HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: ATAMIZI ANARKEN. Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
anti-tagut
Iki Hafta Yasakli
Iki Hafta Yasakli


Katılma Tarihi: 28 mart 2011
Gönderilenler: 105
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı anti-tagut

Allah'ın vasiyeti emretmesi de "Allah'ın erkeğe kadından
daha fazla miras verilmesini önerdiği" gerçeğini
değiştirmez. Vasiyet, Allah'ın indirdiğine/önerdiğine
uymamak için bir bahane olamaz. Vasiyet ancak "hayırsız"
varislerin bulunması gibi durumlarda kullanılabilecek bir
miras dağıtım seçeneği olabilir.

DİKKAT!

"Âbâukum ve ebnâukum, lâ tedrûne eyyuhum akrabu lekum
nef’â(nef’en), farîdaten minallâh(minallâhi). İnnallâhe
kâne alîmen hakîmâ(hakîmen)."

Allah'ın herşeyi bizlerden daha iyi bildiğini
unutmayalım!

"vasıyyeten minallâh(minallâhi). Vallâhu alîmun
halîm(halîmun)."

Nefsin vasiyetlerini Allah'ın vasiyetinden üstün
tutmayalım!

Şaşırmayın!

"Yubeyyinullâhu lekum en tadıllû vallâhu bi kulli şey’in
alîm(alîmun)."

"Erdemlilere, "Rabbiniz ne indirdi?" denir. "İyilik"
diye karşılık verirler."

"ALLAH ve elçisi bir işte hüküm verdiği zaman, hiçbir
inanan erkek ve kadın o işte seçim hakkına sahip
değildir. Kim ALLAH'a ve elçisine isyan ederse açık bir
biçimde sapmış olur."

"Aralarında hüküm vermek üzere, ALLAH'a ve elçisine
çağrıldıkları zaman inananlar yalnızca şunu söylerler:
'İşittik ve uyduk.' Kazananlar işte bunlardır."


"Kendilerine, 'ALLAH'ın indirdiğine ve elçisine geliniz' dendiğinde, o ikiyüzlülerin (münafıkların) senden alabildiğine kaçtıklarını görürsun."


 

Yukarı dön Göster anti-tagut's Profil Diğer Mesajlarını Ara: anti-tagut
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Vasiyet ancak "hayırsız"
varislerin bulunması gibi durumlarda kullanılabilecek bir
miras dağıtım seçeneği olabilir
.

Merhaba anti-tagut kardeşim.

"İddialarımız havada kalmasın, ayet getirip kanıtlayalım," demiştim. Buna uymadınız yine. Bakın siz böyle kafadan din hükümleri verdiğiniz sürece size meramımı anlatamam. Çünkü benim kitabımda kafadan din hükmüne yer yok. Benim kitabımda geçerli olan "Şu, bu ne diyorsa o" değil; "Allah ne diyorsa o." 

Vasiyet konusunda Allah ne diyor? Nolur güzel kardeşim, Yüce Allah hangi ayetinde 'Vasiyet ancak "hayırsız" varislerin bulunması durumunda kullanılabilir,' diyor. Ayet lütfen!

İçkili olduğunuzda namaza yaklaşmayın (4:43). Bu ayetten "içkili olduğunuzda" ifadesini atın: NAMAZA YAKLAŞMAYIN! Allah bunu mu diyor sahiden?

Ölenin vasiyet ve borçlarından sonra erkeğe 2 kadına 1 verin (4:11). Bu ayetten de  "ölenin vasiyet ve borçlarından sonra" ifadesini atın, ki siz öyle yapıyorsunuz: ERKEĞE 2 KADIN 1 VERİN. Allah bunu mu diyor sahiden?

Tamam. Bir inanırın, vasiyetine "Oğluma 1 kızıma 2 verilsin!" yazmasına rağmen Allah 4:11'de "Oğluna 2 kızına 1 verin!" der... eğer 4:43'te NAMAZA YAKLAŞMAYIN diyorsa. Diyor mu?

Sevgi ile.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
anti-tagut
Iki Hafta Yasakli
Iki Hafta Yasakli


Katılma Tarihi: 28 mart 2011
Gönderilenler: 105
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı anti-tagut

Allah'ın indirdiği miras dağıtım oranları "Allah ne
diyorsa o" olmuyor yani? Bundan önceki iletilerde
aktardığım ayetler Allah'ın değil de tağutların ayetleri
miydi?


Allah (istisnasız) herkesin vasiyet adı altında istediği
gibi dağıtım yapmasına izin verecek olsaydı, miras
dağıtım oranları belirler miydi?
Allah miras dağıtım oranlarını neden indirmiş?
Tağutlaşmış nefisler Allah'ın indirdiğini beğenmeyip
vasiyet adı altında nefislerinin miras oranlarını
uygulasın diye mi?
Yoksa sadece istisnai durumlarda bir seçenek olsun diye
mi?
Söyle bakalım; Allah miras oranlarını neden kullara
bırakmayıp da kendi belirlemiş?

Sebebi şu olabilir mi;

"Âbâukum ve ebnâukum, lâ tedrûne eyyuhum akrabu lekum
nef’â(nef’en), farîdaten minallâh(minallâhi). İnnallâhe
kâne alîmen hakîmâ(hakîmen)."

?

Vasiyet hakkını ne için tanımış?
Senin gibiler Allah'ın indirdiğinden yüz
çevirebilsin
diye mi?

Allah'ın İblis'e sorduğu sorunun bir benzerini de ben
sorayım;

Allah'a teslim olmuş bir kişiyi (n.ş.a) Allah'ın
oranlarıyla dağıtım yapmaktan alıkoyan nedir?

Cevab (İblisvari bir şekilde);

"Benim oranlarım seninkilerden daha uygun"

olabilir mi?

Allah'ın indirdiği dururken vasiyet adı altında Allah'ın
indirdiğinden yüz çevrilebileceğine dair ayetlerin
nerede? Hangi varisin daha hayırlı olduğunu Allah'tan
daha mı iyi biliyorsun? Kendi vasiyetini Allah'ın
vasiyetinden daha mı üstün görüyorsun?



Yukarı dön Göster anti-tagut's Profil Diğer Mesajlarını Ara: anti-tagut
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

              Sayın Antitağut.  

                 Konunun tarihi, sosyal arka planı var. 

                 1700 ler Avrupada aydınlanma çağıdır.  Türkiyede Tarih eğitiminde  Rönesans, Reform dam bahsedilir de  Aydınlanmadan hiç bahsedilmez.   Aydınlanma  nin üç  sonucu var  .  Endüstri devriminine yol açtı.   Ulusal devletlere  yol açtı.  Bilimde, sanatta, Hukukta, İdarede   insan aklını kutsadı, ön plana geçirdi, Akılcılığa yol açtı.  

                 Ulus devlet ne, İmparatorluk ne.

                 Hukukta, idarede akılcılık ne demek. 

                 Neden 1500,1600, hatta kısmen 1700 lerde olmayan anlayışlar uygulamalar 1800 lerde oldu.

                 Tanzimat nedir.  Tanzimatta  devletin Hristiyan teba ile Müslüman teba sını kanun önünde eşit tutması nedir.  Teba nedir, vatandaş nedir.  Hepsinden önemlisi kanun nedir.   1800 lerden evvel kanun  varmıydı yokmuydu.  

                 Aydınlanma sonucu  insan aklı öne geçti. İnsanlar insan aklının ürünü olmayan kutsal kitaplarda vaaz edilen şeylere karşı çıktı. Her alanda dinin etkisine karşı çıktı. Din insan aklının ürünü değildi. Vahiydi, kutsal vahiy ortamında yazılmış kitaplardı. Din vicdani kanaattı. Saygındı. Ama asla idareye, hukuka karışmamalıydı.  

                 Bundan sonra    avrupada hukukta akılcılık başladı. İlk olarak fransa Code civil adlı medeni kanununu 1804 te yaptı. Sonrası geldi. Avrupada kanun devletleri oluştu. 

                 İşte İngiltere 1839 da Osmanlıya dedi ki,  Kanun yapacaksın ve kanun önünde bütün vatandaşlarını  eşit tutacaksın.  Tabii Kanunlarını Hristiyan vatandaşlarına da uygulayacağın için İslami hükümleri  kanuna almıyacaksın. Çünkü adam ben hristiyanım , islami bir hüküm beni ilgilendirmez diye karşı çıkabilir.  Nedir mesela  kanununa  Hırsızlık cezası olarak kol kesme  uygularsan olmaz, ama on yıl hapistir dersen bu senin takdirindir. Bütün vatandaşlarına uygulayabilirsin.   Gibi.

                 Osmanlı yı buna mecbur kabul etti. Çünkü kabul etmese, Osmanlı hanedanı gidiyor, yerine Kavalalı Hanedanı geliyordu.  Osmanlı 1839-1876  İngiltere  1876-1918  Almanya   Türkiye Cumhuriyeti  1923-1945  Tarafsız ama İngiltereye ters olmayan bir politika  güttü  1945- günümüz  Amerikan himayesinde  yaşamaktadır.  Bugün  medeni dünya  ABD, AB , dini hukuku kabul etmiyor.

                 Bunun için Kur’anı uygulamayan  kafirdir falan demeyin. Hele ki Ata-türk  Kur’anı  yürürlükten kaldırdı, kafir olmuştur falan hiç demeyin.  Eğer bir kafirlik varsa, Abdülmecit, Abdülaziz, V Murat, II. Abdülhamit, Mehmet Reşat ve Vahdettin  hepsi  buna dahil olur.  Çünkü bu padişahlar, Tanzimat paşaları, Yeni Osmanlılar, İttihat ve Terakki gibi Osmanlının yönetiminde söz sahibi insanlar, Fransayı model alarak her şeyi yaptılar. Ancak  Evlenme, boşanma, miras, bazı borç ilişkileri gibi konuları  bıraktılar ve bunlarıda mecelle adlı bir kanun yaparak, sadece müslüman halka uyguladılar.  Hristiyan ve yahudiler bu konuları kendi aralarında  halletti.

                 Ata-türkün  yaptığı , Osmanlının tanzimatın başından beri  müslüman halkın tepkisinden , isyanından çekindiği için yapamadığı  (aslında Ali paşa 1871 de yapacaktı, yaptırmadılar 1926 yı bekledi. )   şeyi yapmak.  Esas olan şu  milli devletin  reayası değil, vatandaşları vardır. Bu vatandaşlar bu devletin hukukuna uymakla mecburdur.  Müslüman, hristiyan, Rum, Ermeni, Yahudi,Alevi  hangi inanç, hangi etnik grup varsa hepsi bu devletin hukukuna tabidir. Herkes bu devletin kanunlarını kabul eder ve uyar. Aynı yargıda yargılanır.  Böyle yapmazsan dış müdahelelere maruz kalırsın. Osmanlının kapütülasyonlardan dolayı çektiği budur.   

Osmanlı Vatandaşları arasında Hukuk birliği kuramammış ve vatandaşlarına tam hakim olamamıştır. Bu yüzden İngiltere, Fransa, Rusya gibi Hristiyan devletlerin iç işlerine müdahelesine maruz kalmıştır. Ama Türkiye Cumhuriyeti hukuk birliğini kurmuş  ve hakim olmuştur. 

Ata-türk, Tanzimatın rol model aldığı ve kısmen uyguladığı Fransayı, tam bir rol model almıştır.  Fransa 1920 de gelişmiş bir ülkeydi.  Köylü değil şehirli bir ülkeydi.  Türkiye 1920 lerde %80 i köylü, %20 si şehirli bir ülkeydi. Ülkenin okuma yazma oranı % 3 tü.

Bugün sen aslında Rol model olarak AB yi alıyorsun. Ata-türk ün yaptığının aynını yapıyorsun. O Fransayı örnek alıyordu , sen AB.  O zaman bunun bizim için iyi olacağını halka anlatamıyordun, baskı yapmak zorunda kalıyordun. Bugün anlatıyorsun, diyorsun ki medeni dünyanın kabul ettiklerini biz halkımız için istiyoruz. Halk ta buna tepki vermiyor. İyi olacağını düşünüyor. Sen Avrupa için yapılacak herşeyi yapıyorsun. Din adamları da  halkı cehennemle korkutmuyor. Ata-türk döneminde böylemiydi.

Köylülük neden geri. Birkere köyler, şehirden uzak. İnsanlar eğitim imkanı bulamıyor, Sağlık hizmeti bulamıyor.  Hatta güvenlik hizmeti bile bulamıyor.  Hele o devirde, en yakın kasabaya 45 km uzaklıkta dağ köyü. Hiçbir şey yok. Dirlik düzenlik nasıl sağlanıyor. Önce dini inanç, din adamlarının etkisi ile, milletin malı, namusu  Allah korkusu sayesinde emniyette, sonra da  fazla sayıda erkek evlat sayesinde. Türk toplumunda  dinin ve erkek evladın önemi buralardan kaynaklanıyor. Yüzlerce yıl böyle olmuş. Hala bile bazı yerlerde böyle.  

İşte bu bazı kötü niyetli din adamları bu köylü nufus üzerindeki etkisini, siyasete  istismar edince epey bir sıkıntı çıktı. Şapka devrimi yapıldı. Şapka giyenler Cehenneme gidecek dediler isyan çıkardılar,  Yazı devrimi yapıldı, o gavur harflerini yazan cehenneme gidecek dediler. Yunana  karşı savaşıldı.  Yunana karşı savaşanlar , Padişaha Halifeye isyankardır, cehennemliktir dediler, isyan çıkardılar. Bunların uzun hikayesi vardır. Konu Abdülhamit tahttan indirilince  , onu indiren İttihat ve Terakkiye  O zamanın Nakşi  Tarikatının tepkisidir. Abdülhamit Nakşi tarikatındandı.  Ayrıca Abdülhamitin  Meşrutiyeti ilanından sonra İttihat ve terakkinin  o zamana kadar askerlik yapmayan din adamlarını da askere alması , din adamlarının bir kısmını İttihat ve Terakkiye düşman yaptı. 31 Mart ayaklanmasının elebaşılığını Nakşiler yaptı. Sonra İttihat ve Terakkiye karşı en büyük muhalefet olan  Hürriyet ve İtilaf partisi içinde yer alan din adamları hep bunlardandır., Orduda ikilik çıkaran, Halaskar Zabitan grubu denilen grubu  kurarak , mektepli alaylı ayrımını kışkırtan ve Balkan Savaşını kaybetmemize sebeb olanlar bunlardır. Ayrıca 31. Mart Ayaklanmasını bastıran Hareket Ordusu komutanı Mahmut Şevket Paşayı öldürenler bunlardır.  Bu Hürriyet ve İtilaf Partisi  1919-1920 lerde  Damat Ferit Paşanın liderliğinde, hükümet etmiş ve bu partiye bağlı din adamları milli mücadeleye karşı çıkmıştır. İstiklal Mahkemelerinde yargılanıp asılanlar, baskı yapılanlar hep bu partide görev alan çoğunlukla Nakşi tarikatı mensubu din adamlarıdır. ( Bugünkü Nakşiler için bir şey demiyorum, ama bazılarının o zamanki  hareketleri dini olmaktan ziyade , dini kullanarak siyasi muhalefettir. Acı neticelere sebeb olmuştur.). Menemen isyanını da bunlar düzenledi.   Yoksa  Ata-türk ün, komünist rejimler gibi, din kötüdür, ortadan kaldırılmalıdır vb. bir politikası olmamıştır.  Nufusun çoğunluğunu oluşturan köylünün,  Ata-Türk ün  yaptıklarına muhalefet eden ve düşmanlığın  İttihat ve Terakki ile Hürriyet ve İtilaf  çekişmesinden kaynaklanan din adamlarına  ve onların etkisinde kalan köylü  halka baskısı bundan olmuştur.

Yollar yapılınca, insanlar  hizmet bulurum diye şehirlere akın etti.  Elbetteki köyüne göre daha çok eğitim ve sağlık hizmeti buldu.  Çocuklarını okuttu. Zamanına göre iyi kötü bir hastane, sağlık ocağı, Ana sağlık merkezi falan buldu. 

Çok eleştirdiğiniz, Ata-Türk ün Allahın kanunlarını beğenmemesi diye takdim ettiğiniz  Miras konusuna gelince, Bakın medeni kanun kadına eşit hak verir . Bu 19 yüzyıl boyunca, sanayileşen, sanayileştiği için şehirleşen, şehirleştiği için  çeşitli alanlarda en çok çocukların eğitimi ve hastaların bakımı gibi alanlarda ihtiyaç duyulan kadın emeğinin   neticesinde, kadının toplumda daha görünür ve sesi çıkar olması sonucunda elde edilmiş bazı kadın haklarıdır.  Müslümanlıkta  kadının hiçdeğilse bir erkeğe iki kadının şahitliği geçerli iken, Hristiyanlıkta  kadının şahitliği geçerli değildi.  Kafadaki eşarp, türban  falan  kadının efendisi olan erkeğin karşısında kafasını örtme zorunluluğu idi incil ve Tevrata göre.   Medenileşmiş Hristiyan kadın, erkekle eşit haklar elde etti ve özellikle başını açtı ben erkekle eşitim diye, erkek benim efendim değildir, ben de onla aynı haklara sahibim diye.  Bu 1800 lü yıllardan önce asla mümkün değildi. Sonuçta 20 yüzyılın başlarındaki medeni kanunlar kadınlara eşit haklar vermiş.  Bu ne kadar uygulanıyor. Milletler köylülükten kurtulup  şehirleştikçe  medenileşiyor. Aşama aşama haklarını kullanır hale geliyor. 

Her konuda milleti için en iyisini isteyen  Ata-türk te, zamanının Çağdaş uygarlık seviyesinin geldiği aşama olarak  kadına bu hakları vermiş. 

 uygulamada bu nekadar uygulanıyor.  Köylerde kasabalarda, Tarım, ticaret, sanayii ile uğraşan geleneksel aileller daima  erkeğe daha çok mal veriyor. Kadını mirastan ayırıyor. Ama kadın hakkını ararsa   devletin ona verdiği  erkekle eşit pay.  Devletin Vatandaşına uyguladığı hukuk aynıdır. Sünni, Alevi, Türk, Kürt, Ermeni, Yahudi  değişmez. Kanunlar karşısında herkes  aynı hükümlere tabi. Milli devletin gereği. Ama gruplar kendi içlerinde istediği gibi miraslarını paylaşır, alan razı satan razı veya razı değil de ses çıkaramıyorsa  yapacak bir şey yok.  Ama insanlar hakkını aradımı uygulanacak hukuk bu. Ve bu dini bir kanun olsa  Yahudi, Ermeni itiraz ediyordu ama şimdi devletin kanununa kimse itiraz edemiyor. Dini nitelikli kanunlardan kaçılması, Laiklik prensibine aşırı vurgu yapılması bu yüzden. Çünkü tüm bir 19. Yüzyıl boyunca Türkiye bundan çok çekti.    

Ama bunu iyi anlatmazsan, siyasi istismar konusu yaparsan, yeterince bilgi sahibi olmayan, ama İslami inancı olan bir kişiyi  çok rahat kandırabiliyorsun. 

Konuları iyi anlayalım. Tarihi, sosyolojiyi bilelim. Dini hukuktan vazgeçme Türkiye için bir hayatta kalma mücadelesi olmuştur, hem de 19. Yüzyılın başından beri  Ata-türk devrinden beri değil.  Yoksa Allahın hükümlerini beğenmeme değil. 

Çok yazacak şey var. Konu uzuyor da uzuyor.  İnsanları kafir falan diye suçlamayın. Aydınlanma ve onun  dünyaya ve Osmanlı toplumuna etkilerini uzun uzun araştırın.  O zaman bazı şeyler daha iyi anlaşılacaktır.  Dini sevelim. Vicdani özgürlüğümüzü yaşayalım.  Bir müslüman  Yurtiçi, yurtdışı  en iyi okullarda okusun. Lisan öğrensin. Zengin olsun. Ezilmesin.  Batıya karşı her şekilde başımız  dik olsun. Geçmişte olduğu gibi, bugünkü dünyada ülkemizi sıkıntıya sokacak şeylerin de  dini hükümdür diye  peşine düşmeyelim.    Bunları siyasi istismar konusu yapmayalım.    Hele ki, Vatana millete gerçekten yararı olmuş kişilere de sui zan da bulunup  kul hakkına girmeyelim.  




__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Tagutlar ilahî emirlerin aksini dayatırlar.  Örneğin

 

Allah: Benim vasiyetimden ÖNCE, ölenin vasiyet ve borçlarının gereğini yapın (4:11).

Tagutlar: Ölenin vasiyet ve borçlarının gereğini yapmayın; kadının 1 payına karşılık ERKEĞİN 2 PAYINI HEMEN VERİN.

 

Allah (4:176): Kelalenin mirasından erkek kardeşi 2, kız kardeşi 1 pay alır. (Paylar farklı)

Allah (4:12): Kelalenin mirasından erkek ve kız kardeşlerinin her biri 1/6 pay alır. (Paylar eşit).

Tagutlar: Erkeğe 2, kadına 1 pay da erkeğe 1/6, kadına 1/6 pay da Allah'ın vasiyetidir ama siz siz olun "erkeğe ve kadına eşit pay"ı kurcalamayın. Uygulayın. Ama erkek ve kız kardeşlere Allah neden hem farklı hem eşit paylar vasiyet ediyor; düşünmeyin.  

 

Allah: İnananlar! Cuma günü salâta çağrı yapıldığında Allah’ı anmaya koşun (62:9).

Tagutlar: Kadınlara Cuma salâtı farz değildir. (İnanan kadınları cumadan camiden böyle dışladılar; yüzyıllardır kadınların ibadetine böyle engel oluyorlar.)

 

Allah: Cuma salâtından sonra işinize dağılıp çalışın, Cuma günü tatil değildir (62:10).

Tagutlar: Cuma günü tatildir.

 

….



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
anti-tagut
Iki Hafta Yasakli
Iki Hafta Yasakli


Katılma Tarihi: 28 mart 2011
Gönderilenler: 105
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı anti-tagut

Tağutu red etmeyip tağut uşaklığı yaptığı halde,
karşısındakine karşı tağut eleştirisi yapmaya
kalkışanlar;

Allah'ın indiklerinden yüz çevirmek için
vasiyet kurnazlığı yapılabileceğini hangi ayete
dayandırıyorlar?

Genel bir "1'e 2" oranı dururken, neden
sürekli bir tek durumda (kelale) geçerli olan orana
sarılıp "eşitlik" diye yırtınıyorlar?

Cuma namazının
kadınlara farz olmadığı görüşünü benimsediğimi nereden
biliyorlar?

Cuma gününün tatil olmasını istediğimi
nerelerinden uyduruyorlar?

Cuma gününde müslümana, namaz
için hazırlık yapabilmesi ve namazını rahatça eda
edebilmesi için yarım gün bile tatil yaptırmayan ancak
Yahudi ve Hristiyanların ibadet günlerini tam gün tatil
yaparak onlara bayram yaptıran, Allah'ın indirdiklerini
yürürlükten kaldıran, Allah'ın indirdikleriyle örtüşse de
Allah için değil, bir tağutun/putun adıyla, Allah adına
değil de bir tağutun/putun adına yemin eden, Allah yerine
bir tağutun/putun ilkelerini benimseyen kafir tağutların
hadsizliklerine, taşkınlarına karşı neden dilsiz şeytan
kesiliyorlar?

Bunlar, buraya kadar yazdıkları şeylerle,
Allah'ın indirdiğini beğenmeyen (47:8-9) ve
Allah'ın indirdiğini beğenmeyenlere bazı konularda itaat
edeceğini söyleyenlerden olma potansiyeline fazlasıyla
sahipler (47:26).

Tağutu red etmeden ve tağutun
uşaklığını da bırakmadan tağut eleştirisi yapmaya
kalkışılmaması gerektiğini söylemiştim; Tekrar tekrar
söylemeyi düşünmüyorum. Önce ----- ------- ------ 
KAFİR
tağutu red edip uşaklığını yapmayı da
bırakın -ki tağut eleştirisi yapabilmeye yüzünüz olsun.

YÖNETİCİ NOTU :

LÜTFEN " ALTINA İMZA ATTIĞINIZ..."FORUM İLKELERİNİ ISRARLA İHLÂL ETMEYİNİZ!...ELEŞTİRİYİ KİŞİSELLEŞTİRMEDEN YAPINIZ!...YÖNETİCİ NOTUNU SİLMEYİNİZ!...( İLGİLİ YAZIDA SADECE AD-SOYAD SİLİNMİŞTİR...)

Yukarı dön Göster anti-tagut's Profil Diğer Mesajlarını Ara: anti-tagut
 
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

 

Tagutlar ilahî emirlerin aksini dayatırlar.  Örneğin

 

Allah: Benim vasiyetimden ÖNCE, ölenin vasiyet ve borçlarının gereğini yapın (4:11).

Tagutlar: Ölenin vasiyet ve borçlarının gereğini yapmayın; kadının 1 payına karşılık ERKEĞİN 2 PAYINI HEMEN VERİN. .....................(Hasan AKÇAY yazdı)

 

 

Muhabbetle

 



__________________
Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

cuma nın ne demek olduğunu bile anlayamamış birileri.bir olmanın,beraber olmanın tek bir millet olmanın,sahip çıkmanın ne olduğunu dahi anlayamamış birileri.cumayı sadecene isimden ibaret görüyor birileri.
demek taguti kanunlar cumayı orjinaline çevirdi?sana kocaman bir yazık.cuma toplantılarına katılmak ve katılım için hazırlık yapmayı sana tanıyormu?sana diyormu cuma için hertürlü hazırlığını yap işi falan bırak.cuma işden daha önemli.cumadan sonra gel işine başla.?bunu sana bu kanunlar mı diyor?yoksa sen yalan mı konuşuyorsun.?cuma konusunda hanefi fıkıhı islam alemine bir kazık atmışdır.mahalle arasındaki küçücük mescidde bile cumayı kılınır hale getirmişdir.herneyse knumuz şimdilik başka.

miras konusunda hala birşeyleri anlayamamışsın.vede anlayamayacak gibi duruyorsun.bir adamın bir oğlu vardır.oğlu zeka özürlüdür.veya çok saf çok kolay kandırılabilen biridir.adam bunu bildiği için mirasının çoğunu şartlara bağlayarak kızına verebilir.adamın oğlu kafirin tekidir,eşkiyanın tekidir,zinakar alkolik kumarbazın tekidir.kızı ise ilim ehli zeki biridir.mirasını kızına bırakabilir.böyle seneryoları çoğaltabiliriz.bunlar özel durumlardır.özel hukuku doğurur.ALLAH da işte bu özel şartlarda uygulayabilmemiz için özel hukuku bize ruhsat olarak veriyor.ama bu genel hukuku iptal edmiyor.
adamın oğlu iyibir insan.kızı kurnaz.adamı kandırıp mirasa çoğunluk olarak el koyabilir mi?

h.akçay diyor ki:tagut kanunları bu konuyuda aslına dönderdi.yapma.miras konusunda erkeğe nesıl zulmeddiği ortadayken.

yazık müslümanım deyip tagutu alıkşlayanlara yazık.hanifim deyip putlara selam duranlara yazık.müslüman olmayanların ancak beyinsizler olduğunu anlamayıp avrupayı övenlere yazık.tagutun liderleriyle aralarına keskin bir kılıç kayamayanlara yazık....



__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

<< Önceki Sayfa 4
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats