Bilindiği gibi imamet; din ve dünya işleri hususunda Peygamber (sav)'e halife olarak umumi bir riyasettir. Dolayısıyle mü'minlerin imamının muktedir; yani hükümleri infaz ve ceza hukukunu icra edebilir olması şarttır. Gerek ilim, gerek takva noktasından zamanın en üstünü olması gerekmez. Ayrıca masum (günahlardan korunmuş) olması da şart değildir.

 222 İmamın kâmil ve kesin bir velâyete sahip olması şarttır.(180) Bunun mahiyeti şudur: İmamette aranan vasıfların bir şahısta toplanması zaruridir.   İmam-ı Merginânî: "Kâfirlerin, müslümanlar üzerinde velâyet hakları yoktur"(181) diyerek, bir inceliğe işaret etmiştir. İbn-i Abidin imamda aranan şartları şu şekilde izah etmiştir: "Halifenin, müslüman ve hür olması şarttır. Zira kâfir, müslüman üzerine veli olamaz. Köleden de halife olmaz. Çünkü onun (kölenin) kendisine veli olmaya hakkı yoktur. Başkasına nasıl veli olabilir. Sabi ile deli de, köle gibidir. Kadından da halife olmaz. Çünkü kadınlar evlerinde oturmakla memurdurlar. Onların hali tesettüre mebnidir. Peygamber (sav) buna işaretle, hükümdarları kadın olan bir kavim nasıl felâh bulur?" buyurmuştur.(182)

 223 İmamın zâhir ve açıkta olması gerekir.(183) Zalimlerin galebe çalması ve düşman korkusu sebebiyle, halkın gözünden gizli olması mümkün değildir. İmamiyye Mezhebi; 12. imamın gizli oluğunu ve gelecekte zuhur ederek yeryüzünü adaletle dolduracağını iddia etmektedir.(184) Bir İslâm toprağı istilâya uğrarsa, orada bulunan müslümanların kendi aralarından birisini emir tayin etmeleri vaciptir..(185)  Zira müslümanlar küfür ahkâmına  razı olamıyacakları gibi, kâfirlerin velâyetini de kabul edemezler. Dünyanın en ücra köşesinde bile olsa, üç müslümanın kendi içlerinden bir emir seçmeden yaşamaları helâl olmaz.(186)

Yukarı dön Göster ALLAHIN KULU's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ALLAHIN KULU
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats