Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

     Efrayim

     Sevgili dostlar

     

Mâide(*) Sûresinin 27 . Ayetinde

(Ey Muhammed!) Onlara, Adem’in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku. Hani ikisi de birer kurban sunmuşlardı da, birinden kabul edilmiş, ötekinden kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, “Andolsun seni mutlaka öldüreceğim” demişti. Öteki, “Allah ancak kendisine karşı gelmekten sakınanlardan kabul eder” demişti.

          

Mâide(*) Sûresinin 31 . Ayetinde

Nihayet Allah, ona kardeşinin ölmüş cesedini nasıl örtüp gizleyeceğini göstermek için yeri eşeleyen bir karga gönderdi. “Yazıklar olsun bana! Şu karga kadar olup da kardeşimin cesedini örtmekten aciz miyim ben?” dedi. Artık pişmanlık duyanlardan olmuştu.

        Sorularımız şu:

       1-) Bu iki ayette de,Habil ve Kabil geçmediği halde, tahminen100 müslümana sorarsanız,90 müslüman Habil ve kabil Adem'in iki oğlu ve kuran'da yazar derler. Kuran'da verilmeyen bu bilgileri biz müslümanlara kim öğretti,nereden uyduruldu bunlar,Nasıl açıklarız bunları?

         2-) Karga ayette geçtiği halde,yine tahminen yüz müslümana sorarsanız, yüzde doksanı bilmez.

           Ayette Habil ve Kabil geçmiyor,birçoğumuz ayette var olduğunu biliyor,Ayette KARGA geçiyor,birçoğumuz ayette geçmediğini biliyor. 

          Bu çarpıcı iki sorunun cevaplarını özümsemeden, açıklayamadan ne yaparsak yapalım tam anlayamayacağız ve anlatamayacağız Allah'ın muradını...

          Sevgi ile, 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın Efraim58,

Bu dediğiniz şeyler Kitab-ı mukaddes te var. Yani tevrat ve incilde. Ben Kitab-ı Mukaddesi ve Hadisleri 1982,1983 senelerinde aynı zamanda okuduğum için aradaki benzerliğe hayret etmiştim.

Daha sonradan anladım ki  İsrailiyyat (Yahudi), Mesihhiyyat (Hristiyan) kültürleri Hadisler yoluyla İslamın içine boca edilmiş, hem de peygamberin adı kullanılarak. Bunlar Kur'an dan da daha çok kabul görmüş.

Müslümanların bütün bu kaynakları okumaları, Kur'an la karşılaştırmaları ve inançlarını sorgulamaları gerektiği düşüncesindeyim. Ancak o zaman doğru bir din anlayışına ulaşabiliriz. 

selamlar,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

                       Selam Huda’ya tabi olanların üzerine olsun.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba,

sihir, gerçek DEĞİLDİR. bakış açısı ile ilgili bir durumdur.

örneğin yukarıda, efrayim arkadaşımızın iki ayete kattığı YORUMLAR.

1. habil ve kabil olarak bilinmesinin HİÇ KİMSEYE bir zararı yoktur.

2. Ayetlerde anlatılan KISSAYA da bir ZARAR veya yanlış anlam getirmemektedir.

3. Elbette, orda olmamasına rağmen, çevirilerde varmış gibi yapanlar YALANCIDIR.

4. Ancak dip notta, "rivayet edilir ki, kardeşlerin adları habil ve kabildir. hangisi hangisini öldürmüş, konu bu değildir, önemli olan KARGA kadar bile olamayıp GÖREVİNİ yapamamak, FITRATIN dışına çıkmaktır." yazılabilir.

5. Habil ile kabil olmalarına inanmak İNSANI GERÇEK İSLAM dan uzaklaştırmaz, isimlerinin öyle olmadıklarına inanmak da insanı müslüman yapmaz. Önemli olan, HİSSEYİ alıp, AMEL-İ SALİH peşinde KOŞMAKTIR.

selam müminleredir...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

       Efrayim

       Sevgili hayrullahmeral

       1. habil ve kabil olarak bilinmesinin HİÇ KİMSEYE bir zararı yoktur.

       2. Ayetlerde anlatılan KISSAYA da bir ZARAR veya yanlış anlam getirmemektedir. Demişsiniz.

       Habil ve Kabil İsmine uydurulan iki rivayet

       1-) Habil ve Kabil ikisi de aynı kızkardeşi sevmişler,kız kardeşin gönlü Habil'den yanaymış.Kabil de bu durumu hazmedemeyip Habil'i öldürmüş.

      2-) Habil ve kabil, Allah'a kurban sunmuşlar.Habil, hayvancılık  yaptığından hayvan sunmuş,Kabil, ziraatçılık yaptığından meyve sunmuş,Allah da Habil'in kurbanını beğenmiş,Kabil de kıskançlığından Habil'i öldürmüş. 

     Bu uyduruk rivayetler,taktir edersiniz ki,isimler yazıldığından piyasadaki dini kitaplarda hayat bulmuşlar,müslümanlar da,hafızalarına kazımışlar bu uyduruk rivayetleri. 

     Adem'in iki oğlundan ... diye başlasaydı bu hikayeler pek etkili olup,hafızalarda yer etmezdi diye düşünüyorum.

      3. Elbette, orda olmamasına rağmen, çevirilerde varmış gibi yapanlar YALANCIDIR.Demişsiniz.

      Yalancı değil, Allah'a iftira edenlerdir.

      4. Ancak dip notta, "rivayet edilir ki, kardeşlerin adları habil ve kabildir diye yazılabilir. Demişsiniz.

      Sorarlar adama, bunun kaynağı,rivayeti neredendir diye, siz söylemeden ben söyleyeyim.TEVRAT'tır.

     Tevrat'ta,Lut peygamber,dağda,iki kızıyla da cinsel ilşkiye girmiş,ikisinden de çocuk sahibi olmuş diye yazar.Eğer bu yazılanları kabul edersek,Habil ile Kabil'i kabul etmemizde bir mahsur yoktur...

     5. Habil ile kabil olmalarına inanmak İNSANI GERÇEK İSLAM dan uzaklaştırmaz, isimlerinin öyle olmadıklarına inanmak da insanı müslüman yapmaz. Önemli olan, HİSSEYİ alıp, AMEL-İ SALİH peşinde KOŞMAKTIR. Demişsiniz.

     Bunu nasıl söyleyebiliyorsunuz sevgili kardeşim.

     AMEL-İ SALİH : Allah'n bize gönderdikleriyle amel etmek,göndermediklerini ortaya çıkarıp,deşifre etmek değilmidir? Hak varken,rivayetle amel olunur mu? Allah'ın ayetine,rivayet gerekçesiyle, dip not ilave etmek,hiç kabullenemeyeceğimiz bir durum.

     Sevgi ile,

     Not: Lütfen eleştirilerimi hayra yorumlayın.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba Efrayim kardeşim,

AMEL-İ SALİH : çok basit bir şekilde DOĞRU, İYİ olanı yapmak demektir.

çok zorlamaya gerek yoktur. Kıssada anlatılan da, suçsuz yere bir insanı ÖLDÜRMEMEK. dolayısı ile bu eylemi yapan salih amel dışına çıkmış olur.

Biz çok DERİN düşünüyor ve ayrıntılarla boğuşmaktan meselenin ÖZÜNÜ kaçırıyoruz. elçiler ve kitaplar hep İNSANLARI iyileştirmek ve DOĞRU olanı ANLATMAK içindir.

kitaplar bir ÖLÇÜTTÜR. iyi ve kötünün ÖLÇÜTÜDÜR.

bahsettiğiniz rivayetler habil ve kabil isimleri olmasa da üretilebilir. örneğin MİRAÇ uydurması gibi. hangi İSİMDEN esinlenmişler sizce?

insana atması, uydurması, SAÇMALAMASI için MALZEME mi YOK?

özü kavrayalım, iyi adam olalım...bilmek değil mesele...

mesele DOĞRU BİLİNENİ UYGULAMAK...

haklı olduğun bir davada dahi, karşındaki güçsüz HASMINA doğrulttuğun SİLAHI indirmektir, mesele....

selam müminleredir...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

      Efrayim

      Sevgili hayrullahmeral,

      Habil ile Kabil'i, 'miraç'la teknik olarak kıyaslayamazsınız. Miraç ayette olmasa da,İndiği sırada yıldıza andolsun ki bu arkadaşınız ne sapıtmış ne de eğri yola gitmiştir. 3- Kişisel arzularına göre de konuşmamaktadır. 4- O, kendisine indirilmiş vahiyden başka bir şey değildir. 5-7- Onu, çok güçlü, üstün niteliklerle donatılmış biri öğretti. O, ufkun en yüce noktasındayken asıl şekliyle göründü. 8- Sonra yaklaştıkça yaklaştı. 9- O kadar ki iki yay kadar hatta daha yakın oldu. 10- (Allah) kuluna ne vahyettiyse vahyetti. 11- Gözün gördüğünü kalp yalanlamadı. 12- Şimdi siz şüpheye düşüp gördükleri hakkında onunla tartışmaya mı kalkışıyorsunuz! 13-14- Andolsun ki onu bir başka iniş esnasında da Sidre-i Müntehâ'nın yanında gördü. 15- Ki onun yanında huzur içinde kalınacak cennet vardır. 16- O an Sidre'yi bürüyen bürümüştü. 17- Göz ne kaydı ne de hedefinden şaştı. 18- Hiç kuşkusuz o, Rabbinin âyetlerinden en büyüğünü görmüştü" (Necm: 1-18). 
 bu ayet yorumlarından çıkarılmıştır, uydurma tabiri uygun değildir.Adem ile Havva,Habil ve Kabil uydurmadır.Yorumdan çıkarılmamış bu isimler.

      Sevgi ile,