Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Islam alimleri, bilginleri cinsel iliskinin amacinin üreme oldugunu savunuyorlar. Ve bunun icinde korunmanin yasak oldugunu söylüyorlar. Tabii sonuc ekonomik gucunu asan sayida cocuk. Cocuk sayisi cok, ebeveynler herbirine vakitte ayiramiyorlar, zaten is guc var. Bu aileden egitimini terbiyesini tam alamayan cocuklar ise, disariya meyilli oluyorlar ve cabuk kandirilabilip yanlis yollara suruklenebiliyorlar.
Bizim evin karsisinda ki camiinin imami 6. defa baba oldu. Ve hala korunmanin yasak oldugunu dusundugu icin ne karisini ne kendisi buna yonelmiyor.
1000 tane cahilden 1 alim iyidir. Onemli olan bilincli egitimli nesiller yetistirmek mi yoksa nufus kalabalikligi midir.. !
Kuran'da buna yonelik bir atif var mi bilmiyorum. Ancak ben cinsel iliskinin sadece üreme amacli olmadigini dusunuyorum. Ve korunmanin ise mecburi hatta farz oldugunu dusunuyorum. Cunku bilmezsiniz ki kariniz veya kocaniz sizi aldatmistir.Gectigimiz pazartesi dunya aids gunuydu.
Halkimiz bu konuda cok bilincsiz. Kimilerinin okadar cocugu var ki, cocuklarinin isimlerini dahi karistirabiliyor dusunun.
Basbakan 3 cocuk yapin diyor. Tamam heralde nesil devam etmeli. Ancak devlet olarak o nesil icin kaliteli egitim zemini ve egitimden sonra ogrendiklerini reele dokebilecek zemin ortam hazirlamadiktan sonra, o yetisen gencler ya terorist olacaktir, ya hirsizlik yapacaktir, ya tecavuz edecektir ya cete kuracaktir ki turkiye hirsizlik ve cete kurmada dunya ust siralarda.
Katılma Tarihi: 07 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
MHT751 Yazdı:
Basbakan 3 cocuk yapin diyor. Tamam heralde nesil devam etmeli. Ancak devlet olarak o nesil icin kaliteli egitim zemini ve egitimden sonra ogrendiklerini reele dokebilecek zemin ortam hazirlamadiktan sonra, o yetisen gencler ya terorist olacaktir, ya hirsizlik yapacaktir, ya tecavuz edecektir ya cete kuracaktir ki turkiye hirsizlik ve cete kurmada dunya ust siralarda.
üretim ekonomisinden , sadaka ekonomisine geçmek için bu dediklerini uygulamak zorundalar.Bilinçli ve örgütlü bi toplum zaten onları seçmeyecektir bunun bilincinde hareket ediyorlar.
Avukat , bile polisten orantısız meydan dayağı yiyebiliyorsa o ülkede her türlü zorbalık olur.
Lütfen dişarıdan yapılan dayatmalar neticesindeki hükümet politikalarını İslam dininin görüşleri gibi lanse etmiyelim.
Birsey cok net ve acik esasen, Islam'a en buyuk zarari yine muslumanlar kendileri vermislerdir. Kendileri yozlastirmislar, kendileri islam'i cikarlarina kullanmislar. Ne siyonizm ne abd ne hristiyanlar muslumanlari bu alanda gecemedi.
Aysun Kayaci, programda gecen aylarda bir soz soylemisti. Herkes tepki gostermisti, halbuki irdelendiginde cok dogru bir tespitti.
"Benim oyum ile cobanin oyu bir olmamali"
Tabii orada ki "coban" dan kasit, cahil insanlar, kandirilmaya somurulmeye hazir kitle. Bu insanlara delil kanit gerekmez, iki tatli sozden Allah icerikli avcunuza alabilirsiniz.
Zaten odediginiz vergilerden sizin hakkiniz olan sosyal yardimlari ( komur vs ) devlet size dagittiginda bunu bir jest olarak gorurler. Vay be hukumet halki dusunuyor..! Yok kardesim yok, hukumet halki somuruyor arta kalanlari da dagitiyor. 100% hakkini alabilen yok.
Inat ile girme soy sop faslina. Kurtsa kurt, itse it doner aslina.!
Basbakan 9 sene once laiklik icin soylediklerini simdi karninin hangi kosesnde sakliyor, hazmedebilmidi. Hic sanmiyorum. Zaten ben basbakani demokratik bir lider olarak gormuyorum. Resmen bir diktator olarak algiliyorum, 360 koyun surusu ellerini halkin talebi yonunde kaldirmaktansa, basbakanin agzindan cikacaklara kaldirip indiriyor. Nasil oluyorsada hicmi hic bir konu da da zit dusunemiyorlar. Garip.. Yusuf yusuf ediyorlar ihrac edilirmiyim, bidahaki secimlerde aday gosterilirmiyim diye..
Konular hep havada kaliyor. Acaba cinsel iliski bukadar onemsiz mi ? Konu basliklarinda hadis vs varsa talep goruyor, digerleri okunup geciyor.
Tekasür1,2.''Çoğunluk olmak iddianız sizi o kadar meşgul etti ki, mezarları ziyaretle oradakileri de sayacak kadar oldunuz.'' yüce Rabbim bu ayette kalitesiz çoğalmayı çok müthiş bir benzetmeyle kınamıştır.bu kınamada ölülerin obje olması çok anlamlıdır.Çünkü ölü dünyadakilere faydasız bir varlıktır.demekki burada yani çoğalmada ilke fayda meselesi üzerine bina edilmelidir.faydadan kastettiğimiz tabiki kalite.örneğin bir tavuk çiftliği olan tüccara göre yumurtlamayan 3 tavuktan,yumurtlayan bir tavuk iyidir,niçin o bir tavuk üretmektedir.diğerleri ise sadece tüketmektedir.o tüketen ise sadece kesildiği zaman etinden faydalanılacak tavuklardır. demekki bu meselenin özü yine kalite olayıdır.insanlar üzerinden de misal verebiliriz,örneğin 15 milyon civarındaki bir nüfusa sahip israil devleti,1.7 milyarlık islam alemini sömürüyor ve fırsat buldukça da işgal ve yağmalarla sürekli ilerlemeci politikalar peşinde buna karşı çıkanlara da kan kusturmaktadır,örneğin filistin'e.yani müthiş bir dengesizlik.Şayet nüfus kalabalığı güç ve belirleyicilik meselesinde tam bir kriter olmuş olsaydı,insanlar üzerinde verdiğim misalin tam tersinin olması lazımdı.demekki nüfusta güçlü olmak belirleyici kriter sayılmıyor. Bakara249:''"Nice az topluluk çok topluluğa Allah'ın izniyle üstün gelmiştir,Allah sabredenlerle beraberdir" dediler.'' Buradaki sabır sizce nelerdir,bence sabır bütün iyiliklerde kararlılık ve o iyiliklerde istikrarlı olmak ve şeytanların hile ve tuzaklarına düşmemektir. Müslümanlar gerçekten sabır ilkelerine riayet etmişler midir?bence çok az riayet etmişlerdir.israil karşısında mağlup durumda olduklarından dolayı onların bu sabır ilkelerine riayet etmediklerini rahatlıkla anlayabiliriz.örneğin müslümanlar ilim ve teknolojide geri kalmışlar,kendi savaş araçlarını ve savaş uçaklarını bile hep yabancı ülkelerden alıyorlar,hem yabancıları zengin ederek o şekilde küfre hizmet etmiş oluyorlar hem de aynı zekayı Rabbim kendilerine de verdiği halde o uçakları yaptıracak partilere değilde batılılara uşaklık yapma ilkelerini benimsemiş partileri iktidara getirerek ülkelerinin zayıf kalmalarına sebep oldukları için bu sabır ilkelerini çiğnemiş oluyorlar,karşı tarafta yer alanlar ise kendilerine uygun sabır ilkelerini yerine getirdikleri için Allah'ın sözü yerine gelerek sabredenler sabretmeyenlerden üstün konuma geliyorlar. Demekki sabırdan kastedilen, imanda sebat etmek, dünyevi rızık ve ilimlerde kararlılık, birlik ve beraberlik, böbürlenmemek, Allah'ın Kur'andaki hükümleriyle amel etmektir. Aksi halde ölüleri saymak insanlara bir şey kazandırmayacaktır.Kalitesizlik insanlara bir şey kazandırmayacaktır.Kısacası,Rabbim sayıdan daha fazla kaliteye değer veriyor.Bizde aynı ilkeler doğrultusunda hareket etmeliyiz. selamlar,sevgiler.
Ya simdi olayi neden politakaya getiriyorsunuz ki ? Gorunce
kiziyorum boyle seyleri. Dunyada nice sacmaliklar var
bunami taktiniz kafayi ? Hayatimda ilk defa boyle bisey
duydum. Yok imamin teki haramdir diye kondom
kullanmiyormus. Yok ozaman her sacmaliga topic acalim
buraya imam top oynamak caiz degil dedi, imam teknoloji
haramdir dedi, imam kendi cocugunu escinsel olur diye
hemcinsleriylede gorusturmuyor vs vs. Ne yapmaya
calisiyorsunuz bir nefret uyandirmak mi ? Olmadi is
yerinizde kim size ne dedi kim ne yapiyor onuda yazin
buraya. (Tabi bunlarin da suclusu dolayli veya dolaysiz
olarak Basbakanimiz)
Kıymetli Arkadaşlar,konumuz islam ve cinsel ilişki,fakat bu zannımca biraz açılım istiyor. Nisa3'te ''ma tabe''hoşunuza gidecek''ifadesi geçiyor,yani hoşunuza gidecek kadınlarla evlenin anlamında burada niye gelecek sigası kullanılmıştır.evlenilmeden bir insanın hoşunuza gidip gitmeyeceğinizi nasıl bilebilirisiniz? Rum21'de cinsel ilişkinin insana vereceği bir güzellikten bahsediliyor.''li teskünü ileyhe veceale beyneküm meveddeten ve rahmeten'' burada ''teskünüü'' sakinleşmeden geliyor,yani biriken enerji boşaldığı zaman insanın sakinleştiği ve fiziksel ve moral olarak bir huzur bulduğu belirtiliyor.bu ayetin başındaki geçen ''min enfüsiküm''kendi nefislerinizden ifadesi var.yani yüce Rabbim kendi nefislerimizden eşler yarattığından da bahsediyorki bu da neslin devamına işaret oluyor. Demekki cinsel birleşmenin iki faydası ayette açıkça zikredilmiş oluyor. burada ''meveddeten ve rahmeten'' geçiyorki bu da meallerde genellikle sevgi ve merhamet olarak geçiyor ki aslında bana göre aşk ve sevgi ifadesi daha mantıklı bir anlamlandırma olur diye düşünüyorum.Demekki Rabbimin kadın ve erkeğe verdiği aşk ve muhabbet sonucunda cinsel birleşme oluyor ve onun sonucunda da 1.cinsel sakinleşme ve rahatlık 2-neslin devamı ortaya çıkıyor. Bu yüce Rabbimin büyük nimetlerindendir.Bu aşk yaradılıştan verilmemiş olsaydı,herhalde dünyanın tadı tuzu bile olmazdı.sevgisiz bir dünyayı insan düşünmek bile istemiyor.makine gibi ruhsuz,duygusuz,sevgisiz bir insanı kim severki.Ancak rabbim bu muhabbeti ve birleşmeyi bazı kurallara koymuş bu birlikteliğe nikah şartını koymuş.''fenkihuu ma tabe leküm''(nisa3)buyurmuştur.yani zorbalıkla değil karşılıklı rıza ile bu birleşmeye akıl baliğ olmaları şartıyla kendileri karar verecek ve bir anlaşma yapacaklar,bu anlaşmaya 3.şahısların müdahale hakları yoktur. bir kural daha konmuştur. nisa24:''Evli kadınlarla evlenmeniz de haram kılındı.''buyurulmuştur. anne ve babalarının rıza şartı gerekiyor mu?doğrusu ayetlerden şu ana kadar böyle bir delil bulamadım,bu konuda delili olan arkadaşlar varsa beni aydınlatmalarını beklerim. Birde şu sorum var,isra32'de yüce Rabbim zinaya yaklaşmayın diyor.ama bu zinanın nikahsız birleşme anlamında kullanıldığını kim söylüyor.evet Rabbim buna çirkin bir iştir demiş ama küfürlü konuşmakta çirkin bir iştir,buda zina mı sayılır?bence sayılmaz o halde zinanın nikahsızlık demek olduğuna dair ayetten delilimiz olması lazım. Bunu şunun için söylüyorum.Yukarıdaki ayetlerde Rabbim kadın ve erkeğe aşk ve muhabbeti kendisinin verdiğini belirtecek ve sonra başka bir ayetle bu aşk ve sevginin önünü kapatacak,buna sizin aklınız onay verir mi?sizi bilmem ama benim aklım onay vermiyor.yakınlaşma veya yaklaşma zina sayılmaz çünkü bu yakınlaşma olmadan nikah aşamasına nasıl gelinecekki?Rabbim herhalde hiç yüzünü bile görmediğimiz insanla evlenmemizi istemez değil mi?zaten istemediğini belli etmek için aşk ve muhabbeti kendi yarattığını açıkça ilan etmiş enfal73:''İnkar edenler birbirlerinin dostlarıdır.Eğer sizde aranızda dost olmazsanız yeryüzünde kargaşalık,fitne ve büyük bozgun çıkar. Tevbe71:''Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostudur(arkadaşıdır,yardımcısıdır,koruyucusudur)buyurmuştur . pekala bu yakınlaşma olmadan bu dostluk nasıl gösterilecek.O halde mümin kadınların ve erkeklerin birbirlerine dost ve arkadaş olmaları onların dertleriyle dertlenmeleri,birbirlerini iyiliklerde desteklemeleri zinaya yaklaşmak kapsamında değerlendirilemeyeceği gibi aynı zamanda yüce Rabbimin bu bir tavsiyesidir.hemde ''hoşunuza giden kadınlarla evlenin'' diyen Rabbim bir yakınlaşma olmadan evlenmenin mantık dışı bir şey olduğunu en iyi o bilir. selamlar,sevgiler.
Merhaba medeni kardeş. Bildiğim kadarıyla birki söz edebilir miyim?
Nisa3'te ''ma tabe''hoşunuza gidecek''ifadesi geçiyor,yani hoşunuza gidecek kadınlarla evlenin anlamında burada niye gelecek sigası kullanılmıştır.evlenilmeden bir insanın hoşunuza gidip gitmeyeceğinizi nasıl bilebilirisiniz?
Nisâ 3'teki MÂ TÂBE "hoşunuza giden" değil yetki veren demek. MÂ TÂBE LEKUM MİNEN NİSÂ: size yetki veren kadınlar.
Şu kadarcığını akledelim yeter: KADINLAR da tıpkı erkekler gibi insandır; karpuz değil. Manavdan karpuz alır gibi tıklatıp tıklatıp "Bu hoşuma gitti, alayım; bu hoşuma gitmedi, ı-ıh!" diyemezsiniz. Duygulara sahiptirler; severler, iğrenirler. Kısacası karpuza benzemez kadınlar; sizi reddediverirler.
Nisâ 24: ''Evli kadınlarla evlenmeniz de haram kılındı,'' buyurulmuştur. Anne ve babaların rıza şartı gerekiyor mu?
Evet. Nisâ 25: İnanan bağımsız müminelerle evlenmeye güç yetiremiyenleriniz yeminle sahip olduğunuz genç müminelerle evlensin. İmanınızı Allah bilir. Öte yandan hepiniz birsiniz. Onları ailelerinin izniyle eş alın (fenkih ûhunne bi izni ehlihin...)
Birde şu sorum var,isra32'de yüce Rabbim zinaya yaklaşmayın diyor.ama bu zinanın nikahsız birleşme anlamında kullanıldığını kim söylüyor?
Allah söylüyor (Müminûn 5-6, Meâric 29-30): İnananlar cinsel organlarını saklarlar; birtek eşlerinden YA DA yeminlerinin sahip olduklarından saklamazlar (Vellezîne hum lifurûc ihim hâfizûn. İllâ alâ ezvâc ihim ev mâ meleket eymân uhum).
Burada geçen yeminlerinizin sahip oldukları (ma meleket eymân ukum) da helalınızdır yani nikahlı eşiniz. Kanıt, Ahzâb 50: Sana HELAL KILDIK (inna ahlelna leke) yani senin helalın, nikahlı eşin ilan ediyoruz:
Anılan iki ayette YA DA anlamına gelen ev bağlacı var. Bu demektir ki, kadın olsun erkek olsun, inanan kişi tek eşlidir ve onu ya "olağan nikah"la edinmiştir ya da "yemin nikahı"yla.
Bir inanır cinsel organlarını yalnızca eşine açabilir.
Kıymetli Hasan abi,verdiğin bu güzel,aydınlatıcı bilgiler için teşekkür ediyorum. yalnız nisa3'te senin verdiğin yetki veren anlamını sözlükten bulamadım,mealcilerin çoğu da huşunuza giden diye anlamlandırma yapmışlar,gerçi sizin söylediğiniz da mantığa uygun düşüyor ama uygun düşüyor diye de mantığımıza göre anlamlandırma yapma yetkimiz olamaz diye düşünüyorum.mesela ''tabe''kelimesinin kökü olan''tyb''kelimesine wikiled adlı sözlük sitesi 41 tane anlam vermiş fakat senin söylediğin kelimeyi orada bulamadım.ben bazılarını yazıyorum: iyi,bahar,çok,baharat,dolu dolu,emin,esans,güzel,hayırlı,heyecan,hoş,iştah açıcı,lezzetli,nefis,sağlığa yararlı,tadı güzel,uslu,çeşni katmak. yetki vermek sonraki aşamada olan şey,bu iş önce beğenmek ve hoşa gitmekle başlıyor,yani herhalde sen hoşuna gitmeyen veya beğenmediğin bir kadına evlenme teklif etmezsin öyle değil mi?yani önce ona bakıyorsun güzelliği hoşuna gidiyor mu veya senin beğendiğin tip mi,sarışın mı esmer mi,kumral mı,uzun boylu mu ,kısa boylu mu,kel mi kör mü?özürlü mü? fiziksel durumundan emin olduktan sonrada onunla tanışıp konuşuyorsun,konuşmalarını aklını ve ahlakını beğendiğinden emin olduğun zaman da ona evlenme teklif ediyorsun,tabiki oda sana teklif edebilir,bunu engelleyen bir ayet yoktur.bu durumda yetki olayı nikahla olan bir şeydir,bu zannımca nikahtan evvel olan beğenme faslından başlıyorki bence bu işte asıl olan beğenme olayıdır ki beğenme olayı olmazsa zaten nikahta gerçekleşemez,yani kadın seni beğenmezse zaten o nikahada onay vermeyecektir.dolayısıyla ben bu kelimeden sözlüklerde ve meallerin çoğunda belirtildiği üzere hoşa gitmek,beğenmek anlamının daha mantıklı anlamlandırma olacağı kanaatindeyim. zina kelimesinin nikahsızlık anlamına geldiğine dair ayetlerden delil istemiştim,senin verdiğin örnek ayetler bazı evlilik kurallarıyla ilgili olan ayetlerdir,o ayetlerde zina kelimesi bile geçmiyor,yani sorumun cevabı mahiyetinde değildirler. ailelerinin izinleri gerekiyor mu diye sormuştum,nisa25'i bulmuşsun teşekkür ediyorum. selamlar,sevgiler.
Bu kelimeyi elimden geldiğince araştırdım. Örneğin İmam Hatib’in Arapça öğretmenine gittim. Ondan öğrendiğime göre ayet 2’deki TAYYİB, 3’teki TÂBE, ve 4’teki TIBNE aynı kökten geliyor. Bakın, Zümer 73'teki TIBTÜM de öyle. Kelimenin anlamı temiz olmakla ilgili.
Hangi açıdan temiz?
Bir savaş belgeselinde görmüştüm. İşgalci askerler boş bir eve geldiler. Komutan, yanındaki ere "Gereğini yap!"işareti verdi. Er içeriye iki el bombası attı. Gürültü patırtı, toz duman. Er içreri daldı. Bir süre sonra üzerini silkeleyerek geldi. Selam durup tekmil verdi:
"Temizdir, komtanım!"
Bu açıdan temiz. Er, bir bakıma şöyle diyor: "Bu ev bize zarar veremez; tam aksine, yararlıdır. Onu kullanabilirsiniz. Örneğin karargah olarak…"
Nisâ 3: Yetimlere haksızlık etmekten çekiniyorsanız size yetki veren kadınların ikişerini ve üçerini ve dörderini evlendirin...
Sözü edilen kadınlar aslında sizin yetimeleriniz. Miras ya da bağış yoluyla mal edinmişler. Gün gelmiş, yaşlarına ermişler. Olgunlaştıklarını görüp mallarını kendilerine geri vermişsiniz (4:6). Özgür artık onlar. Ekonomik açıdan da kendi ayaklarının üzrinde durabiliyorlar. Onlar size muhtaç değil; belki asıl siz onlara muhtaçsınız.
Eğer sizi hâlâ bir baba gibi görmekteler ve "Beni evlendirebilirsin!" deyip size yetki verdiler ise sizin açınızdan "temiz"dir onlar yani evlendirilmeye hazır. Evlendireceksiniz. Sizden kız istemeye gelenlere "Verdim gitti!" diyeceksiniz.
ÇOK EŞLİLİK konusundaki çalışmamı alıntılayan siteler var. Onun TÂBE ile ilgili bölümüne bakmak isterseniz lütfen tıklayın:
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma