HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu Konu: Biliyor musunuz? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Muvahhid,

Günah kavramı bazı insanlarca hafif algılanıyor. Yani yaparım ederim , tevbe ederim , Allah affeder deniyor. Doğrudur doğru olmasına ama  Allahın affı da mutlak değildir ki, kendi takdiri, sizin samimiyetiniz le , çevreye ve kendinize verdiğiniz  zarar ile bir ilgisi var.

Ancak bazı insanlar buna karşı çıkıyor. Alabildiğine zorlaştırma yapılıyor. Günahlar haram oluyor, şirk oluyor, küfür oluyor. Böyle yapmakla kendilerince laçkalıkları önlemeye çalışıyor. Ama kaş yaparken göz çıkarıyor, insanları dinden uzaklaştırıyor, hatta ve hatta çıkarıyor.

Benim dikkat çekmek istediğim budur. Allahın rahmetini yaymaktır esas olan, daraltmak değil. İnsanların zaafları, günahları Allahla, Kul arasındadır. Ama insanın zaafı, günahı var diye onun Allaha yönelmesini önlemek, her ne adına yapılırsa yapılsın çok yanlış bir hareket ve düşünce tarzıdır.

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
muvahhıd
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 07 eylul 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 174
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muvahhıd

 
  Sayın Saffet Metin
 Sizlerde takdir edersiniz, bu din bizim veya babamızın tekelinde değil biz bu dini insanların işine geleceği, hevalarına uygun bir hale sokalım ve insanların işine geldiği için insanlar rağbet etsin, kısacası Allah insanlara değil insanlar Allah'a yani mesajına uyacak, Allah'ın dediği olacak, din Allah'a halis kılınarak Allah'ın istediği şekilde iman edilip yaşanacak Allah'ın emri bu gerisi kişinin bileceğidir
 
 Kimse kimsenin üzerinde zorlayıcı değil, Allah'a adanmışlara düşen sadece açık bir tebliğdir,seçimi muhataplar kendileri yapar
 

 Selametle
 
Yukarı dön Göster muvahhıd's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muvahhıd
 
asım
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 14 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1700
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı asım

inancı iyilik  ve küfrü kötülük olarak değerlendirelim...

iyi bir insan dediğimizde inanan

kötü bir insan dediğimizde inkar eden insanı kast ediyoruz...

şimdi ben iyiyim diyen birisini bir kötülük yaparken iyi diyebilir miyiz...

ben dürüstüm diyen birisi yalan söylediği zaman hala dürüst müdür...

allaha inanmak kötülüklerden vazgeçmek ve iyilikler yapmaya çalışmak demektir...

allaha inanıyorum dediği halde tecavüz eden  çocukları öldüren biri aslında inanmıyordur...








__________________
O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Yukarı dön Göster asım's Profil Diğer Mesajlarını Ara: asım
 
öğrenci98
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 432
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı öğrenci98

Merhabalar

Sayın Saffet Metin;

Cevabi yazım kısmi gecikmeye uğradığı için özür dilerim. Bahsi geçen "şirk" konusuna tekrar dönecek olursak;

1- Mealini alt kısma alıntı yaptığım ayet hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

"Arzusunu tanrı edinen kimseyi gördün mü? Onun üstüne sen mi bekçi olacaksın?" 25/43 (s ateş)

2- Şirk, günah mıdır?

3- Günah nedir?

4- Müşrik "kafir" olabilir mi? Yoksa "zalim", veya "fasık" olabilir mi?

5- Kafir kimdir, neler insanı kafir yapar? Zulüm nasıl bir şeydir? Fasığın yaptıkları nelerdir?

Teşekkür ederim.

Muhabbetle... 

 

 

 



__________________
Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
Yukarı dön Göster öğrenci98's Profil Diğer Mesajlarını Ara: öğrenci98
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın öğrenci98,

Arzusunu tanrı edinen kimseyi gördün mü? Onun üstüne sen mi bekçi olacaksın ?  25/43

Bakın bu ayet  Kibirli insanlar içindir. Müstekbirler içindir. Ayetin siyak ve sibakından anlaşılmaktadır. Peygamberi görünce alaya alan, Allah peygamberliği buna mı layık görmüş diyen insanlar içindir.

Böyle insanlar toplumda çoktur. Dincilerin arasında çoktur. Birbirlerinin dinciliğini beğenmezler. Birbirlerini kafirlikle bile itham ederler. Birbirini görünce havlayan köpekler gibidirler.

Ben bu ayetin bana yakıştırılmasını anlamadım. Benim içki, ve türban konusundaki serbest fikirlerimden mi kaynaklanıyor. Sitede benim gibi düşünen bir sürü arkadaş var. Tek değilim ki bu kadar tepki çekeyim.

Bu başlıklar altında bir sürü yazı var. Benimle aynı görüşte bir çok insan var.  

Şirk günahmıdır.  

Şirk din dışılıktır. Şirk Allaha ortak koşmaktır ve anti tevhid görüştür. Putperestlik etkileridir.  İnsanlar sanıyor ki, ya biz Mekke müşriki gibi değiliz. Bizim putumuz yok. Ama Efendi hazretleriniz var. Şefaat inancınız var. Türbeleriniz var, yatırlarınız var. İnançlarınızı Kur'anla karşılaştırın. Bu konularda bilinçsiz çok temiz insanlar var. Şirk din hayatının her yerinde. Türbelerdeki insanları rahat bırakın. Kur'andan ziyade Peygambere yönelmeyin. Yaptıklarının özü, Arap örflerine uygun yaşarsan, peygamberin şefaatine nail olursun. Kur'an böyle demiyor.

Eğer Kur'anı özellikle iniş sırasına göre okunulursa  ve okunan her sure bu surenin ana fikri neydi diye düşünülürse , Özellikle Mekki surelerin hepsinde ana fikrin şirk olduğu görülecektir. Karşımızda Şirkle bozmuş bir yaratan var.

Şirk Allahın ençok uyardığı konudur. Bu hal üzere ahirete gidildiğinde affı yoktur.

 Günah nedir?

Allahın cezalandırma ile tehdid ettiği hareketlerdir. Zamanında tevbesi yapılıp, hal değiştirildiğinde affı mümkün olan olan harekettir. Ama af kesin değildir. Dediğim gibi Allahın takdirine, bizi tevbemizin samimiyetine, Verdiğimiz zararın büyüklüğüne bağlıdır.

Ayrıca Allah , tevbesi ve affı mümkün olmayan günahlardan bahsetmiştir ki, biri faizdir.Öteki ise  haksız yere bir kişinin öldürülmesidir.(örneğin kandavası, hadi ilk iki kişi haklı yere öldü, öldürüldü diyelim, ondan sonra gelen ölümlerin hepsi haksız ve cehennemlik olaylar. Biraz dini bilen bu olaya bulaşmaz. Nasıl asırlardır bu örf devam ediyor anlamıyorum. )  Bu iki günahın da cezası ebedi cehennemdir.

 Ekonomi tahsil etmiş,  ekonomi dersleri almış herkes faiz kavramının nasıl önemli bir şey olduğunu bilir. Faiz konusu  bugün her yerde var. Bankanın olduğu her yerde. Suudi arabistanda da , libya da da, ürdün de de. Bankasız ve faizsiz bir ekonomik anlayış bu zamanda mümkün değil. Çünkü ekonominin temel kavramları ile ilgili şeyler. Üretim, tüketim, tasarruf, yatırım gibi temel ekonomik kavramların, para politikası, maliye politikası gibi her ekonomik politikanın, faizle alakası var. Devlet idaresinin faizle alakası var. Bu bir tek Türkiye, Avrupa, Amerika değil.  Arap ülkeleri de böyle.

Müşrik "kafir" olabilir mi? Yoksa "zalim", veya "fasık" olabilir mi? 

Kafir kimdir, neler insanı kafir yapar? Zulüm nasıl bir şeydir? Fasığın yaptıkları nelerdir?

Bunlar apayrı kavramlar, dediğim gibi, müşrik tertemiz, samimi bir adam da olabilir.  Çoğu kendinin şirk kavramına bulaşmış olduğunu bile bilmemektedirler.Hristiyanlıktan geçme inançlar yoluyla, bazı kutsallaştırdıkları kişiliklerin güya kendilerine dünyada ve ahirette yardım edeceğine inanmaktadır. Hatta bunu dinin temel bir hükmü gibi uygulamakta ve inanmaktadır. Müşrik Kafir değildir ama ahirette fiilinin karşılığı göreceği ceza kafirden  az değildir. Lütfen Bu konuda Kur’ana bakın. Yoksa benim kimseyi oturduğum yerden itham etmek ve ceza biçmek gibi bir niyetim yok.

Kafir açıkça Allah inancını reddetmiş kişidir. (Ateist)  Onun için Allah inancını reddetmemiş, ama bizimle aynı görüşte olmayan kişiler de dinin içindedir. Kimsenin kimseyi kafir ilan etme yetkisi yoktur. Bu asırlarca yapılmış, insanlar üzerine bir baskı zulüm aracı olarak kullanılmıştır. Hala bazı tarikat liderlerinin birbiri hakkında X hoca kafir oldu gibi sözleri , benim açımdan onların zırıl zırıl  cehaletlerini göstermektedir. 

Zalim herkes olur. Müşrikte olur, dindar da olur, dinsiz de olur. Haksızlığa, adaletsizliğe meyilli, baskıcı kişler olup, kendi nefsi için herşeyi mübah görür, hak , hukuk, din, iman tanımazlar.  Her kesimde ve her millette bol bol bulunur. Genelde cahillerden daha çok çıkar. Mesela bir birine kazık atanlar, mesela mirasta daha fazla pay için ana babasına baskı, kardeşlerine kazık atanlar. Başkasının arazisini üstüne geçirenler. Halkına baskı yapan diktatörler  Vb.  Sonuçta herkes kendi nefsine zulmeder.

Fasık kavramı  günahkarlıktır. Günahtan uzak olan kim vardır.   Dinci kesimin çok sevdiği bir laftır.  Bunlar günahında ısrar edenlere bu lafı takarlar. Günahın çeşidi çoktur, en dindar bildiklerimizin bile yapmakta ısrar ettikleri günahları vardır. Bunlar özellikle Türban takmayan bayanları, içki içen erkekleri bu kavramla itham etmektedirler. Bunlar turnusol kağıdı günahlardır onlara göre, herkesin gözü önünde yapılır çünkü. Koministlerin önüne gelene faşist demesi gibi, bu dinciler önüne gelene ya kafir demiştir, ya fasık. O zaman senin için istanbulu fethetmiş, viyanalara kadar gitmiş, ordunun vurucu gücü yeniçeri askerleri, o hristiyanlıktan gelme tarihimize şan vermiş devşirme vezirlerin hepsi fasıktı. Çünkü hepsi içki içiyordu. Hepsi de Hacı Bektaş Veli gibi bir insanın fetvasına göre bunu yapıyordu. Senin içki içen bir çok padişahın vardı. Üstelik Halife sıfatı taşıyan. Mesela dördüncü Murat. Mesela Yıldırım Beyazıt. Her Bursaya gittiğimde Ulucami etrafındaki meyhaneler aklıma geliyor. Emir Sultan , Yaptırdığı Cami ile ilgili fikrini soran Yıldırım Beyazıta böyle demiş. Şimdi bu adamlar fasıkmıydı ?.

 Lütfen bu içki okunusunda forumda açılan başlıkları okuyup ta gelin, tartışalım. Bu konu islamın başından beri tartışması bitmemiş bir konudur. Bu Modernizmin etkisiyle son asırlarda İslam ümmetinin gündemine gelmiş bir konu değildir. İslamın başından beri Arabistanda da diğer islam ülkelerinde de tartışması bitmemiştir. İçki insanların müslüman olup olmadığının test edildiği turnusol kağıdı değildir. Nebiz ve Hamr arasındaki farkı bilmeyenler lütfen luzumsuz üfürmesin.   İnsanlar Biraz hayatın içinde olsunlar, insanları ve toplumu tanıyıp konuşsunlar. 

Bu konular yaşam tarzına müdaheledir. Şeriat (İslam Hukuku) , la idare edildiği halde, her şeyin serbest olduğu, kimseye hiçbir müdahele edilmeyen  İslam ülkeleri vardır. Mesela Ürdün. Televizyonda gösterdiydi. Burası şeriatla idare edilen bir ülke ama, meyhanede var, diskotekte var diye.  Yani maalesef Türkiyede iki tarafta birbirine müdahele etmeye, baskı yapmaya  çok meyilli. Buradaki İslam , maalesef köylü tarzı İslam ve durumumuz Osmanlı zamanından da vahim. Birazda siyaset amaçlı kaşınan konular.Oy uğruna işine gelen her konu kaşınıyor.  Bu ülke bin senedir böyle yaşıyordu. Bunlar, Türkiye Cumhuriyeti ile gündeme gelmiş bir konu değildir.

Lütfen kavramları öğrenelim ve ona göre konuşalım.

Yani ayet Zina , şirk gibidir mealinde bir şey der.

Hadis bir kişiyi öldürmek, bütün insanlığı öldürmek gibidir. Der. Sakındırmak amaçlı benzetmelerdir bunlar.   

Ama zina eden şirkten yargılanmaz, şirk yapan da zinadan. Eyüp Sultana dua edip onan tavassut bekleyen  adama niye zina ediyorsun denir mi. Veya Zina eden adama niye müşriklik ediyorsun denir mi. Siz hiç böyle diyeni, yapanı gördünüz mü. ?

Ya da bir kişi öldürmüş adam, soykırımdan yargılanır mı ? 

Dinin gühahı kaldırmak gibi bir misyonu yoktur. Çünkü günah Allahın insanları denemesi için hep olacaktır. Dinin misyonu, günahların affı için bir müjde, günahlardan sakındırmak için azapla tehdittir.

Lütfen bazıları din babamızın malı değil diye, yahudilerin yaptığı gibi dinin kapılarını  insanlara kapatmasınlar. Kimsenin buna hakkı yok. Bu Yahudilerin tarzıdır. Dinin sahibi Allahtır, günahkarı da, dindarı da içine alır. Kendi takdiri ile dilediğini affeder, dilediğine azap eder.  Allah takdirinde keyfi değil, Adildir.  Çünkü hükmünü dayandırdığı bütün bilgi kendisindedir.

Herkese selamlar.



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Kuran'da Müşrik, kafir, zalim ve fasık müteradif kavramlardır. Biri diğerinden uzak anlamlar İfade etmiyorlar. Allah'ın sözünü dinlememek, sözünün gereğinin aksini yapmak küfürdür, şirktir. Şayet söz dinlemeyen (sözde) inanansa onun kuran'daki adı munafıktır. Munafık da hem kafir hem de müşriktir. Ben, kişilikli, onurlu hiç bir kimsenin, eşi başkasıyla ilişkiye girdikten sonra, eşinin tevbesini kabul edip evlilik akdini sürdüreceğini düşünemiyorum. Hem tevbenin sınırı nedir, kaç kez tevbesini bozunca artık tevbesi kabul görmeyecek! Peki Allah'a bağlılık üzere yaptığınız iman akdine muhalefet edince Allah ne diye hala tek taraflı yapılan akde bağlı kalsın! Evlilik akdimizi sadakatsızlıktan dolayı feshediyoruz da bunu neden Allah'a çok görüyoruz! Karıştırılmaması gereken husus, tevbe şirkten, küfürden dönüştür; yeniden tekrar tekrar şike, küfre /şirkî, küfrî fiil ve fiillere dönüp dönüp vazcaymak değildir.

Muhabbetle. 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Saffet Metin
 Sizlerde takdir edersiniz, bu din bizim veya babamızın tekelinde değil biz bu dini insanların işine geleceği, hevalarına uygun bir hale sokalım ve insanların işine geldiği için insanlar rağbet etsin, kısacası Allah insanlara değil insanlar Allah'a yani mesajına uyacak, Allah'ın dediği olacak, din Allah'a halis kılınarak Allah'ın istediği şekilde iman edilip yaşanacak Allah'ın emri bu gerisi kişinin bileceğidir
 
 Kimse kimsenin üzerinde zorlayıcı değil, Allah'a adanmışlara düşen sadece açık bir tebliğdir,seçimi muhataplar kendileri yapar
 
 Selametle
 

 

 

 

Sayın Muvahhid,

 

Bu düşüncelerinizin bazı yanlış anlamalardan kaynaklandığı düşüncesindeyim. Katıldığım yerler var , katılmadığım yerler var.  

 

 

Dini zorlaştırıyor, rahmeti insanlara kapatıyorlar. Koca Kur’an da bir iki ayeti bayrak gibi öne sürüyor, % 99 u kapatıyorlar.

 

Bakın bu içki konusu İslamın başlangıcından beri sorundur. Neden ?  Sahabe arasında bile sorun olmuştur. Niçin. Çünkü konu iki şekilde de anlaşılmaya  müsaaittir.

 

Bir görüş 

 

içki kesin olarak yasaklanmamış, yalnızca zararlarından söz edilmiştir; şu halde zararsız dozda ve miktarda içki alınabilir,  içkinin sarhoş edici miktarı haramdır  demiş.   (ibn_i mesud, Nehai ve Ebu Hanife bu görüştedir.

 

İbn-i mesud çoğu içince sarhoş eden nebiz tabir edilen içki içerdi. Boza bu tip bir nebiz dir. Bira da nebizdir.

 

Bir görüş te.

 

Kur’andaki ayetler tedrici yasaklama ayetleridir. Bu konuda Allah bir seferde kestirip atmamış, toplumu hazırlayarak bu yasağı koymuştur. Der.

 

Bir farak  (küp)  dolusu içtiğinde sarhoş edenin , bir avucu da Haramdır veya bir başka rivayette bir damlası dahi haramdır.  (Ebu Musa El Eşari)

 

Çoğu Sarhoş edenin azı da haramdır.  (Hz. Aişe, Abdullah bin Ömer)   Denmiş.  Ve Kesin yasaklama yoluna gidilmiştir.

 

Şimdi Kesin yasak olan hiçbir şeyle ilgili daha sahabe, tabiin, teb-e tabiin devrine giden tartışma yoktur. Demek ki bu konu daha o zamanlardan problem olmuş, bir kesim  zararsız dozda alınmasını uygun görmüş, bir kesim kesin yasaklama yoluna gitmiştir.

 

Hz. Muhammedin içki içenle ilgili 40 sopa vurdurduğu, Hz. Ömerin bunu 80 e çıkardığı, Hz. Osmanın bazen 40 bazen 80 vurdurduğu,  Emevi halifesi Muaviyenin bunu 80 de sabitlediği rivayet edilir. Bu yasakçıların zorlamayı ne kadar ileri götürdüklerinin delilidir. Allah  Zinaya Kur'an da 100 sopa ceza veriyor. İçkiye Kur'an da ceza vermiyor. Ama Peygamber ve sahabe önce 40, sonra 80 sopa vurduruyor ve neticede 80 de karar kılıyorlar falan.  Bu konuda sonradan ortaya çıkan bir zorlama yapıldığı açık.

 

Bu konularda Hristiyan ve Yahudilerin uygulamalarına  baktığımızda her ikisinin de sarhoşluğu yasakladığı, zararsız dozda kullanılmasına müsaade ettiği yolundadır.

 

Hele ki Yahudiler midyeye haram der, et ile süt ürününü aynı öğünde yemez, Aynı bıçakla hem peynir, hem et kesmezken, içki ile ilgili hiçbir yasakları olmaması ilginçtir. Hatta Koşer şarapları vardır. Yani der ki şarabı Hristiyandan alma çünkü koşer (helal)  kurallarına uygun yapılmamıştır, bizden al.

 

Yasakçı kesim , istedikleri gibi yorumlayabilmek için  işte tedrici emir ve nesh olayını öne sürerler. 

 

Diğer kesim Kur’anda nesh olmadığını,her ayetin bir birinden bağımsız yorumlanabileceğini, bu bağlamda  yasağın  sarhoşluk için olduğu ve zararsız miktarın içilebileceğini söylemiş.

 

Yasakçı kesim, diğer kesimi bastırmış. Hatta yasakçı olmayan Hanefi mezhebi, Şafii nin bastırması ile imam Muhammed eş Şeybani tarafından yasakçı hale getirilmiş.

 

Sünni mezheplerin hepsi  yasakçı görüşe iltifat etmiştir.

 

Yasakçı görüşe tek iltifat etmeyen ve ciddi olarak bu konuda elini taşın altına koymuş insan  Hacı Bektaş Veli dir. Horasandan Anadoludaki Türkmenleri müslümanlaştırmak için gelen Ahmet Yesevinin öğrencisi Hacı Bektaş bu izinci görüşü tercih etmiş ve uygulamıştır. Zamanın ulemasından  hiç kimsenin de bu konuda bir eleştiri getirdiğini ne okudum, ne duydum. Şamanizm den, müslümanlığa tam geçmemiş o kesimin bu şekilde kontrol altına alınması zamanının Selçuklu sultanlarını mutlu etmiştir.

 

Osmanlı devşirme sistemini Hacı Bektaşın yorumları sayesinde uygulamıştır. Yoksa Hristiyan kültürden gelen bu devşirme askerleri katı içki yasağı ile devşirmesi mümkün değildi.

 

Ayrıca Bektaşiler beş vakit namaz kılar, Camiye gider. Farzları kılar. Sünnete itibar etmez bir uygulama içindedirler. Bu bilgileri Haydar Kaya isimli bir zatın Bektaşi ilmihali isimli bir kitabından aldım. Sonradan tanıdığım bazı kimselere de doğrulattım.  İçki konusunda rahattırlar. Bektaşilik yeniçerilerin ve devşirme vezirlerin mezhebi olup, işte Bektaşiliği kötüleyen , onu namaz kılmaz, oruç tutmaz, içkiden vazgeçmez  baba erenler  figüründe anlatan fıkralar hep yeniçeriliğin kaldırılmasından sonra  uydurulmuştur.

 

Amaç her ne kadar eski gücü, disiplini kalmamış olsa da , İstanbul halkıyla, esnafıyla  çok içiçe geçmiş, geniş diyalog kurmuş bir ordunun bu şekilde ortadan kaldırılmasının halkın gönlünde yer açaçağı tahribatı bir nebze olsun indirmektir. Ya iyi de yaptık, yani asker olarak bozuk oldukları gibi , inanç olarak da bozuklukları vardı gibi bir şeyler diyebilmek içindir.

 

Şimdi sayın Muvahhid, 

 

Benim görüşüm içki yasağı ile ilgili hükmün Sarhoşlukla ilgili olduğudur.

Ta sahabe devrinden beri bu görüşte olup, bu şekilde uygulamış insanlar vardır. Bu konudaki fikir mücadelesi ta o zamandan beri sürmektedir.

 

Sarhoşluğun savunulacak bir yanı yoktur. Bunu kimse savunmaz. Ne müslümanlar, ne hristiyanlar, ne yahudiler, ne de komünistler. Savunana rastlamadım.

 

Zararsız bir dozun savunulacak yanı olabilir. Yani şu sıcak havada sarhoş olmayacak miktar bir biranın zararı olmaz. Diye düşünülebilir.  Buna karşı çıkanın argümanı şudur. Yol olur. İnsanları kontrol edemeyiz. Fısk  yaygınlaşır. Ayrıca asırlardır yasakçı zihniyetle şartlanmış beyinlerin tepkisi sert olmaktadır. Adamlar bu konuda  müslüman din alimlerinden hiçbir aykırı görüş duymamıştır.  Zaten halkın duymaması istenen görüşler asırlardır saklanmıştır. İşlerine gelen fikirler işte din budur diye ileri sürülmüştür.

 

Problemin özü budur.

 

Ben artık kendi yaşam biçimi, zararsız dozda içki kullanan, bunu ağzıyla içmeyi bilen insanların dine rağbet ettiklerini gördüm. Ben sadece bu tip insanlara bana sorarsa, fikrime iltifat ederse cesaret veriyorum. Erteleme diyorum. İçkiyi bırakabiliyorsa bırakmasını, ama bırakamıyorsa da zararsız dozda tutmalarını söylüyorum.

 

Bir de şu var. Bu durumdaki insanlar, Cuma namazına gidiyor da , günlük namazlarını erteliyor. Ben bu konuda da , namaz kılmalarını ve ertelememelerini salık veriyorum. Müslümanlık sadece emeklilik zamanında uygulanabilecek bir din değildir. Din insanların pili bitince uygulanabilecek bir şey değildir.  Benim anlattıklarım onlara ters geliyor.  Çünkü asırlardır bildiklerine o kadar ters ki.

 

Tabi bu izinci görüşlerden hiç haberi olmayan ve İslam eşittir yasakçı zihniyet modunda düşünen veya mecburen böyle bilen insanların beni Hevasına uymakla suçlaması normaldir.

 

Eğer ben hevama uymuşsam , İbni_mesud, Nehai, İmam Ebu Hanife, İmam Ebu Yusuf ve Hacı Bektaş Veli hazretleri fena halde hevasına uymuştur.

 

Bir de niye şu tarafından bakmıyorsunuz. Neden güçleştiren, zorlaştıran revaçta oluyorda, kolaylaştıran revaçta olmuyor. Din Allahın dinidir. Ben gencim nefsime uyuyorum. Şurada içtiğim iki bira. Üstelik ağzımla içmişim, hiçbir sarhoşluğum, zararım olmamıştır. Kınanacak durumum olmamıştır Veya genç ve güzel bayanım , ne diye  kendimi sarıp sarmalayacağım, güzel ve bakımlı olmak istiyorum diyen insanlara diyorum ki,   bu durumunuzla ilgili olarak her ikisinde de kurallara uymak, aşırılığa kaçmamak şartıyla (yani Sarhoşluktan  kaçınıyorsanız  veya bayansanız Güzelliği, bakımlılığı  değil de Cinsel çekiciliği ön plana çıkarıp erkekleri tahrik etmiyorsanız )  İslam dininin sizinle problemi yoktur.  Problem dinin asırların süren baskıcı uygulamasından kaynaklanmaktadır. Problem dinde değil, dindarlardadır. Yüzyılların getirdiği baskıcı zihniyet ve şuur altıdır.

 

Ayrıca bu dediğim insanlar erkekse Cumaya gitmekte, Bayansa Ramazanlarda başına bir örtü takıp mukabelelere, teravihe  falan gitmektedir. Çünkü o bayan devlet dairesinde memurdur. Başı açıktır. Günlük namazlarını bundan dolayı kılmamaktadır.Kılsa ya dinci denecek veya tesettürlü olmadığı için yaptığının boş veya yanlış olduğu söylenecektir. Evde kılsa anası babası lüzumsuz bir yorum yapıp moralini bozacaktır.   Ama Ramazan akşamları sevap kazanmak için cami, cami gezmektedir. Çünkü onu söylecek kişiler akşamleyin onun ibadet etmesini görmemektedir veya Ramazanda teşvik etmektedir.

 

Şu kız türban takmadan işine gücüne gitse, Gününe namazla başlasa, Gününü namazla bitirse Kur’an mealini okusa,  Kendini mutlu huzurlu hissetse kime ne zararı vardır. Ben ona bunu yapabilirsin dediğimde,  birileri hoop kardeşim sen hevana uyuyorsun, şu vatandaşa da hevana uygun fikirler söylüyorsun dediklerinde , acaba onlar haklı mı, ben yanlışmıyım.

 

Olmazzzzz, saçının bir telini gösterirsen günahkarsın diyen kişi neye hizmet etmektedir. Bir şeylere hizmet ediyor da, Allahın dinine olmadığı açıktır.

 

 

İnşallah emekli olunca dörtbaşı mamur dindar olacaklardır. Allahın nasip ettikleri bunu başarırlar da. Ama güzelim gençlik ve orta yaşlılık yıllarını lüzumsuz yere günahkar psikolojisinde geçirerek.

 

Bu duyguları hep yaşayarak ve etrafımda yaşayanları görerek bugünlere geldim. Onun için çok şeyi biliyor ve bütün samimiyetimle anlatıyorum.

 

 

Dine yönelmeyi kimse emekliliğe ertelemesin. İnsanlar Kur’ana yönelsin. Meal okusun. Bilinçlensin. Dinde tarih boyunca dile getirilmiş ama şu veya bu şekilde bastırılmış görüşler de dile getirilsin. Saklanmasın. O zaman  insanlar neyin ne olduğunu anlayacak ve lüzumsuz yere birbirini suçlayıp, kınamayacaklardır.

 

Herkese selamlar

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Ben bu konulardaki benzetmeyi , Allah ile kul arasında bir akit gibi görmüyorum. Günahı Akde aykırılık olarak düşünmüyorum.

Düşünce tarzım, uslu çocuk , yaramaz çocuk benzetmesidir.

Yaramaz çocuklar da, yaramazlık sebebleri incelenir, düzeltilir, doğru rehberlik ve eğitim görürse onlar da  iyi çocuk olurlar.

Yaramaz çocuklara yardım edilmelidir.

Kimsenin yaramaz çocukların meselesini erteletme gibi bir hakkı yoktur.

 

 

 

 

 



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Mumtehine 12

???

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
öğrenci98
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 432
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı öğrenci98

Merhabalar

Sayın Saffet Metin;

Zaman ayırıpta yazdıklarınız için teşekkür ederim.

Ben pes ettim. Çünkü sizin tabiri caizse malumat kutunuz dolu dolu. Örneğin 20 adet sigara alan bir pakete 21. sigaranın girmeyeceğinden ve fazla söze hacet olmadığı kanaatinden hareketle konuştuğumuz konuda yazacaklarımdan vazgeçtim. Özür dilerim. 

Şimdi ben size sayısız kavram sorsam evvelallah hepsine cevap verirsiniz. Sizden yaşı küçük bir arkadaşınız olarak size söyleyeceğim, fikirlerinizin doğruluğu noktasında her zaman yanılabileceğiniz ihtimalini unutmayın inşaallah.

Esen kalın.

   



__________________
Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
Yukarı dön Göster öğrenci98's Profil Diğer Mesajlarını Ara: öğrenci98
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats